Anadolu'da Seramik Fırınları (Pottery kilns in Anatolia) (original) (raw)
Related papers
Elvan Gezer, Aynur Civelek, ""Anadolu’daki Roma Dönemi Seramik Fırınları Üzerine Bir Değerlendirme"
PROPONTICA , 2024
Roma İmparatorluk Dönemi’nde seramik üretimi, gelişmiş bir endüstridir. Arkeolojik kanıtlar, Roma İmparatorluğu’nun çeşitli bölgelerinde seramik üretiminin canlı bir şekilde devam ettiğini ve ticaretinin yapıldığını göstermektedir. İmparatorluğun yayılım alanlarında yapılan kazılarda çeşitli tiplerde seramik fırınları ve ilişkili kanıtlar bulunmuştur. Bu çalışmanın amacı, Roma Dönemi’nde Anadolu’daki seramik fırınlarının bulunduğu arkeolojik alanların tespit edilerek bir araya getirilmesi ve fırın yapılarının kanıtlar doğrultusunda incelenmesidir.
Anadolu seramik sanatında şamanizmin etkisi
2015
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Türklerin İslamiyet'i kabulünden önceki inancı olan Şamanizm, araştırmacılar tarafından İnsanlığın en eski inanç sistemlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Şamanizm, Anadolu inanç, kültür gelenek ve göreneklerinde bugün de etkileri olduğu görülmektedir. Bu çalışmanın konusu, Anadolu seramik sanatındaki yansımaları araştırmaktır. Geçmişten günümüze Şamanizm'in Türk Kültüründe bıraktığı izler incelenmiştir. Şamanizm'in Anadolu Kültüründeki etkisi ve çağdaş Anadolu sanatına yansımaları araştırılırken, günümüz seramik sanatındaki izleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Literatür araştırmalarının yanı sıra, günümüz seramik ve heykel sanatçıları i...
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi 2005 / Cilt: 22 Sayi: 1 / ss. 183-202 183 Özet Mezopotamya'nin tarihöncesi seramiği içinde önemli bir yer tutan Hassuna ve Samarra kaplari ayni zamanda Mezopotamya'nin ilk boyali çanak-çömlek gruplarini oluşturmaktadir. Ar-keoloji yazininda isimlerini tanimlandiklari ilk merkezler olan Tell Hassuna ve Samarra yerleşimlerinden alan bu kaplarin yayilim alaninin, son yirmi yila kadar sadece Irak'in orta ve kuzey bölümleriyle sinirli olduğuna inanilmaktaydi. Fakat son yirmi yil içinde Suriye'nin kuzey bölümlerinde, özellikle Firat ve Balikh nehirleri civarindaki yerleşimlerde yapilan kazi ve yüzey araştirmalari, bu kaplarin yayilim alanlarinin batiya doğru, Akdeniz'e kadar uzandiğini göstermiştir. Türkiye sinirlari içinde kazi ve yüzey araştirmalarinin artmasiyla da, bu kaplarin Anadolu'da var-liği ispatlanmiş ve bu kültürlerin gelişim ve yayiliminin yeniden değerlendirilmesi gerekliliği ortaya çikmiştir. Bu çalişmada son yillarda Türkiye sinirlari içinde yapilan kazilarda ortaya çikartilan Hassuna ve Samarra seramiğinin genel bir değerlendirilmesi yapilmaktadir. Abstract: The Hassuna and Samarran pottery, occupying a distinct place among the prehistoric Me-sopotamian ceramics, are the most ancient painted pottery groups of Mesopotamia. In archaeological research, these wares are named after the spots where they were first found, Tell Hassuna and Samarra. Until the last twenty years, according to widespread belief, the distribution of these wares was limited to Central and Northern Iraq. However, recent archaeological research has brought out more sites in the Euphrates and Balikh regions. Thus, the distribution of both pottery groups reached the Mediterranean coast in the West. New research in Turkey proves the existence of these groups in Anatolia, and necessitates a reevaluation of the development and expansion of these cultures. This study is a general evaluation of the Hassuna and Samarra pottery in the recently excavated sites in Turkey.
Anadolu'da Neolitik Dönem Terrazzo Tabanlı Yapılar
ANADOLU PREHİSTORYASINA ADANMIŞ BİR YAŞAM: JAK YAKAR'A ARMAĞAN/ A LIFE DEDICATED TO ANATOLIAN PREHISTORY: FESTSCHRIFT FOR JAK YAKAR, 2020
Since the beginning, humanity has designed living quarters to isolate environmental factors and create safe spaces. For this purpose, they fi rst used shelters that nature provided them with, then simple or advanced buildings that they built for themselves. Some of these buildings served the purpose of sheltering while others have been interpreted as buildings with specifi c functions due to having different architectural applications and special products of material culture. In the Pre-Pottery Neolithic period, the terrazzo technique, which requires complex technical knowledge and which can only be observed to have been deliberately used in the fl oors of certain buildings, shows that humankind is capable of following this complicated procedure. It is necessary to know heat technology to have the technical knowledge in obtaining lime from lime stone and to follow this procedure. Application of burnt lime, which can be frequently observed in South-eastern Anatolia, Northern Syria and by the shores of Eastern Mediterranean during the Pre Pottery Neolithic B period, is considered as the fi rst large scale pyrotechnology. Hydrated lime, which is one of the most interesting inventions of the Neolithic Period, disappears at the end of Neolithic and cannot be seen for millennia. The fl oor in the cult buildings were generally made
Gelibolu'da Bizans Seramikleri ve Ökaristik Ekmek Damgas›
edebiyatdergisi.hacettepe.edu.tr
Çanakkale Bo¤az›, Ege'den Marmara a¤z›na kadar kufl uçumu 65 km. uzunlu¤undad›r. Arkeolojik araflt›rmalarda genelde tek bir co¤rafi karakter olarak de¤erlendirilir ancak üç farkl› co¤rafi karakter gösterir. Erken Bizans Dönemi'nde orta bo¤az bölgesi ön planda iken 11. yüzy›ldan sonra yukar› bo¤az bölgesinin önem kazand›¤›, tarihsel verilerle anlafl›l›r. Ancak tarihsel verilere karfl›n arkeolojik malzeme s›n›rl›d›r. Gelibolu'da inceledi¤imiz eserler; ökaristik ekmek damgas›, lüks kullan›ma ait oldu¤u düflünülen ›s›tma kab› ve iki gruptan oluflan tafl›ma kaplar›, bölgenin Bizans Döneminin anlafl›lmas›na katk› sa¤layabilir; ayr›ca Akdeniz ve Karadeniz aras›ndaki iliflkiler için de önemli veri oluflturabilir.
Anadolu Çömlekçiliğinde Gelenek ve İnanışlar/Traditions and Beliefs in Anatolian Pottery
Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 2020
Pottery production which has a long history in Anatolia has been in existence for thousands of years. It defines the culture of that society with many elements such as eating and drinking habits, social structure, economy, traditions, customs, and beliefs of the society in which it was produced from the oldest productions to the present day. From this aspect, while forming the main study field of archaeology and ethnoarchaeology in the beginning, it became the center of interest in the field of social anthropology, ceramics art, and design with an appreciation of material cultural assets in recent years. In Anatolia, there have been more than a hundred pottery production centers since the beginning of the 1900s. There are many publications about the production in these centers but these publications are limited to technical expression of the process from clay obtaining to firing. However, there are many different and similar traditions and beliefs in every center. The aim of this study is to submit data about tradition and beliefs in Anatolian pottery, to take the attention of the scientists who study ethnology, folklore, anthropology, and sociology fields especially in our country, and to share the information that is thought to contribute these study fields. The study data consists of the literature review and the project titled “The Primitive Pottery Centers Present in Anatolia” which was conducted within the scope of the Dokuz Eylul University Scientific Research Project between the years 2010 and 2015. In this study, it is obtained that there are traditions and beliefs about the emergence of pottery, the divinity of the profession, the importance of the profession, the firing of products, and the usage of products. The data are analyzed in three main titles the traditions and beliefs about the Profession, Firing, and Products. It is seen that there are many traditions and beliefs in the divinity of profession with rumors, maintenance of its continuity, and handing it down to the next generations. In firing, which is one of the most important parts of production, it is seen that the knowledge gained with experience becomes ritual harmonized with beliefs and the products are used as a means of expression in weddings and deaths which are the social dynamics of the community. Keywords: Pot, Pottery, Tradition, Beliefs, Anatolia
Anadolu Kilim Motiflerinin Sofra Seramiklerine Yansıması
İMÜ Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi dergisi, 2021
Öz ''Seramik'', insanlığın yerleşik hayata geçişinden beri var olan ve onun yaşamının vazgeçilmez parçası olmuş bir malzemedir. Bu malzeme kimi zaman endüstriyel bir ürün olarak ortaya çıkarken, kimi zaman da estetik bir sanat eserine dönüşmüştür. Sofra seramikleri özelinde, üretildikleri toplumların kültürlerini yansıttığı bilinen seramiklerin, teknolojik olanakların gelişmesi ile birlikte dekor tasarımları ile formlarında kayda değer bir çeşitlilik göstermiştir. Seramik, Dünya genelinde rekabet gücü yüksek bir üretim sektörüdür. Sofra seramiklerinin bu rekabetçi ortamda önemli bir konumda olduğu söylenebilir. Sofra seramiği sektöründe Türkiye, maalesef her geçen yıl rekabet gücünü yitirmektedir. Bu olgunun incelenmesi ve sektördeki bu rekabetçi ortamda iyileştirme adına yapılabileceklerin ortaya konulması bir ihtiyaç olarak kabul edilmiştir. Bu genel probleme bağlı olarak özgün alternatif tasarım örneklerinin oluşturulması da hedeflenmiştir. Araştırma kapsamında Anadolu kilimlerinden esinlenilerek oluşturulan özgün dekor tasarımları incelenmiştir. Buna göre Anadolu kilimlerinin üzerindeki sembolik değeri olan motifler ele alınmış ve göstergebilimsel açıdan analiz edilmiştir. Yapılan inceleme ve analiz sonrasında, rekabetçi bir ortam olan bu sektörde tutunabilme ve ilerleme adına yerel kültür ürünlerinden biri olan Anadolu kilim motiflerinin, sofra seramiklerine uygulanabilirliği üzerinde durulmuş, eskizler oluşturulmuş ve daha sonra belirli formlar üzerine bu tasarımlar uygulanmıştır. Tasarımlarda merkezi kompozisyon anlayışı yanında, açık kompozisyon veya kesit almaya dönük bir yaklaşım sergilenmiş ve bu yol ile özgün ürünler oluşturulmuştur. Araştırma kapsamında oluşturulan özgün dekor tasarımları hikâyeleştirilerek anlamsal bakımından ürünlere derinlik kazandırılmaya çalışılmıştır.
Eski Anadolu'da kuvars taşı işlemeciliği
ye en derin saygılarımla, Arkeolojik kazı çalışmaları sırasında, dönemlerine uygun olarak kil, taş, kemik, ahşap, maden veya camdan yapılmış nesneler ele geçmektedir. Taştan yapılan malzemeler gözden geçirildiğinde, bazı eşya ile takıların yapımında, değerli ve yarı değerli taşların kullanıldığı görülmektedir. Değerli ve yarı değerli taşlar, ustalarca zamanın isteklerine ve aletlerin verdiği ölçüde, yani işleme olanaklarına bağlı olarak işlenmiştir. Değerli taşlar olan elmas, yakut, safir, zümrüt, topaz, beril ise, hem işlenmesi zor, sert hem de nadir bulunan taşlardır ve genellikle Helenistik çağdan itibaren işlenmeye başlanmışlardır.