NİDAYÎ EL-ANKARAVÎ'NİN BİLİNMEYEN BİR ESERİ MÜBÂHASÂT-I MÜKEYYİFÂT VE AYNI KONUDAKİ DİĞER ESERLER (original) (raw)
Çiçekler, hayvanlar, şehirler, eşya ve benzeri arasındaki üstünlük tartışmalarına yer veren eserlere münazara adı verilir. Bu tür eserlere Arap ve İran edebiyatlarında olduğu gibi Türk edebiyatında da rastlanır. Agâh Sırrı Levend Türk Edebiyatı Tarihi adlı eserinde bu türdeki eserleri “Münazara yollu temsilî hikâyeler” başlığı altında değerlendirmiştir. Bu eserler konularına ve içeriklerine göre mizahî eserler; ahlâkî, hikemî ve tasavvufî eserler; sanatkârane bir üslûba zemin olan konuları içeren eserler, şeklinde tasnif edilmişlerdir. 16. yüzyıl müelliflerinden Menâfi‘ü’n-nâs adlı tıp kitabının yazarı Nidayî’nin kaynaklarda adı geçmeyen eseri Mübâhasât-ı Mükeyyifât, ikiden fazla keyif verici maddenin münazarası hakkındadır ve Anadolu sahasında bu tarzda yazılan ilk eserlerden olduğu düşünülmektedir. Başı ve sonu manzum, diğer kısımları mensurdur. Eserin yazılış sebebi kısmında müellif, mükeyyifattan el çektiği için perişan gönüllere eğlence olsun diye bu latifeyi icat ettiğini, dinleyenin gamını gidereceğini belirtir. Bu eserde afyon, berş, esrar, boza, şarap ve bal arasında üstünlük tartışması yaşanır. İkiden fazla tartışmacısı olan aynı konulu eserler arasında Sıhhatî Çelebi’nin Menâkıb-ı Mükeyyifât-ı Âlem, yazarı belli olmayan Muhâleme-i Mükeyyifât ile Hikâyet-i Cem‘iyyet-i Mükeyyifât-ı ‘Âlem ve Mübâhase ve Mücâdele adlı üç eserin yanı sıra başlıksız iki eser daha bulunur. Bu eserlerde Nidayî’dekilere ek olarak kahve, tütün gibi farklı münazırlar da yer alır. Bu çalışmada Nidayî’nin kaynaklarda rastlanmayan Mübâhasât-ı Mükeyyifât adlı eseri tanıtılmış, bu konuda tespit edilebilen diğer eserlerle karşılaştırılarak benzerlik ve farklılıklar ortaya konmaya çalışılmış, ayrıca bu eserlerin bir “yeniden yazım” örneği oluşturup oluşturmadıkları sorusuna cevap aranmıştır.