Çevirenin Önsözü - Eleştirel Düşünme İçin Bir Rehber (in Turkish) (original) (raw)

Düşünmenin Alfabesi "Bir Eleştirel Düşünme Kitabı" Değerlendiren/Reviewed by Meryem Şahin

Bu makale, iTenticate yazılımınca taranmıştır. İntihal tespit edilmemiştir/This article has been scanned by iTenticate. No plagiarism detected. Etik Beyan/Ethical Statement: Bu çalışmanın hazırlanma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyulduğu ve yararlanılan tüm çalışmaların kaynakçada belirtildiği beyan olunur/It is declared that scientific and ethical principles have been followed while carrying out and writing this study and that all the sources used have been properly cited (Meryem Şahin).

Eleştirel Düşünmeye Eleştirel Bir Yaklaşım

Academic Perspective Procedia, 2022

Eleştirel düşünme teşvik edilirken bu düşünme tarzının da aslında eleştirel olarak düşünülmesi gereken bir şey olduğu genellikle unutulur. Eleştirel düşünmenin tanımlarını oluşturan yöntemlerin bağlam-bağımlı olduğu gerçeği, herhangi bir eleştirinin uygun zaman ve yerde yapılması gerektiğini göstermektedir. Zira eleştirel düşünme yapıcı bir güç olmak dışında erken aşamada uygulanırsa, yani öğrenmeksizin, problemi ilk önce ayrıntılı bir şekilde anlamaksızın düşünülürse, yıkıcı bir güce de dönüşebilir. Bu nedenle son zamanlarda konuyla ilgili araştırmalarda duygusal bağları zayıflatan eleştirel düşünmenin değil, uyumlu bir bağlamdaki insanî düşünmenin teşvik edilmesi gerektiği öne sürülmektedir. Çünkü eleştirel beceriler ancak uyumlu gelişime katkıda bulunursa geliştirilmelidir, yani duygusal bağlar üzerine kuruluysa, gelişmeye yol açması açısından etkili olabilir. Böylelikle çalışmamızda eleştirel düşünmenin kendisine bir anlamda eleştirel bir şekilde yaklaşılması gerektiği görüşü ileri sürülecektir.

Çeviri Teknolojilerinin Çeviribilim Öğrencileri Açısından Önemi: Kuramsal bir Bakış

Öncelikli olarak beni böylesine bir etkinliğe davet ettiklerinden ve sizlere konuşma yapma fırsatı verdiklerinden dolayı başta Mütercim Tercümanlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Berrin AKSOY ve Bölüm Başk. Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Şahin SOY'a teşekkürlerimi sunuyorum. Ben de sizler gibi Atılım Üniversitesi Mütercim Tercümanlık 2009 mezunuyum. Aradan geçen dokuz yılda gerek benim açımdan gerekse çeviri dünyası açısından pek çok şey değişti. Hepinizin bildiği gibi, Mütercim Tercümanlık veya Ççeviribilim bölümlerinin misyonları arasında üniversitenizin web sayfasında da belirtildiği gibi bilgili, araştırmaya ve öğrenmeye hevesli, çok kültürlü, güncel konular ve kültürel ilişkilerle yakından ilgili, piyasa beklentileri ve koşulları hakkında bilgi sahibi, yazılı ve sözlü çeviri konusundaki bilgisini bilimsel yöntemler ve en son teknolojiyle ortaya koyabilen profesyoneller yetiştirmek vb. bulunmaktadır. Böylesine geniş perspektifli bir alan olan mütercim tercümanlık veya çeviribilim bölümleri ilerlemeye açık ve devingen bir yapıya sahiptir. Zaten bilindiği gibi bilim dallarının bilimsel niteliklerini koruyup inter-disipliner ve hatta trans-disipliner bir bilim dalı statüsüne kavuşması sürekli evrilmesi ve farklı bilim dallarıyla ilişki kurmaya başlamasıyla mümkündür. Bu özelliğini yitiren bilim dalları ancak zamanla sadece bir bilgi dalı halini almaktadır. Diğer bilim dallarıyla kurduğu ilişkiler bakımından inter ve trans-disipliner bir bilim dalı niteliği taşıyan çeviribilimin günümüzde ulaştığı nokta onun devingen ve ilerlemeci yapısının gösterilmesi açısından önem arz etmektedir. 1950'lerde çeviri etkinliği salt dilsel bir aktarım olarak görülmekteyken yaşanan toplumsal, sosyal ve kültürel dönüşümle aynı zamanda bir kültür aktarımı olarak da ele alınmaya başlamıştır. Çevirinin salt dilsel aktarım olmadığı ve kültür aktarımı olduğunu savunan ve bir döneme damgasını vurmuş, vurmaya da devam eden pek çok çeviri kuramı geliştirilmiştir. Bu kuramlar çeviribilimin farklı paradigmalarını teşkil etmektedir. Bugüne gelindiğinde ise çeviribilimin dilsel ve kültürel aktarım kadar bir teknoloji aktarımı olduğu gözlemlenmeye başlamıştır. O halde çeviri sürecinde uzman konumunda itibar edilen ve aldığı kararlara saygı gösterilmesi gereken çevirmenin sahip olduğu dilsel ve kültürel edincin yanı sıra teknoloji edinci de geliştirmesi son derece önem arz etmektedir. Çevirmen teknolojiye niçin ihtiyaç duyar? Bir çeviribilim öğrencisi için teknolojinin önemi nedir? Teknoloji çeviri sürecinde nasıl bir etkiye sahiptir? Pek çok alanda yaşanan teknolojik gelişmeler 21.yüzyılda dijital devrim veya dijital çağın gelişmesine katkı yapmıştır. Yaşanan teknolojik gelişmeler genellikle bilgisayar endüstrisinin hızlı büyümesini sağlayan Bilgi Teknolojileri (BT) alanında gerçekleşmiştir.

Bilgisayar Destekli Çeviriye Eleştirel Bir Bakış / CRITICAL THINKING ON COMPUTER AIDED TRANSLATION

2021

BİLGİSAYAR DESTEKLİ ÇEVİRİYE ELEŞTİREL BİR BAKIŞ Özge Çetin Ağustos, 2021 Çeviri teknolojileri ile çevirmenlerin çalışma koşullarında meydana gelen değişiklikler günümüzde farklı açılardan incelenmektedir. Bu inceleme konularından birisi de çeviri eylemi üyeleridir. Bu çalışma Bilgisayar Destekli Çeviri programları ile çalışan çeviri üyelerinin pratik eylemleri, anlamlandırma ve ifade etme metotlarına odaklanmaktadır. Bunun için bireyleri tek tek inceleyen etnometodolojik araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada çevirmenler, redaktör / editörler, yöneticiler ve öğrenciler ayrı ayrı incelenmiştir. Türkiye’de çevirmen meslek odalarının olmayışı üye sayısını belirsiz kılmaktadır. Bu nedenle evreni tahmin etme olasılığı düşüktür. Dolayısıyla olasılığı bilinmeyen örnekleme yöntemlerinden kolaylıkla bulunabileni örnekleme yöntemine gidilmiştir. Yapılan yazılı görüşme, yüz yüze görüşme ve gözlem şeklindeki veri toplama yöntemleri ile veri üçlemesi sağlanmıştır. Etnometodolojik çözümleme çalışmalarında Maxqda 2018 ve 2020 programı kullanılmış, tarafların dizinsel / bağlama gönderimli ifadelerine, üyelerin pratik eylemlerine, pratik eylemlerinin refleksif özelliklerine ve üyelerin arka plan beklentilerine bakılmıştır. Katılımcıların Bilgisayar Destekli Çeviriyi kullanma ile ilgili ifadeleri incelendiğinde, arka plan beklentilerine ve gündelik pratik eylemlerine göre değişebilen çeşitli anlamlandırma metotları kullanabildikleri gözlemlenmiştir. Çevirmenlerin bu programları bulundukları statü içerisinde üst denetim mekanizmalarına bağlı anlamlandırdığı, redaktör / editörlerin ticari ilişkiler ve statü içerisinde değerlendirdiği, yöneticilerin ticari ilişkilerine ve arka plan beklentilerine bağlı anlamlandırdığı, öğrencilerin ise eğitim ve deneyimlerine bağlı, görev yerine getirme beklentisi içerisinde anlamlandırdıkları gözlemlenmiştir. Ancak bu genellemelerin katılımcıların süre gelen icraları olduğunu ve bunların içlerinde de farklılıklar bulunduğu belirtmek gerekir. Bunlar çalışmada detaylı bir şekilde aktarılmıştır. Çalışma teknolojinin ilerleyişinde çoğulcu yaklaşımların aksine bireysel farklılıklara bakılarak yapılmıştır. Çeviri teknolojileri ve özellikle Bilgisayar Destekli Çeviri araçları çevirmenlere yardımcı programlar olarak profesyonel çevirmenlerin elinde kaliteli çeviri üretilmesine yardımcı araçlar olarak uzun yıllar daha kullanılmaya devam edecektir. Bireysel anlamlandırma yöntemlerinin bu yöntemle analiz edilmesi teknoloji konusunu Çeviribilim’de dost / düşman gibi ikilemlerden kurtararak bu programların üreticilerine ve en önemlisi Çeviribilim alanına çeviri eylemindeki üyelerin bakış açılarındaki farklılıklar ile ilgili önemli veriler sunmaktadır. Anahtar Kelimeler: Etnometodoloji, Bilgisayar Destekli Çeviri, Çevirmen, Maxqda, Çeviri belleği. CRITICAL THINKING ON COMPUTER AIDED TRANSLATION ÖZGE ÇETİN August, 2021 The changes taking place within the way of translators work style caused by translation technologies have currently been searched in several subtopics. One of these subtopics is the members of translation act. In this study we focus on the practices of everyday lives, sense methods and expression methods of the translation members who works with Computer Aided Translation tools. So, we applied Etnometodology research method which based on analysis of particularly individuals. All the translators, redactors/ editors, managers, and students were analysed individually in groups. The number of the members is not known exactly due to lack of chambers of translators. So, it is unlikely to know exact numbers of the research universe. Consequently, we used convenience sampling method in unknown probability sampling method. We assured a data trilogy by using data collection methods like interviews in written form, semi-structured interviews, and observation. We used Maxqda 2018 and Maxqda 2020 during this ethnomethodological interrogation study and we looked for indexical expressions of individuals, practical actions of members, reflexivity of those practical actions and background expectations of members. Regarding participants' expressions on using Computer Aided Translation, it is obvious that participants use various sense-making methods changing according to their background expectations and everyday practical actions. We concluded that translators reason out these programmes according to their status, related to top-down control system, redactors / editors reason out these programmes according to their commercial relations and status, managers reason out these programmes according to commercial relations and their own background expectations, students reason out these programmes according to their education and experience history and fulfilment of duty expectations. But we need to state that these generalizations are ongoing accomplishments of the participants and among these generalizations there are some disparities, too. Detailed explanations are given within the paper. This research was carried out by analysing the individual disparities unlike the other generalist approaches on technological progresses. Translation technologies and especially Computer Aided Translation tools are going to be used for long years as utilities for translators and tools that help to produce good quality translations in professional translators’ hands. Analysing individual sense-making methods in this way will give important data, related to disparities in perspectives of translation act members, both for developers of these programmes and especially for translation studies field by saving the technology issue in translation studies from the dilemma of friend / foe in translation studies. Key Words: Ethnomethodology, Computer Aided Translation, Translator, Maxqda, Translation Memory.

Çeviriye Kültürel Ve Hermeneutik Bir Yaklaşım

RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi

Bu çalışmada hermeneutik ve tarihsel süreçteki araştırma alanlarından kısaca bahsedilmiştir. Alanyazın çalışmalarında hermeneutiğin dil, kültür ve tarih çerçevesinde yeni araştırma konularına dâhil olduğu görülmektedir. Bununla birlikte, alanyazın taramasında yorumbilim, çeviribilim ile ortak unsurlar çerçevesinde etkileşime girerek artık yeni kuramsal çalışmalarda başvurulan bir disiplin olduğu görülmektedir. Çeviribilimde yorumbilimsel yaklaşımların görüldüğü ve çalışmaların yorumbilim ile ilişkilendirildiği gözlemlenmiştir. Hermeneutiğe göre anlam, zaman ve kültür çerçevesinde değişmekte ve farklı değerler kazanmaktadır. Buna karşın gelenekler ve toplum anlamı şekillendirmekte ve tek olarak kabul etmemektedir. Hermeneutik yaklaşım kelimelerin çevirisine değil anlamları çevirmeye ve aktarmaya odaklanmaktadır. Çevirmen öznelliği de hemeneutik yaklaşımda sıkça karşımıza çıkmaktadır. Bu açıdan çevirmene ve çeviri sürecine yönelik çalışmalar artmaktadır. Ayrıca bu yaklaşım, çeviri her...

Hayata Sorgulayıcı Bir Pencereden Bakmak: Eleştirel Düşünme

Sosyal Bilgilerde Güncel Okumalar 2, 2020

Bilişim teknolojisindeki gelişmeler sürekli bilgi dağarcığını geliştirmekte, yaygınlaştırmakta ve insanların kullanımına sunmaktadır. Bundan dolayı günümüzde ilgili ve ilgisiz bilgilerin ayırt edilmesi; eksik, yanlış, yetersiz, saptırılmış bilgilerin fark edilmesi; yazılı, sözlü, görsel bilgilerin sorgulanması, değerlendirilmesi ve bir sonuca varılması gibi unsurlar önemli hâle gelmiştir. Bütün bu yeterliliklerin kazanılması eleştirel düşünme becerisiyle doğrudan ilgilidir. Sagan’a göre (1998) kuşkuculuk tehlikeli demektir. Çünkü kuşkuculuk yerleşik kurumlara meydan okur. Kuşkucu düşünme alışkanlığı ile bireyler ekonomik, toplumsal, siyasal ya da dinsel kurumları zorlayıcı sorular sormaya başlayacaklardır. Bu durumda belki güç sahiplerinin görüşlerini değiştirmeyi başarabilirler ve uygarlığı ileri taşımada önemli bir adım atabilirler. Çağımızda günlük hayatta, okul hayatında, iş hayatında medya araçlarından, kitaplardan, kişilerden vb. gelen iletileri açık ve objektif biçimde sorgulayan, değerlendiren, problem çözen, karar veren ve eleştiren bireyler ön plana çıkmıştır. Eleştirel düşünmeye önem veren ülkelerde bilim ve teknoloji daha fazla gelişmekte, sorgulayan ve eleştiren yurttaşlar sayesinde demokratik standartları yükselmektedir. Bundan dolayı gerek örgün eğitimin gerekse de yaygın eğitimin bütün kademelerinde eleştirel düşünme becerisine yer verilmesi son derece önemlidir. Sosyal bilgiler eleştirel düşünmenin kazandırılmasında çok farklı olanaklara sahip bir derstir. Gerek sosyal olayların, sorunların sorgulanmasında ve çözüm önerileri getirilmesinde, gerek tarihî, ekonomik, kültürel, siyasal ve sosyal olayların eleştirel bir şekilde değerlendirilmesinde, gerekse de gazete, dergi, genel ağ, televizyon, radyodan alınan haber, video ve görsellerinin eleştirel bir şekilde gözden geçirilmesinde sosyal bilgiler dersinin çok önemli bir işlevi bulunmaktadır.