Halide Edip Adıvar'ın Hikâyelerinde Milli Mücadele'yi Yaşayan Kadınlar (original) (raw)

Milli Mücadele Dönemi Kadın Edebiyatında Halide Edip Adıvar’ın Kaleminden Kadın Direnişinin Yansımaları

Milli Mücadele Dönemi Kadın Edebiyatında Halide Edip Adıvar’ın Kaleminden Kadın Direnişinin Yansımaları , 2023

Feminist yazın, Türkiye'nin milli mücadelesi sırasında Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde ateşlenen en önemli kültürel ve yaratıcı hareketlerden biriydi. Kadınların edilgin ve evle sınırlı olduğu şeklindeki geleneksel görüşe, Osmanlı İmparatorluğu'nun her yerinde kadınların kamusal alana aktif katılımı düşüncesi meydan okumuştur. Türkiye'deki feminist hareketin kökeni 19. yüzyıla dayanmaktadır, ancak asıl çıkış noktası I. Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve Atatürk'ün Türk kadınına verdiği destektir. Eğitim, gelecek nesilleri modernleştirmek için hayati olarak görülen kadınların bağımsızlığının ve kadının modernleşmesinin anahtarı olarak görülmüştür. Ülkemizdeki 19. yüzyılın sonlarına kadar uzanan mevcut bir feminist hareket, ulusal mücadele boyunca feminist yazının ortaya çıkmasına katkıda bulunmuştur. Dönemin en etkili yazarlarından biri olan Halide Edip Avar'ın yapıtlarında Osmanlı kültüründeki toplumsal cinsiyet rolleri normları sorgulanmaktadır. Ateşten Gömlek ve Vurun Kahpeye adlı eserleri, ülke vatandaşlarının gururunun ve cesaretinin simgesi olmuştur Mevcut araştırma, Türkiye'de Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki ülkenin devrimci dönemi olan milli mücadele döneminde feminist yazınının en önemli yazarlarından olan Halide Edip Adıvar’ın Ateşten Gömlek ve Vurun Kahpeye eserlerinin milli mücadele kadın direnişine yaptığı katkıyı incelemektedir. Araştırmada romanlardan milli mücadenin kadın direnişi yansımalarını dile getiren örnekler verilmiştir. Çalışma, kadınların kaygılarını ve isteklerini ifade etme aracı olarak feminist yazının işlevini vurgulamakta ve milli mücadelenin Türk kültüründeki kültürel ve yaratıcı ifadeler üzerindeki etkisinin altını çizmektedir.

Milli Mücadele Dönemi Yazarlarından Halide Edip Adıvar, Reşat Nuri Güntekin ve Y

Uluslararasi Kibris Universitesi Fen-Edebiyat Fakultesi

Yaban (1932) adlı romanları incelenmiştir. Çalışmanın kuramsal ardalan bölümünde ise Marksist Ekonomi Politik Yaklaşıma değinilmiş ve bu bağlamda popüler kültür tartışması yapılmıştır. Çalışmada, popüler kültürün belirleyicisinin üretim anındaki siyasal ve ekonomik ilişkiler olduğu görüşü temel alınmıştır. Ve bu bağlamda, Milli Mücadele Dönemi popüler kültür içerik özellikleri dönemin sosyo-kültürel ve ekonomik yapısı doğrultusunda değerlendirilmiştir.

Halide Edip Adıvar’ın İlk Dönem Romanlarında Muhafazakâr Kadınlar

International Journal of Languages’ Education and Teaching, 2019

Değişim süreçlerinde ortaya çıkan bir kavram olarak muhafazakârlık, değişime radikal bir karşı çıkıştan ziyade belli başlı ilkelerle uyum sağlamayı esas alan bir düşünce üslubudur. Modernleşmeyi kendi tecrübelerinin ötesinde taklit yoluyla hayata geçiren Batı dışı toplumlar, kendi geleneksel değerleriyle Batı’dan aktarılan yenilikler arasındaki çatışmaları muhafazakâr bir yaklaşımla sentezlemeye çabalar. Türk modernleşmesinin de böyle bir tavırla başlayıp bugünlere uzandığını söylemek mümkündür. 1884 doğumlu Halide Edip Adıvar, Osmanlı İmparatorluğundan Türkiye Cumhuriyetine geçiş sürecindeki en büyük kırılmalara şahit olmuş bir kadın aydın olarak siyasi ve sosyal anlamda hızla Batılılaşan Türk toplumunun çatışmalarına hemen her sahada çözüm üretmeye çalışmıştır. Yetişme koşulları itibariyle muhafazakâr bir kimlik kazanan Halide Edip, kadın algısının değiştiği dönemde yazı hayatına başlamış ve modernleşmeyi bilhassa kadının dönüşümüne dair bir mesele olarak yorumlamıştır. O, modernleşmeyle birlikte kadının bireyleşmesi, sosyal/siyasal hayata katılımı gibi meseleleri gündeme getirmiş, diğer taraftan yenileşen kadının aynı zamanda aile içindeki geleneksel rollerini muhafaza etmesi gerektiği görüşüyle ideal bir Doğu-Batı sentezi kurmayı amaçlamıştır. İlk dönem romanlarının kadın karakterlerini bu çizgide kurgulayan Halide Edip, modernleşmeyle değişen kadın algısına yön vermeye çalışmıştır. Bu çalışmada Halide Edip’in kadın merkezinde gelişen Raik’in Annesi, Seviyye Talip, Handan ve Yeni Turan adlı romanlarındaki kadın karakterler dikkate alınarak Batılılaşma sonrası değişen kadının ne ölçüde bireyleşebildiği, bu sürecin gelenekle hangi noktalarda çatıştığı tartışılacak ve yazarın alternatif olarak idealize ettiği kadınların muhafazakâr düşünceyle ilişkisi değerlendirilecektir. Anahtar Kelimeler: Türk modernleşmesi, muhafazakârlık, Halide Edip Adıvar, roman, karakter, yeni kadın.

Muharrire Hanım: Halide Edip Adıvar'ın Gazete ve Dergi Yazıları

Muharrire Hanım: Halide Edip Adıvar'ın Gazete ve Dergi Yazıları, 2020

Halide Edip’in 1925 yılında Türkiye’den ayrılmadan önce yazılmış ve Osmanlıca mecmualarda yayınlanmış makaleleri, bu çalışmada bir araya topanmaktadır. Halide Edip’in Siyaset, eğitim, kadın hakları, tarih, edebiyat ve sanat gibi pek çok konuda düşünce ve his dünyasını yansıtan bu yazılar, onun kurgusal unsurlar üzerinden tanıdığımız fikirlerine doğrudan nüfuz etme imkânı sunmaktadır. Halide Edip, who has known mostly for her novels, also has articles published in various newspapers and magazines. Her articles published before leaving Turkey in 1925 in various Ottoman magazines are collected together in this book. Her world of thought and feeling on many subjects such as politics, education, women's rights, history, literature, and art comes to light in these articles. This book will offer the opportunity to penetrate directly into the ideas of Halide Edip. Yazar: Merve Balcı Editör: Burhan Çağlar

Muhafazakâr Modern Medeniyet Projesinin Kadın Mimarı: Halide Edip Adıvar

KEBİKEÇ, 2011

Halide Edip, İkinci Meşrutiyet’ten çok partili döneme uzanan batılılaşma projelerinin batının imgesinin durmadan değişmesine bağlı olarak yeniden-kurulduğu bir döneme ait, bireyselliği ve istikrarı bağdaştırmaya dönük çabalarıyla öne çıkan kendine özgü bir kişilik olarak değerlendirilmelidir.

MİLLÎ MÜCADELE DÖNEMİ'NDE (1918-1923) GÜNEYDOĞU ANADOLU'DA KADINLAR

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ’NDE GÜNEYDOĞU ANADOLU'DA KADINLAR, 2021

Türk kadını, Millî Mücadele süresince ülkenin dört bir tarafında erkeklerden geri kalmayarak önemli uğraşlarda bulundu. Demokrasi ve huzur getirme adına Batılı emperyal güçlerin yaptığı haksızlıkları dünyaya duyurmak için tertip edilen mitinglere katıldı. Yaşanılan zulümlere dikkat çekmek için ilgili makamlara protesto telgrafları çekti. Cepheye çeşitli malzemeler taşıyarak ordunun lojistik ihtiyaçlarını karşıladı. Hatta bazı zamanlar düşmanla yüz yüze geldi. Buradan hareketle, söz konusu evrede Güneydoğu Anadolu’daki kadınların bir bölümü de Müdafaa-i Hukuk ruhuna yakışır biçimde vatanın bağımsızlığı için ciddi anlamda gayret gösterdi. Diyarbakır, Kilis, Siirt, Antep ve Urfa’da binlerce kadın, işgallerin kınandığı mitinglerde saf tuttu. Urfa-Viranşehir ve Diyarbakır-Silvan’dan kadınların yolladığı telgraflar bölgedeki milliyetçi kitlenin hissiyatlarına tercüman oldu. Bu sırada Antep’ten Van’a kadar uzanan alanda kadınlara yapılan işkence ve tecavüzler, Batı Anadolu’daki hemcinslerinin yaşadıklarından pek farklı değildi. Bütün bu olup bitenler esnasında gözünü budaktan sakınmayan kimi kadınlar doğrudan cepheye yardıma koştu. Onların bu cesareti erkeklere de örnek teşkil etti. Ulusal direniş yıllarında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki kadın gayretinin ilk defa bir bütün halinde irdelendiği bu araştırmada, hiç gündeme getirilmemiş veya çok az dillendirilen şahsiyetlere değinildi.

Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında Halide Edip Adıvar ve George Bernard Shaw’un Eserlerinde Kadın Karakterlerin Görünümleri.

Representations of Female Characters in the Works of Halide Edip Adıvar and George Bernard Shaw: A Comparative Literature Study, 2022

In this study, the similarities between the world view of Halide Edip Adıvar and George Bernard Shaw, the reflections of these similarities on their understanding of art, themes of their works and the role of their heroines, will be discussed. The similarities of the female characters reflected in their works will be evaluated within the scope of comparative literature. It’s possible to say that the two authors of the world literature tried to draw a strong, independent and combative woman image through the female characters they created, and convey their messages from local to universal values through the heroines in their works. The origin of similar and common images of women is mostly hidden in the life experience of both authors and their way of world view. The reflection and roles of similar female characters in the works of these two writers belonging to different genders and cultures in different contexts, are modern and innovative, far from the traditional female portrait., The world views and roles of modern women in the works of both authors will be emphasized within such formation, which could be elucidated as a rebellion against tradition and social codes, and a guiding attitude from another standpoint.