YEREL YÖNETİMLERİN YENİDEN ÖLÇEKLENDİRİLMESİ SORUNU: YENİ BÖLGECİLİK BAĞLAMINDA 6360 SAYILI KANUN (original) (raw)

6360 SAYILI KANUN ÇERÇEVESİNDE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİNİN YEREL YÖNETİMLERDEKİ ROLÜ

ÖZET Dünyada ve Türkiye'de büyük kentlerin nasıl bir modelle yönetileceğine ilişkin çalışmalar öteden beri süregelmektedir. Bu konuda birbirinden farklı yaklaşımlar geliştirilmiş, uygulamalar denenmiştir. Bu Çalışmada 6360 sayılı kanunun yerel yönetimlerde ne gibi değişikliklere neden olduğu, bu değişikliklerin Türkiye için yararlı mı yoksa zararlı mı? Olduğu Büyükşehir Belediye Kanunu'nun hukuksal açıdan ve uygulama açısından karşılaştığı bazı sorunların neler olduğu tespit edilmekte ve bu sorunlara nasıl çözümler getirilebileceği konusunda öneriler sunulmaktadır. Bu amaçla Aralık ayında çıkarılan ve başta 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu olmak üzere birçok kanunda değişiklik yapan 6360 sayılı Kanun ve ondan önceki düzenlemelerden yola çıkılmıştır. Çalışmanın sonucunda ulaşılan sonuçlar yerel yönetimlerde özellikle Büyükşehir belediyeleri ve Büyükşehir belediye sınırları içerisinde yer alan diğer yerel yönetimlerde kullanılacaktır. ABSTRACT The aim of the study is to analyze how law number 6360 caused changes on local goverment and to find out. Whether this cahnges are harmful or useful for Turkey ?on how the major cities in the world and Turkey is a model for managing been going on since away. Different approaches have been developed from one another in this regard, applications have been tried. This study Law No. 6360 as to what caused the changes in local government, is these changes harmful or useful for Turkey? That some of the problems encountered Metropolitan Municipality Law and legal aspects of what is happening in terms of application being determined and It offers advice on how to be brought solutions to these problems. For this purpose, first issued in December 5216 and amending several laws, including the Metropolitan Municipality Law, Law No. 6360 and set off from her previous regulations. The results obtained as a result of working in local government, especially in metropolitan municipalities and metropolitan areas within the municipal boundaries will be used for other local governments.

6360 SAYILI BÜYÜKŞEHİR KANUNU SONRASI KIRSAL ALANLARI YENİDEN DÜŞÜNMEK- İZMİR ÖRNEĞİ

Özet Kent ve kırsal alanlarda yönetim ve planlama uygulamalarının hukuksal zemini, mekânsal ve sosyo-ekonomik yapıları etkilemesi açısından oldukça önemlidir. 6 Aralık 2012 tarihinde Resmi Gazete'de yürürlüğe giren ve sonrasında 22 Mart 2013 tarihinde yapılan değişiklikle son halini alan 6360 Sayılı Büyükşehir Kanunu sonrası, büyükşehir sayısı 16'dan 30'a yükselmiş ve büyükşehir belediyeleri yetki ve planlama sınırları il mülki sınırı olmuştur. Büyükşehir belediyeleri sınırları içerisindeki köylerin tüzel kişiliği kaldırılmış ve mahalle statüsüne dönüştürülmüştür. Böylece, Türkiye nüfusunun yaklaşık % 22.7'si köylerde yaşarken yasa sonrası %8.7'si köylerde yaşar duruma gelmiştir. 6360 sayılı yasa sonrası kırkent bütüncül olarak ve kırsal alanlar kıra özgü yaklaşımlarla yeniden düşünülmesi gerekmektedir. 6360 sayılı Büyükşehir Yasası'nın kırsal alanlar üzerindeki etkilerini incelemek ve bütünşehri kapsayan planlama sınırı içerisinde yer alan kırsal alanların nasıl yaklaşılabileceği konusunu tartışmak, bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Çalışmada öncelikle, 6360 sayılı yasanın kırsal alanlar üzerindeki etkileri sosyo-kültürel, mali, hukuksal, yönetsel ve mekansal boyutları ile ele alınacaktır. Planlamada kıra özgü yaklaşımların gerekliliği vurgulanarak İzmir ili kapsamında kıra özgü kararların planlama sisteminde nasıl yer edinebileceğine dair öneriler geliştirilecektir. Literatürde yasa ile ilgili diğer çalışmalardan, kırsal alanların planlama ve yönetimine dair öneriler ile farklılaşacağı düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler ; 6360 sayılı kanun, Yeni Büyükşehir kanunu, Kırsal alanlar Jel Kodları ; R50, R52, R58

6360 SAYILI KANUN ÇERÇEVESİNDE GÜMÜŞLÜK BELDE BELEDİYESİ’NİN KAPATILMASINA İLİŞKİN YÖRE HALKININ ALGISI

ÖZET: 2012 yılında yayımlanan 6360 sayılı Kanun çerçevesinde Türkiye’de kamu yönetimi alanında, özellikle de küçük ölçekli yerel birimleri ilgilendiren önemli bir idari reform gerçekleştirilmiştir. Bu Kanun uyarınca tüzel kişiliği kaldırılarak Muğla ilinin Bodrum ilçesine mahalle olarak bağlanan Gümüşlük Belde Belediyesi halkının, kapatılma kararını nasıl algıladığının ortaya konulması çalışmanın temel amacını oluşturmuştur. Araştırma evreninden rastgele örneklem yöntemine göre seçilen 409 kişiye anket uygulanmış; elde edilen veriler, SPSS1 programı aracılığıyla frekans analizi yapılarak yorumlanmıştır. Analizler neticesinde Gümüşlük halkının kapatılma kararını benimsemediği sonucuna ulaşılmıştır. Bir belde özelinde gerçekleştirilen çalışma, Türkiye genelinde uygulama yapmak isteyen araştırmacılara katkı sağlayıcı nitelikte ve karşılaştırma yapma imkânı sunmaktadır. ABSTRACT The administrative reforms within the frame of Act no 6360, dating 2012, had significant effects on small scale local governments. This study aims to investigate the perceptions of the local residents of Gumusluk sub-district municipality about amalgamation of their municipality as a neighborhood of Bodrum district municipality. The data was acquired from questionnaires that were conducted with 409 local residents who were randomly selected from the research universe. Frequency analyses with SPSS were run to analyze data. The results show that the local residents of Gumusluk did not favor municipality amalgamation. Our findings may provide contributions to those who would study municipality amalgamation in other places.

6360 SAYILI KANUN SONRASI KENTTEKİ TARIMSAL FAALİYETLERDE BELEDİYENİN ROLÜ: KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÖRNEĞİ

“Ondört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmiyedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” olarak adlandırılan ve kamuoyunda 6360 sayılı kanun olarak bilinen kanunla Türkiye yerel yönetim sisteminde önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden biri de büyükşehirlerdeki köylerin tüzel kişiliğinin sonlandırılarak, mahalleye dönüştürülmeleri; ilçe ya da büyükşehir belediyelerine bağlanmalarıdır. Bu kapsamda toplam 16 binden fazla köyün tüzel kişiliği sonlandırılarak mahalleye dönüştürülmüştür. Bu çalışmada büyükşehir sınırları içinde mahalleye dönüştürülen köylerde yaşayan yeni kentlilerin, tarımsal faaliyetlerini gerçekleştirmelerinde, yaşadıkları değişim – dönüşüm ve büyükşehir belediyelerinin bu değişim ve dönüşümdeki rolleri, Konya Büyükşehir Belediyesi özelinde araştırımıştırr. Bu doğrultuda, Konya Büyükşehir Belediyesi 2015-2019 Stratejik Planı’ndan ve Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı verilerinden yararlanılarak, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin tarım odaklı faaliyetleri ve bu faaliyetlerin yurttaşlara yansıması da çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.

6360 SAYILI YASANIN MERKEZİYETÇİLİK VE YERELLEŞTİRME BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ

Özet Küreselleşme süreci dünyada hızlı bir dönüşüm yaratırken, yerelin küresele eklemlenmesi yerelleşme tartışmalarını da başlatmıştır. Yerelleşme, yerel yönetimlerin statüsünde özerklik ve katılımcılık çerçevesinde yeni değişimler yaratmıştır. Türkiye'de de yerel yönetimler bağlamında önem arz eden değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerin biri ise 6360 sayılı düzenlemedir. 12 Kasım 2012 tarih ve 6360 sayılı kanun, yirmi dokuz ilde, bir yandan il özel idarelerini, köyleri ve belde belediyelerini kaldırmakta, diğer yandan da bu illerdeki ilçe belediyelerini büyükşehir ilçe belediyesi haline dönüştürmektedir. Bu kanun kapsamında il özel idareleri ve köylerin tüm tüzel kişilik fonksiyonları kalkıp bunların sadece büyükşehir belediyeleri tarafından yürütülebileceği bunun dışındaki fonksiyonların ise ilçe belediyeleri tarafından sürdürüleceği yeni bir yerel yönetim sistemi kurulmuştur. Büyükşehir belediyeleri ilin tamamına hizmet götüreceğinden subsidiyarite ilkesinden uzaklaşması kaçınılmaz olacaktır ve bu aynı zamanda AB normlarında bulunan Avrupa yerel yönetimler özerklik şartına ve Avrupa kentsel şartlarına aykırıdır. 6360 sayılı kanunda merkeziyetçilik ilkesiyle belediyelerin daha kapsamlı biçimde yerel halka hizmet sunması zorlaşacaktır ki bu yerel yönetimi zayıflatır ve yerel alanda bulunan merkeziyetçilik anlayışını güçlendirir. Bu bağlamda tüm yerel kimliklerin korunması gerektiğini öngören Avrupa Belgeleri aynı zamanda yereldeki hizmetin büyükşehir belediyelerine bağlanırken de yapılacak değişimlerin yerel halkın onayı ile yapılması gerektiğini savunur. ABSTRACT While the globalization process has created a rapid transformation in the world, the articulation of local to global has also started a debate on localization. Localization has created new changes within the framework of autonomy and participation in the status of local administrations. Depending on it, important changes have been made within the context of localization in also Turkey. One of these changes is Law No. 6360. On one hand, Law No.6360 dated November 12, 2012 removed special provincial administrations, villages and municipalities in 29 cities, on the other hand, transformed district municipalities into the metropolitan district municipalities in the cities. Under this law, legal entities of special provincial administrations and villages were removed and established a new local government system in which metropolitan municipalities have all responsibilities over them. Because metropolitan municipalities will take the service to entire province, it is inevitable to move away from the principle of subsidiarity. Apart from that, it is contrary to European Charter of Local Self-Government taking place in EU

MERKEZİLEŞME YERELLEŞME BAĞLAMINDA 6360 SAYILI KANUNUN KIRSAL ALANLARA İLİŞKİN HİZMETLERE ETKİSİ (MUĞLA DENEYİMİ)

INTERNATIONAL ACADEMIC RESEARCH CONGRESS 2018 FULL TEXT, 2018

Türkiye’de 2012 yılında çıkarılan ve 2014 yılı Nisan ayında yürürlüğe giren 6360 Sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi sayısı otuz olmuştur. Sınırları il mülki sınırlarına genişletilen büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde, İl Özel İdareleri ve belde belediyeleri kaldırılmış, köyler beldelerle birlikte ilçeye bağlı mahallelere dönüştürülmüştür. Geniş yetkilere sahip büyükşehir belediyeleri ile birlikte ilçe belediyeleri kent merkezleri yanı sıra artık dönüşümün yapıldığı yeni kırsal mahallelerde yerel hizmetleri sunmakla görevli hale gelmiştir. Kanun ile birlikte, kapanan belde ve köylerin de içinde bulunduğu kırsal alanlarda hizmetlerin büyük bir bölümü büyükşehir belediyelerine bırakılmıştır. Önceden İl Özel İdareleri ve köy muhtarlıklarınca sağlanan hizmetlerin bu değişikliklerden ne ölçüde etkilendiğinin araştırılarak literatüre kazandırılması yararlı olacak, karar vericilere de katkı sunacaktır. 2014 yılı Nisan ayı ile başlayan dört yıllık dönemde (Nisan 2018’e kadar) belediyelerin yeni mahallelerde hizmetlerin planlanması ve sunulması aşamasında sahaya ilişkin veri kaynakları mahalle muhtarları olmuştur. Belediye başkanları ve daire amirleri sık sık muhtarlarla bir araya gelerek bilgi alışverişinde bulunmuştur. Çalışma mahalleye dönüşen köylerle sınırlandırılmış ve örneklem olarak Muğla ili alınmıştır. Kanun öncesi köy muhtarı olarak görev yapan ve kanunun uygulanmaya başlaması ile birlikte, mahalleyi temsil etmek üzere tekrar seçilen mahalle muhtarları dört yıllık deneyimin canlı tanıklarıdır. Çalışma kapsamında dönüşümün etkileri muhtarların gözüyle, merkezileşme yerelleşme bağlamında değerlendirilmiştir. Bu amaçla, 2009 yılı yerel seçimleri ile birlikte köy muhtarı olarak seçilen ve 2014 yılından itibaren ilçe belediye sınırları içerisinde mahalleye dönüşen yerlerde tekrar seçilip mahalle muhtarı olarak halen göreve devam eden 81 mahalle muhtarı ile görüşülmüştür. Anket yöntemi tercih edilmiştir. 6360 Sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi kurulan 14 ilden birisi Muğla’dır. Muğla, sahip olduğu coğrafi yapısı, kırsal alanları ve geçim kaynakları ile büyükşehir belediyesi olan birçok il ile benzerlik göstermektedir. Çalışmada örneklem olarak alınmasında bu özelliği dikkate alınmıştır. Araştırmada, 6360 Sayılı Kanun ile birlikte, bazı hizmetlere ilişkin kararların alınmasında merkezileşmenin arttığına ilişkin görüşler ağırlık kazanmıştır. Muhtarların önceki dönemlerde İl Özel İdarelerinden belediyelere nazaran daha kolay hizmet aldıklarına ilişkin tespitleri diğer önemli bir bulgu olmuştur. Sonuç olarak, yerel nitelikli hizmetlerin, yerellik ilkesi ile birlikte kırsal alanların kentsel alanlardaki farklı hizmet beklentileri dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.

6360 SAYILI KANUN KAPSAMINDA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE HİZMETLERİNİN İLÇE DÜZEYİNDE DEĞERLENDİRMESİ: HARMANCIK ÖRNEĞİ

Yerel kamu hizmetlerinin gerçekleştirilmesinden birincil derecede sorumlu olan idareler belediyelerdir. Belediyelerin bu hizmetleri gerçekleştirirken etkinlik, verimlilik, şeffaflık ve hesap verebilirlik gibi temel ilkeleri göz önüne alması beklenmektedir. Bunu sağlayabilmenin yollarından biri belediyelerin optimum bütçe ile optimum hizmet alanında hizmet vermesidir. 6360 Sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile birlikte büyükşehir belediye idarelerinin hizmet alanları il mülki sınırları haline gelmiş ve eskisine göre daha büyük bir ölçekte hizmet vermeye başlanmıştır. Ölçek ekonomisi sayesinde elde edilecek verimlilik amaçlı yapılan bu değişiklik ile büyükşehir belediyeleri kanun kapsamındaki illerde, bu illerin ilçelerinde ve kanun öncesinde köy olan mahallelerinde hizmet vermeye başlamıştır. Büyükşehir belediyelerinin, ilçelerdeki mahallelerde (eski köylerde) yapmış olduğu hizmetlerin değerlendirilmesi Kanun’un şu ana kadar amacına ulaşıp ulaşmadığının tespiti ve gerekiyorsa iyileştirilmesi açısından önemlidir. Bu amaçla çalışmada ilk olarak 6360 Sayılı Kanun, bahsedilen konular kapsamında değerlendirilecek daha sonra uygulamadaki durumun tespiti amacıyla Bursa’nın Harmancık İlçesinde Kanun kapsamında verilen hizmetler ve Kanun’un getirdikleri mahalle muhtarları ile yapılacak mülakat ile değerlendirilecek ve önerilerde bulunulacaktır.