Geleceğin Kütüphanesi: Yeşil Kütüphane (2014). SEEBTR Sürdürülebilir Enerji Etkin Binalar, 7-8 Ocak 2014, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi = Sustainable Energy Efficient Buildings, 7-8 January 2014, Mimar Sinan Fine Arts University (original) (raw)

Üniversite kütüphanelerinde yeşil (çevreci) yaklaşımlar: Türkiye genelinde bir araştırma

Bilgi Dünyası, 2019

Bu çalışma gerek kurumsal gerek bireysel bağlamda üniversite kütüphanelerinde gerçekleştirilen yeşil (çevre dostu) uygulamaları belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Betimleme yönteminin kullanıldığı bu araştırma kapsamında veri toplama tekniği olarak kütüphane yöneticilerine ve kütüphanecilere olmak üzere toplam iki adet anketten yararlanılmıştır. Türkiye’deki 182 üniversite kütüphanesinden 165’inde görev yapmakta olan toplam 165 yönetici ve 1.614 kütüphaneciye çevrim içi anket gönderilmiş, 45 yönetici ve 341 kütüphaneci anketi yanıtlamıştır. Yönetici anketi, sürdürülebilir çevre, su tasarrufu, enerji tasarrufu, sürdürülebilir kaynak ve materyaller, iç mekân hava kalitesi, tasarım ve uygulamada yenilikler olmak üzere altı ana bölümden oluşmakta ve kurumsal bazda bilgi toplamayı amaçlamaktadır. Kütüphaneci anketi ise demografik bilgiler, günlük yaşamda çevresel farkındalık ve tutum, yeşil kütüphaneler olmak üzere üç ana bölümden oluşmaktadır. Anket aracılığıyla elde edilen verilerin değerlendirilmesinde betimleme yönteminden yararlanılmıştır. Elde edilen veriler IBM SPSS Statistics 23.0 paket programı aracılığı ile analiz edilmiştir. Çalışma sonucunda, Türkiye’deki üniversite kütüphanelerinin yeşil kütüphane olma yolunda bazı kriterleri (toplu taşıma araçlarına yakınlık, ulaşımda alternatif seçeneklere yönelim, su tasarruflu tesisat kullanımı, su tüketiminin takip edilmesi, elektronik araç gereçlerin mesai saatleri dışında kapalı tutulması, binalarda çift cam özelliği, basılı kaynakların bağış ya da geri dönüşümü ile kâğıt israfına karşı önlem alınması) sağlamakla birlikte önemli eksiklerinin bulunduğu, çevresel yaklaşımlar/yeşil uygulamalar açısından üniversiteler arası farklılıklar olduğu ve bazı kütüphanelerin (Atılım, Bilkent, Başkent ve Yaşar Üniversitesi kütüphaneleri gibi) sürdürülebilir çevre, su ve enerji tasarrufu, sürdürülebilir materyaller-kaynaklar, iç mekân hava kalitesi ve tasarım ve uygulamada yenilikler kapsamında diğerlerinden daha yeşil olduğu görülmüştür. Kütüphanecilerin yeşil kütüphaneler ve çevresel sürdürülebilirlik konularında algı ve farkındalık düzeyleri düşük olmakla birlikte bu konularda eğitime ve farkındalık artırıcı girişimlere sıcak baktıkları belirlenmiştir.

Ali Kural and Deniz Çalış, "Çınaraltı and Küllük Coffeehouses," TSMD Mimarlık Derneği Serbest Mimar 49 (Eylül 2023): 40-45. Çınaraltı ve Küllük Coffeehouses at Beyazıt Square after the 2022 Urban Design Project by Ali Kural and Deniz Çalış

TSMD Mimarlık Derneği Serbest Mimar 49, 2023

Çınaraltı and Küllük are two coffeehouses, whose names are associated with Beyazıt Square at Istanbul, Turkey. Although the structures have disappeared over time, the experience of sitting in the presence of monuments and in the shade of centuries-old trees continues to exist in the collective memory of public open space. When Beyazıt Square and its surroundings were subject to a comprehensive urban design project, we envisaged the re-establishment of these two legendary coffeehouses and their naming as Çınaraltı and Küllük in reference to history. The architectural design of Çınaraltı and Küllük coffeehouses was shaped upon urban experiences and cultural practices identified with the history of Beyazıt Square in daily life. We aimed not to rebuild the original structures, but to produce an original and modern building whose architectural design would be able to establish a dialogue with monuments and urban open space, and at the same time fulfill the technical requirements of a contemporary coffee house. The project and construction processes were carried out within the scope of the Beyazıt Square Urban Design Project prepared by UrbAr Urbanization and Architecture Office, Ali Kural and Deniz Çalış Kural.

Yakın geleceğin kütüphaneleri

Er-Koçoğlu, N. (2018). Yakın geleceğin kütüphaneleri. D. Işık, İ. Özkol, N. Er-Koçoğlu ve P. Karcı Kardemir (Yay haz.) III. Uluslararası bilgi ve belge yönetimi bölümü öğrenci kongresi: Bildiriler: “Bilgi merkezlerinde değişim ve dönüşüm süreci” içinde (ss. 71-78). Ankara: Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü.

Yapılarda Enerji Verimliliği Araştırma-Geliştirme, Bilgi Paylaşım Sisteminin Oluşturulması Projesi, "Sürdürülebilir Enerji Etkin Binalar"" Sustainable Energy Efficient Buildings" (SEEB-Tr) Sertifika Sistemi

BİL-74 İstanbul Kalkınma Ajansı Projesi, 2013

Yapılarda enerji verimliliği araştırma geliştirme, bilgi paylaşım sisteminin oluşturulması’ başlıklı bu proje, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi (YUAM) tarafından 2012 yılında İstanbul Kalkınma Ajansının Kar amacı gütmeyen kuruluşlara yönelik bilgi odaklı ekonomik kalkınma mali destek programı kapsamında yürütülmüştür. Bu projeyle aktif hale gelen yapı uygulama ve araştırma merkezi, araştırma ve geliştirme çalışmaları ile bilgi ve teknoloji transferi sağlayarak ilgili kurum ve kuruluşlarla bilgi odaklı iş birliğini sürdürmektedir. Proje kapsamında oluşturulan laboratuvar ile yeşil bina sertifika sistemi geliştirme aşamasında bulunan kurumların temel alt yapısının oluşturulması ve böylece yeşil bina sistemine işlevsellik ve süreklilik kazandırılması hedeflenmiştir. Bu proje ile dış çevre ile uyumlu ve ekolojik yapısal tasarımların ve malzeme seçim kararlarının geliştirilen bilgi dağarcığı ile desteklenmesi sonucu, yeni ürün ve teknoloji çeşitliliği arttırılarak ve bu teknolojilerin tasarımcılara tanıtımı yapılarak mekânsal kalite, kullanıcı konforu, enerji verimliliği, tasarım esnekliği sağlanması ile sektör girişimciliğinin tetiklenmesi düşünülmüştür. Proje, Sürdürülebilir Enerji Etkin Binalar, kısaca SEEB-TR olarak adlandırılan ve 13 ana başlıkta ele alınan Türkiye’ye özgü yeşil bina sertifika sisteminin geliştirilmesine de olanak sağlamıştır. Beş farklı bina fonksiyonunu online sistemde yeşil bina olarak değerlendirebilecek olan SEEB-TR, farklı kişi ve kurumların kullanımına açılarak geri bildirim sağlanmaktadır. Projenin hazırlanması ve yürütülmesi süresince bizlere her konuda destek olan MSGSÜ Rektörü Prof. Yalçın KARAYAĞIZ’a, Rektör Yardımcısı Prof. Caner KARAVİT’e, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin KONUK’a, İSTKA temsilcimiz Musa SEÇGİNLİ’ye ve tüm proje ekibine sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.

İsem : İzmi̇r Yeni̇lenebi̇li̇r Enerji̇ Müzesi̇ ( Isem Rising Social Consciousness in the Field of Renewable Energy ; İzmi̇r Sustainable Energy Museum ) 1

2016

While the demand for energy continually increases, the importance and necessity to utilize Renewable Energy Sources (RES) nowadays also increases. Thus works to increase efficient and rational use of energy are becoming more widespread around the globe. Unfortunately preferred energy production systems are still not renewable, and one of the most important reasons for this is the society not having enough applicable information on RES. Thus the subject to be emphasized above all should be to rise social consciousness, and therefore create public opinion for the purpose of increasing buildings and systems that use RES. Within this framework, the study expressed here addresses the problem of rising public/social consciousness regarding RES by renewal of a historic building and putting it to public service as a Sustainable Energy Museum. The historic Electricity Plant, which is also identified as an industrial heritage in İzmir, will be renewed as a Sustainable Energy Museum, which can...

Kütüphane Binaları: Bilginin Yönetildiği Mekânları Tasarlamak = Library Buildings: Designing the Places Where Knowledge Is Management (2021).

Bilgi Merkezlerinde Yönetim. (Yay. Haz. E. Yılmaz ve L. Kanık) İstanbul: Hiperyayın, ISBN: 978-625-7443-96-8, 2021

Şüphesiz her binanın bir yapılış amacı vardır. Kütüphane binası da insanlığın bilgi gereksinimini karşılayacak kaynaklara ve kültürel gelişime katkı sağlayacak etkinliklere mekân oluşturmak için tasarlanır ve üretilir. Aynı zamanda kütüphane binası, aynı anda çok sayıda kişinin bir arada bulunduğu bir kamusal alandır. Hangi sebeple olursa olsun binada bulunan herkes, binanın kullanıcısı olarak kabul edilir. Kullanıcılar binada bulundukları süreler açısından değerlendirildiğinde ise, sürekli ve geçici kullanıcılar olarak iki grupta incelenebilir. Kütüphane binası, işte bu kullanıcıların gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanır, üretilir ve kullanılır. Bina kullanıcılarını, kullanıcılar da binayı etkiler. Kütüphane binasının tasarımı sırasında kullanıcı gereksinimlerinin doğru belirlenmemesinin üretim aşamasına da yansıması, binanın kullanımı sürecinde kullanıcılar üzerinde memnuniyetsizlik yaratır. Konuya ilişkin yapılan bazı bilimsel araştırmalarda binanın mekânsal özellikleri ile kullanım sıklığı arasında yakın bir ilişki olduğu saptanmıştır. Binadan kaynaklanan sorunlar nedeniyle gereksinimleri karşılanamayan kullanıcılarda sağlık sorunları görülebilmekte, buna bağlı olarak kütüphanede kalma süreleri kısalmaktadır. Bu durum binanın kullanım verimliliğini düşürmektedir. Özellikle de binada bulunma zorunluluğu olan kütüphane çalışanları için sağlık sorunlarının görülme oranı daha fazla olmaktadır. Sonuç olarak kullanıcı konforunun sağlanamaması, memnuniyetsizlik nedenidir (Küçükcan, 2007; Hazal ve Emsen, 2020). Bu nedenle bilgiyi yöneten kütüphaneciler ve dermenin kullanıcıları için daha iyi bir kütüphane binası nasıl tasarlanabilir düşüncesi, bu çalışmanın çıkış noktası olmuştur. Mimari tasarım çok önemlidir. Tasarım evresindeki eksiklik ve hataların daha sonra giderilmesinin çok zor ve maliyetli oluşu nedeni ile bu çalışma daha çok bu evreye odaklanmıştır. Çalışmanın amacı hem bilgi ve belge bilimciler, hem de kütüphane binası tasarımı ile ilgilenen mimarlar üzerinde kütüphane binasının tasarım özellikleri ile ilgili bir farkındalık oluşturmak ve kullanıcı beklentilerinin neler olabileceğinin daha iyi anlaşılmasının sağlanmasına dikkatlerini çekmektir. Bunun için de farklı formatlardaki bilgi taşıyıcılarını toplayan, düzenleyen ve gereksinim duyan kullanıcılara ulaştıran, yani bilgiyi yöneten kütüphanelerin konuşlandığı mekânların nasıl olması gerektiği üzerinde durulmuş ve sonuç kısmında bugün olduğu gibi gelecekte de kullanıcılarının gereksinimlerini karşılayabilecek binalar için bazı önerilerde bulunulmuştur. Surely, every building has a production purpose. Also the library building is designed and constructed to create a space for resources that will meet the knowledge needs of humanity and activities that will contribute to their cultural development. However, the library building is a public space where many numbers of people are together at the same time. Anyone who is in the building, regardless of the reason for being there, is considered to be the user of the building. When the users are evaluated in terms of the time they have been in the building, they can be examined in two groups as permanent and temporary users. The library building is designed, constructed and used to meet the needs of these users. Building affects users and users affect the building. The failure to determine the user requirements correctly during the design process of the library building is reflected in the production phase and creates dissatisfaction on the users during the use of the building. In some scientific studies on the subject, it has been determined that there is a close relationship between the spatial characteristics of the building and the frequency of use. Due to problems caused by the building, users whose requirements are not met may experience health problems, and consequently, their time in the library is shortened. This is situation reduces the utilization efficiency of the building. The incidence of health problems is higher, especially for library staff who have to be in the building (Küçükcan, 2007 ; Hazal ve Emsen, 2020). Consequentially, the inability to provide user comfort is a cause of dissatisfaction. Therefore, the idea of how to design a better library building for librarians and collection users who manage knowledge has been the starting point of this study. Architectural design is momentous. Because it is very difficult and costly to correct the deficiencies and errors in the design phase later, this study mostly focuses on this phase. The aim of this study is to raise awareness of both information and documentation scientists and architects interested in library building design, about the design features of the library building and to draw their attention to a better understanding of what the user expectations may be. For this purpose, it is emphasized how the spaces should be for libraries that collect, organize and deliver information carriers in different formats to the users who need them, in other words, libraries that manage information. Furthermore in the conclusion part, some suggestions are made for buildings that can meet the needs of their users in the future.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Kentsel Tasarım Bilim Dalı 27. Kentsel Tasarım ve Uygulamalar Sempozyumu "Geçmişten geleceğe bakmak: ütopya ve distopya" KARAKÖY'ÜN EŞİK MEKANI OLARAK YENİDEN İNCELENMESİ

Kentsel Tasarım Sempozyumu , 2019

Özet Bu bildiri kentlerin geleceğine ve akıllı kentlere dair söylemlerin çoğunluğunun teknolojik gelişmelere dayandırılmasına farklı bir bakış açısı getirerek "akıl" kavramının kentin kendi bilgisinden, geçmişinden ve dönüşümünden geldiğini varsaymaktadır. Zengin bir çalışma alanı olan İstanbul'un kentsel dönüşüm alanı Karaköy üzerinden kullanıcı bazlı mimari ölçekteki dönüşümle gelecek kentlerin dönüşeceği düşüncesi üzerinden bu bölgedeki hanlar ve pasajları çalışarak bir söz söylemektedir. Yalnız kent planlarıyla, üst ölçek kararlarıyla, teknolojik uygulamalar ve yapay zeka ile değil kentin kendi aklıyla geleceğin kentinin nasıl dönüşeceği ve görüneceğine dair bu çalışma çok disiplinli olarak kullanılan "eşik" kavramı üzerinden yürütülmüştür. Eşik kavramının farklı anlamlarını ve kullanımlarını irdeledikten sonra çalışma alanı olan Karaköy'ün tarihi ve karakteri hakkında bilgi verilmiştir. Çalışma alanının eşik lavramı ile olan ilişkisi detaylandırıldıktan sonra seçilmiş han ve pasaj örnekleri barındırdıkları eşik mekanlar (ortak alan) üzerinden analiz edilmiştir. Dört gruba ayrılan eşikler her örnek yapı için tablo haline getirildikten sonra bu yapıların hangi dönüşüm aşamasından olduğu belgelenmiştir. Bunu takiben çalışma alanine ait bir dönüşüm haritası çıkarılmıştır. Geleceğin kentlerinin bu tip dönüşümlerle belirli bir süreç içinde oluşacağı vurgulanarak çalışma sunulmuştur.