Kayseri'de Ticaret Kültürünün Tarihsel Kökleri ve Bugünü: MÜSİAD Kayseri Şubesi Örneği (original) (raw)
Related papers
Modern Ticari Yaşamda MÜSİAD Üyesi Girişimcilerin İş Ahlakı -Denizli Örneği
HUMANITAS, 2014
1990’lı yıllara değin, Türkiye’de muhafazakar-dindar kesimler arasında herhangi bir burjuva sınıfı mevcut değildi. Aksine, 1980’li yıllara değin, esnaf ve “geleneksel tüccar”ın Türk toplumunun dini - muhafazakar kesimleri arasında, özellikle Orta Anadolu’nun geleneksel şehirlerinde temel ekonomik aktörler olduğu söylenebilir. 1990 yılından başlayarak, Türkiye’nin çevre bölgelerin de, özellikle Konya, Kayseri, Yozgat ve Gaziantep gibi şehirlerinde “Anadolu Kaplanları” ya da “Yeşil Sermaye” olarak nitelendirilen yeni bir dini burjuvazi ya da girişimci kesimi yükselmeye başladı. Sonrasında, bu gelişmelerin paralelinde, Türk ve Batılı akademisyenler arasında Türk toplumunda bu yeni yükselmeye başlayan dini burjuvazinin gelişiminde önemli olduğu düşünülen sosyo-ekonomik faktörlere yönelik yükselen bir ilgi ortaya çıktı. Daha önceki akademik çalışmaların büyük bir kısmı devlet ve büyük işadamları arasındaki ilişkinin niteliği üzerineydi. Yeni yükselen girişimcilerin dinsel kimliklerinin tersine bu işadamlarının çoğu seküler yönelimli bir işadamları derneğinin (TÜSİAD) üyesiydi. İslam, Kapitalizm ve iş ahlakı arasındaki ilişki sorunsalını tartıştıktan sonra, bu çalışma Denizli’deki muhafazakâr girişimcilerin geleneksel değerleri ile modern piyasa koşullarında gerçekleştirdikleri ekonomik aktiviteler arasındaki ilişkiyi ele almayı amaçlar. Diğer bir deyişle, bu çalışma, kendi muhafazakar değerleri ile modern ekonomik aktiviteleri arasında uyumluluğu nasıl ve hangi yollarla sağladıklarını değerlendirmeyi amaçlar. Bu saha çalışması, 2010 yılında çoğunun MÜSİAD üyesi olduğu Denizlili girişimcilere uygulanmıştır. Bu çalışmanın temel tezini şu şekilde ifade edebiliriz: muhafazakâr iş adamlarının çağdaş piyasa ekonomisinde başarılı olmalarının temel nedeni geleneksel-muhafazakâr değerleri modern rasyonel girişimcilik kültürüyle bütünleştirmeleridir.
Kayseri örneğinde sürdürülebilir gastronomi turizmi ve coğrafi işaretli ürünler
Kayseri örneğinde sürdürülebilir gastronomi turizmi ve coğrafi işaretli ürünler, 2023
Yöresel mutfak kültürünün korunarak gelecek nesillere aktarılması için gastronomi turizminin sürdürülebilirliğini sağlayacak çalışmalar gerçekleştirilmelidir. Bu çalışmalar içinde, yöresel ürünlerin coğrafi işaret tescili sayesinde koruma altına alınması ve tanınırlıklarının artırılması da büyük öneme sahiptir. Çalışmanın araştırma alanı olan Kayseri, zengin bir gastronomik mirasa sahiptir. Kayseri mutfağı sahip olduğu potansiyel sayesinde 2021 yılından bu yana UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı, Gastronomi Şehirleri ulusal listesinde yer almaktadır. Türk Patent ve Marka Kurumu sitesinde yer alan güncel verilere göre Kayseri’ye ait 23 adet gıda ürünü tescillenmiştir. Literatürde Kayseri’nin gastronomi turizmi potansiyelini ve coğrafi işaret tesciline sahip ürünlerini konu edinen az sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu noktalardan hareketle araştırmada, Kayseri’nin gastronomi turizmi potansiyelinin ve bu konuda gıda kategorisinde yer alan coğrafi işaretli ürünlerin öneminin ortaya konması amaçlanmıştır. Çalışmada, nitel araştırma kapsamında durum çalışması deseni kullanılmıştır. Bu amaçla veri toplama teknikleri olarak; doküman analizi, gözlem ve görüşme tekniğinden yararlanılmıştır. Saha çalışmaları 10.12.2022 ve 02.02.2023 tarihleri arasında yapılmıştır. Araştırma kapsamında gerçekleştirilen görüşmeler ise 23.01.2023-01.02.2023 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre; Kayseri gastronomi turizmi açısından yüksek bir potansiyele sahiptir ve bu konuda coğrafi işaretli gıda ürünleri oldukça önemlidir. Kayseri’nin gastronomi turizmi destinasyonu olabilmesi için tanıtım, pazarlama, destinasyon imajı, iş birliği ve eğitim gibi konularda daha etkin çalışmalar yürütülmesi gerekmektedir. Çalışma sonucunda ortaya konan önerilerin Kayseri gastronomi turizminin sürdürülebilirliği açısından destekleyici ve paydaşlar için yol gösterici olacağı düşünülmektedir.
Perakendeci̇ Ve Zi̇yaretçi̇leri̇n Yöresel Yi̇yecek Algisi: Kayseri̇ İli̇ Örneği̇
Journal of Recreation and Tourism Research, 2019
Turizmde yöresel yiyecekler; yerel mutfak deneyimi üzerine odaklanma, yerel mutfağı, mirası, kültürü ve geleneği yansıtma, yiyecek ve içecekleri öğrenen, takdir eden veya tüketenler için bir turizm deneyimi olarak oldukça önem arz eder hale gelmiştir. Bu süreçte "yerel kültürün özüyle yöresel yiyecek veya içeceklerin tüketilmesinin sağlanması" öne çıkartılmaktadır. Bu araştırmada Kayseri iline özgü yöresel yiyecekler yerel perakendeciler ve ziyaretçiler perspektifinden ele alınmakta ve Kayseri iline özgü yöresel yiyeceklere yönelik algının ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda 127 yöresel yiyecek perakendecisi ve 487 ziyaretçiden anket tekniği kapsamında veri toplanmıştır. Toplanan verilerinin analizi sonucunda perakendecilerinin yöresel yiyecek algısında yiyecek özellikleri, etnosentrizm ve fiyat-erişilebilirlik olmak üzere üç boyut tespit edilmiştir. Ziyaretçilerin yöresel yiyecek algısında ise yiyecek özellikleri ve etnosentrizm olmak üzere iki alt boyuta ulaşılmıştır. Araştırma sonucunda görülmüştür ki perakendecilerin yöresel yiyeceklere yönelik algı ortalaması 4,61 iken ziyaretçilerin yöresel yiyecekler için algı ortalaması 3,59 olarak tespit edilmiştir. Yöresel yiyecek algısında en büyük farklılık fiyat değişkeninde ortaya çıkmıştır. Perakendeciler (=4,20) fiyat uygunluğu konusunda ziyaretçilere (=2,90) göre farklı düşünmektedir. Bununla birlikte perakendecilerin eğitim ve gelir durumu arttıkça yöresel yiyeceklere daha olumlu yaklaştıkları, ziyaretçilerde ise memur ve emeklilerin yöresel yiyeceklere daha olumlu baktıkları saptanmıştır.
KAYSERİ’DE TİCARET KÜLTÜRÜ VE KAYSERİ TİCARET MÜZESİ
II. ULUSLARARASI DEVELİ - ÂŞIK SEYRÂNÎ VE TÜRK KÜLTÜRÜ KONGRESİ, 2019
Kayseri, Anadolu’da ticari hayatın çok canlı olarak yaşadığı, Türkiye ekonomisinde önemli bir yeri olan şehirlerimizdendir. Topraklarında binlerce yıldır ekonomik faaliyetlerin sürdüğü şehir ve bu şehrin halkı olan Kayserililer, edebî eserlere konu olmuştur. Halk anlatılarında, deyim ve atasözlerinde ticarî zekasıyla ünlü bir “Kayserili” tipi oluşmuştur. Makalede bu tipin oluşumunda Kayseri’nin bulunduğu konumun, şehirdeki ticarî faaliyetlerin, oluşan ticaret kültürünün etkisi, söz konusu kültürün nesilden nesle aktarımı konularına yer verilmiştir. Kayserilinin geleneksel yaşamında ticaretin yeri, halkın ticarete yüklediği anlamlar, ticaretle ilgili kabuller ve kurallar anlatılmıştır. Çalışmada, Kayseri’nin sadece somut unsurlarını değil somut olmayan kültürel unsurlarını da kapsayacak bir “ticaret müzesine” olan ihtiyacına, bunun gerekliliğine dair fikirler de ifade edilmiştir. Kurulmasının elzem olduğu düşünülen bu müzenin kapsamı, dünyadan ve Türkiye’den örneklerle karşılaştırılarak anlatılmaya çalışılmıştır. Kurulabilecek bu müzede, Kayseri ilçelerinin sahip olduğu zenginliklerin farklı yönlerinin vurgulanması açısından ilçelere ayrı bölümlerin oluşturulması fikri, Develi ilçesi örneğinden hareketle ifade edilmiştir. Makalenin, ticarî faaliyetleriyle ünlenmiş olan Kayseri’nin ve Kayserilinin, yurt içinde ve yurt dışında daha iyi anlaşılabilmesi için küçük de olsa bir katkıda bulunması amaçlanmıştır.
Anadolu’nun Ticaret ve Kültür Mirasları: TARİHTEN GÜNÜMÜZE PANAYIRLAR
Anadolu’nun Ticaret ve Kültür Mirasları: TARİHTEN GÜNÜMÜZE PANAYIRLAR, TİAV Türk İdari Araştırmalar Vakfı, 2024
Panayırlar, dünya ticaret tarihinin en köklü ve en renkli buluşları arasında yer alır. Alışveriş için yılın belirli zamanlarında geniş çevrelerden alıcı ve satıcıları bir araya toplayan panayırlar, eğlence ve sosyal fonksiyonlarının da katkısıyla, ticaret tarihinin uzun ömürlü yapıları olmuştur. Orta Çağda Avrupa’da ve Selçuklu ülkesinde büyük şöhret elde eden uluslararası panayırlar, Osmanlı topraklarında ise 18. yüzyıldan itibaren yaygınlaşmıştır. Panayırlar çevresinde birikerek oluşan panayır kültürü, Cumhuriyet dönemine de taşınarak günümüze değin ulaşmıştır. Yakın bir geçmişe kadar kurulduğu yörelerde adeta bir miladı temsil eden panayırlar, bir dönemin alışveriş ve eğlence kültürüne damgasını vurmuş organizasyonlardır. Zamanla alışveriş olanaklarının yaygınlaşması, eğlence kültürünün de değişmesiyle panayırlar için bir dönüşüm süreci başlamıştır. Bu süreçte bazı panayırlar fuar ve festivallere dönüşürken, bazıları iz bırakmadan ortadan kalkmış; az sayıda örnek ise fazla değişime uğramadan günümüze değin ulaşabilmiştir. Her şeye rağmen, yüzlerce yıllık geçmişe sahip panayırlar günümüze değin ulaşma başarısı göstermiştir. Nitekim panayır mevsimi geldiğinde rengarenk görünümleri, neşesi ve uğultusuyla panayırlar, Anadolu’da her yıl yeniden belirmektedir. Anadolu ticaret ve kültür tarihinin bu renkli mirasları, yöresel kültürlerin enerjisi eşliğinde, sadık panayır ziyaretçileri ve gezgin satıcılarıyla birlikte, küreselleşmenin kültürel açıdan aynılaştırıcı etkisine adeta meydan okuyarak geleceğe yolculuğunu sürdürmektedir. Bu kitap, bir yandan panayırların geçmişine ve bugününe ışık tutarken, diğer yandan panayırların renkli dünyasına yakından bakmak için okurları tarihsel bir coğrafya içinde yolculuğa davet ediyor.
Geleneksel Kayseri'nin Mekânsal Gelişimi | Şükrü Karatepe
Düşünen Şehir Dergisi, 2021
K ayseri'nin üzerinDe kurulDuğu coğrafya, şehrin uzun tarihi boyunca çok köklü Dönüşümler geçIrDI. yerleşim mekânınDa yaşanan dönüşüm, bölgenin siyasi tarihinden, şehrin ekonomik ve sosyal değişim ve dönüşümlerinden bağımsız değildi. Bölgede Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları gibi büyük devletler egemen oldu. Erciyes eteklerindeki yamaçlarda kurulan Kayseri, Roma hâkimiyetinde yamaçlardan düzlüğe doğru inerek ovada genişlemeye başladı. Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde kuzeydeki düz alanlarda genişleyen şehir, bugün de aynı yönde gelişmeyi sürdürmektedir. Bölgede siyasi hâkimiyet el değiştirdiğinde, yeni gelen siyasi iktidarlar, egemenliklerini kalıcı hâle getirmek için, halkın refahını artıracak imar düzenlemeleri yaptılar. Şehrin mekânsal ve sosyal yapısı, siyasi hâkimiyet sağlayan iktidarların inanç ve kültürlerine bağlı olarak sürekli farklılaştı. Sonradan gelenlerin kültürü, yerli kültürle önce çatıştı, sonra barışarak uzlaştı. Bu uzlaşma; şehircilik, mimari ve sosyal hayatı zenginleştiren sentezler oluşturdu. Başta sur içi olmak üzere Kayseri'nin geleneksel mahalleleri, bu zengin birikim ve sentezi temsil eden anıtsal eserlerin sergi alanıdır.