Yeni Türkiye'nin eğitimi, eğitimin yeni Türkiyesi (original) (raw)
Eğitim sistemi ve yapısı toplumlara göre farklılaşsa da, tüm toplumlarda eğitim benzer işlevler görmektedir. Eğitimin en te- mel işlevleri, sosyalleşme ve kültür aktarımı- dır (Ballantine ve Hammack, 2012). Özel- likle, 19. yüzyılın başlarında Batı Avrupa’da ortaya çıkan modern kitle eğitimi, dünyanın yaşadığı siyasal, ekonomik ve sosyal radikal değişim döneminde oldukça önemli roller üstlenmiştir. Ulus devletler, kitle eğitimine özel önem vermişlerdir. Siyasi iktidar, eğitim kurumları yoluyla hangi davranışların, bece- rilerin ve bilgilerin bireylere/topluma öğreti- leceğini belirlemiştir. Daha açık bir şekilde ifade etmek gerekirse, ulus-devletler kendi- lerine ilişkin değerleri, davranışları ve mitleri; tarih, coğrafya ve vatandaşlık derslerine dâhil ederek kültürel ve ulusal kimliği pekiştirmiş- lerdir. Devletin ideolojisi ve ulusal kültürel değerler, müfredat içersinde yer alan çeşitli oyunlar ve okul ritüelleri yoluyla örtük bir şe- kilde öğrencilere aktarılmıştır (Green, 1997). Eğitim kurumlarında, toplumu belirli değer- ler çerçevesinde şekillendirmek, çocukları sosyalleştirmek ve belirli kültürel unsurları aktarmak amaçlanmış; böylece, ulus devletler kendilerine sadık vatandaşlar ile ulusal kimli- ği inşa etmeye çalışmışlardır (Breuilly, 2001; Billig, 1997; Hobsbawm, 1995).