Reconquista: Endülüs’te Müslüman-Hıristiyan İlişkileri (İz Yayıncılık, kitap tanıtımı) (original) (raw)
Related papers
Teemmül, 2023
Müslümanların 92/711 yılındaki fethiyle başlayıp 897/1492 yılına dek yaklaşık 8 asırlık bir süre varlığını sürdüren Endülüs, hem ilim ve medeniyette hem de kültürel sahada Ortaçağ Avrupa’sının gözdesi olması hasebiyle çeşitli araştırmalara konu olmuştur. Bu araştırmalardan biri de son zamanlarda Ali Osman Balcı tarafından 2023’te kaleme alınan “Endülüs’te İslâm Mezhepleri” adlı eserdir. Müellifin doktora tezinden üretilmiş olan bu çalışma, fethinden işgaline dek Endülüs’te var olan fıkhî ve siyasî-itikadî İslâm mezheplerini, bu mezheplerin bu coğrafyaya nasıl ulaştığını ve kimler tarafından temsil edildiklerini konu edinmektedir. Çalışma üç bölümden müteşekkildir. Girişte eserin konusu, amacı, sınırları, usulü ve kaynakları ele alınmış, birinci bölümde ise Endülüs siyasi tarihi kısaca özetlenmiştir. İkinci bölümde Endülüs’te yer alan fıkhî mezhepler “Hanefîlik”, “Evzâîlik”, “Mâlikîlik”, “Şafîîlik”, “Hanbelîlik” ve “Zâhirîlik” başlıkları altında incelenmiştir. Son bölümde ise Endülüs’teki siyasî-itikadî mezhepler “Hâricîlik”, “Şiîlik”, “Muʿtezile” ve “Eşʿarîlik” başlıkları altında ele alınmıştır. Bu çalışma ise, Balcı’nın söz konusu eserinin akademik açıdan incelemesini ve değerlendirilmesini konu edinmektedir.
Endülüs’ün anlamı, İbn Rüşd ve Rönesans: Ayraç Dergisi Söyleşi
Endülüs dünyaya nizam veren İslam çağlarının medeni bakımdan zirvesini teşkil etmektedir. Daha da önemlisi bu zirve, İslâmiyet’ten ya da Müslüman çağlarından sonra dünyaya egemen kılınan Batı uygarlığının merkezinde yani Avrupa’da konumlanmış durumdadır. Tarihi bir gerçektir ki, toplumsal ve kültürel etkileşimler komşu milletler arasında daha yoğun yaşanmıştır. Kültürel bakımdan dünyanın merkezi addedilen Akdeniz Dünyasının hâkimi yaklaşık 10-12 asır boyunca İslâmî evrensel düzen idi. Oluşturduğu ve yaşattığı yaşama alanı vasıtasıyla bu İslâmî evrensel medeniyetin, en fazla etkilediği yer Avrupa kültürel coğrafyası olmuştur. Bunun yüzlerce bilimsel delilleri arasında Avrupa dillerine geçen kavramlardır. Gerçekte bu kavramlar insanın değerini ve günlük hayatın kalitesini artıran bilimsel, teknik ve kültürel değerler ve aletlerdi.
Girnata'Nin İşgali̇ (1492) Sonrasinda Endülüs'Teki̇ Müslümanlarin Asi̇mi̇lasyonu
2010
Girnata’nin Muslumanlarinin 8 asir suren Ispanya hakimiyetleri sona erdi. Ispanyollarin “megali ideasi” olarak gorulen Endulus’u yeniden ele gecirme, “Reconquista” hareketinin askeri ve siyasi evresi tamamlanmis oldu. Girnata Muslumanlar’in mal, can ve nesil emniyetini garanti altina alan bir anlasma ile Hiristiyanlara teslim edildi. Fakat bir sure sonra (1499) Ispanyol yonetimi Ispanya’da “tek din” ve “tek ulus” politikalari dogrultusunda harekete gecti
İsmai̇l Gaspirali’Nin Dârürrahat Müslümanlari Adli Eseri̇ndeki̇ Endülüs Algisi Üzeri̇ne
2015
Dunya Muslumanlarinin ve Turklerin birligi ve kalkinmasi icin mucadele eden Ismail Gaspirali, gerek basin-yayin yoluyla ve uyguladigi yeni egitim metotlariyla gerekse yazdigi eserlerle bu hedefine ulasmak icin buyuk gayret gostermistir. Onun mucadelesinde, telif ettigi eserleri, onemli bir yer tutmakta olup onlardan bazilari utopya turundedir. Bunlarin en onemlisi de Endulus’u konu alan Darurrahat Muslumanlari adli eseridir. Gaspirali, bu kitabi araciligiyla Muslumanlarin geri kalmislik sebeplerini aciklamistir. Akabinde de gelismek ve kalkinmak icin neler yapilmasi gerektigini ortaya koymus, azimle calistiklari takdirde Muslumanlarin, Bati medeniyetini geride birakacak medeni bir Musluman toplum insa edeceklerine inandigini ifade etmistir.
“Endülüs’te Tarih ve Kehhâle’ye Göre Endülüslü Tarihçiler”
Bu makalede Endülüslü tarihçiler kısa biyografileri ve eserleri ile beraber kronolojik olarak Kehhale'nin eseri baz alınarak derlenmiştir. Makalenin amacı; söylem olarak sık sık vurgulanan Endülüs'teki islam ilim ve kültür seviyesinin ulaşt@ seviyeye müşahhas bir örnek vermektir. Başlangıçta Doğu kaynaklı beslenen Endülüs tarihçiliği zamanla kendi kendine yeter hale gelmiş, artık Doğuya seyahat yapılmaksızın da kendi ilim çevresinden yetişen tarihçiler çıkmıştır. Endülüs'te tarihçiliğin gelişmesinde etkin olan bir diğer önemli husus da; siyasi erklerin en sıkıntılı dönemlerinde dahi, ilme büyük bütçeler ayırmış olmalarıdır. Endülüs ilim dünyasının en başta gelen sıkıntısı ise; günümüzde islam dünyasının yaşadığı "beyin göçü" olgusunun Endülüs kültür çevresinde yoğun bir şekilde yaşanmış olmasıdır. Zira doğuya giden birçok tarihçi geri dönmemiştir.