Farkindalik Yaratmakta İleti̇şi̇mi̇n Gücü (original) (raw)

Ki̇şi̇lerarasi Bi̇li̇nçli̇ Farkindalik Üzeri̇ne Derleme Çalişmasi

The Journal of Academic Social Science Studies, 2020

Dikkat ve Farkındalık: Bilinçli farkındalık için öncelikle bireyin dikkatini toplaması gerekir (Falkenström, 2010). Anda dikkati toplama becerisi, çoğu kez farkındalık olarak adlandırılır (Brown vd. 2007). Farkındalık, bir deneyime dikkat verildiğinde ortaya çıkan bilinçlilik halidir (Ögel, 2015). Brown ve Ryan'a (2003) göre farkındalık (awareness) ve dikkat (attention) birbirine dolaşmış durumdadır. Bilinçli olma (consciousness), farkındalık ve dikkati kapsamaktadır. Kabullenme: Kabullenme bilinçli farkındalığı tanımlayan diğer bir özelliktir (Baer, 2003; Gambrel ve Keeling, 2010). Bilinçli farkındalıkta yaşantılara merakla, açıklıkla ve kabul ile yönelme vardır (Bishop vd., 2004). Bilinçli farkındalık, yaşantılarından korkmadan kaçmadan kabullenmeye odaklanır (Baer, 2003). Yargılamama: Kabullenmeyi olanaklı kılan bireyin yaşantıları eleştirmemesi ve yargılamamasıdır. Yargılamama kabullenmeyi sağlar. Bilinçli farkındalık içsel ve dışsal uyaranları yargılamamaktır (Baer, 2003). Bireyin düşüncelerini ve duygularını eleştirmemesi ve yargılamamasıdır (Baer vd., 2006). Yargılayıcı bir düşünce geldiğinde bireyin bunun yargılayıcı bir düşünce olduğunu fark etmesi ve bu düşüncenin gelişini izlemesi ve yargılamamasıdır (Kabat-Zinn, 2005).

FARKLILIĞIN YARATTIĞI FARK; KİTLELERİN BİLGELİĞİ

Hilal Sarıbaş, 2023

James Surowıeckı'nin Kitlelerin Bilgeliği kitabının incelemesi olan bu makalede, demokrasi, seçimler, halk, kitle ve gruplar gibi kavramlar çerçevesinde bu kavramın uygulanabilirliği veya uygulandığındaki sonuçlarıyla ilgili tartışma yapılmıştır.

İleti̇şi̇m Çatişmalarinin Çözümü İçi̇n Bi̇r Araç: Bi̇rleşti̇ri̇ci̇ Bi̇r Güç Olarak Müzakere

Intermedia International e-journal, 2016

Bu çalışmanın amacı; örgütsel etkinliği ve performansı olumsuz şekilde etkileme potansiyeline sahip olan iletişim çatışmalarının yapıcı bir şekilde; rasyonel aklı ve uzun vadeli bakış açısını temsil eden müzakere yoluyla çözüme kavuşturulmasının kurumlara yapacağı olumlu katkının ortaya konmasıdır. Bu araştırmanın önemi; halkla ilişkilerin asli misyonlarından biri ve örgütsel iletişimin bir ayağı olan çift yönlü simetrik iletişim aracılığıyla anlaşmazlıkların giderilmesi, uyuşmazlıkların yapıcı yollarla bertaraf edilmesi, çatışmaların çözümlenmesi konusunda müzakere yaklaşımından yararlanılmasının Türkçe halkla ilişkiler literatürüne kazandırılmasıdır. İletişim çatışmalarının çözüme kavuşturulması hususunda tarafları taraftar yapma amacını güden halkla ilişkilerin bütünleştirici müzakere stratejisini kullanmasının örgütsel etkinliğe olan katkısı ön plana çıkmaktadır. Çatışmaların çözümünde işbirliği yapıldığında, bütünsel bir çözüme ulaşmaya, yani ilgili herkesin isteklerini karşılayacak bir yol bulmaya çalışılmaktadır. Bu çerçevede; halkla ilişkiler bağlamında öncelikle müzakere stratejilerine ilişkin teorik bilgiler ele alınıp çatışma çözüm sürecinde bütünleştirici müzakerenin parametreleri sıralanarak bu alana ilişkin literatür taraması yapılmak suretiyle kuramsal boyutta konuya açıklık getirilmeye çalışılarak okuyucunun dikkatine sunulmuştur.

Ergenleri̇n Teknoloji̇k Zorbalik Farkindaliği Eği̇ti̇mi̇ne Yöneli̇k Bi̇r

2015

Teknolojik zorbalik, teknolojinin yayginlasmasi ile birlikte ortaya cikan bir zorbalik turudur. Geleneksel zorbalikta oldugu gibi bukonuda ergenlik donemindeki gencler gerek zorbaligi uygulayan,gerekse maruz kalanlar olarak on plana cikmaktadir. Bu nedenle geleneksel zorbalikta oldugu gibi, teknolojik zorbalikta da genclerin farkindaliginin artirilmasi gerekmektedir. Calisma kapsaminda da ergenlere yonelik 60 dakikalik, tek oturumlu bir teknolojik zorbalik farkindaligi egitimi verilmis ve elde edilen nitel bulgular degerlendirilmistir.Teknolojik zorbalik konusunda farkindaligin arttirilmasi icin yapilanbu ozgun calisma ile teknolojik zorbaligin onlenmesi noktasindacozum onerileri belirlenmeye calisilmistir

Si̇yasal İleti̇şi̇m De Vi̇ral Pazarlamanin Yeri̇ Ve Önemi̇

2014

Ozellikle siyasal iletisimin gunumuzde internet araciligiyla cok da etkili oldugu gorulmektedir. Viral pazarlama bir pazarlama teknigi olarak bir web sitesinin ya da kullanicisinin pazarlama mesajini baska bir web sitesine ya da kullanicisina aktarmasi yontemidir. Viral pazarlama bir web sitesi yaratmayi, e-posta mesajlarini veya musterilerin kendi arkadaslari ile paylasmak istedikleri konulari bulasici bir sekilde yayan pazarlama olaylarini icerir Viral pazarlama agizdan agza (WOM) pazarlamaya esit degildir ama en onemli kategorilerinden birisidir. Viral pazarlama bir iletisim aktarim seklidir. Ozellikle gunumuzde siyasal kampanyalarda yaygin olarak kullanilan ama belki de daha tam olarak farkina varmadigimiz bir iletisim bicimidir. Siyasi partilerin veya siyasi adaylarin imajini etkileyen onemli bir pazarlama bicimidir viral pazarlama. Siyasal iletisimin etkisini ozellikle kitle iletisim araclari vasitasiyla olusan etkiyi gostermek amaciyla bircok calisma yapilmistir. Siyasal ile...

İroni̇ Ve Farkindalikla Di̇no Buzzati̇

Fakülte dergisi, 2021

short story writer and novelist, began his career as an Italian journalist internationally renowned for his ction and plays, starting his career in Milan in 1928 at the daily Corriere della Sera. With his two novels written in the style of "traditional realism" (Barnabo delle montagne (1933; "Barnabus of the Mountains") and Il segreto del bosco vecchio (1935); "The Secret of the Ancient Forest"), he was the rst and rst in his eld to deal with surrealism and symbolism. Although Buzzati's best novel is Il deserto dei Tartari (1940; "The Tatar Steppe"), its handling of a powerful and ironic story in which garrison troops at a border military post are prepared in anticipation of an enemy who never arrives and cannot go forward or retreat. His expresses a different touch, makes it different from all other world writers. Buzzati, who also has collections in the eld of fairy tales, accepted from different categories as an author, also includes Sessanta racconti (1958; "Sixty Stories"), which includes the previously published novels I sette messageri (1942; "Seven Messengers") and Paura alla scala (1949; "Terror on the Staircase") needs to be evaluated separately and examined in terms of literature. Rather than the names and details of many of his other works, this article aims to examine the reasons and features of Buzzati's being unique in the abovementioned eld. Again, although Buzzati was inuenced by Kafka, the fact that he has a distinct talent and a unique irony and humor may be the key to this examination. To show that Buzzati's work in Africa can be read as a document of Italian colonialism and validated in terms of clichés is an example for wit and irony, though placing Buzzati's work in a precise historical framework and discussing the problem of his "orientalism" a separate topic.

Fi̇lmlerle İleti̇şi̇m Ve Yabancilaşma

Istanbul Universitesi Iletisim Fakultesi Hakemli Dergisi, 2013

Yabancılaşma konusu genellikle iktisadi, sosyolojik ve psikoloji boyutlarıyla tartışılmıştır. Oysa bir anlam paylaşımı olarak iletişim, yabancılaşmayla doğrudan ilişkilidir. Buna karşın iletişim ile yabancılaşma ilişkisini, analize filmleri de katarak inceleyen çok az çalışma bulunmaktadır. Bu çalışma, yabancılaşma kavramını tartışarak, yabancılaşmanın iletişim ile ilişkisini incelemektedir. Buna göre insanın kendi ürettiği sembollerine, medyanın üretim bölgesinde üretilen sembollere yabancılaşması yeni iletişim araçlarıyla giderek yaygınlaşan bir görüngü haline gelmektedir. İnsanlar günümüz dünyasında sembol üretim faaliyetine ve bu bağlamda giderek diğer insanlara da yabancılaşmaktadır. Günlük yaşamda sergilediğimiz gülümsemenin dahi gerçekten insani bir gülümseme olup olmadığı yabancılaşma kavramı çerçevesinde incelenmesi gereken bir konudur. Ancak yabancılaşma sadece yapısal boyutta tartışılamaz. Bunun yanı sıra insanın bir özne olarak iradi yönünü göz önüne almamız gerekir. Yapı ve özne arasındaki ilişki sosyal teorinin ana konularından birisidir. Faillik, yabancılaşma sorununun aşılmasında kilit kavramlardan birisidir.

İleti̇şi̇mi̇n Çok Boyutluluğu

Istanbul Universitesi Iletisim Fakultesi Hakemli Dergisi, 2008

İLETİŞİMİN ÇOK BOYUTLULUĞU * Çev.: Aslı YAPAR GÖNENÇ ** Öz Altmışlı yıllardan bu yana düzenli olarak oluşturulan iletişime bağlı toplumsal ve kültürel değişimler ne gelecekçilerin ne felaketçilerin öngördüğü düzeydedir. İletişim getireceğini söylediği (daha çok değiş tokuş, bilgi ve kültüre daha kolay bir erişim, çağdaşlığın ürünlerinin paylaşımı) yenilikleri getirememiş olması yadsınamaz bir gerçektir. İletişim verebileceğinden daha fazlasını vaat ederek temel bir anlaşmazlık üzerinde işlevini sürdürmektedir. Ayrıca, iletişim, felsefeci ve reklamcıların sürekli olarak bize söyledikleri 'etkiler' (medyaya aşırı maruz kalma sonucunda temel değerlerin anlamının yitmesi, toplumsal değer yitimi, toplumsal katılımın azalması, değersizliğe eğilim, toplumsal bağların zayıflaması, demokrasinin bozulması, yazının işlevinin azalması, bireysel olarak 'iletişimsel baloncuklara' kapanma, gerçekle düşün karışması vb. gibi) beraberinde getirmiş midir? Benimsenen strateji ne olursa olsun, iletişim, güçlü hiyerarşilerin bulunduğu büyük kuruluşlarda geleneksel olarak kullanılan otoriter stratejilerden, cazip kılma ve ikna etme yöntemleri aracılığıyla daha etkin hareket etmektedir. İletişim stratejileri, kısa bir sürede reklam teknikleri ve halkla ilişkileri de benimseyerek başvurduğu araç sayısını artırmıştır. Buna koşut olarak, iç hizmetlerde çalışanlar ya da şirketlerin ilgili dış hizmetlerinde görevli uzmanlar kampanyalar ya da destek çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçların aşırı beklentiler içerisinde olan yönetimlerin beklentilerini karşılayıp karşılamadığını söylemek güçtür. Ancak bir davranış biçiminin benimsenmesine katkıda bulunduğu kesindir. Anahtar sözcükler: İletişim, üretim, çok boyutluluk. Résumé : La Multi-dimensionnalité de la communication Les changements sociaux et culturel liés à la communication ne sont pas à la hauteur des prévisions, aussi bien futuristes que catastrophiques, qui ont été régulièrement formulées depuis les années 60. Il est indéniable que la communication n'a pas apporté ce qu'elle promettait d'apporter (plus d'échanges, un accès plus équitable à la culture et à l'information, le partage des produits de la modernité), et elle continue à fonctionner sur une ambiguïté fondamentale, en annonçant toujours beaucoup plus qu'elle ne peut donner; mais par ailleurs est-on sûr qu'elle a entraîné les effets que des philosophes ou des publicistes nous ont régulièrement annoncés (la perte du sens des valeurs fondamentales due à une trop forte exposition aux médias, l'anomie sociale et la baisse de la participation civique, l'attrait pour la futilité, l'affaiblissement du lien social, la perversion de la démocratie, l'amoindrissement du rôle de l'écrit, l'enfermement individualisant dans des bulles communicationnelles, la confusion entre le réel et l'imaginaire etc.