ÖĞRETMEN YETİŞTİRME PROGRAMLARINDA YER ALAN ÖĞRETMENLİK UYGULAMALARINA KARŞILAŞTIRILMALI BİR BAKIŞ: TÜRKİYE VE OECD ÜLKELERİ ÖRNEĞİ (original) (raw)

TÜRKİYE'DE VE BAZI AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDEKİ ÖĞRETMEN YETİŞTİRME UYGULAMALARININ KARŞILAŞTIRILMALI OLARAK İNCELENMESİ (ALMANYA, FİNLANDİYA, FRANSA, İNGİLTERE VE TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Bu çalışma, Türkiye'deki öğretmen yetiştirme süreci ve uygulamaları ile Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde güçlü ekonomiye sahip olan Almanya, Finlandiya, Fransa ve İngiltere'deki öğretmen yetiştirme sistemlerini karşılaştırmalı olarak incelemeyi amaçlamıştır. Bu ülkelerdeki öğretmen yetiştirme politikaları ve uygulamaları, eğitim programları, öğretmen yetiştiren kurumları, öğrencilerin öğretmen yetiştirme programlarına kabul koşulları, öğretim süreleri, öğretmenlik uygulamaları, öğretmenlik mesleğine atanma koşulları ve öğretmenlik mesleğinin statüleri incelenerek Türkiye'deki mevcut durumla karşılaştırılmış ve değerlendirmeler yapılmıştır. Bu sebeple, çalışmada betimsel tarama modeli kullanılmış ve araştırma verileri literatür taraması yapılarak elde edilmiştir. Verilerin toplanması aşamasında; Almanya, Finlandiya, Fransa, İngiltere ve Türkiye'de uygulanmakta olan öğretmen yetiştirmeyle sistemleriyle ilgili tez, kitap, dergi, makale gibi basılı bilimsel kaynaklardan yararlanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler araştırmanın amaçları doğrultusunda belirlenen kriterlere göre betimsel analiz yaklaşımı kullanılarak çözümlenmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara göre, Fransa ve Türkiye'nin öğretmen yetiştirme programlarında konu alanı bilgisi ve eğitimi ön plandayken; Almanya, İngiltere ve özellikle Finlandiya'da öğretmenlik uygulamalarının programın büyük bir kısmını oluşturduğu görülmüştür.

FİNLANDİYA ve TÜRKİYE’DE YABANCI DİL ÖĞRETMENİ YETİŞTİRME: ÖĞRETMENLİK UYGULAMASINA KARŞILAŞTIRMALI BİR BAKIŞ

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2019

İyi bir öğretmen yetiştirme sistemi kuramsal bilgi ve uygulamayı bir araya getirmelidir ve öğretmenlik uygulaması nitelikli öğretmenler yetiştirmede önemli bir role sahiptir. Türkiye ve Finlandiya'daki İngilizce öğretmeni yetiştirme sisteminin öğretmenlik uygulaması kısmını karşılaştırmak ve Türkiye için önerilerde bulunmayı amaçlayan bu çalışma bir karşılaştırmalı eğitim araştırmasıdır. Finlandiya'da öğretmenlik uygulaması dört dönemi kapsarken, Türkiye'de bu süreç sadece iki dönem sürmektedir. Süreleri farklı olsa da her iki ülkede de kısıtlı sorumluluk ile danışman öğretmenin sistemli gözetimi altında gözlemler yaparak başlayan öğretmenlik uygulaması süreci kısa öğretim uygulamaları yaparak devam eder ve öğretmen adayının sınıf içi sorumluluğunun arttırılarak düzenli ve uzun süreli uygulamalar yapmasıyla sona erer. Finlandiya'da öğretmenlik uygulaması eğitim fakültelerine bağlı uygulama okullarında, Türkiye'de ise belli kriterleri sağlayan herhangi bir okulda yapılmaktadır. İki ülkenin öğretmenlik uygulaması arasındaki önemli farklardan birisi budur. Finlandiya ve Türkiye'de benzer şekilde öğretmenlik uygulamasının dört bileşeni öğretmen adayının kendisi, diğer öğretmen adayları, eğitim fakültesindeki danışman öğretim üyesi ve okuldaki danışman öğretmendir ve her iki ülkede de bu dört bileşenin arasındaki etkileşimin ve iletişim en iyi şekilde sağlanması gerektiğine vurgu yapılmaktadır.

AVRUPA BİRLİĞİ'NDE ÖĞRETMEN YETİŞTİREN YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI İLE TÜRKİYE'DE ÖĞRETMEN YETİŞTİREN YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARININ KARŞILAŞTIRMALI İNCELENMESİ

Kir E., Kir E. , "Avrupa Birliği’Nde Öğretmen Yetiştiren Yükseköğretim Kurumları Ile Türkiye’de Öğretmen Yetiştiren Yükseköğretim Kurumlarının Karşılaştırmalı İncelemesi", 2011

Avrupa Birliği toplam 27 üye ülkeden oluşmaktadır. Birlik aynı zamanda 4 ülke ile de adaylık müzakerelerini yürütmektedir (http://europa.eu/about-eu/member-countries/index\_en.htm). Bu ülkelerden birisi olan Türkiye resmi tam üyelik müzakerelerine 2005 yılında başlamış ve bu tarihten sonra Avrupa Birliği ile uyum sürecine girilmiştir. Bu süreç yükseköğretim faaliyetlerini de doğrudan etkilemektedir. Bu amaçla, Avrupa Birliği’ne üye beş ülke ile Türkiye’nin öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumları karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamında kurucu üye olması nedeni ile Almanya (1951) 1, Birliğin 3. genişleme sürecinde üyeliğe kabul edilen İspanya (1985), 4. genişleme sürecinde kabul edilen Finlandiya (1995), 5. genişleme sürecinde kabul edilen Macaristan (2003) ve Polonya (2003) örnekleri incelenmiştir. Bu incelemeler ışığında ülkeler arasında çeşitli sonuçlara ulaşılmış ve Türkiye için öğretmen yetiştirme önerileri getirilmeye çalışılmıştır. Çalışma sonuçlarının öncelikle yükseköğretim kurumu ve öğretmen yetiştiren kurumların niteliklerinin arttırılmasına, öğretmen adayları ve öğretmen eğitimcilerinin yeterliliklerinin geliştirilmesine ve Avrupa Birliği sürecinde eksiklerin giderilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

ÖĞRETMENLİK UYGULAMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Bu araştırmada 2005 yılından beri yürürlükte olan öğretmenlik kariyer basamaklarından uzman öğretmenlik uygulamasını okul yöneticilerinin görüşlerine göre değerlendirmek amaçlanmıştır. Araştırma nitel bir araştırmadır ve veriler nitel araştırma yöntemlerinden görüşme yöntemiyle elde edilmiştir. Verileri toplamak için araştırmacılar tarafından uzman görüşleri doğrultusunda geliştirilen ve uzman öğretmenlik uygulamasına ilişkin 6 sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2012-2013 eğitim öğretim yılında değişik eğitim kademelerinde (okul öncesi, ilk, orta ve lise) görevli okul yöneticileri oluşturmaktadır. Okul yöneticileri uzman öğretmenlik uygulamasına pekte sıcak bakmadıkları ve uzman öğretmenlerin seçiminde uygulanan kriterleri yeterli bulmadıklarını belirtmişlerdir. Bununla birlikte okul yöneticileri uzman öğretmenlik uygulamasının öğretmenlerin kendilerini yetiştirmelerine katkı sağladığını ancak ücret artışlarının uzman öğretmenlik için en önemli özendirici faktör olduğu görüşündedirler. Okul yöneticilerinin uzman öğretmenlerden özellikle eğitim-öğretim çalışmalarında rehberlik ve yol göstermede aktif rol almalarını ve deneyimlerini alana yansıtmalarını, alanlarında yetkin ve yeterli olmalarını ve mesleki mevzuat konularına hakim olmalarını bekledikleri söylenebilir. Okul yöneticileri; uzman öğretmenler belirlenirken alan bilgisi, mesleki kıdem, katıldığı proje ve yarışmalar, referansları, üst yönetim kararları, yüksek lisans, alınan ödül ve cezalar, katıldıkları hizmet içi eğitimler, iletişim becerisi, komisyon ve çalışmalarda rol ve görev alma, pedagojik formasyon, çocuk gelişimi gibi alanların da göz önünde bulundurulması gerekliliğini vurgulamışlardır.

TÜRKiYE'DE İLKÖĞRETiMDEN ORTA ÖĞRETİME GEÇİŞİN DÜZENLENMESi ÜZERİNE DÜŞÜNCELER VE GELİŞMİŞ ÜLKELERDEN ÖRNEKLER

Tiirkiye' de orta ogretimin saghkh, akilc1 ve tilkemizin ekonomik, sosyal, siyasal ve kiilttirel yap1sma uygun bir yap1lanma gostennedigi egitim ve bilim c;:evrelerince uzun y1llardir tart1~1lmaktadir. Ozellikle son 30 y1ldir, her y1l artan bir oranda glinliml.ize gelen, "yi.iksek ogretime gec;:i~" sorununun odagmda da hep orta ogretimin yap1sal bozuklugu yer almaktad1r. Oysa orta ogretimdeki yap1sal bozuklugun temelinde de ilkogretimden Orta ogretime gec;i~teki dlizensizlik yatmaktadlf. Ti.ibitak'm bir raporunda da belirtildigi gibi, ulkemizin, halihazirda, ciddi bir egitim c;ilanaz1 ile kar91 kar91ya oldugu neredeyse totolojik bir gerc;ek olarak kar~1m1zda bulunmaktadir.

TÜRKİYE'DE ÖĞRETMEN YETİŞTİRME PROGRAMLARININ TARİHÇESİ VE SORUNLARI

Bu çalışmada, Türkiye'de uygulanmakta olan öğretmen yetiştirme programlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Çalışma günümüzdeki programların toplumsal beklentileri ve ihtiyaçları karşılamada ne kadar başarılı olduklarına ilişkin araştırmalar içermektedir. Bu çalışma, konuya öncelikle kronolojik çerçevede bakış açısı getirmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kurulan eğitim kurumları öğretmen yetiştirme programlarının gereksinimlerini karşılamadaki etkinlikleri yönüyle sorgulanmaktadır. Öğretmen yetiştirme programları, temelde 'cumhuriyet öncesi dönem, erken cumhuriyet dönemi ve güncel dönem' olarak üç başlık altında incelendikten sonra günümüzdeki durum 'öğretmen yetiştirme programlarının bugünü' başlığı altında irdelenmektedir. Eğitim politikalarının, toplumun sosyal gereksinimlerinin yanı sıra siyasi tercihlerine göre de değişiklik gösterme eğiliminde olduğu açıktır. Eğitim tarihimizde derin bir etkisi olan 'Köy Enstitüleri' bu varsayımın önemli bir yansımasıdır. Çalışma, tarihsel değerlendirmenin bir adım ötesine geçerek 1994-1998 yılları arasında Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Dünya Bankası işbirliğiyle gerçekleştirilen yenilik çalışmalarına da uzanmaktadır. Yükseköğretim sistemine ve öğretmen yetiştirme programlarına pek çok yenilikleri ve yenileşmeleri getirmesine rağmen, bu yenileşme projesi bazı açılardan eleştirilmektedir. Örneğin, eğitim bilimleri lisans programlarının kapatılması bu eleştiriler arasındadır. Ülkemizde uygulanan öğretmen yetiştirme programlarının diğer ülkelerin uyguladığı programlarla karşılaştırıldığı bazı araştırmalara da değinilmektedir. Çalışmanın son bölümü, tanımlanan sorunlara genel çerçevede bazı çözüm önerileri sunmaktadır. Çalışma ülkemizde yenilikçi ve çağdaş bir öğretmen yetiştirme programı oluşturulması için dikkate alınabilecek bazı çıkarımlar sunmaktadır.