Bir Ahlak Eğitimcisi Olarak Lawrence Kohlberg (original) (raw)
Related papers
Lawrence Kohlberg : Ahlak Gelişim Teorisi ve Ahlak Eğitimi Yaklaşımı
Nobel Bilimsel , 2020
Lawrence Kohlberg (1927-1987), kendisini Sokrat, Aristo, Platon, Kant, Mill, Dewey, Rawls ve Habermas'tan itibaren gelen Batı felsefesinin bilimsel vârisi olarak görmektedir. Kohlberg'in ahlak gelişim teorisi; bu geleneksel felsefi birikimden beslenen, aynı zamanda çağdaş görüşlerle zenginleşen güçlü bir temele dayanmaktadır. Felsefe, psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve eğitim başta olmak üzere birçok alanı sentezleyen Kohlberg'in teorisinin gücü ve orijinalitesi de buradan kaynaklanmaktadır. Ancak Kohlberg'in ortaya koyduğu teorinin, istisnasız kabul görmediği, bizzat çağdaşları tarafından kendisine meydan okuyan ciddi eleştirilerle karşı karşıya kaldığı da bilinmektedir. Kohlberg, bir taraftan bu eleştirileri dikkate alarak teorisini revize ederken öte yandan eğitim alanında yaptığı çalışmalarla da ahlak eğitiminin çağdaş rönesansında en seçkin isimlerden biri olmuştur. Bu kitapta, ahlaka ilişkin çalışmaları ülkemizde çoğunlukla teorinin altı basamaklı yapısına indirgenen Kohlberg; hayatı, ahlak anlayışı, ahlak gelişim teorisi ve temelleri, ahlak gelişim teorisine yöneltilen eleştiriler, ahlak eğitimine ilişkin görüşleri ve uygulamaları gibi konular çerçevesinde bütüncül bir şekilde ele alınmıştır. Kohlberg'in ahlak çalışmalarına temel ve eleştirel bir bakış sunan bu kitabın, özellikle ahlak gelişimi ve eğitimi konularında yapılacak çalışmalara zemin sunması beklenmektedir.
Kohlberg'in Ahlak Gelişimi Kohlberg's Moral Development
Uluslararası Eğitim Bilimleri Dergisi, 2022
İnsanın dünyaya gözlerini açması ile birlikte içinde yaşayacağı toplumla uyumlu bir yaşam sürebilmesi için o toplumun kültürel yapısına ve belli başlı normlarına uygun davranışlar sergilemesi beklenmektedir. Toplumun bir arada yaşamasına imkan sağlayan bu normlar da o toplumun kültürel yapısından, dini inanışından, gelenek, görenek gibi birçok etkenden payını almaktadır. Kişideki ah-lak oluşumu tüm bu süreçlerden elde edilen birikimle şekillenir. Ahlak gelişimini çalışma alanları arasına alanlardan biri de Lawrance Kohlberg’dir. Kohlberg, ahla-kı bilişsel bir beceri olarak ele almıştır. Ayrıca insanın herhangi bir olay karşısında iyi veya kötü, haklı veya haksız olması durumlarında bilişsel süreçlerini harekete geçirerek bir yargıda bulunmasını, verilen yargı neticesinde ise harekete geçilme-sini oluşturan bir bütün olarak ele almıştır. Kohlberg, ahlaki konularla mikro dü-zeyde değil makro düzeyde ilgilenmiştir. Ortaya konulan gelişim kuramında kişi, tüm yaşamı boyunca en özgül ve yüzeysel ahlak anlayışından en soyut ve en derin ahlak anlayışına doğru gelişmiştir. Bu çalışma Kohlberg’in Ahlak Gelişimi için or-taya koyduğu yaklaşımlara odaklanmaktadır.
Kohlberg'in Ahlak Gelişim Teorisine Yönelik Bazı Eleştiriler
Özet Kohlberg'in ahlak gelişim teorisi, uluslararası düzeyde kabul gören ve pek çok çalışmaya temel teşkil eden bir teoridir. Bununla birlikte teori, özellikle Batı'da, ken-disine meydan okuyan ciddi eleştirilerle de karşı karşıya kalmıştır. Hatta bu eleştirilere karşı savunma eleştirileri yapılmış ve tüm eleştirilerdeki vurgulardan hareketle yeni bazı teoriler daha geliştirilmiştir. Ancak tüm bu gelişmeler Türkiye'deki literatüre henüz gi-rememiştir. Nitekim ülkemizde Kohlberg'in teorisi üzerine yapılan çalışmalar, genellik-le ahlak gelişim basamaklarıyla sınırlı kalmış, teorinin eleştiriye açık yönleri göz ardı edilmiştir. Oysa gerek teorinin daha iyi anlaşılabilmesi gerekse bu teoriden hareketle alternatif ahlak teorilerinin geliştirilebilmesi için bu kapsamdaki belli başlı eleştiriler de bilinmelidir. Bu düşünceden yola çıkarak, makalede Kohlberg'in ahlak gelişim teorisine yöneltilen eleştirilerden hareketle, teorinin sorunlu yönlerini ortaya koymak amaçlan-mıştır. Bu doğrultuda, özellikle Kohlberg ve çağdaşlarının eserleri taranarak doküman incelemesi yöntemine başvurulmuştur. Araştırma sonunda, Kohlberg'in teorisinin başta teorik, pratik ve dini olmak üzere pek çok açıdan ciddi eleştirilerle karşı karşıya olduğu ortaya konulmuştur.
Tonali̇te-Atonali̇te Karşitliği Açisindan A. Schönberg'İn Müzi̇k Esteti̇ği̇
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal bilimler Enstitüsü dergisi, 2018
Bu makalenin amacı, yirminci yüzyılda yaşamış olan Avusturyalı müzisyen ve teorisyen Arnold Schönberg'in atonal müzik uygulaması üzerinde somutlaştırdığı müzik estetiği anlayışını tarihsel ve teorik koşulları içerisinde açıklamaktır. Bu bağlamda, öncelikle Schönberg'in müziğinin eleştirel bir şekilde eklemlendiği klasik üçlüsel armoni ve onun tarihsel önseli kabul edilen antik armoni kavrayışlarının ana uğraklarını kışça açıklayacağız. Söz konusu kapsamda, Antik Yunan dünyasından Pythagorasçıların ve Aristoxenus'un çalışmalarının önemi belirtilecek ve Avrupa Orta Çağ organum müziği, Musica Enchiriadis ve Scolia Enchiriadis gibi tonal dönem öncesi temel uğraklara değinilecektir. Ardından üçlüsel armoni fikrinin kısa bir yapısal analizi sunularak tonalite fikri açıklanacaktır. Son olarak, yukarıda verili olan arka plandan yola çıkarak Schönberg'in atonal müziğinin olanaklı bir yapısal analizini sunacak ve nihayet, onu müzik estetiği açısından klasik batı müziği geleneği içerisinde konumlandırmaya çalışacağız. Bu son bölüm konu ile ilgisinde 12 ton müziğinin dizi, matris, yansıtma, tersine çevirme ve yansıtıp tersine çevirme gibi temel kavramlarının kimi teknik analizlerini de içerecektir.