YAHYA KEMAL’İN ŞİİRLERİNDE GEÇEN COĞRAFİ YER ADLARININ İNCELENMESİ VE ONUN ŞİİR ATLASI (original) (raw)

YAHYA KEMAL’İN ŞİİRLERİNİN SİMGE KURGUSU VE GÖRÜNTÜ DÜZEYLERİ

İnsan, yeryüzündeki en soylu varlık olarak durmaksızın değişir, dönüşür ve kendini gerçekleştirmesine yardımcı olan simgesel göndergeli değerler yaratır. Bu simgesel anlamda tasarlanmış yaratımlar, aynı zamanda dünyanın yeniden kurgulanmasıdır. Yahya Kemal de simgesel anlamda Türk şiirine çok yüzlü ve estetik bir bütünlük kazandırmıştır. Geleneksel şiirin değer ve olanaklarını Batılı şiirin modern açılımlarıyla birleştiren Yahya Kemal, Türk şiirinin simge ve görüntü düzeyleri açısından tarihsel anlamda çıkarımdır. Geçmişin estetik, melodik ve anlamsal büyüsü ve atılımlarını içinde barındıran Yahya Kemal’in şiir dünyası, aynı zamanda simgelerin dili ve görüntü düzeyleriyle kendi varlık katmanlarını oluşturur. Şairin şiirlerinde dil, coğrafya ve mazinin “kültürel bellek mekânı” dönüşen simge ve görüntüleri, şiirde şeyler dünyası yani fenomenlerin yeniden hatırlanıp keşfedilmesini sağlar. Eşya, nesne ve varlıklara kendi gerçek anlamlarının dışında yeni ve çağrışımsal anlamlar yükleyen Yahya Kemal, simgeler ve onlara yüklediği anlamlarla kendi şiir dünyasını zenginleştirir. Türkçenin anlam evreninde gösteren ve gösterge arsındaki anlam ilişkisini üst bir kurmacayla bize sezdiren şair, simgelerin mitik ve kutsal öyküsünü yeniden kurup okumamızı sağlar. Bu açıdan Türkçenin anlam evreninde kendi ruhunun sonsuz açılımlarını simgelerin yoğun ve sıkıştırılmış anlamlarıyla ortaya koyan Yahya Kemal, kendi bilinçaltı, bilinçdışı ve mitik öğelerini şiirlerinde simgelerin örtük anlamlarıyla ortaya koyar. Yahya Kemal’in şiirlerinin simge kurgusu ve görüntü düzeyleri, şairin varoluşsal değerlerini nesne, eşyaya sinen mitik öyküsünü yeniden kavramamızı sağlar. Nitekim nesne, eşya ruhuna sinen tarih ve gelenek, nesneler dünyasının keşfedilmesi veya keşfedilmeye zorlanması ile kavramların üst bir dili olan simgenin diliyle ortaya konur. İnsan, simgeler ormanında kaybolmuş bir çocuktur. Şairin şiirlerindeki simgesel anlatım bireyselden geleneksele, gelenekselden evrensele açılan bir görüntü arz eder. Bu açıdan şairin şiirlerinde simge, dilin dünyasını yeniden tasarlayan bir anlam üreticidir. Şairin şiirlerinde dini simgeler, tabiat unsurlarının simgesel dili, mekânın simgeleşen yüzü, geleneksel- kültürel simgeler olarak kendini gösterir. Anahtar Kelimeler: Yahya Kemal, şiir, simge, bireysel simge, geleneksel simge, evrensel simge, deniz, İstanbul, bülbül, bahçe

TARİHİN ESTETİK YANKISI: YAHYA KEMAL

Hars Akademi Uluslararası Hakemli Kültür Sanat Mimarlık Dergisi, 2023

Yahya Kemal her ne kadar şair kimliğiyle tanınmış olsa da bu kimlik dışında birçok özelliği vardır. Bilim, sanat, musiki ve mimari gibi alanlara ilgi duymakla birlikte aynı zamanda da bir filozoftur. H. Ömer Özden, Yahya Kemal üzerine yaptığı farklı çalışmalarla onun filozof kimliğine açıklık getirmiş, şiire ve şiirin problemlerine estetik açıdan nasıl baktığına dikkat çekmiştir. Kullandığı dil, ses ve imgeler onun şiirinin fiziksel boyutunu gösterdiği için sanat ve estetiğin Yahya Kemal’in şiirleri üzerinden anlamlandırılması olası bir durumdur. Tarihin Estetik Yankısı isimli bu çalışma daha önce Estetik ve Tarih Felsefesi Açısından Yahya Kemal adıyla 2001’de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayımlanmış sonrasında yazarın ekleme ve genişletmeleriyle 2018’de bu çalışmadaki ismiyle tekrar basılmıştır. Yazarın Tarihin Estetik Yankısı isimli kitabı yazmasındaki amaç, Yahya Kemal’in önemsenmediğini düşündüğü felsefi yönünün incelenmesidir. Yazarın bu kitabı dışında Yahya Kemal’i anlattığı Bir İnanç ve Kültür Terkipçisi Yahya Kemal isimli kitabı da genel anlamda dindeki estetik unsurları ele almıştır.

YAHYA KEMAL BEYATLI’NIN ŞİİRLERİNDE ÜSKÜP

TUDOK2021 Cilt, 2021

Yahya Kemal, Türk Edebiyatı'nda eserleri üzerinde biyografik araştırmalar yapmaya en uygun isimlerden biridir. Bunun da en önemli sebeplerinden biri Yahya Kemal'in derin bir tarih bilincine sahip olmasıdır. O sadece milletleri bir arada tutan ortak tarih anlayışına değil bireyin kendi sivil ve kişisel tarihine de önem vermiş ve bu sebeple hatıra yazma hususuna ayrı bir hassasiyet göstermiştir ve ölümünden sonra Nihad Sâmi Banarlı tarafından "Çocukluğum, Gençliğim, Siyasi ve Edebî Hatıralarım" ismiyle kitap haline getirilecek hatıra yazılarını kaleme almıştır. Yahya Kemal, yaşadığı, havasını teneffüs ettiği her şehirle arasında mutlaka bir bağ kurmuştur. Üsküp de bu şehirlerin başında gelir. Bu şehirde doğmuş, ilk hayat manzaralarını burada görmüş, kendini burada bilmiş, çocukluğunun bir kısmını bu şehirde geçirmiş, eğitim hayatına burada başlamış ve belki de en önemlisi bu şehrin topraklarına annesini vermiştir. Bu çalışmada Yahya Kemal'in "Üsküp" hakkında yazdığı iki şiir olan "Kaybolan Şehir" ve "Hasan Rızâ'ya Sesleniş" üzerinde, yaşam hikayesinden ve hatıralarından yararlanılarak biyografik okuma yapılıp, hayatıyla bu iki eser üzerinde ortak noktalar bulunmaya çalışılacaktır.

YAKAKENT İLÇESİNDEKİ YER ADLARI İLE İLGİLİ COĞRAFİ İNCELEMELER

Karadeniz Uluslararası Bilimsel Dergi, 2019

Yer adları incelemesi, tarihi gelişimini ve bulunduğu coğrafyanın özelliklerini yansıtması bakımından birçok bilime konu olmuştur. Yer adları incelemesinde birçok bilimin bu konu ile ilgilenmesinin yanı sıra mekânın, yani coğrafi olayların geliştiği, etkilediği ve etkilendiği yerin adlandırılması şüphesiz en çok coğrafyacıları ilgilendirmektedir. Bu çalışmanın amacı, Samsun ili Yakakent ilçesindeki yer ve mevkii adlarının nereden kaynaklandığını tespit etmek ve bu sayede yörenin doğal ve beşeri coğrafya özelliklerine ışık tutmaktır. Çalışmada 1/100.000 Ölçekli E34-E35-F34-F35 paftaları kullanılmış ve haritada bulunan tüm adlar çıkarılarak bu adların kaynağı arazi incelemesi ile saptanmaya çalışılmıştır. Yapılan çalışmada Yakakent’te kullanılan yer ve mevkii adlarının konmasında doğal ve beşeri coğrafya faktörlerinin oldukça etkili olduğu tespit edilmiştir. Özellikle yörede doğal coğrafya özelliklerinden yer şekilleri, bitki tür ve adları ile ilgili adlar yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Yine kişi adları, ekonomik faaliyet ve hayvan adları ile ilgili kullanılan yer ve mevkii adları da yaygın olarak kullanılmaktadır. Köy ve mevkii adı konulmasında son derece büyük bir etkiye sahip olan doğal, beşeri ve ekonomik coğrafya özellikleri, Yakakent ilçesinde bulunan mevcut köy ve mevkii adlarının konulmasında etkili olmuştur. Yer adları, kültürümüzün bir parçasıdır ve bu adlardan pek çok coğrafi, tarihi ve kültürel bilgi ve sonuç çıkarmak mümkündür. Yer adlarından yola çıkılarak kültüre ait birçok saklı kalmış uygulama ve zenginlik ortaya çıkarılabilmektedir. Bu bakımdan yer adları ile ilgili çalışmalar ayrı bir önem kazanmaktadır. Kullanılan yer adlarından da anlaşıldığı gibi yöre insanı coğrafi faktörlerden oldukça fazla etkilenmiştir. Yaşadıkları yere, yaşadıkları bölgenin fiziki, beşeri ve ekonomik özelliklerinden esinlenerek isimler vermişler ve aynı zamanda da o yerin coğrafi özelliklerine de ışık tutmuşlardır.

YAHYA KEMAL BEYATLI'NIN ŞİİRLERİNDE MİLLÎ KİMLİK İNŞASI OLARAK MEKÂN ALGISI

Stereotypes which eliminates to individuation in postmodern era reveals exclusive, domineering situation in a peripheral system. This system, which desires to be community members' virtually a chimera while increasing individual loneliness and introverted draws catastrophic moods. This condition is usually seen as a disease of modern times, but in fact, identity crisis which one of the main problems of each era, in front of society and the individual arise as the alienation and loneliness psychology. The person seeking identity firstly begins spiritual journey with the question itself; adds to its society and geography; interrogation, proving, a sense of ownership which society and places the ripple occur. The point where the individual wants to achieve is this: between lived lands with own identity are a very close relationship; territories revealing itself, at the same time self has been built up; another aim is prove that the building bridge the triangle of time-space-person reliable. In this sense, Yahya Kemal Beyatlı, stands on the issue of identity, seeking solutions to them, which contribute with works to the nation-building process one of the artist's. In this study, the process construction of national identity at the beginning of the 20th century which such a situation again ocur and problem of existence-erosion perhaps the most fell throughout the history of Turkey, Yahya Kemal Beyatlı's poetry will be examined in the context of spatial perception.