HELLEN MİMARİSİNDE ÇEŞME YAPILARI (ARKAİK DÖNEM VE KLASİK DÖNEM ÇERÇEVESİNDE HAZIRLANILMIŞ DERS ÖDEVİDİR) (original) (raw)

HELLEN KÜLTÜRÜNDE BILGISEL AYDINLANMA VE DEĞIŞEN ANITSALLIK ANLAYIŞI: ARKAIK VE KLASIK ÇAĞLAR

Anadolu Kültürlerine Bakış /Some Observations on Anatolian Cultures): In Honor of Armağan Erkanal , 2014

Intellectual Enlightenment in Hellenic Culture and Changes in Monumental Architecture: Archaic and Classical Periods. During the Archaic period, large numbers of temples, many in grand dimensions, were built. With the onset of the Classical Period, the temples started to decrease both in size and numbers. No doubt, this change can be attributed to more than one reason. Shifts in the prevailing thought patterns of a society are at the root of any change. Therefore, if we overlook the impact of an emerging democracy on the Classical society, we will have based our theories concerning the above architectural changes on a shaky " foundation ". In this article we will discuss the religion centred cultural change during the Archaic and Classical periods, and its possible repercussions on the architecture of the time.

ESKİÇAĞ HELLEN ORDULARI: HELLEN DÜNYASININ GEÇ KLASİK DÖNEMİNDE ASKEREALMA

Eskiçağ’da yaşanan en büyük ve en uzun savaşlardan biri olan Peloponnesos Savaşı (İ.Ö. 431 – 404) ile birlikte, geleneksel Yunan ordu yapısında bir takım önemli değişiklikler meydana geldi. Kent devletin eşit haklara sahip vatandaşları tarafından oluşturulan ağır hoplites ordusunun üstünlüğünü tartışmaya açan gelişmeler sonucunda, ordu içinde değişik askeri sınıfların kullanılması yaygınlaştı. Ancak ordunun ayrı toplumsal sınıflardan çıkan çeşitli askeri uzmanlık birimlerinden oluşması kent devletinin demokratik yapısına uygun değildi. Yeni askeri birimler oluşturulurken, ağır piyadelerin egemen olduğu toplumsal yapıyı koruyacak bir orta yolun bulunması gerekiyordu. Bu amaçla aynı anda birden çok asker alma yöntemine başvurularak paralı askerler ya da seçkin birliklerin kullanılması yoluna gidildi. Böylece ordu, Klasik Dönem ordularına damga vuran ağır piyadenin yanında süvari ve hafif piyade tarafından meydana getirilen bileşik bir yapı görünümü aldı. Sonuç olarak Peloponnesos Savaşı’nın sonu ile III. Aleksandros’un (Büyük İskender) ölümü arasında kalan ve Geç Klasik Dönem olarak adlandırılan İ.Ö. 4. yüzyıl, askeri alanda önemli değişimlere sahne oldu. Bu dönemde, “vatandaş ordusu”, “paralı ordu” ve “düzenli ordu” olarak tanımlanabilecek üç farklı ordu türünün kronolojik olarak birbirini takip ettiği bir gelişme süreci yaşandı.

BÜYÜK DELLERDE BULUNAN HELLENİSTİK DÖNEM SERAMİKLERİ ÜZERİNE ÖN DEĞERLENDİRMELER

Aksaray’da 20. yüzyılın ortalarında başlayan arkeolojik kazı ve araştırmalar ağırlıkla prehistorik ve protohistorik dönemleri kapsamaktadır. İlin Hellenistik Dönemi ile ilgili verileri ise oldukça sınırlı olup, söz konusu dönem ile ilgili bilgiler burada gerçekleştirilen yüzey araştırmalarından gelmektedir. Yüzey araştırmaları sırasında tespit edilen Hellenistik Dönem malzemenin sayıca baskın olması, Aksaray’ın Hellenistik Dönem’de yoğun iskân edildiğini gösterse de bu dönemin bölgesel özelliklerini tanımlayacak sistematik çalışmalar henüz gerçekleştirilmemiştir. Bu bağlamda Büyük Deller’in Hellenistik Dönem’ine yönelik başlatılan kazı çalışmalarıyla, Aksaray’da tam olarak bilinmeyen Hellenistik Dönem kültürünü tanımlamaya katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Büyük Deller’de 2020-2022 yılı kazı sezonunda açığa çıkartılan ve Hellenistik Dönem kültürünün önemli bir parçasını oluşturan seramikler bu yazının konusunu oluşturmaktadır. Erken, Orta ve Geç Hellenistik Dönemleri tanımlayabildiğimiz seramik grupları, arazi çalışmalarında mimari stratigrafiyle takip edilebilmektedir. Elde edilen veriler, yerleşmede Hellenistik Dönem’de kesintisiz bir iskân olduğunu ortaya koymuştur (MÖ 4. yüzyılın son çeyreği- MÖ 1. yüzyılın sonu). Çalışma kapsamında değerlendirmeye alınan seramiklerden Erken Hellenistik Dönem’e tarihlendirilen parçaların tamamı şimdilik bölgesel üretim örneklerden oluşmaktadır. MÖ 2. yüzyıl ile MS 1. yüzyılın başlarına tarihlenen seramiklerin büyük bir bölümü de bölgesel üretim niteliğindedir. Ancak bölgesel üretimin yanı sıra farklı bölgelerle kurulan kültürel bağlara işaret eden Pergamon ve Ephesos üretimi seramikler de tespit edilmiştir.

BÜTÜNLEŞİK AFET TEHLİKE HARİTALARI ÇALIŞMALARI KAPSAMINDA LADİK İLÇESİNDE YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR

Uluslarlarası Katılımlı Kapadokya Yerbilimleri Sempozyumu Tam Metin Bildirile Kitabı, 2018

Bu çalışmada Samsun İli Ladik İlçesi'nde Samsun İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünce yürütülen jeolojik, jeofizik, jeoteknik ve yapısal çalışmaların CBS ortamında değerlendirilmesi anlatılmıştır. Anadolu'da büyük depremler üretmiş olan Kuzey Anadolu Fay Zonu, 26 Kasım 1943 Tosya-Ladik depreminde Ladik İlçesinde ciddi can ve mal kayıpları meydana getirmiştir. Bu nedenle öncelikle ilçe merkezinin sayısal yapı envanteri oluşturulmuş, yapı envanter çalışmalarının tamamlanmasının ardından 8.3 km2 'lik alanda 109 noktada tek istasyon mikrotremor kayıtları alınmış ve ilçenin frekans, periyot ve büyütme haritaları oluşturulmuştur. Ayrıca ilçenin revize imar planına esas jeolojik jeoteknik etüt çalışmaları kapsamında yeterli miktarda ve derinlikte sondajlar ile jeofiziksel çalışmalar yapılmıştır. Elde edilen verilerle, ilçe için ayrıntılı mikrobölgelemeye giriş yapılmış, şehirleşmesinin ne yönde olması gerektiği hakkında başlangıç noktası belirlenmiştir.

ARİSTOTELES’İN BAHSETTİĞİ HEYBELİADA’Kİ SUALTI BAKIR MADENİ VE BİR ÖZEL PAZAR ÜRÜNÜ OLARAK KHALKON KOLYMBETEN/DALGIÇ BAKIRI’NIN GEÇ KLASİK DÖNEM HEYKEL SANATINA YANSIMALARI

ÇAĞLAR BOYUNCA ÜRETİM VE TİCARET: Prehistorya’dan Bizans Dönemi’ne, 2019

The subject of this study is a Late Classical Period copper mine discovered during the underwater survey conducted in Çamlimanı Bay in Heybeliada in 2018 within the scope of the North East Marmara Underwater Surveys. The most important feature of the mine here is that Aristotle’s book “de Mirabilibus Auscultationibus 834.58.” states that divers have extracted copper here under two fathoms of water. At the same time, it is understood from the verses of Aristotle that copper is called diver’s copper / khalkon kolymbeten / χαλκόν κολυμβητήν and was used to make statues at the Temple of Apollo in Sikyon. Thus, it is clear that there is a copper trade extending from Heybeliada to Sicyon. The fact that this copper, which was extracted from underwater, is preferred in sculpture making makes it valuable. Aristotle, who spent much of his life in the Classical Period, was also the mentor of Alexander the Great. His contemporary Lysippos of Sicyon is a famous sculptor in the palace of Alexander the Great. This study will also focus on the commercial relationship between the sculpture school in Sicyon where Lysippos grew up, and the Heybeliada underwater mine and the diver’s copper, which appears to have found its place in the niche market.

KLASİK TÜRK EDEBİYATINDA SAHİL-NÂMELER VE DERVİŞ HİLMÎ DEDE'NİN SAHİL-NÂMESİ

Divan poets wrote a lot of poems about the cities that they lived in or visited on many different occasions. In the poems they wrote, they provided lots of information on geographical, architectural, historical etc. features of the places that they had been to. In this context, even though many cities in the Ottoman geography of classical Turkish literature have been the subjects of many poems with their own features, the city mentioned most and written poems about is İstanbul. Not only because of being the Ottoman Capital and its most important cultural center but also owing to its spectacular beauties, Istanbul has been the main theme of many shehrengizs that describe good and beauty of the city. Istanbul was both used as a theme in shehrengizs by Ottoman divan poets and mentioned because of the sahil-names that were about the coastal settlements along the Bosphorus. Sahil-names that were in demand in classical Turkish literature especially in the 18th century, differ from the shehrengizs in that they were the poems only written about İstanbul. However, the number of the works written in this kind is extremely low compared to shehrengizs. The only sources registered are the sahilnames of Fenni, Izzet Efendi and Dervish Hilmi Dede. In this study, I focused on the form and content features of the sahil-name of Dervish Hilmi Dede whose work has never been worked on as its text could not be identified and the transcriptions of the work is done.

KLASİK TÜRK EDEBİYATI METİNLERİ ÜZERİNE “BAĞLAMLI DİZİN VE İŞLEVSEL SÖZLÜK” ÇALIŞMALARI: HAYÂLÎ BEY DİVANI ÖRNEĞİ

2022

Klasik Türk edebiyatında metin neşri çalışmaları devam etmekle birlikte diğer bir çalışma alanı olan metin yorumlama biçimleri daha geniş bir çerçevede ilerlemektedir. Bu yorumlama biçimlerinden biri de Batı’da ilk örnekleri verilmeye başlanan concordance (bağlamlı dizin) çalışmalarıdır. Türkiye’deki ilk örnekleri özel concordance programları vasıtasıyla hazırlanmış olan bu çalışmalar, son on yıllık dönemde daha sistematik ve bütüncül bir biçimde sürdürülmektedir. Günümüz dijital altyapılarının verdiği imkânlar ile metin yorumlamalarında yeni metotlar denenmeye başlanmıştır. Kısa ismi TEBDİZ olan “Tarih ve Edebiyat Metinleri Bağlamlı Dizin ve İşlevsel Sözlüğü” projesi, bu girişimlerden birisidir. Bu çalışmada TEBDİZ altyapısı kullanılarak hazırlanan “Hayâlî Bey Dîvânı’nın İncelenmesi-Bağlamlı Dizini ve İşlevsel Sözlüğü” adlı tez çalışmasının verilerinden yararlanılarak şair ve üslubuna dair bazı kesitler sunulmuştur. Hazırlanan sözlükten hareketle şairin hayatı, şiir ve şair üzerine düşünceleri ve sıklık olarak dikkat çeken kavramlar ilk bölümde; dil ve üsluba dair kullanımlara ilişkin tespit edilen veriler ikinci bölümde tanıklar üzerinden değerlendirilmiştir. Çalışmada Hayâlî Bey ile ilgili olarak kaynaklarda verilen genel geçer bilgiler sayısal verilerle bir zemine oturtulmaya çalışılmış, şairin hem kişiliği hem de şiirine ilişkin tespitler Divan’ın bağlamsal dizini ve yapıların sıklığı üzerinden verilmeye çalışılmıştır.

KLASİK DÖNEM HEYKEL SANATI

Arkaik Dönem MÖ 650 – 490/480 Klasik Dönem MÖ 490/480 – 330 (5.yy ve 4.yy) A) 5.y.y'da yontu sanatı : Kendi içinde 4 safhaya ayrılır.