Tekvîn ve Mükevven, Nûreddîn es-Sâbûnî (original) (raw)
Ehlü'l-Hak şöyle dedi: Allah Teâlâ'nın sıfatlarının tamamı ezelî, kadîm ve bâkidir. Bunların hepsi, O'nun zâtının sıfatlarıdır. Felâsife, Mu'te-zile ve Neccâriye'nin tamamı ise, sıfatın Allah'ın zâtıyla asla kaim ol-mayacağını düşündüler ve tekvîn, ihyâ (diriltmek) ve imâte (öldürmek) sıfat-larının aynı şekilde Allah'ın zâtıyla kaim olmadığını öne sürdüler. Eş'ariye, sıfatlar arasında bir ayrım yaparak şöyle dedi: İlim, kudret, irâde gibi zât sı-fatları, kadîm olup Allah'ın zâtıyla kaimdir. Tekvîn, tasvîr, ihyâ ve imâte gibi fiil sıfatları ise hâdistir, Allah'ın zâtıyla kaim değildir. Sonra bunlar tekvîn sı-fatı hakkında aralarında ihtilâf ettiler: Eğer tekvîn sıfatı Allah'ın zâtıyla kaim değilse, mükevvenin aynı mıdır, yoksa gayrı mıdır? Eş'arî, tekvînin mükev-venin aynı olduğunu iddia etti. Mu'tezile'den bir grup ise tekvînin mükev-venden başka bir mânâ olduğunu ileri sürdü, ancak onun mahallinde ihtilaf ettiler. Ebü'l-Hüzeyl: " Tekvîn, mükevvenle kaimdir " ; İbnü'r-Ravendî ve Bişr b. el-Mu'temir ise " Tekvîn bir mahalde değildir " (lâ-fî mahallin) dedi. Kerrâmiye'nin tamamı, " Tekvîn mükevvenden başkadır, ancak hâdistir ve Allah'ın zâtıyla kaimdir " dedi. Onların nezdinde Allah Teâlâ beşerî bir mânâ ile nitelenebilirdi. Ebü'l-Hüzeyl, İbnü'r-Râvendî ve onlara muvâfakat edenler şöyle dediler: Allah Teâlâ ezelde hâlik, râzık, muhyî ve mümît olmakla nite-lenemez ki halkı ihdâs etsin. Kerrâmiye'ye göre O, hâlik olmakla, ancak hâli-kiyyet anlamında nitelenir, bu ise yaratmaya kâdir olmaktan ibarettir. Peki, O, ezelde mürîd ve mütekellim olmakla nitelenir mi nitelenemez mi? Eş'ariye'de ezelde bu ikisiyle nitelenir. Mu'tezile'de ise nitelenemez. İşte bu-rada zât sıfatları ile fiil sıfatları arasını ayıran şeyin tanımında onlar arasın-da ihtilâf meydana gelmiştir. Mu'tezile dedi ki: Hakkında nefy ve ispâtın söz 1 Çev. Hayrettin Nebi Güdekli. Kaynak: Nûreddîn es-Sâbûnî, el-Kifâye fi'l-Hidâye (nşr. Muhammed Aruçi), Beyrut: Dârü İbn Hazm, 2014, s. 135-147. Not: Tercüme esnasında metne yaptığımız ilave-ler köşeli parantezlerle gösterilmiştir.