TRAINING SERVICES FOR SYRIAN REFUGEE ENTERTAINED OUT OF THE CAMP IN TURKEY (KAYSERI SAMPLE) TÜRKİYE'DE KAMP DIŞINDA MİSAFİR EDİLEN SURİYELİ SIĞINMACI GENÇLERE YÖNELİK EĞİTİM HİZMETLERİ (KAYSERİ ÖRNEĞİ) 1 (original) (raw)
Related papers
Manas Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2019; 8(2): 1958-1974, 2019
In this study, it was aimed to determine the attitudes towards Syrian refugees of students educated in Dokuz Eylül University Faculty of Economics and Administrative Sciences Public Administration Department in 2017-2018 academic years. In this cross-sectional study, the "The Attitudes towards Syrian Refugees Scale” was used. In the scale, the total score is calculated on the negative attitude. As the score increases, the attitude becomes negative. A total of 467 Public Administration students participated in my work (level of participation= 55.5%). The average of the attitude scores of the students is 89.7 ± 20.9 (min.33-max.135 points). We used t-test and ANOVA to determine the variables that affect the attitude scores of the students. As a result of the analysis, we found that the presence of Syrian friends (p <0.001), feeling themselves safe (p = 0.025) and the attitude towards the Syrians of their family (p <0.001) affected the attitude scores of the students. According to this, students having Syrian friends and feeling themselves too much /much safe are more positive attitudes towards Syrian refugees. At the same time, as the attitudes towards the Syrians of their families become negative, the attitudes of the students also become negative.
ÖZ Sosyal hizmet, birey, grup ve toplulukların refahını arttırmak ve sosyal adaleti ilerletmek için çaba gösteren bir disiplin ve meslektir. Destekleyici, koruyucu, önleyici, tedavi edici ve geliştirici işlevleri bulunan sosyal hizmet birey, grup ve toplumların iyilik hallerinin mümkün olan en yüksek düzeye gelmesi için temel değerler çerçevesinde çalışır. Bu makalede, sosyal hizmet disiplini açısından göç eden Suriyeli bireylerin mesleki eğitimleri ve istihdamları yasal ve sosyal boyutları ile ele alınmıştır. Göç edenler açısından mesleki eğitim ve istihdam olanaklarıa ilişkin güncel durum ortaya konmaya çalışılmıştır. Ayrıca, İzmir ilinde gerçekleştirilen Suriyeli bireylerin mesleki eğitimi ve istihdamı konulu bir proje sosyal hizmet saha örneği boyutu olması nedeniyle ele alınmıştır. Bu proje toplumla sosyal hizmet perspektifinde ele alınmış, proje süreci ve sonuçlarına yer verilmiş ve projeye toplum incelemesi, toplumla ilişkiler, planlama, örgütleme, eşgüdüm ve eğitim başlıkları çerçevesinde ayrıntılı olarak yer verilmiştir.
Bu çalışmada, sağlık kurumlarında çalışanların işyeri ve yaşam kalitesinde önemli bir yeri olan tükenmişlik düzeyi incelenmektedir. Araştırma, Şanlıurfa'nın Suriye sınırında bulunan ve Suriyeli mülteciler için oluşturulan kampların bulunduğu Suruç, Harran, Akçakale, Viranşehir ve Ceylanpınar ilçelerindeki Kamu Hastaneleri Kurumuna bağlı bulunan 5 devlet hastanesinde çalışan toplam 350 hemşire ve ebeye 01.03.2016-15.06.2016 tarihleri arasında Maslach Tükenmişlik Ölçeği uygulanarak yapılmıştır. Araştırmaya 258 (0,74) hemşire ve ebe katılmıştır. Bu araştırmada tükenmişlik ölçeğinin alt boyutlarına ait maddelerin ortalama değerleri incelendiğinde, 5 hastanenin duygusal tükenmişlik ortalamasının 2,30; duyarsızlaşma ortalamasının 1,83 ve kişisel başarı ortalamasının 1,45 olduğu belirlenmiştir. Buna göre, en yüksek ortalamanın yani tükenmişliğin en yüksek olduğu boyutun Duygusal Tükenme boyutuna ait olduğu görülmektedir. Bu durumda, hemşire ve ebelerin en yüksek duygusal tükenmişlik algısına sahip oldukları ve duyarsızlaşma ile kişisel başarı boyutu algılarının nispeten daha düşük olduğu söylenebilmektedir.
3. Sektör Sosyal Ekonomi, 2018,53(2) :327-345, 2018
This study was carried out to examine Turkish citizens' attitudes towards Syrian refugees. The sample group of 400 individuals was randomly chosen from Konya city centre in 2017. The data were obtained using the "Attitude towards Syrian Refugees Scale". The study found that sample group haven't got negative opinions on Syrian refugees and they support moderate solutions proposed. Nevertheless, they are indecisive about having positive opinions on Syrian refugees and helping the refugees; majority of them don't agree with the policies of the Republic of Turkey and the opinions of the general public in this regard. Also among the participants; who are elder, married, parents and women exhibit more sensitive attitudes towards the Syrian refugees. However, as the number of individuals increases in their households have more negative approach towards asylum seekers. Solution-oriented suggestions were provided on the process in line with the data obtained.
SYRIAN REFUGEES IN TURKISH HIGHER EDUCATION
SYRIAN REFUGEES IN TURKISH HIGHER EDUCATION, 2021
All the wars, big and small, that have shaped world history since the beginning of humanity, have had great effects on social and societal fields. Due to wars, people had to leave their lands permanently or temporarily and settle in new regions and new countries. This situation has led to the emergence of some new needs for both the immigrants and the indigenous peoples in the lands where the immigrants live. Turkey was also directly affected by the migrant crisis that emerged with the Syrian civil war, and as of 2021, the number of Syrian immigrants living in Turkey exceeded three and a half million. Turkey has started to take various measures in every field since the Syrian immigrants started to arrive due to the civil war. One of the first and most important of these measures is the participation of Syrian refugees in education. Necessary studies were carried out to ensure that the education life of immigrants, which was interrupted due to the civil war, continues in the most efficient way in Turkey, and Syrian immigrants at all levels from primary education to higher education were provided with education. This study is a compilation study that deals with the situation of Syrian refugees in Turkish higher education. In the study, first of all, a comprehensive literature review was carried out on the sources dealing with the situation of Syrian refugees in higher education. In this context, national and international studies on migration, education and migration, reintegration of Syrian refugees into society, the situation of Syrians at the age of higher education and at other education levels, the problems they experience and solution proposals have been examined. In the study, a synthesis was made on the situation of Syrian refugees in Turkish higher education by emphasizing the findings obtained in each study. The schooling and success of the Syrian refugees in the education age, from pre-school to higher education, will also provide solutions to many problems. The fact that especially the young population of university age will be raised as qualified individuals will be beneficial from their own perspective and will also bring about a positive change in the perspective of the Turkish society towards refugees.
A META SYNTHESİS STUDY ON INCLUSİVE EDUCATİON PROVİDED TO SYRİAN REFUGEES AFTER SYRİAN MİGRATİON İN TURKEY
The aim of this research is examining the studies on inclusive education given to Syrian refugees after Syrian migration in Turkey. In this study, which focuses on inclusive education, meta-synthesis method, which enables researchers to evaluate and synthesize the findings of qualitative and quantitative researches which were performed. Meta-synthesis studies are studies that aim to interpret and evaluate the qualitative findings of studies in a definite field. In this research 20 doctoral thesis, master theses and scientific articles included from Higher Education Council National Thesis Screening Center, Google Scholar, DergiPark and Academia databases which are suitable for the subject and purpose of the research subject and the research. The main themes obtained as a result of the analysis made as a result of the examined studies; the properties and philosophy of inclusive education, the adaptation processes of Syrian children, the educational policies which applied by Turkey in inclusive education, problems and solution suggestions, and teacher attitudes. According to the findings obtained as a result of the research, after the conflicts that broke out in Syria since 2011 and turned into a civil war in a short time, Syrian citizens found the solution by taking shelter in Turkey to escape from the war. Since 2011, an intense Syrian immigration started and Turkey determined many education policies on the subject. One of these education policies is inclusive education.
Turizm lisans eğitimi alan öğrencilerin turizmde kariyer algılamalarını araştıran bu çalışma kolayda örnekleme tekniği ile üç farklı üniversitede eğitim gören toplam 414 öğrenciden Roney ve Öztin'in (2007) geliştirdiği anket yardımıyla veri toplamıştır. Elde edilen sonuçların daha önceki çalışmalar ile oldukça benzer olduğu görülmektedir. Buna göre öğrencilerin turizmde kariyer algılamalarının cinsiyet, mezun olunan lise, eğitimden duyulan memnuniyet ve sektörde deneyim değişkenlerine göre istatistiksel olarak farklılaşmadığı anlaşılmıştır. Öğrencilerin turizmde kariyer algılamalarına ilişkin görüşleri incelediğinde öğrencilerin turizmde kariyerin gerek olumlu gerekse olumsuz etkileri hakkında kararsız bir tutuma sahip oldukları görülmektedir. Öğrencilerin en yüksek kariyer algılamalarının 'turizmin yurtdışında çalışma olanağı sağlaması' ve yeni insanlarla tanışmanın verdiği keyiften kaynaklandığı', en olumsuz algılamaların ise 'turizmin diğer işlerden daha az saygın olması','turizmin cinsiyet ayrımına yol açması','sosyal yaşantıya zaman bırakmaması' ve 'ekonomik getirinin azlığı'ndan kaynaklandığı söylenebilir. Çalışma teorik ve uygulamaya yönelik çıktılar ve önerilerle son bulmaktadır. Anahtar Kelimeler: Turizm eğitimi, turizmde kariyer, turizm endüstrisi
In this article, it has been examined the living conditions of the Syrian refugees in Elazığ province (Turkey). Especially, the article focus on characteristics of work/study, basic needs (such as food and clothing), housing, dwelling, education, health, relief, etc. about the Syrian refugees. The research was conducted in the form of survey on a sample group of 100 people. The findings obtained in the field have been analyzed by via SPSS 16 program. It has been seen that Syrian refugees living in Elazığ province have faced great difficulties in particular issues such as food, employment/work and rent payments, rather issues such as housing, health, education, and welfare according to the research findings.
30. Yıl Uluslararası Coğrafya Sempozyumu International Geography Symposium on the 30 th Anniversary of TUCAUM 3-6 Ekim, 2018
Özet: Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 26 Nisan 2018 tarihli verilerine göre Türkiye halen 3.588.877 mülteciye (ülke nüfusunun %4.4'ü oranında) ev sahipliği yapmaktadır ve bu rakam, ülkesi dışına kaçmak zorunda kalan 5.6 milyon Suriyelinin %63'üne karşılık gelmektedir. Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin %93.5'i geçici koruma altındaki kentsel mülteciler durumundadır. En fazla kentsel mülteci barındıran kent, 550.486 kişi ile İstanbul olurken; ikinci sırada 425.139 kişiyle (barınma merkezlerindekilerle birlikte 442.586 kişi) Antakya gelmektedir (GİGM, 2018). Antakya, en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ikinci kent olmanın dışında, nüfusuna oranla en yüksek oranda (%28.1) Suriyeli mültecinin yaşadığı ikinci kenttir (ilk sırada %95.6 ile Kilis yer almaktadır). Antakya'yı diğer kentsel yerleşimlerden farklı kılan üçüncü özellik, buranın Suriyeliler için tarihsel ve kültürel bağlamda ayrı bir öneme sahip olmasıdır. Bu çalışma, Türkiye ile Suriye arasındaki sınır hattında yer alan ve en fazla mülteci çeken kentlerden bir olan Antakya'daki Suriyelilerin Türkiye'ye zorunlu göç süreci ve gündelik yaşam pratiklerini sosyo-mekânsal perspektiften incelemeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmanın verisi, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü (GİGM) ve Antakya'da yaşayan bazı mahallelerdeki Suriyeli mültecilerle gerçekleştirilen derinlemesine görüşmelerle oluşturulmuştur. Bu çalışma, nitel bir araştırma olarak tasarlandı. Katılımcıların görüşmelerde yarı yapılandırılmış sorulara verdikleri cevaplardan elde edilen veriler betimsel ve içerik olarak analiz edilmiştir. Çalışmanın bulguları, coğrafi ve kültürel yakınlığın, önceki ulusaşırı ve ağ bağlantılarının ve olası iş fırsatlarının mültecilerin Antakya'ya göç ve yerleşme yeri seçim sürecinde etkili olduğuna işaret ediyor. Bununla birlikte Suriyeli mülteciler, kent yaşamına ve yerel işgücü piyasasına katılma, kendi işyerlerini açma, Türkçe öğrenme, çocuklarını okula gönderme, Antakya'da düşük kiralı konut bölgelerinde mekânsal toplanma ve topluluk oluşturma, köken ülkede kalanlarla bağ ve bağlantılarını sürdürme eğilimi gösteriyor ve geri dönebileceklerinden kuşku duymaktadır. Abstract: This study aims to examine the forced immigration process and daily life practices of the Syrians in Antakya, one of the most refugee cities in the border line between Turkey and Syria, from socio-spatial perspectives.
Pearson Journal, 2022
Çalışmanın temel amacı, Siirt şehrine göç eden ve kentte yaşayan geçici koruma statüsündeki Suriyeli sığınmacılar ve yerel halk arasındaki ilişkiyi incelemek, sığınmacılar ile kent sakinleri arasındaki ilişkinin seviyesini belirlemek ve entegrasyon konusunda ne aşamada olduklarını ortaya çıkarmaktır. Entegrasyon her ne kadar tek taraflı bir süreçmiş gibi görünse de aslında hem yerel halkın hem de sığınmacıların karşılıklı çabaları ile şekillenen bir olgudur. Araştırmaya konu olan Siirt, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Dicle Bölümü'nde yer almaktadır. Genel olarak araştırma sahası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki plato alanı ile Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki dağlık alan arasında kalmaktadır. Siirt ilinin yüz ölçümü yaklaşık olarak 284 km²'dir En genel manasıyla göç, kişilerin, toplumların siyasi, doğal, ekonomik, sosyal, etnik ve dinsel nedenlerle gerçekleştirdikleri zorunlu ya da gönüllü yer değiştirme veya mekânsal hareketlilik süreçleri olarak tanımlanmalıdır. Göç, tek taraflı bir mekânsal değişim sürecinin ötesinde, ekonomik ve kültürel etkileşim, sosyal statülerdeki değişimler ve sonuçları itibariyle sosyo-mekânsal dokuda çok yönlü yansımaları olan bir olgudur. Arap Baharı olarak başlayan toplumsal olayların Suriye'ye kadar yayılması ile beraber Türkiye, Nisan 2011'de Suriye'den gelen ilk göçmen grubuyla tanıştı ve o günden bu yana Suriye'den Türkiye'ye gelen sığınmacıların sayısı artarak devam etti. Özellikle sınır kentlerinde sığınmacıların barınması için merkezler kuruldu ve göçmenler ilk etapta buralarda tutulmaya çalışıldı. Günümüze gelindiğinde ise Suriyeli sığınmacılar artık, Türkiye'nin dört bir yanına dağılmış durumdadır. Siirt kenti Suriyeli sığınmacıların geldiği kentlerden biridir. Kentin çok dilli bir kültürel yapıya sahip olması ve özellikle de Arapçanın konuşuluyor olması sığınmacıların kentteki sayılarının artmasında önemli bir faktör olmuştur.