Suriye'nin Geleceği ve İsrail'in Pozisyonu (original) (raw)

İsrail’in Arap Baharı’na Yaklaşımı ve Suriye İç Savaşı’na Yönelik Pozisyonu

OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 2021

Arap Baharı olayları basit bir halk hareketi olarak başlamasına rağmen yıllar geçtikçe bölgeyi kaosa sürüklemiştir. Suriye'de bir iç savaş çıkıp ülkeyi istikrarsızlaştırmıştır. Böylelikle yıllardır Ortadoğu'nun en önemli sorunu olan Filistin-İsrail çatışması bile gündemden düşmüştür. Artık Ortadoğu'yu karışıklığa sürükleyen devlet İsrail olarak görülmemektedir. Arap Baharı sonrası oluşan karmaşa bölgeyi bir kez daha uluslararası siyasetin gündemine taşımıştır. İsrail Arap Baharı olaylarının başından itibaren bu gelişmeleri tehlikeli olarak görmüştür ve bu ülkelerin demokrasiye dönüşeceğine inanmamıştır. Suriye'de olaylar adım adım iç savaşa doğru sürüklenirken de İsrail ulusal çıkarlarını hesaplamaya devam etmiştir. Bu çalışmada öncelikle İsrail'in genel olarak Arap Baharı olaylarını nasıl yorumladığı ele alınmış, sonrasında ise Suriye'deki olaylara karşı nasıl bir pozisyon aldığı ortaya konulmuştur. Yapılan araştırmada İsrail'in Suriye'de yıllar içerisinde önceleri bekle-gör siyaseti izlediği ve savaş Golan Tepelerine sıçrayınca bu politikadan adım adım vazgeçerek, aktif bir tutum benimsediği sonucuna ulaşılmıştır. İsrail, Golan Tepelerini Suriye'ye kaptırmamak için mücadele vermektedir. Suriye'de denkleme bir de İran ve Hizbullah eklenince İsrail, Suriye'nin İran kontrolüne geçmesine müsaade etmeyeceğini nokta atışı askeri operasyonlar yaparak göstermeye başlamıştır. İsrail'in Suriye İç Savaşı'ndaki hedefi Cumhurbaşkanı Esad'ın görevde kalmasını sağlamak, Golan Tepelerini elde tutmaya devam etmek ve İran'ın Suriye'de askeri üs edinmesini engellemek olarak şekillenmiştir.

Nasrallah'ın sonu, Hizbullah ve Lübnan'ın geleceği

Diriliş Postası, 2024

İsrail’in 1982-2000 yılları arasındaki Lübnan’ın güneyinde sürdürdüğü işgal sırasında, İsrail işgalini sonlandırmak maksadıyla kurulan Hizbullah’ın 1992’den itibaren genel sekreterliğini yapmakta olan Hasan Nasrallah, 27 Eylül 2024 tarihinde Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta genellikle Hizbullah üyelerinin yaşadığı bilinen Dahiye semtinde, Hizbullah’ın karargâhı olduğu ileri sürülen bir binaya İsrail uçakları tarafından gerçekleştirilen hava saldırısında öldürüldü.

İsrail'in Suriye Politikasının Arka Planı

Yeni Şafak, 2019

İsrail ve Yahudi lobisi tarafından Amerikan kamuoyuna yönelik yapılan algı operasyonunda, PYD/YPG terör örgütü DAEŞ’e karşı mücadeledeki tek bölgesel müttefik olarak gösterilerek ABD’nin müttefiklerini terk etmesinin büyük bir hata olacağı argümanı işlenmektedir. Bunun arkasında ise bunca destek ve yatırıma rağmen PYD/YPG’nin terk edilmesinin, ABD’nin bir gün İsrail’i de bölge yalnız bırakabileceği histerisi yatmaktadır.

İsrail'in Arap Baharı sonrası Suriye politikası

USTAD Orta Doğu Analisti Hasan Mesut Önder ve Süleyman Demirel Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Dr. Erjada Progonati, İsrail’in güncel Suriye politikasına dair bir değerlendirme kaleme aldı.

Yaklaşan İsrail Seçimleri ve Sahadaki Yansımaları

İNSAMER Analiz, 2019

İsrail’in -seçimi hangi grup kazanırsa kazansın devam edecek olan- saldırgan politikaları, Trump’ın bölgeyi İsrail lehine domine etmek için attığı pervasızca adımlar, Suriye’de devam eden sıcak savaş ve İran’ın artan etkisi, bölge için barışın halen daha oldukça uzak olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Israil - Filistin Çatışması ve Gelecekte Olması Gerekenler

Gecmisten Gunumuze Israil - Filistin Catismasi, 2019

İsrail'in 19. yüzyılın sonlarına doğru toprak arayışına girmesi ve yapılan lobicilik faaliyetlerinin sonucu olarak Filistin ortak nokta olarak karşımıza çıktı. Bu durumu lehine çevirmeye çalışan Yahudilerin, Filistin topraklarını ve diğer yakın çevreyi derinden etkilediği aşikar. Arap milliyetçiliğinin ve bunun gereği bir takım müdahalelerin sonucunda oluşan algı ile İsrail Devletinin kuruluşu çok gecikmeden yaşandı. Unutmamak gerekir ki, Türkiye İsrail'İ 11 saat sonra tanıyan ikinci ülke olmuştu. Akabinde yaşanan sorunlar ve savaşların neticesinde topraklardan tek tek göç eden Filistinlilerin şimdilerde "anahtar"ı kaptırdığı ve bunun uğruna harcayacak enerjisi olmadığı da bir gerçek. Lisans bitirme projem olarak yazdığım bu çalışmanın faydalı olması dileğimle.

Yeni Suriye kurulurken doğru tarafta yer almak

Diriliş Postası, 2024

Bu çalışmada, Suriye'de 8 Aralık 2024 tarihinde Esed rejiminin devrilmesinden sonra yaşananlar, Suriye devletinin yeniden yapılandırılmasına yönelik çabalar ve bu süreçte Türkiye'nin oynadığı rol açıklanmaya çalışılmıştır.

Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Sorunu

Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Sorunu - Toplantı Raporu, 2019

Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesinde başlayan halk hareketleri, zaman içerisinde üç farklı şekilde kendisini göstermiştir: Başarılı olanlar, bastırılanlar ve iç savaş. Suriye örneği, hâlihazırda iç savaşın en canlı ve en acı örneğini oluşturmaktadır. Uluslararası kamuoyu, her ne kadar ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarına, Doğu Akdeniz'deki çekişmelere ve "Arap Baharı 2.0" olarak adlandırılan toplumsal hareketlerin yarattığı dalgaya odaklanmış olsa da Suriye sahası en azından görünebilir bir gelecekte dünya siyaseti açısından önemini korumaya devam edecektir. Bu coğrafyaya yakınlığı, bölgeyle olan ilişkisi ve iddiası açısından Türkiye, bölgede meydana gelen gelişmelerden doğrudan etkilenmektedir ve bu gelişmeleri kendi çıkarları doğrultusunda yönetmek durumundadır. Bu yüzden düşünce üreten tüm merkez, birim ve kurumların bu konu üzerine eğilmesi, alternatif politika önerileri sunması ve toplantılar düzenlemesi gerekir. Küresel, bölgesel ve Türkiye'yi ilgilendiren sorunlara uygulanabilir çözümler üretmek amacıyla 2009 yılından bu yana İstanbul Kültür Üniversitesi bünyesinde bir düşünce kuruluşu olarak faaliyet gösteren Küresel Siyasal Eğilimler Birimi (GPoT), bu gereksinimden hareketle belirlediği çalışma alanlarıyla ilgili yayın, toplantı, rapor ve projelere imza atmaktadır. 1 Kasım 2019 tarihinde GPoT, "Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Sorunu" adlı yuvarlak masa toplantısı ile alanında uzman isimleri bir araya getirmiş ve hâlihazırda Türkiye'nin öncelikli dış politika konusu olan Suriye sorununun çözümüne katkı sunmayı amaçlamıştır. Toplantı notlarının ve toplantıda öne çıkan başlıkların bir araya getirilmesiyle hazırlanan bu rapor, krizin çözümüne değilse bile yönetilmesine katkı sunmayı hedeflemektedir. İstanbul Kültür Üniversitesi, 1 Kasım 2019 tarihinde Küresel Siyasal Eğilimler Birimi'nin düzenlediği "Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Sorunu" başlıklı yuvarlak masa toplantısına ev sahipliği yaptı. Sınırlı sayıda katılımcıya açık olan toplantı Prof. Dr. Mensur Akgün'ün açılış konuşmasıyla başladı. Toplantının ilk oturumu aktüel bir durum değerlendirmesine; ikinci oturum Suriye sahasında tarafların pozisyonu ve meselenin uluslararası hukuk boyutuna, üçüncü oturum ise politika önerilerine ayrıldı. Bu rapor, toplantının anlam bütünlüğünü koruyarak ana hatlarını ortaya koymayı hedeflemektedir.