OSMANLI'DA DARÜŞŞİFALAR (original) (raw)
Related papers
Bu makale 2013 yılı Sosyoloji Yıllığı Kitap Dizisi'nde ss. 201-214 yayınlanmıştır. GİRİŞ Üretim faktörlerinden birisi ve kuşkusuz en önemlisi olan girişimci, kimdir, nasıl girişimci olunur ve ekonomi için ne ifade etmektedir soruları iktisat biliminin ortaya çıkmasından buyana kapitalist sisteme dahil tüm ekonomiler için hayati bir konu olmaya devam etmektedir. Zira iktisat biliminin kurucusu olarak kabul edilen Adam Smith ile başlayan bu süreçte nihai hedef ekonomik refaha ulaşmaktır. Hedefin bu şekilde belirlenmesi ile birlikte diğer üretim faktörlerini verimli bir şekilde kullanarak ekonomideki kaynakları harekete geçirecek, geleceğin belirsizliğini üstelenerek risk alabilecek ve tüm bu faaliyetlerin devamlılığını sağlayabilmek için de kar elde edebilecek bir aktöre ihtiyaç vardır ki işte bu aktör girişimcidir. Dolayısıyla girişimcilik, herhangi bir toplumsal yapı için gelişmenin en önemli etkenlerinden birisidir 1 . Adam Smith 1776'da basılan ve kısaca "Ulusların Zenginliği" olarak bilinen meşhur kitabının son cildinde, yönetimlerin tahsis görevinin sınırlanması gerektiğini ilan ederek, hükümetlerin üç temel görevinin; toplumu saldırılara karşı korumak (askeri), haksızlıklara karşı korumak (adli) ve bazı bayındırlık işlerini yerine getirmek olduğunu yazmıştır. Smith, devletin bu asli görevleri dışında ekonomiye kesinlikle müdahale etmemesi gerektiğini savunarak "görünmez el" ve "laissez-faire" (bırakınız yapsınlar) gibi ekonominin serbest rekabet kuralları çerçevesinde yürümesini istemiştir 2 . Üretim faktörlerine müteşebbis kavramını ilave eden kişi Fransız liberal düşünür Jean Baptiste Say'dir (1767-1832). Girişimcilik teorisini en kapsamlı şekilde ele alan iktisatçı
OSMANLI BELGELERİNDE KLİŞE ZARFLAR
ÖZET Osmanlı arşiv belgelerinde klişe hâlde kullanılmış birçok zarfa rastlanmaktadır. Bu kelimeler genellikle Arapça olup, Farsça ve Türkçe birleşik hâlde geçenleri de vardır. Çeşitli zamanlarda yazılmış milyonlarca arşiv belgesinde ortak bir dil ve klişe hâlde birçok kelime görülmektedir. Klişe kelimelerin arasında zarflar sayı bakımından büyük bir yer tutmaktadır. Bu çalışmada binlerce arşiv belgesi taranmış ve klişe hâlde kullanılan zarflar özenle ve titizlikle seçilip tanıklarıyla birlikte gösterilmiştir. Çalışmamızda öncelikle, birden fazla belgede kullanılıp klişe hâle gelşmiş zarflar seçilmiştir. Bu zarflar alfabetik sıra hâlinde ve tanıkları dipnotlarda gösterilerek verilmiştir. Gösterilecek tanıkların sayısı çok fazla olduğundan her bir zarf için bir tanık vermekle yetinilmiştir. Anahtar Kelimeler: Osmanlı arşiv belgesi, klişe kelime, zarf, tanık. THE CLICHE ADVERBS IN THE OTTOMAN DOCUMENTS ABSTRACT Many cliche adverbs are observed in the Ottoman archival documents. These words are usually in Arabic, but Persian and Turkish adverbs also are seen. In this study thousands archive document and adverbs were scanned, these adverbs were chosen meticulously. In this study, mold adverbs were given in alphabetical order and witnesses were shown in footnotes.
Cem Sultan'ı izlemekle görevli birisinin; onun önce Rodos'a geldiğine ve daha sonra Savoya Düklüğü'nün Provence isimli bölgesinde deniz kenarında Rodos keşişlerine ait sarp bir kaleye, oradan da Fransa'daki çeşitli kalelere götürüldüğüne dair ve bu kalelerin özellikleri, kimlere ait oldukları ve Cem Sultan'ın bu kalelerde ne kadar kalıp nasıl gözetim altında tutulduğu hakkındaki yazısı. 11 frère (Fr.): birader. 12 Orvieto (İtalya). 13 Avlonya / Vlore (Arnavutluk). 14 Ragusavecchia / Cavtat (Hırvatistan). 15 Lanciano (İtalya). 16 Sulmona (İtalya). 17 Tagliacozzo (İtalya). 18 Palombara (İtalya). 19 Monterotondo (İtalya). 20 L'Aquila (İtalya). 21 Giulianova (İtalya). 22 Porto San Giorgio Fermo (İtalya). 23 Ragusa / Dubrovnik (Hırvatistan). CEM SULTAN'IN ROMA'YA GELİŞİ, KARŞILANIŞI VE İKAMETİ HAKKINDA ALINAN HABERLER Cem Sultan'ı izlemekle görevli birisinin; onun Fransa'dan beş parça gemi ile Roma'ya bir günlük mesafede bulunan Civita Vecchia hisarına çıktığı, Papa'nın oğlunu ve bütün Roma halkını Cem Sultan'ı karşılamaya gönderdiği, karşılamada Fransa Kardinali De Balu'dan başka hiçbir papazın bulunmadığı, De Balu'nun da şehre onunla birlikte girmediği, Cem Sultan'ın Papa'nın San Pietro'daki sarayına gelip Papa ile görüştüğü, Papa'nın birkaç gün sonra onu başka bir hisara göndermek istediği fakat Cem Sultan'ın bu teklifi kabul etmeyip Roma'da kalmak istediğine dair ve kendisinin Roma'ya giderken ve dönerken takip ettiği güzergâh hakkındaki yazısı.
OSMANLI’DA BİR DÜŞÜNCE AKIMI TÜRKÇÜLÜK
ÖZET XIX. yüzyılda Avrupa, Osmanlı karşısında kesin bir üstünlük kurmuştur. Bu üstünlük nedeniyle Avrupa Osmanlı’dan her geçen gün daha çok toprak elde etmektedir. Osmanlı’daki devlet adamları, mühendisler, şairler ve yazarlar gibi aydın kişiler Osmanlı’nın bu durumdan rahatsızlık duymuşlar ve devleti Avrupa seviyesine çıkarmak için çözüm yolları aramışlardır. Bu arayış sonucunda İslamcılık, Batıcılık, Osmanlıcılık gibi düşünce akımları ortaya çıkmıştır. Çıkan bu akımlardan Osmanlıcılık, Balkan Savaşları’nda; İslamcılık ise Birinci Dünya Savaşı’nda başarısız olmuştur. Batıcılık akımı için de geç kalınmıştır. Oysa Türkçülük akımı milliyetçiliğin güçlenmiş olduğu XIX. ve XX. yüzyıllara uygun bir düşünce akımı olmuştur. Bu makalede Türkçülük akımının ne olduğu, kimler tarafından desteklendiği, hedefinin ne olduğu, edebiyatta ve tarihsel süreçte nereye yerleştiği incelenmiştir. ABSTRACT In the 19th century, Europe had a decisive advantage over the Ottomans. Thanks to this superiority, Europe is gaining more and more land from the Ottoman Empire day by day. Intellectual people such as statesmen, engineers, poets and writers in the Ottoman Empire felt uncomfortable about the situation of the Ottoman Empire and looked for solutions to remove the pores of the state in Europe. As a result of these results, intellectual movements such as Islamism, Westernism and Ottomanism emerged. Ottomanism, one of these movements, failed in the Balkan Wars; Islamism, on the other hand, failed in the First World War. It is also late for the Westernisation movement. However, the Turkism movement began in the 19th century, when nationalism was strengthened. and XX. It has been a movement of thought suitable for centuries. In this article It is discussed Turkism is, who supports it, what the goal is, where it is located in literature and in the process.
Genel Hatlarıyla Osmanlı Tecvîd Risâleleri, 2020
Osmanlı’da da diğer İslâm coğrafyasında olduğu gibi çocuklara yönelik eğitim daha ziyade Kur’ân’a dairdir. Bu bağlamda Sıbyan mektepleriyle dârulkurrâlar zikre değerdir. Zira bu kurumlarda eğitim daha ziyade Kur’ân’ın lafzıyla alakalıdır. Bu müesseselerin yanı sıra Osmanlı askeri okulları da dahil ortaokul ve lise düzeyindeki eğitim kurumlarında Kur’ân’ın okutulması işi önemsenmiştir. Böyle bir toplumda çok sayıda Kur’ân tecvîdinin yazılmış olması son derece doğaldır. Aşağıda Osmanlı’nın tecvîdle alakalı eser telifine yönelik hizmetlerinden ana hatlarıyla bahsedilecektir.