ULUSAL MESLEK STANDARDI -DEĞERLENDİRMELER, TAM METİN (original) (raw)
Related papers
KÜLTÜR VE ENDÜSTRİNİN ARAKESİTİNDE ULUSAL MODAYI YENİDEN DÜŞÜNMEK
Pamukkale University Journal of Social Sciences Institute, 2020
Tekstil ve konfeksiyon endüstrisi pek çok gelişmekte olan ülke için lokomotif endüstrilerden biridir. Ancak uluslararası pazardaki yoğun rekabet ortamı, ülkeleri katma değeri yüksek ürünler üretmeye ve bu ürünleri uluslararası arenada görünür kılmaya zorlamaktadır. Bu uğurda geliştirilen stratejilerden biri de tekstil ve konfeksiyon endüstrisini nitel bakımdan geliştirerek katma değeri yüksek moda ürünleri üretmektir. Böylece ülkeler bir yandan ihracatlarını arttırmayı öte yandan da ülkenin yaratıcı ve yenilikçi gücünü dünyaya göstermeyi hedeflemektedir. Sözü edilen stratejinin can damarı ulusal bir tekstil ve moda planı çerçevesinde eşgüdümlü uygulamalar aracılığıyla ulusal bir moda kimliği inşa etmekte yatmaktadır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Fransız modasının üstünlüğüne meydan okuyan İtalya, Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere başta olmak üzere 1990’lardan günümüze Japonya, Belçika, Brezilya, Çin gibi ülkeler benzer bir stratejiyi farklı taktiklerle uygulamaktadır. Bu çalışmanın amacı kültür ve endüstrinin ara kesitinde yer alan ulusal moda kavramını Fransız, İtalyan, İngiliz ve Amerikan moda sistemlerinin özgün yapılanmaları içinde inceleyerek kavramın önemini ortaya koymaktır. The textile and apparel industry is a locomotive industry for lots of developing countries. However, high competitiveness in the international market forces national industries to produce value-added products and make them preferable to international buyers. To realistically achieve this goal, one of the common strategies employed is upgrading the textile and apparel industry into a value creation industry to produce value-added fashion products. In this way, national industries aim to give rise to export and show the creativeness and innovativeness of their countries to the world. The vital point of this strategy lies in constructing a national fashion identity in the frame of a national textile and fashion plan. Particularly Italy, the United States, and the United Kingdom that challenged the superiority of French fashion after World War II and, from the 1990s to today, countries like Japan, Belgium, Brazil, and China employ a similar strategy with different tactics. This study aims to interrogate the concept of national fashion with examples of French, Italian, British, and American fashion systems at the intersection of culture and industry.
DİLDE VE METİNDE ULUSAL KÜLTÜR BİLEŞENLERİ
Sanatın birçok dalında olduğu gibi çeviride de var olanın aktarımı ve anlatımını söz konusudur. Çeviride sanata özgü olan bu hususu, var olanın veya düşünülenin yazılı aktarımını görüyoruz. Umberto Eco'nun çevirinin "iki dil arasında değil, her zaman iki kültür arasında bir değişim" olduğu düşüncesine katılarak, duygu ve düşüncelerimizin ifadecisi olan dil ve bu dili somutlaştıran metin, kültürel bileşenleri orijinalinden bir başka dile ne şekilde aktarıp anlatıyor, sorusunu soruyoruz. Tabii ki, dünya dillerinin ortak kültürel değerleri, bir dilden diğerine genel hatlarıyla aktarılmaktadır. Bununla birlikte, her bir dilde, diğer dillerde kesin ve eşdeğer karşılığı olmayan kelime veya ifadeler bulunmaktadır. Bu özellik göz ardı edilmemekte ve çeviride aşılması sorun olarak da görülmektedir. Makalede çeviride evrensel ve milli hususların aktarımının her zaman kelimelerden geçmediği hususu vurgulanmaktadır. Ulusal kültür bileşenlerinin bir dilden farklı bir dile aktarımı o metni farklı dilde okura sunma konusu kültürlerin tanıtımı, kaynaşması ve zenginleşmesi etkenini de beraberinde getirmektedir. Doğal olarak insanlar yaşamı ve değerleri dil bilincinde farklı ifade etmekte veya düşünmektedirler. Bu farklılığı sıra dışı bir özellik olarak vurgulamak doğru olmaz; tam tersine ulusal kültür bileşenleri göz önünde bulundurulursa, bu özellik diller için sıradan sayılabilir.
ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ MEZAR TAŞLARI
TÜRK - İSLAM MEDENİYETİ AKADEMİK ARAŞTIRMALAR DERGİSİ, 2016
Bu sayı Esenek Eğitim Merkezi ve Anka Danışma Grubu A.Ş.' nin katkılarıyla yayınlanmıştır. . SULTAN II. MAHMUT TÜRBESi HAZİRESi'NDEKi ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ MEZARtARI . Dr. Mustafa BULUT• Öz Osıruinlı Devleti'nin son dönemleri ile Cumhuriyet'irl ilk yıllaruu kapsayan illusal Mimarlık Dönemi, SelçuJ9u ve Osmanlı Klasik Dönem mimarlık up$urlarından ilham alrruş ve bu anlayışta ürünler vermiştir. Bu anlayış zamanla mezar taşlarına da yansınuş ve mezar mimarisinde özgün örnekler verilmiştir.
International Journal of Social Humanities Sciences Research (JSHSR), 2017
Turizm etkinliklerinin son 60 yılda ulaşmış olduğu ekonomik, sosyal, kültürel, çevresel ve politik etkiler günümüzün en önemli olgusu haline gelmesine yol açmıştır. Zira her yıl bir milyarı aşkın birey sürekli yaşadıkları yere dönme amacıyla seyahate çıkmakta, çeşitli ulaştırma araçları kullanarak deniz aşırı seyahat etmektedirler. Varış ülkesinde konaklamayı da içeren bu seyahatler yazında turizm olarak adlandırılmaktadır. Turizm etkinliklerine yeni yerler görme ve farklı kültürleri deneyimleme amacıyla katılan bireyler varış noktalarında geceleyecekleri konaklama işletmelerinin alışageldikleri kalite düzeyinde olmasını beklemektedirler. Ancak araştırmalar, konaklama işletmelerinin turistlerin istem ve beklentilerini karşılamada yetersiz kaldığını ortaya koymaktadır. Böylesi bir sonuç memnuniyetsizliğe yol açmakta ve turizmin sürdürülebilirliğini tehlikeye atmaktadır. Bu nedenlerle konaklama işletmelerinin kalite güvencesi sağlayacak bir takım standartlara göre hizmet sunmaları gereksinimi ilgili çevrelerce yüksek sesle dile getirilmeye başlanmıştır. Böylesi bir gelişme konaklama işletmeciliği alanında uluslararası düzeyde standardizasyon çalışmalarının başlaması sonucunu doğurmuştur. Bu çalışmada konaklama işletmeciliği alanında sürdürülen standardizasyon çabaları toplu bir bakış açısıyla değerlendirilmektedir. Bu amaçla ilgili yazın derinlemesine taranmış ve konaklama işletmeciliği alanında uluslararası nitelik taşıyan standartlar saptanmıştır. Araştırma sonuçları çeşitli ülkelerde yürütülen standardizasyon çabalarının temel olarak sınıflandırma sistemleri üzerinde yoğunlaştığını ancak dünya ölçeğinde tek tip sınıflandırma niteliğinden uzak olduklarını ortaya koymuştur. Araştırmada ayrıca konaklama işletmeciliği ile ilişkilendirilebilecek tek uluslararası standardın ISO 81513:2003 Turizm Hizmetleri, Oteller ve Diğer Turizm Konaklama Çeşitleri Terminoloji Standardı olduğu saptanmıştır. Bu itibarla anılan standart çalışma kapsamında tanıtılmaktadır.