İzmir İli Urla Yarımadası'nda Konuşulan Yerli ve Göçmen Ağızları Üzerine Bazı Tespitler (original) (raw)

2024, Cumhuriyetimizin 100. Yılında 6. Uluslararası Türkiye Türkçesi Ağız Araştırmaları Çalıştayı Bildirileri / Editörler: L. Karahan, Ö. Ay, S. Yavuz, S. Balyemez.-- Ankara: Türk Dil Kurumu

https://doi.org/10.24155/tdk.kitap.31

Urla Yarımadası, batıda İzmir Körfezi ile güneyde Kuşadası Körfezi arasında Ege Denizi’ne doğru uzanmaktadır. 1941 tarihindeki I. Coğrafya Kongresi’nden beri yarımadanın tümü genel olarak ‘Urla Yarımadası’ olarak kabul edilmektedir. Kuzeye uzanan parçasına Karaburun Yarımadası, güneye uzanan parçasına ise Çeşme Yarımadası adı verilmektedir. 3059 km² ile İzmir ilinin %25’ini oluşturmaktadır. Bölgede nüfus büyüklüğüne göre ilçeler Urla (54.556 kişi), Çeşme (34.563 kişi), Seferihisar (31.467 kişi), Güzelbahçe (28.469 kişi) ve Karaburun (8.799 kişi) biçiminde sıralanmaktadır. İzmir toplamı ile kıyaslandığında Yarımada’nın nüfusu İzmir il nüfusunun yaklaşık %4’ü kadardır. Güzelbahçe’de 3 köy (Çamlı, Küçükkaya, Payamlı), Urla’da 14 köy (Bademler, Balıklıova, Demircili, Kuşçular, Ovacık, Özbek, Yağcılar, Barbaros, Birgi, Kadıovacık, Nohutalan, Uzunkuyu, Zeytineli, Zeytinler), Seferihisar’da 9 köy (Beyler, Çamtepe, Düzce, Gödence, Gölcük, İhsaniye, Kavakdere, Orhanlı, Turgut), Karaburun’da 15 köy (Mordoğan, Bozköy, Hasseki, Kösedere, Parlak, Salman, Tepeboz, Anbarseki, Eğlenhoca, İnecik, Küçükbahçe, Saip, Sarpıncık, Yaylaköy, Sazak), Çeşme’de ise 4 köy (Ildırı, Germiyan, Karaköy, Ovacık) bulunmaktadır. Urla Yarımadası’nın XIV. yüzyılın başlarında Bizanslılardan alınarak Türk topraklarına katıldığı, önce Aydınoğulları Beyliği ardından Osmanlı Devleti’nin hâkimiyeti altına girdiği bilinmektedir. Bölgede Yörük köyleri ile mübadeleyle yarımadaya yerleşen Balkan Türklerinin yaşadığı köyler bulunmaktadır. Bu bildiride, Urla Yarımadası’nda yaşayan yerli ve muhacirlerin yerleşim bölgeleri ve nüfus sayıları verilerek bölgede yürütülecek olan ağız araştırmalarına katkı sunmanın yanı sıra; adı geçen köylerden bazılarında yürütülen saha çalışmaları sırasında tespit edilen diyalektolojik verilerin paylaşılması amaçlanmaktadır.