Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Hikâyelerinde Anlatıcı ve Kahramanlar-2 (original) (raw)
Related papers
Hikâye Yazarı Olarak Ahmet Hamdi Tanpınar
Journal of Turkish Research Institute, 2003
Tanpınar'ın şiir, hikAye ve romanıarında rüya bir motif, bir imaj olarak yer alırken hikAyelerinden ikisinin de asıl konusunu teşkil eder. Abduııah Efendi'nin ROyalan ve RQyalarisimli hikiyeler rUya etrafında teşekkül eder.
"Sahnenin Dışındakiler"i Tamamlamak: Ahmet Hamdi Tanpınar ve Kurtuluş Savaşı Anlatıları Türü
Bilig, sayı 66, Yaz 2013, 2013
Sahnenin Dışındakiler, the third novel of Tanpınar, is well-liked and evaluated by critics through its interaction with famous authors. Beside this intertextuality, it also interacts with the examples of a literary genre, i.e. Independence War narratives genre that began with Halide Edib’s Ateşten Gömlek in 1922. This novel interprets Turkish Independence War as a civil war and a revolution and narrates a sentimental drama of sacrifice in this historical context. However, Halide Edib’s mostly male successors changed her original story into an epic struggle. Tanpınar challenges this attitude in Sahnenin Dışındakiler. But he wrote a movie scenario entitled İki Ateş Arasında based on this novel and it invalidated every choice he made in the novel and produced a text in which every convention and stereotype of the genre was used. This article compares and analyzes these two opposite texts of the author through a discussion of literary genre theories. Tanpınar’ın üçüncü romanı olan Sahnenin Dışındakiler, bütün tamamlanmamışlığına rağmen, eleştirmenler tarafından beğenilen ve ünlü yazarlarla etkileşimi üzerinden değerlendirilen bir romandır. Ancak bu roman, Tanpınar’dan beklenebilecek bu tür bir metinlerarasılığın ötesinde, Türkçeye özgü bir edebi türde üretilen güçlü ve zayıf eserlerle de türsel bir ilişki içindedir. Söz konusu tür, Halide Edib’in 1922’de tefrika edilen Ateşten Gömlek’iyle başlayan Kurtuluş Savaşı anlatıları türüdür. Kurucu metin ele aldığı dönemi bir iç savaş ve ihtilal olarak değerlendirip, bu tarihsel bağlam içinde bireysel fedakârlıkla ilerleyen duygusal bir drama kurmuştur. Ondan sonra gelen çoğunluğu erkek yazarlar ise Halide Edib’den aldıkları türü milli birlik içinde başarılan epik bir mücadele olarak yansıtırlar. Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler’de bu kolaycılığı sorgular. Ancak bu romandan yola çıkarak hazırladığı İki Ateş Arasında başlıklı senaryo, romandaki seçimlerinin hepsini geçersiz kılacak ve türün her türlü kalıbını uygulayan bir metin olacaktır. Bu çalışma, aynı yazarın birbirine zıt bu iki metnini tür kuramları üzerinden incelemektedir.
Ahmet Hamdi Tanpınar'da Dedikodu
KİTABEVİ, 2021
Dedikodu Kitab›; Tanp›nar'›n, Halide Edip'in Hüseyin Rahmi'nin romanlar›nda, mesnevilerde, Anadolu menk›belerinde dedikodunun çehresini incelemektedir. Eski Türkçede dedikodu yapmak anlam›nda söz sab elet-"laf ve söz iletmek", etin ye-"etini yemek" gibi deyimler kullan›lm›flt›r, dedikodu kelimesi 17. yüzy›l itibariyle varl›k göstermektedir. Anadolu a¤›zlar›nda dedikodu anla-m›na gelen -çañ çañgara etmek gibi-zengin bir sözcük repertuar› vard›r. Dedikodu bir iletiflim yoludur. Dedikodu, dedikodu yapan taraflar› birbirine yak›nlaflt›r›r, dostlu¤u pekifltirir, ahlaki de¤erlerin benimsenmesinde etkin bir rol oynar. Ama s›r kals›n diye anlat›lan-lar› aç›k etmek ahde vefas›zl›k say›l›r.
Ahmet H. Tanpınar’ın Hayatı ve Eserleri
The Journal of Academic Social Science, 2022
çalışmalarını daha iyi anlayabilmek için önemli bir adım teşkil etmektedir. İşte bu makale mezkur amaca matuf kaleme alınmıştır.
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiirlerinde Kafiye Unsurları
2014
Bu calismanin amaci Ahmet Hamdi Tanpinar’in “Butun Şiirleri” adli eserinde orneklenen kafiye turlerini tespit ederek A. Hamdi Tanpinar’in siirlerinde ses zenginligini saglamak amaciyla hangi tur kafiyeleri sectigini tespit etmektir. Calismamizda sairin, siirlerinde kafiye turlerini hangi siklikla kullanildigi istatistiki verilere dayali olarak tespit edilmeye calisilacaktir.Tanpinar, ilk siirlerini hece olcusu ile yazmis olup ancak daha sonra siirlerindeki bicimsel farkliliklar serbest nazma donusmustur. Bu mukemmeliyetci tavir onun siirinde kusursuz siir anlayisinin dogmasina neden olmustur. Tanpinar’in siirlerindeki ses zenginligi kafiyelere dayanmakta ve sair bilincli olarak kafiye turlerine siirinde yer vermistir. Boylece Ahmet Hamdi Tanpinar’in siirleri, kafiye turlerine yaslanan estetik bir dile donusmustur.
Öz Elbette hiçbir edebî eser, hangi maksatla ortaya konulursa konulsun, devrinin sosyal, siyasi, ekonomik şartlarından bağımsız olamaz. O eseri ortaya koyan kişinin cemiyetin bir parçası olması münasebetiyle eser de cemiyetten ve devirden bağımsız değerlendirilemez. Wellek'e göre bir edebî eser organizma değil sosyal bir değerdir. Bahsedilen bu yönleri itibarıyla sanat beşerî bir eylemdir. Bu anlamda, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın sanat anlayışı ve dilindeki alegorileri anlamak için de onun sanat görüşü ve ardındaki felsefeye müracaat etmek gerekir. Bu yüzden çalışmanın esasını teşkil eden bölüme geçmeden önce imge, simge ve sembol açısından Tanpınar'ın sanat ve edebiyat anlayışına değinildi. Ardından esas bölümde ise hikâyelerdeki alegorilerden hareketle Tanpınar'ın alegorileri hangi maksat ve kapsamda kullandığı incelendi. Çalışmanın sonuç bölümünde ise elde edilen veriler üzerinden Tanpınar'ın sanat, edebiyat ve hayat görüşü kapsamında bir yargıya varılmaya çalışıldı. Abstract Of course, no literary work can be independent of the social, political and economic conditions of its era, regardless of its purpose. Because the owner of the work is a part of the society, the work cannot be evaluated independently of the society and the era. According to Wellek, a literary work is a social value, not an organism. In respect of mentioned aspects, art is a human act. In this way, in order to understand Ahmet Hamdi Tanpınar's sense of art and allegories in his language, it is necessary to refer to his art vision and the philosophy behind it. Therefore, before moving on to the section that forms the basis of our work, Tanpınar's understanding of art and literature Eskişehir Osmangazi Ün. Sosyal Bil. Enst. Doktora,
Ahmet Hamdi Tanpınar Romanlarında Bakış Açısı
Modern TUrk edebiyatmm onemli edebiyat~l ve yazarlanndan olan Ahmet Hamdi Tanpmar'm romanian ~er~evesinde dU~Uneeleri, bakl~ a~lsl, ideolojik soylemini ~ozUmlemeyi ama~layan yazlmlz, edebiyat eseri ile dU~Unee yahut ideolojilbakl~ a~lsl arasmda dogrudan veya dolayh bir ilginin, baglantmm oldugu tezi iizerinde ~ekil bulmaktadlr. "Her edebiyat eseri belirli bir diinya gorii~iinii, inane 1, doktrini, ideolojiyi savunur veya bunlara tepkide bulunur" (Kosemihal, 1967: 8) sozUnU referans alarak ilerleyen yazlmlz, edebi eserlerin sosyolojik okuma yontemine tabi tutulabilecegi sonueuna varmakta ve soz konusu edebi. eserleri hem metin hem de metin-~evre ili~kisi baglammda ~ozUmlemeyi ama~lamaktadlr. DolaylSlyla yazlmlz, yazann kendi hayat tecriibelerini ve hayat gorU~UnU ister istemez edebi eserlerinde i~ledigini, bu nedenle soz konusu eserlerde yazann 'bakl~ a~lS1'mn ve dUnya gorU~UnUn gorUlebilirligini (Wellek-Warren, 1993: 95) ~lkl~ noktasl olarak belirlemektedir.