Karl Sudhoff Tıp Tarihi Enstitüsü’nden Prof. Dr. med. Ingrid Kästner için düzenlenen 65. yaş günü toplantısı ve armağan kitabı üzerine (original) (raw)

Tekiner, Halil. "Dr. Menahem Hodara'nın (1869-1926) vefatının ardından," Y Tıp Tarihi Arştr 2015;(21):91-114.

The year 2016 observes the 90th anniversary of the death of Dr. Menahem Hodara, an internationally recognized Ottoman dermatologist who holds great significance in the history of medicine. However, our knowledge about his life and scientific studies has re­mained rather limited, perhaps because of his early passing at the age of 57. Considering this long-neglected gap in medical history, this article examines the obituaries written about him, which appeared in the Turkish press between July and December 1926. These obituaries are historically noteworthy not only because they provide firsthand informati­on about Dr. Hodara's life, personality and scientific achievements but also because they prove his high reputation in the medical community of his time.

2019 - “Kayseri Müzesi’nden Bir Grup Kültepe Tableti (A Group of Kültepe Tablets from Kayseri Museum)” ArAn, 13/2, 173-184.

Archivum Anatolicum, 2019

In excavations that have been carried out since 1948 in Kültepe, which is located within the provincial borders of Kayseri, a number of cuneiform tablet archives have been found, most of which belong to the Assyrian merchants. These documents are the oldest written sources that provide information about the ancient history of Anatolia. Most of these tablets are related to commercial and legal issues. Letters are the largest group of text types, on the other hand legal records, debt securities and various records of delivery of goods are quite high in number. In this study; four Old Assyrian texts, containing various subjects, are being introduced. These tablets were brought to the Kayseri Museum by both court decisions and donations.

Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmâniye Toplantısında Sunulan Bir Tıp Tarihi Makalesi: Terakkiyât-ı Tıbbiye / An Article Related to Medical History that Represented at the Meeting of Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmaniye: Terakkiyat-ı Tıbbiye

ÖZET: Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne'nin 1839 yılında açılışından sonra Fransızca olarak eğitim verdiği bi-linmektedir. XIX. yüzyılda bazı tıp öğrencileri tarafından kurulan Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmâniye tıp eği-tim dilinin Türkçe olması konusunda önemli faaliyetler yürütmüştür. Cemiyet'in kurucu üyelerinden olan Dr. Miralay Hüseyin Remzi Bey (1839-1896) de tıbbın pek çok alanında çok sayıda eserler tercüme ede-rek katkılarda bulunmuştur. Bu yazıda, Dr. Hüseyin Remzi Bey'in hem ilk tıp tarihi eserlerinden olması ve hem de Cemiyet'in fikirlerini yansıtması bakımından önem taşıyan bir makalesi değerlendirilmiştir. Ay-rıca, bu makalenin Cemiyet'in toplantılarından birinde okunduğu bildirilmektedir. Bu yazısında Dr. Mi-ralay Hüseyin Remzi Bey, Helenik Dönem'de Hipokrates ve asklepiyadlardan itibaren kronolojik bir sıra takip ederek, XIX. yüzyılın son çeyreğine kadar tıp ve tıbba yakın bilimlerdeki gelişmeleri özetleyerek serd etmiştir. Bu bağlamda, her dönemin önde gelen bilim ve tıp insanları ile bunlara ait çalışma ve buluşları dile getirmiştir. Sonuç itibariyle, Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmâniye'nin kurucu ve daimi üyelerinden kabul edilen Dr. Hüseyin Remzi Bey'in Cemiyet'in-belkide ilk-toplantılarından birinde okuduğu bu yazı, tıp tarihine ilişkin kısa bir özet mahiyetini taşımaktadır. Bununla birlikte, asıl anlatılmak istenen ve vurgu-lanan, bilimsel gelişmelerin zaman kaybetmeden ve eksiksiz olarak Türkçe'ye aktarılması gerektiğidir. Henüz Türkçe tıp eğitiminin mümkün olmadığı bu yıllarda Cemiyet'in kuruluş sebebini, Türkçe tıp eği-timi konusundaki temel hassasiyet ve amacını yansıtan bu fikir oldukça önemlidir. Zira, ancak yeterli öl-çüde ve güncel bilgi ihtiva eden Türkçe tıbbi doküman mevcut olursa Türkçe tıp eğitimi ideali tahakkuk edebilecektir. Bizzat kendisi de tıbbın çeşitli alanlarında çok sayıda tercümeler yapan Hüseyin Remzi Bey'in Türkçe tıp eğitiminin nasıl gerçekleşebileceği mesajını taşıyan makalesi hem bu bağlamda ve hem de ülkemizde tıp tarihi konusunda yazılmış ilk eserlerden olması bakımından dikkate şayandır. ABS TRACT It has been known that education was in French in Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne after the year of foundation in 1839. Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmâniye (Ottoman Medical Community) which was founded by some medical students conducted significant activities concerning Turkish medical education. Also, Dr. Colonel Hüseyin Remzi Bey (1839-1896) who is one of the founders of the Community achieved lots of translations in some medical branches. In this study, one of the articles of Dr. Hüseyin Remzi Bey was evaluated. It is important because it is one of first medical history articles, and resembles the Community’s ideas. It was stated that the article was represented at one of the meetings of Community. In Dr. Colonel Hüseyin Remzi Bey’s this article, he expressed medical and related scientific developments from Hippocrates and asclepiads in Hellenic Era to last quarter of XIXth century, by following a chronological order. In this context, he mentioned prominent scientific and medical figures of every era, and their studies and inventions. In conclusion, Dr. Hüseyin Remzi Bey who is one of founders and permanent member of the Community may have read this article which is an abstract of the history of medicine in the first meeting of the Community. The main idea of the article is the necessary of translation of scientific developments immediately and completely. It is very important idea, since it resembles the Community’s sensation of translation in Turkish, and reason of existence in the years in which the medical education conducted in French. They defended medical education in Turkish. However, it is only possible, if there is enough and actual medical document in Turkish. Dr. Hüseyin Remzi Bey’s this article has an importance, since it contains a message that how Turkish medical education come true. It, also one of first articles related to medical history in our country.