SINIF KURALLARININ BELİRLENMESİ VE SINIF ÖĞRETMENLERİNİN KURALLARIN UYGULANMASINA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ (original) (raw)

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN ÖĞRETİM YAZILIMI KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ

Bu araştırmanın amacı sınıf öğretmenlerinin öğretim yazılımı kullanımına ilişkin görüşlerinin belirlenmesidir. Bu amaç doğrultusunda sınıf öğretmenlerinin öğretim yazılımı kullanımına ilişkin görüşlerinin, öğretim yazılımı kullanma düzeylerinin, öğretim yazılımı kullanımının öğrenci başarısına etkilerinin, öğretim yazılımlarının hangi dersler için daha etkili kullanılabileceğinin ve öğretim yazılımı kullanırken yaşadıkları sorunların belirlenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı araştırma, durum çalışması deseni esas alınarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Muğla ili Marmaris ilçesine bağlı özel bir ilkokulda görev yapmakta olan altı sınıf öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmada verilerin elde edilmesi amacıyla araştırmacılar tarafından hazırlanan açık uçlu sorulardan oluşan görüşme formu kullanılmıştır. Görüşme formunun hazırlanmasında ilk olarak ilgili literatür taranmış elde edilen bilgiler doğrultusunda görüşme soruları ortaya çıkarılmıştır. Araştırmanın örnekleminde yer alan öğretmenlerle odak grup görüşmesi yapılmıştır. Elde edilen veriler betimsel analiz yöntemi kullanılarak çözümlenmiştir. Araştırmanın bulgularından elde edilen sonuçlara göre öğretmenlerin aktif olarak öğretim yazılımlarını kullandıkları ve genel olarak öğretim yazılımı kullanımına ilişkin olumlu görüşler belirttikleri belirlenmiştir. Ayrıca, öğretmenler öğretim yazılımlarının görsel ve işitsel öğeler içermesine, derse olan ilgiyi arttırmasına ve öğrenmeyi somutlaştırmasına vurgu yapmışlardır. Öğretmenlerin öğretim yazılımlarını tercih etme nedenleri arasında en çok kurumun tercih etmesi, video anlatımlarının etkili olması ve öğrencilerin ilgilerini çekmesi görüşleri ön plana çıkmıştır. Öğretim yazılımlarını kullanma * Bu makale 21-23 Mayıs 2015 tarihleri arasında Bartın Üniversitesinde gerçekleştirilen 14. Uluslararası Katılımlı Sınıf Öğretmenliği Eğitimi Sempozyumunda sözlü bildiri olarak sunulmuştur.

SINIF ÖĞRETMENİ ADAYLARININ BİRLEŞTİRİLMİŞ SINIF UYGULAMALARI: GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2020

ÖZ Birleştirilmiş sınıf kavramı farklı grupların bir arada tek öğretmen tarafından okutulması esasına dayanmaktadır. Bu uygulama sadece Türkiye'de değil dünyanın birçok ülkesinde yapılmaktadır. Birleştirilmiş sınıf uygulamalarının avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Birleştirilmiş sınıflarda yapılandırmacı yaklaşım esas alınarak nitelikli öğretim ortamlarının oluşturulması bu sınıfları avantajlı hale dönüştürebilir. Bu ancak mesleki açıdan nitelikli öğretmenlerin yetiştirilmesiyle mümkündür. Sınıf eğitimi bölümü 4.sınıfta birleştirilmiş sınıflarda öğretim dersi verilmektedir. Ancak bu ders haftada iki saat teorik olarak işlendiği için öğretmen adayları bu derste öğrendikleri bilgileri gerçek ortamlarda uygulama fırsatı bulamamaktadırlar. Bu ders kapsamında öğretmen adaylarına birleştirilmiş sınıflarda gözlem ve uygulama fırsatının sunulmasının nitelikli öğretmen yetiştirme açısından faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda 2017-2018 eğitim-öğretim yılı bahar döneminde bu ders kapsamında dört hafta süreyle Kilis ili merkeze bağlı üç köy okulundaki birleştirilmiş sınıflarda sınıf eğitimi 4.sınıf öğrencilerinin gözlem ve uygulama yapmalarına olanak sağlanmıştır. Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının birleştirilmiş sınıflar hakkındaki görüşlerini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla, yarı yapılandırılmış soruların bulunduğu anket formu yardımıyla veri toplanmıştır. Analiz sonuçlarına göre öğretmen adaylarının birleştirilmiş sınıflarda öğretimle ilgili görüşleri farklılıklar göstermekte ve çeşitli öneriler sunmaktadırlar. Anahtar Sözcükler: Birleştirilmiş sınıf, sınıf öğretmenliği, öğretmen eğitimi ABSTRACT The concept of multiage class is based on the fact that different groups are taught together by a single teacher. Multiage teaching is applied not only in Turkey but also in many countries of the world. This approach has some advantages and disadvantages for students and their teachers. It is argued that creating quality teaching environments based on constructivist approach can be an advantage for both teachers and students. To achieve this, teachers should be prepared based on the conditions of multiage classrooms. For this purpose, a multiage teaching course is offered to senior primary teacher candidates in Turkey. However, the course is taught theoretically for two hours a week and teacher candidates do not have the opportunity to apply the knowledge learned in this course in real teaching settings. To overcome this and provide experiences, the teacher candidates were offered to observe and apply their knowledge in multiage classrooms in the Spring semester of the 2017-2018 academic year. The candidates were taken to three multiage schools of Kilis for four weeks to observe and practice. The purpose of this research was to explore primary teacher candidate's opinions about teaching in multiage classrooms. In this basic qualitative research, an interview form that has open-ended questions was used to collect the data. The analysis showed that the participants had different views about multiage teaching and how to improve education in multiage classrooms. Keywords: Multigrade classrooms, primary teacher education, teacher education

SINIF KURALLARININ OLUŞTURULMASINDA ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİ ROLLERİ

The Journal of Academic Social Science Studies, 2014

toplumsal düzenin sağlanması için gereklidir. Okullarda ve sınıflarda etkili bir eğitim-öğretimin yapılabilmesi için de kurallar bir zorunluluktur. Sınıf kurallarının uyulması ve benimsetilmesi gerekmektedir. Böylelikle eğitimin niteliğinin artması sağlanacaktır. Kurallar beraberinde tarafsızlığı da getirirler. Öğretmenlerin sınıf içerisinde her öğrenciye tarafsız davranmaları kurallar doğrultusunda gerçekleşir. Öğrencilere verilen ödüller ve cezalar kişisellikten kurtarılır. Kendilerinden ne beklenildiğini bilen öğrenciler, bu beklentilere uygun davranışlar sergilerler. Sınıf kurallarının belirlenmesinde öğretmenlere ve öğrencilere bazı roller düşmektedir. Demokratik bir toplum yetiştirebilmek için öğretmenler, kural belirleme sürecine öğrencileri de katmalıdırlar. Öğrencilerle belirlenen kurallar, öğrencilere daha çok sorumluluk yüklemektedir. Kuralları öğretmenlerin rehberliğinde belirleyen öğrencilerin kuralları benimsemesi daha kolay olmaktadır. Aynı zamanda öğrencilerin istekleri doğrultusunda oluşturulan sınıf içi kurallara, öğrencilerin kendi istekleriyle uymaları söz konusudur. Öğrencilerde sınıf, kural, disiplin gibi kavramların yerleşmesinin sağlanabilmesi için öğrencilerin düşüncelerine önem vermek gereklidir. Bu çalışma da sınıf içerisinde sınıf kurallarının oluşturulması esnasında öğretmenlere düşen görevlerin neler olduğu üzerinde durulmuştur. Günümüzde öğrenci disiplinlerinde yaşanılan sıkıntılar, okul içerisinde artış gösteren şiddet eğilimleri, öğrencilerin sorumluluk almaktaki isteksizlikleri gibi sebepler nedeniyle okullarda meydana gelen olumsuz durumlarda artışlar görülmektedir. Bu sebeple sınıf kurallarının oluşturulması esnasında öğrencinin bulunacağı pozisyonlara da değinilen bu çalışma da, kaynak taraması yöntemi kullanılmış ve elde edilen bilgiler çerçevesinde bir takım önerilere gidilmiştir.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN DEĞERLER EĞİTİMİNİN UYGULANMASINAYÖNELİK GÖRÜŞLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Günümüz dünyasında, akademik başarı kadar, çağdaş hayatın vazgeçilmezi hâline gelen, dürüstlük, saygılı olma, ahlaki değerlere uyma, rahat iletişim kurma, insan ilişkilerine özen gösterme, nezaket kurallarına uyma, temizlik, vb. kavramlar da ön plana çıkmaktadır. Değerleri kazanmada küçük yaşta eğitimin önemi çok fazladır. Küçük yaşta öğrenilen değerlerin alışkanlık hâline gelmesi ve pekişmesi okulda aldığı eğitimle devam etmelidir. Bunun için okullardaki değer öğreticisi olan öğretmene büyük görevler düşmektedir. Peki öğretmenler değerler eğitimi hakkında ne kadar bilgi sahibi ve değerler eğitimi uygulamasına yönelik okullarda neler yapıyorlar? Bu sorulardan yola çıkarak bu araştırmada; ilkokul sınıf öğretmenlerinin değerler eğitiminin uygulanmasına yönelik görüşleri incelenecektir. Bu kapsamda ilkokul sınıf öğretmenlerinin değerler eğitimine yönelik sınıfta ve okullarda yaptığı çalışmaların neler olduğu, değerler eğitimi uygulamalarında yararlandıkları kaynaklar, değerler eğitiminde aile ile beraber yaptıkları çalışmalar ve değerler eğitimi uygulamasında karşılaştıkları güçlükler ve öneriler belirlenmiştir. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu çalışmada, çözümlemeler durum çalışması deseni ile yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu İstanbul ve Mersin illerinden seçilen bazı devlet okullarında görev yapmakta olan 44'ü kadın, 69'u erkek toplamda 113 ilkokul sınıf öğretmeni oluşturmaktadır. Açık uçlu anket sorularına verilen yanıtlar ile toplanan veriler içerik analizi yöntemi ile oluşturulan belirli kategoriler altında toplanmış, frekans ve yüzdelik yardımıyla tablolar halinde sunulmuş ve yorumlanmıştır. Araştırmanın sonucunda; çalışma grubunda yer alan ilkokul sınıf öğretmenleri, değerler eğitiminin çok önemli olduğunu savunmalarına rağmen değerler eğitimi uygulamasına yönelik kendilerini eksik hissettiklerini dile getirmişlerdir. Değerler eğitimini uygulamaya yönelik ders kitapları dışında, internetten buldukları etkinlikleri ve videolardan yararlandıkları belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarından elde edilen bulgulara göre sınıf öğretmenlerinin değerler eğitimi uygulamasına yönelik en çok pano çalışması yaptıkları belirlenmiştir. Bunun dışında ; öğretilecek değer ile ilgili video izletme, örnek olayla anlatım, telkin yoluyla anlatım, drama ile öğretim, tiyatro ile öğretim, proje ile öğretim değerler eğitimi uygulamasında kullanılan diğer yöntemlerdendir. Öğretmenler değerler eğitimi uygulamasına yönelik en fazla etkinlik bulmakta zorlandıklarını dile getirmişlerdir.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN EV ÖDEVLERİNE YÖNELİK UYGULAMALARININ VE GÖRÜŞLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

The main purpose of this research is determining the applications, the strategies followed and opinions of classroom teachers for homework. For this purpose a survey which consists of five-point likert type with 50 items and 3 open-ended questions is developed. In the research, with this regard, which has a descriptive qualification for the analysis of the data; mean, frequency and percentile values are used. Qualitative data is evaluated by content analysis. The survey is applied to 100 classroom teachers chosen from 11 primary schools in Adana by using simple random method. According to the data obtained from research results, the teachers’ answers for the survey shows that they generally do correct applications about homework.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN ÖZEL ALAN YETERLİKLERİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ (KİLİS İLİ ÖRNEĞİ)

Araştırmanın amacı sınıf öğretmenlerinin kendi görüşlerine göre özel alan yeterliklerine sahip olma düzeylerini belirlemektir. Veriler Kilis ili merkez ilçesindeki devlet okullarında görev yapan 222 sınıf öğretmeninden toplanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın yayınladığı Sınıf Öğretmenliği Özel Alan Yeterliğine göre uyarlanan anket kullanılmıştır. Yeterlik düzeylerinin derecelendirilmesinde ölçüt olarak yine bakanlığın belirlediği düzeyler kullanılmıştır (A1 A2 ve A3). Araştırma sonucunda Kilis ili merkez ilçesinde yer alan resmi ilköğretim okullarında görev yapan tüm sınıf öğretmenleri kendilerini 8 yeterlik alanında da A2 düzeyinde yeterli görmektedirler. Öğretmenlerin kendi yeterlik düzeylerini belirlemeye yönelik görüşlerinde cinsiyet değişkenine göre hiçbir yeterlik alanında anlamlı bir fark görülmemiştir fakat Eğitim düzeyi ve kıdem değişkenlerine göre bazı farklılıklar bulunmuştur.

SINIF ÖĞRETMENİ ADAYLARININ ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNE YÖNELİK YANSITICI DÜŞÜNCELERİNİN UYGULAMA GÜNLÜKLERİ YOLUYLA BELİRLENMESİ

Öz Bu araştırmada, sınıf öğretmeni adaylarının öğretmenlik mesleğine yönelik yansıtıcı düşüncelerinin öğretmenlik uygulaması dersi kapsamında tuttukları günlükler aracılığı ile belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, 2013-2014 öğretim yılı bahar döneminde Karadeniz Teknik Üniversitesi, Fatih Eğitim Fakültesi, Sınıf Öğretmenliği Programı 4. Sınıfında öğrenim gören 21 sınıf öğretmeni adayı ile yürütülmüştür. Öğretmen adaylarına günlük tutma ile ilgili kısa bir eğitim verilmiş ve kendilerinden öğretmenlik uygulaması sonunda günlük tutmaları istenmiştir. Araştırma bulguları, öğretmen adaylarının uygulama sürecinde tuttukları günlükler analiz edilerek elde edilmiştir. Verilerin elde edilmesinde nitel araştırma deseninde doküman incelemesi yöntemi kullanılmış, verilerin çözümlenmesinde ise tümevarım yönteminden yararlanılmıştır. Yapılan içerik analizi sonucunda elde edilen temalar ve bu temalardan hareketle oluşturulan alt temalar görselleştirmiştir. Analiz sonucunda; öğretmen adaylarının uygulamada bir yansıtma sürecine girdikleri, bu yansıtma sürecinde öğretmenlik mesleğiyle ilgili bilgi ve beceri geliştirmenin yanı sıra, öğretmenlik mesleğinin duyuşsal yönüyle ilgili de yansıtıcı düşünceler geliştirdikleri saptanmıştır. Öğretmen adaylarının öğretmenlik mesleği ilgili geliştirdikleri yansıtıcı düşüncelerin yapılan analizi sonucunda “mesleğin özellikleri”, “kişisel özellikler” ve “mesleğin güçlükleri” ana temalarına ulaşılmıştır. Öğretmen adaylarının mesleğin özellikleri ile ilgili olarak en çok meslek sevgisi; kişisel özellikler ile ilgili olarak en çok çocuk sevgisi ve mesleğin güçlükleri ile ilgili olarak da mesleğinin zor bir iş olduğu, sorumluluk ve fedakârlık gerektirdiği yönünde yansıtıcı düşünceler geliştirdikleri anlaşılmıştır. Öğretmen adaylarının, öğretmenlik mesleğine yönelik düşüncelerinin gelişmesinde uygulama yaptıkları okullarındaki olumlu havanın etkili olduğu sonucuna varılmıştır.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YARATICI BİREYLER YETİŞTİRMEDE GÖREV VE SORUMLULUKLARI

Toplumdaki bireylerin eğitimi ailede başlar, uygun yaşa geldiklerinde de okulda eğitim almaya devam ederler. Genellikle ailede verilen eğitimin, çocuğun yaratıcılığının geliştirilmesi için gerekli akademik davranış ve becerilerin oluşması açısından yeterli olmadığı görülmektedir. Özellikle, temel becerilerin kazandırıldığı dönemde bulunan öğrencilere eğitim vermelerinden dolayı sınıf öğretmenlerine belirli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Öğrencilerin bu döneminde onlarla ilgilenen sınıf öğretmenlerinin, yaratıcı düşünme becerilerini geliştirme tekniklerinden haberdar olmaları, bu teknikler ile ilgili bilgi ve becerileri kazanmış olmaları ve sınıflarında etkin bir biçimde uygulamaları, bu alandaki görev ve sorumluluklarının bilincinde olmaları ve bunları yerine getirmeleri, yaratıcı öğrencilerin yetiştirilmesini sağlayacaktır. Öğrencilerde yaratıcı düşünme becerilerinin geliştirilebilmesi için bazı ön beceriler bulunmaktadır. Bunun yanında yaratıcı bireyler yetiştirmek için öğretmenlerin bazı görevleri yerine getirmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı sınıf öğretmenlerinin, yaratıcı bireyler yetiştirmedeki görev ve sorumluluklarının neler olduğunu belirlemek, bu görev ve sorumlulukların yerine getirilebilmesi için önerilerde bulunmaktır. Bu çalışmada sınıf öğretmenlerinin, yaratıcı bireyler yetiştirebilmek için üstlenmeleri gereken görev ve sorumluluklar; Öğrencilere Yaratıcılığın Ön Gerekliği Olan Becerileri Kazandırma, Öğrenme Ortamını Düzenleme, Öğrenme ve Öğretme Etkinliklerini Düzenleme, Ölçme Değerlendirme Yöntem ve Tekniklerini Belirleme olarak dört başlık altında toplanmıştır. Öğretmenlerin bu alanlardaki görev ve sorumluluklarının neler olduğu tartışılmış, bu görev ve sorumlulukların uygun bir biçimde yerine getirilmesine ve etkin bir biçimde uygulanmasına yönelik önerilerde bulunulmuştur.

SINIF ÖĞRETMENLERİNİN UYUM VE HAZIRLIK ÇALIŞMALARINA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ

Pegem

Aslı GÜNDOĞAN ÇÖGENLİ Aybüke UÇANSOY Özet Bu çalışmada, uyum ve hazırlık çalışmalarına ilişkin öğretmen görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma deseninin benimsendiği araştırmada veriler, 10 birinci sınıf öğretmeninden yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada öğretmen görüşlerine etkinlik, süre, öğrenci, diğer derslere hazırlama, öğretmen, veli ve öneriler temaları oluşturulmuş; her temaya ilişkin alt temalar ve kodlar belirlenmiş ve kodlar açıklanırken öğretmenlerden alıntılar yapılarak örnek görüşlere yer verilmiştir. Araştırma bulgularına göre öğretmenlerin uyum sürecinde zorluklar yaşadıkları belirlenmiş ve bunlara ilişkin çözüm önerileri sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Uyum ve hazırlık çalışmaları, öğretmen görüşleri Abstract Türkiye'de 2012 yılında "4+4+4" olarak adlandırılan Kademeli Zorunlu Eğitim Sistemi ile Türk Eğitim Sistemi'nde köklü değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Bu köklü değişiklikler kapsamında okula başlama yaşı 5'e düşürülmüş; bu durum öğrencilerin daha erken yaşta okuma-yazma öğrenmesini gündeme getirmiştir. Bu değişiklik kapsamında, Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından "Uyum ve Hazırlık Çalışmaları" adında bir yönerge uygulamaya konmuştur. Yönerge, 2012-2013 öğretim yılından itibaren okula başlayan ve 60 ayını doldurmuş öğrencilere yönelik, okullarda ilk 3 ayda gerçekleştirilmesi gereken etkinlikleri kapsamaktadır. Uyum ve hazırlık çalışmalarının amacı, ilkokula yeni başlayan öğrencilerin okula, arkadaşlarına, öğretmenlerine, öğretim etkinliklerine uyumunu kolaylaştırmak; birinci sınıf derslerine hazırlık çalışmaları yaparak okumayazma çalışmalarına temel oluşturmak ve Hayat Bilgisi, Matematik, Görsel Sanatlar, Müzik, Oyun ve Fiziki Etkinlikler derslerindeki kazanımları belli oranda ele almaktır. Bu bağlamda Türkçe dersinde, uyum ve hazırlık çalışmaları süresince, "görsel okuma, dinleme, sesleri tanıma, ses benzerliği, iletişim kurma, görsel algının geliştirilmesi, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, ses farkındalığı ve yazı bilincinin oluşturulması ve çizgi çalışmaları gibi becerilerin yapılandırılması" amaçlanmıştır. Hayat Bilgisi dersinde, genel olarak sınıfına ve okuluna uyum; kendini, arkadaşlarını ve okulunu tanıma; sınıf ve okul kurallarını öğrenme; öz bakım becerilerini edinme, değerlerimizi tanıma; günlük yaşam becerilerin yanı sıra, araştırma ve yeni şeyler öğrenme isteğinin kazandırılması gibi becerilerin edinimi hedeflenmiştir. Matematik dersi kapsamında, öğrencilerin muhakeme yapma ve problem çözme becerilerini geliştirmek amacıyla sıraya koyma, kıyaslama, hatırlama, eşleştirme, sayıları günlük hayatta kullanma, basit ölçme çalışmaları yapma, nesneleri gruplama, örüntü tamamlama, görsel algıyı destekleme gibi çalışmalar yer almaktadır. Oyun ve Fiziki Etkinlikler, Müzik ve Görsel Sanatlar dersleri kapsamında tasarlanan etkinliklerle ise küçük ve büyük kasların geliştirilmesi, el göz koordinasyonu, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, renklerin uyumu ve yaratıcılık, sesleri tanıma, ritmi tanıma ve ritim tutma gibi becerilerin tümünün oyun, fiziksel ve zihinsel etkinliklerle geliştirilmesi hedeflenmiştir (MEB, 2012). Tüm bu derslerin içeriğine bakıldığında, etkinliklerin okul öncesi ile ilkokul birinci sınıf öğretim programlarının kesişim noktası olduğunu söylemek olanaklıdır.

SINIF ÖĞRETMENİ ADAYLARININ YANAL DÜŞÜNME EĞİLİMLERİ

Bu kitabın basım, yayın, satış hakları Uluslararası Eğitim Araştırmacıları Derneği'ne aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz.