Başkurt Mitolojik Destanlarının Söz Varlığı (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi) (original) (raw)
Related papers
Türk Söylence Mitoloji Sözlüğü
Türk Söylence Mitoloji Sözlüğü
Kızıl renkli giysileri olan, kızıl gözlü bir adamdır. ALAHÇIN: Yaşam Tanrıçası. Doğaya can verir. Yeşillik alanlarda rüzgar olup gezer. Bataklık bölgelerde dolaşır. ALANKOVA: Moğolların Soy Annesi. Gece çadırının penceresinden içeriye parlak bir ay girmiş gebe bırakmıştır. ALASIĞIN: Kutsal Geyik. Bazı Türk, Moğol ve Macar boyları, soylarının bu kutlu varlıktan türediğine inanırlar. ALAŞA: Kazakların Soy Atası. Alaş boyunun kurucusu ve Kazakların atasıdır. O yüzden savalarda Alaş! diye bağırılırdı. ALAZ: Ocak Tanrısı. Ülker burcunun altı yıldızı göğün altı deliğidir ve oradan sıcak hava üfler. Böylece yaz gelir. ALAZLAMA: Ateş Tedavisi. Hastalıkları ateşle tedavi etme. Kırmızı bir bez parçası yakılıp hastanın etrafında dolaştırılır. ALBAN: İntihar Ruhu. İntihar edenlerin ruhlarıdır. İnsanları intihar etmeye zorlarlar. ALBASMA: Ruh Çarpması. Albıs'ın (Alkarısı'nın) neden olduğu ruh hastalığına yakalanmak. Boğucu sıkıntı. ALBASTI: Ruh Çarpması. Albıs'ın (Alkarısı'nın) neden olduğu ruh hastalığı. Hasta tedavi için "Al Ocağı"na götürülür. ALBIS: Cadı. Albastı'ya neden olan kızıl renkli varlık. Çirkin, gözleri kanlı, uzun tırnaklı, çok kuvvetlidir. ALCI: Şeytan Kovucu. Albıs'ı kovma yeteneği olan, Albastıyı tedavi edebilen kişi. Al Ocağının piridir. ALDAÇI: Ölüm Tanrısı. İnsanların canlarını alır. Uzun kara giysileri ve kara bir atı vardır. Görünümü korku vericidir.
Başkurt Destanlarinda Olağanüstü Ti̇pler
İdil-Ural araştırmaları dergisi, 2022
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License • SEYFULLAH YILDIRIM-YUSUF KENAN BEZGİN 306 because they carry traces and layers from historical events. Epics are a bridge established between the past and the future, as they witness the philosophy of life, traditions and customs of the society they belong to, in short, the cultural course of that society in the historical process.Through epics, we can trace the stages of the formation and development process of some events that occur in the society, through epic heroes, because all the good or bad characteristics of the hero are given by the people in which the epic lives. At this point, epics represent the basic values and hero type accepted by the public. The heroes of the epics, one of the most common types of the Bashkirs' oral literature, are also in the position of type and act together with various motifs according to the characteristics of the period in which they were formed.Based on the types in the Bashkir epics, it is possible to make inferences about their worldview, historical and cultural texture. Since it has a rich subject and motif content, this inference has been tried to be made from the epics of Ural Batır, Akbozat and Zayatülek and Hıvhiliv.
34. Başkurt mitolojik destanlarında hayvanlarla ilgili kelimelerin tasnifi üzerine
Dünya coğrafyasında büyük bir alana yayılmış olan Türk Dili, birbirlerini mukayese ettiğimizde çeşitli fonetik ve ekleşme bilgisi özellikleri bakımından morfo-fonetik denkliklerle takip edebildiğimiz şive ve lehçeleri içine alan, cihet olarak Doğu, Batı ve Kuzey; kavmî olarak Karluk, Oğuz ve Kıpçak diye adlandırılan gruplardan oluşur. Türk dilinin kuzey şive grubu içerisinde Tatar ve Kazak Türkçeleri arasında bir geçiş Türkçesi özelliği gösteren Başkurt Türkçesi de Türk dilinin modern bir şivesi olarak tarihî gelişimini; halk şarkıları, destanlar, hikâyeler gibi halk edebiyatının sözlü ürünleriyle başlatmıştır. Destanlar, Başkurt sözlü geleneğinde kobayır, yır, irtek biçimlerinde adlandırılır. Türk destan geleneğinde karşılaşılan ifadeler, Başkurt destanlarında da benzer şekilde yer almaktadır. Bir dilin söz varlığının farklı açılardan ele alınması toplumların kültürel ve sosyolojik hayatlarını gözler önüne sermek bakımından tanıtıcı nitelikte olabilir. Türk milletinin edebiyat, folklor, sosyal ve ekonomik hayatının her aşamasında hayvanların, hayvan kültürünün ayrıcalıklı bir yeri olması; bu milletin yıllardır tabiatla iç içe yaşamasının doğurduğu zengin bir kültürün doğal neticesidir. Söz varlığı çalışmalarının millet hayatındaki tanıtıcı yönü gereği, bu çalışmada mitolojik destanlar, hayvan adları ve ilgili kelimeler bakımından ele alınacak, kelimeler kavram alanlarına göre tasnif edilip isim ve fiil başlıkları altında kullanım sıklıklarıyla birlikte gerektiğinde tarihten günümüze mukayese yöntemiyle değerlendirilecektir. Yer yer ilgili madde başı, Eski Türkçe ve Anadolu Ağızları içerisinde, varsa geçirdiği anlam değişmeleri ve fonetik değişimler bakımından da dikkatlere sunulacaktır. Bu sayede, uzun yıllardır doğa ile iç içe yaşamış Türk milletinin hayvancılık kültürünü destanlar bakımından da gözler önüne sermek amaçlanmaktadır.
Ettirgen Çatının Başkurt Türkçesindeki Durumu Üzerine
Ettirgen çatı eylemin bir başka özne tarafından yapılması ya da yapılmasına vasıta olmasıdır. Türkiye Türkçesinde ettirgen çatı yaygın olarak -(I4 )r-, -DI4 r-, -(I4 )t- ekleriyle oluşturulur ve eklendikleri fiil kök veya gövdelerine işi ve oluşu bir başka özneye aktarma söz konusudur. Başkurt Türkçesinde de ettirgen çatının işlevi aynı olmakla beraber yökmetüv yünelĕşĕ “yükletme yönelişi”, -dır-, -dĕr-, -dor-, -dör- , -tır-,-tĕr-, -tor-, -tör- , -źır-, -źĕr- , źor-, -źör-, -ġar-, -ġer-, -ḳar-, -ker-,-ḳıź-, - kĕź-, -ḳoź-, -köź-, -ġıź-, -gĕź-, -ġoź-, -göź-, -hĕt-, -r-, -ar-, -er-, -ĕr-, -ır-, -or-, -ör-, -t-, -(ı)t-, -(ĕ)t-, -(o)t-, -(ö)t-, -(a)t-, -(ĕ)t-,-z- ekleri ile yapılmaktadır. Türkçede bir sözcüğün çeşitli anlamlarda kullanılabildiği gibi ettirgen çatılarda oluşturduğu görülmektedir. Yukarıda verilen eklerle ettirgen çatının belirtilmesi dışında, yalnız anlamca ettirgen çatıların varlığından da söz etmek mümkündür. Bu çalışmada Başkurt Türkçesinde ettirgen çatı ve çatının oluşmasını sağlayan diğer faktörler incelenerek Türkiye Türkçesiyle mukayese edilmiştir.
İlkin Söz vardı, der Kitap. Bunu Platon duysa, söz mü, hangi söz, diye sorar. Çünkü eski Yunan dilinde söz kavramını vermek için bir değil, üç sözcük vardır: Biri "mythos", öbürü "epos", üçüncüsü "logos". Mythos söylenen veya duyulan sözdür, masal, öykü, efsane anlamına gelir. Ama mythos'a pek güven olmaz, çünkü insanlar gördüklerini, duyduklarını anlatırken birçok yalanlarla süslerler. Bu yüzdendir ki Herodot gibi bir tarihçi mythos'a tarih değeri olmayan güvenil mez söylenti der, Platon gibi bir filozof da mythos'u gerçeklerle ilişkisiz, uydur ma, boş ve gülünç bir masal diye tanımlar. Epos daha değişik bir anlam taşır: Belli bir düzen ve ölçüye göre söylenen, okunan sözdür, epos insana tanrı ar mağanıdır, güzelim süslü sözleri bir araya getirerek büyüler dinleyicilerini bir ozan. Ozanın sözünü tanımlayan epos böylece şiir, destan, ezgi anlamına gel miş ve o gün bugün epik ve epope diye Batılı dillerin hepsinde yerini almıştır. Mythos'la epos arasında ilkinden bir yakınlık vardır, mythos söylenen sözün, anlatılan öykünün içeriği ise, epos da onun doğal olarak aldığı ölçülü, süslü ve dengeli biçimidir. Epos ne kadar güzelse, mythos o kadar etkili olur, epos'la mythos'un bu başarılı evlenmesidir ki, ilkçağdan kalma efsanelerin ürün vere ve re günümüze dek yaşamasını ve mythos kavramının çağlar ve uluslararası bir ni telik kazanarak ölmezliğe kavuşmasını sağlamıştır.
Bir toplumun temelini teşkil eden erkek ve kadın, o toplumun din, dil, kültür, ahlak, vb. yapısında da temel teşkil eder. Türk toplumunda kadının yeri oldukça önemli olmakla birlikte zaman zaman erkeğe oranla ikinci planda kaldığı görülmektedir. Bununla birlikte, Türk dilinin genel söz varlığı içerisinde "kadın" ile ilgili kelimeler oldukça önemli bir orana sahiptir. Genel Türkçeye paralel olarak Başkurt Türkçesinde de durum değişmemekte; söz varlığı içerisinde "kadın" ile ilgili kelimeler geniş bir yer tutmaktadır. Çalışmada "kadın" ile ilgili söz varlığı Başkurt Türkçesi sözlüklerinden taranmak suretiyle tespit edilmiştir. Tespit edilen kelimeler anlamları ve görevleri bakımından sınıflandırılarak genel Türkçedeki yerleri açısından değerlendirilmiştir. • ANAHTAR KELİMELER Başkurt Türkçesi, Kadın, Söz varlığı, Adbilim • ABSTRACT Men and women, underlying the society, is the base for religion, language, culture, ethics of the society. Although women have an important place in Turkish society, it may be sometimes observed that they have secondary importance with regard to men. Besides, vocabularies related to women in Turkish Language have an important proportion. In Bashkir Turkish, this doesn"t change, being in harmony with general Turkish. Vocabularies related to women have a wide coverage. In the study, vocabularies related to women are determined by scanning the Bashkir Turkish dictionaries. Afterwards, these words are classified according to their meanings and functions, and they are evaluated about their place in comparison with general Turkish Language. • KEY WORDS Bashkir Turkish, Women, Vocabulary, Onomastics