Aşk Redifli Gazellere Göre Klasik Türk Şiirinde Aşk (original) (raw)
Related papers
Klasik Türk Şiirinin İnternet Ortamındaki Yansımalarına Bir Örnek: "Üstüne" Redifli Gazel
Edebî dönemler arasında tarihimizin en uzun ve en kapsamlı kısmını ihtiva eden Klasik Türk Edebiyatı, divan şairlerinin ortaya koyduğu değerli eserler sayesinde sona erdiği kabul edilen on dokuzuncu asırdan sonra da varlığını devam ettirmeyi başarmıştır. Bu başarıda büyük pay sahibi olan divan şairleri öyle şiirler ortaya koymuşlardır ki aradan asırlar geçmesine rağmen o eserler değerlerinden hiçbir şey yitirmemiştir. Balıkesirli Râsih Ahmed Bey’in “üstüne” redifli gazeli de bu değerli eserlerden biridir. Pervane Bey’e göre ilk defa Safî, Edirneli Nazmî’ye göre ise Sultan Cem tarafından kaleme alınan “üstüne” redifli zemin gazele günümüze gelinceye dek birçok nazire yazılmıştır. Bu nazireler arasında en çok dikkat çeken ve daha yazıldığı dönemde bile dilden dile dolaşmaya başlayan nazire ise Râsih’e aittir. Râsih’in naziresi, aralarında Necâtî Bey, Lâmi’î Çelebi ve Bâkî gibi üstatların gazellerinin de bulunduğu onlarca nazireyi gölgede bırakmış, Nedîm tarafından tazmin edilmiş, Yahya Kemal ve Attila İlhan gibi sanatçıların eserlerinde büyük bir övgüyle konu edilmiştir. İnternetin bilgiye erişim hızını artırması, bilgi paylaşımı yoluyla geniş kitleler arasında etkili bir iletişim ortamı haline gelmesi ve Klasik Türk Şiirinin de internet ortamına taşınması, bu çalışmaya zemin hazırlamıştır. Râsih’in “üstüne” redifli gazelinin internet ortamına yansımaları araştırılırken ilk olarak arama motorları yardımıyla “üstüne”, “çeşm”, “Râsih” gibi gazelle ilgili anahtar kelimeler girilerek internet ortamındaki web sayfaları taranmış ve içeriğinde “üstüne” redifli gazelle ilgili bilgi/paylaşım bulunan web sayfaları tespit edilmiştir. İncelenen sayfalar gazelle ilgili yaklaşımına göre kendi içlerinde sınıflandırılarak şu başlıklar halinde ele alınmıştır: 1. Tahmis ve Nazire Yazılması: “üstüne” redifli gazelin internet ortamındaki yansımalarından ilki, günümüzde dahi bu şiire tahmis yazılması ve bu tahmisin kişisel web sayfasında paylaşılıyor olmasıdır. İkincisi, internet kullanıcıları tarafından bu gazele yapılan nazirelerdir. Farklı biçimlerde yapıldığı gözlenen bu nazirelerde kimi kullanıcılar gazelin tamamına, kimileri de bir beytine ya da mısraına nazire yapmıştır. 2. Gazete, Dergi ve Haber Sitelerinde Yer Verilmesi: Râsih’in “üstüne” redifli gazeli internet üzerinden yayın yapan bazı gazete, dergi, haber sitelerinde ya bizzat haber olmuş ya da haberin içinde konu edilmiştir. 3. Sosyal Medyada Paylaşımlar Yapılması: Onlarca sosyal medya platformu arasında kullanımında dünya lideri olduğumuz ancak ülkemizde Facebook’tan daha az kullanılan Twitter’da bile gazeli veya bir parçasını paylaşmak, paylaşımlara yorumda bulunmak, kendini Râsih’in beyitleriyle tanımlamak, gazele nazireler yazmak, takipçilerini gazelin mısraları üzerinden imtihan etmek, gazelle ilgili sesli-görüntülü linkler vermek gibi “üstüne” redifli gazelle ilgili çok çeşitli paylaşımlarda bulunan binlerce kullanıcının varlığı “Râsih’in ‘Üstüne’ Redifli Gazeli ve Sosyal Medya” konulu ayrı bir çalışma yapmayı zorunlu kılmaktadır. 4. Kişisel Sitelerde Paylaşılması, Yorumlanması: İnternet kullanıcıları, kişisel web sayfalarında gazelle ilgili paylaşımlar yapmış, beyitlerle ilgili duygu ve düşüncelerini dile getirmişlerdir. 5. Forumlarda Tartışma Konusu / Paylaşım Yapılması: Forumlarda gazelin veya bir beytinin paylaşıldığı, paylaşılan gazelle ilgili hataların düzeltilmesinin istendiği, gazelle ilgili yazılardan alıntılar yapıldığı, sorular sorulup yardım istendiği, yeri geldiğinde karşı tarafa cevap olarak gazelden bir beytin örnek olarak verildiği, gazelin fevkalade bulunduğu, paylaşanlara teşekkür edildiği, beyitler üzerine yorum yapıldığı/çıkarımda bulunulduğu, gazelle ilgili açıklamalar yapıldığı, Râsih’le ilgili bilgiler paylaşılıp Râsih’e hayır dualar edildiği, içinde bulunduğu durumu/ruh halini anlatmak için gazelin bir beytine başvurulduğu, nazireler-şerhler yapıldığı görülmektedir. 6. Seçme Beyitler ve Gazeller Arasında Yer Verilmesi: Milyonlarca beyit arasından seçtikleri bazı beyitleri değişik başlıklar altında paylaşan kullanıcılar seçimleri arasında “üstüne” redifli gazelin beyitlerine de yer vermişlerdir. 7. Gazelin veya Beyitlerinin Paylaşılması: Bazı web sayfalarında sadece gazele yer verilmiş, gazelle ilgili herhangi bir açıklama veya yorum yapılmamıştır. Bir kısmı kişisel kullanıma açık web sayfaları, diğer kısmı da bilgi ve belge paylaşım siteleri olduğu görülen bu sitelerde yer verilen sayaçlara bakıldığında “üstüne” redifli gazelin bulunduğu sayfa binlerce defa ziyaret edilmiştir. 8. Gazelin veya Beyitlerinin Açıklanarak Verilmesi: İnternette Râsih’in gazeli ile bu gazelin günümüz Türkçesiyle açıklamasına, uyarlamasına yahut bilinmeyen kelimelerine yer veren çok sayıda web sayfası vardır. Râsih'in "Üstüne" Redifli Gazeli başlığı altında gazeli, açıklamasıyla veren bir web sayfasının 17.636.599 kişi tarafından ziyaret edilmiş olması, sadece bir site aracılığıyla sekiz sene gibi bir sürede gazelin bu kadar internet kullanıcısına ulaşmış olmasını göstermesi bakımından dikkat çekmektedir. 9. Sözlüklerde veya Sözlük Maddelerinde Yer Verilmesi: Değişik başlıklar altında açılan maddelerin madde başı/tanım/yorum kısımlarında Râsih’e ve “üstüne” redifli şiire yer verilmiştir. 10. Gazel, Tazmin Tanımına Örnek Verilmesi: Türkçe ve edebiyatla ilgili bilgilere yer veren bazı web sitelerinde edebiyat terimleri açıklandıktan sonra örnek olarak “üstüne” redifli gazel veya bazı beyitleri verilmiştir. 11. Matbu Eserlerin Dijital Ortama Aktarılarak İnternette Kullanıma Açılması: Matbu eserlerin dijital ortama aktarılarak internette kullanıma açılmasıyla Râsih’in meşhur gazeli de bu eserlerde geçtiği şekliyle internet ortamına yansımıştır. 12. Bilimsel Çalışmalarda Yer Verilmesi: Doğrudan Râsih’in “üstüne” redifli gazelini konu edinen veya bu gazelin beyitlerine yer veren bildiri/makale olarak yayımlanmış bazı bilimsel çalışmalar da internet ortamına aktarılmıştır. 13. Ortaöğretimde Yazılı Sınavda Sorulması: Râsih’in gazeli; teması, söz sanatları, nazım birimi ve nazım türü bakımından yazılı sınavında sorulmuş ve bu belge internette paylaşıma açılmıştır. 14. Bestelenip Seslendirilmesi ve Gazeli Seslendiren Sanatçılara Yer Verilmesi: Râsih’in gazelinin internet ortamında bu kadar çok yer almasının önde gelen sebeplerinden biri de bu gazelin bestelenerek değişik sanatçılar tarafından seslendirilmiş olmasıdır. Bestelenen bu gazel kimi sitelerde sesli kimi sitelerde görüntülü kimi sitelerde ise sadece indirme linki vermek suretiyle paylaşılmıştır. 15. Gazel veya Râsih’le İlgili Farklı Bilgiler Verilmesi: Râsih mahlaslı birçok divan şairi olması nedeniyle “üstüne” redifli gazelin farklı Râsih’lere isnat edilmesi internet ortamına da yansımıştır. “üstüne” redifli gazelin, Râsih Dede veya Bürüngüzlü Abdullatif Efendi’ye ait olduğu düşünülerek gazelin altına onların isimlerinin yazıldığı web sayfalarının yanı sıra gazelin 17. yüzyılda yaşamış başka bir Râsih’e ait olduğunu düşünenler de bulunmaktadır. 16. Arama Motorlarında Gösterilen Bazı Sitelere Ulaşılamaması: Arama motorlarında “üstüne” redifli gazelle ilgili arama yapıldığında bazı web sayfalarının adresleri çıkmakta, ancak bu web sayfalarına erişilememektedir. Yukarıdaki başlıklar oluşturulurken içeriğinde “üstüne” redifli gazelle ilgili bilgiler bulunan web sayfalarının tamamına yer vermek hacmi çok fazla artırdığından, ilgili başlık hakkında fikir vermesi açısından bazı örnek sayfalar seçilmiş ve bu sayfalardaki maddelere en fazla ikişer kaynak gösterilmiştir. Râsih’in “üstüne” redifli gazeli; gazete, dergi ve haber sitelerinde konu etme, sosyal medyada/kişisel sitelerde paylaşma, forumlarda tartışma, seçme beyitler ve gazeller arasında yer verme, gazeli/beyitlerini açıklama, sözlüklerde yer verme, bilimsel çalışmalarda konu edinme, sınavda sorma, bestelenip seslendirme ve gazeli seslendiren sanatçılara yer verme gibi çeşitli şekillerde internet ortamına yansımıştır. Gazeli açıklamasıyla birlikte paylaşan web sayfalarının sadece gazelin paylaşıldığı web sayfalarına oranla kat kat fazla ziyaret edilmiş olması, bilgi verildiği ve anlayabileceği tarzda sunulduğu takdirde internet kullanıcılarının “üstüne” redifli gazele çok daha fazla ilgi göstereceğinin bir işareti kabul edilmektedir. Hababam Sınıfı adlı TV filmindeki edebiyat öğretmeninin gazelle ilgili verdiği yanlış bilginin bazı internet kullanıcıları tarafından doğru kabul edilerek aynen alınıp paylaşılması ve özellikle sözlük sitelerinde bu hatanın yaygın bir şekilde devam etmesi “üstüne” redifli gazelin internet ortamına yansımalarındaki dikkat çekici hususlardan biri olmuştur. Gazele nazireler yapan, tahmisler yazan, kendini tanıtmak için gazelin bir beytini kullanan, ruh halini ifade etmek için gazelin bir beytine başvuran, kendine “nick name” olarak gazelin bir mısraını seçen, gazele veya bir beytine övgüler yağdıran, bu gazel sayesinde kitaplardan zevk almaya başladığını söyleyen kullanıcıların varlığı Râsih’in “üstüne” redifli gazelinin internet ortamında bulduğu karşılığı göstermesi bakımından iyi birer örnek teşkil etmektedir. Râsih’in “üstüne” redifli gazelinin ülkemizde yirmi yıl gibi kısa bir sürede yüzlerce web sitesinde milyonlarca kullanıcı tarafından okunması, beğenilmesi, paylaşılması; bu gazelin günümüze kadar gelen şöhretinin bundan böyle internet kullanıcıları sayesinde katlanarak artacağını ve kısa sürede çok daha fazla kişiye ulaşacağını göstermektedir. İnternet kullanıcılarının “üstüne” redifli gazele gösterdikleri yoğun ilgi ve hayranlık Klasik Türk Şiiri ile ilgili çalışmaların internet ortamına taşınmasının gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Klasik Türk Şiierinde Katiplere Yönelik Hiciv
SATIRES FOR CLERKS IN CLASSICAL TURKISH POETRY, 2019
KLASİK TÜRK ŞİİRİNDE KÂTİPLERE YÖNELİK HİCİVLER Öz Matbaanın Osmanlı toplumunda kullanımının yaygınlaşmasından önce kitaplar el yazısıyla çoğaltılırdı. Bu işe istinsah ve bu işi yapanlara da müstensih, hattat veya kâtip denirdi. Kâtiplik esasen güzel yazı yazma yeteneğinden başka söz ve yazıya dair bazı incelikleri bilmeyi de gerektirmekteydi. Kimi şair ve yazarlar bazı kâtiplerin yeterli bilgi ve hüner sahibi olmadan bu işi yapmalarını eserlerinin niteliğini ve şiirlerinin kıymetini düşüreceği gerekçesiyle eleştirmişlerdir. Bazı müstensihlerin geçim kaygısıyla müellif elinden çıkan eserleri hızlı ve özensiz yazmaları ve eserin bazı kısımlarını okunmaz ve anlaşılmaz hale getirmeleri şairlerin hicvine yol açmıştır. Kâtiplere yönelik eleştirilerin sebepleri arasında şairin emeğinin heba olması kaygısı, şiirinin oldukça kıymetli olmasını vurgulamaya bahane araması, tefahür gösterme arzusu ve belirli bir kişi veya kesimi hicve bahane arama isteği de yer almaktadır. Konuyla ilgili şiirlere ve eleştirilere bilhassa mesnevilerin sebeb-i telif veya hâtime bölümlerinde, divanların dibacelerinde ve bazı hiciv eserlerinde rastlanmaktadır. Bu çalışmada belirli bir yüzyılla sınırlamadan, çok sayıda divan ve mesnevi taranmış, farklı asırlarda yazılmış eserlerden elde edilen bulgular hiciv ve eleştiri edebiyatı bağlamında incelenmiş, ayrıca şiirler içerik açısından değerlendirilmiştir. SATIRES FOR CLERKS IN CLASSICAL TURKISH POETRY Abstract Before the widespread use of the printing press in Ottoman society, the books were handwritten. This work was called as a resident, and those who did this work were called insensitive, calligrapher or clerk. The scribe essentially required to know some subtleties of words and writing other than the ability to write beautifully. Some poets and writers have criticized some clerks for doing this work without having sufficient knowledge and skill, because they will undermine the quality of their works and the value of their poems. The poets ‘satiries have led to some poetic poets’ quick and sloppy writing of some of the works produced by the author with the concern of subsistence and making some parts of the work unreadable and incomprehensible. The reasons for criticism against clerks include the concern that the poet's labor will be wasted, the excuse to emphasize that his poetry is very valuable, the desire to show contemplation and the desire to seek excuse for a particular person or segment. Poems and criticisms related to the subject are found especially in the chapters of “sebeb-i telif” (reason for writing) or final chapters of masnawies, in the forewords of the divans and in some satirical works. In this study, without limiting to a certain century, the findings of many divan and masnawi were searched and the findings obtained from works written in different centuries were examined within the context of satirical and critical literature and poems were evaluated in terms of content.
Klâsik Türk Şiirinde Gül Redifli Kasideler
Bu çalışma, genel bir bakış açısıyla gül, gülün klâsik Türk şiirindeki kullanımı ve gül redifli kasidesi bulunan divan şairlerinin şiirlerinin tespit edilerek, bunlardan birkaçının incelenmesini içermektedir. Tezde, öncelikle bir bitki türü olarak gülün tanımı yapılmış, Osmanlı Devleti’nde çiçek ve bahçe kültürü ve bu kültürün klâsik Türk şiirine yansımaları üzerinde kısaca durulmuş, genel anlamda gül ve gülün şiirimizdeki kullanımına değinilmiş; Necâtî, Fuzûlî, Lâmi‘î ve Hayâlî kasidelerinin incelenmesi yapılarak, Basirî, Nev’î, Sâbir Parsa ve Kütahyalı Rahîmî’nin kasideleri ile Hayalî’nin gonca kasidesi metin olarak verilmiştir. Bunlardan Necâtî, Fuzûlî, Lâmi‘î Çelebi ve Hayâlî kasideleri nesre çevrilerek beyitler hem anlam hem de edebî sanatlar açısından incelenmeye çalışılmıştır. Ancak sanatlar gösterilirken tüm sanatlar değil, daha çok beytin söylenmesinde esas teşkil eden, şairin sanat gücünü ortaya koyması açısından önem arz eden sanatlar gösterilmiştir. Kasidelerdeki ortak hayal, mazmun ve imajlar ise “Gül İle İlgili Müşterek Tasavvur ve Kullanımlar” başlığı altında ele alınarak maddeler halinde verilmiştir. Çalışma sonunda tespit edilen önemli hususlar da Sonuç kısmında belirtilmiştir. Anahtar Kelimeler: Klâsik Türk Şiiri, Gül, Redif, Kaside, Gül Redifli Kasideler.
Nef'î'nin Aşkız Redifli Gazellerinde Aşk Anlayışı
Tüm Yönleriyle Erzurumlu Şair Nef'î Sempozyumu, 2021
Özet Klasik Türk şiirinde kendine has edasıyla dikkat çeken Nef‘î; medhiye, hiciv ve fahriye tarzı şiirleriyle öne çıkmış olsa da onun şiirinde derin bir aşk ve hayat anlayışının yansımaları da müşahede edilir. Büyük bir kaside ustası olan Nef‘î’nin gazelleri, divanı içinde nicelik açısından hacimli bir yer tutmasa da ahengi, söyleyişi ve mana boyutu açısından fevkalade özgün nitelikler taşır. Kasidelerinde övme ve övünmedeki ustalığını; Siham-ı Kazâ’sında heccavlığını gördüğümüz Nef‘î, âşıkane edasını daha ziyade gazellerinde ortaya koyar. Bu çalışmada Nef‘î’nin “aşkız” redifli iki gazeli etrafında şairin aşk anlayışı ve aşka bakışı incelenmektedir. Bu şiirlerde Nef‘î’nin sevgili karşısında acziyet arz eden düşkün bir âşık olmak şöyle dursun, sevgilinin gamzesini bile umursamayan, hatta gamzeyi bile kendisine naz ettirecek derecede mağrur ve azade bir anlayışı temsil ederek divan şiirinin alışılagelmiş âşık imajının dışına çıkan bir tavrı söz konusudur. Niyaz makamında olması beklenen aşığın naz makamında ve onun da ötesinde azade tavırlarıyla öne çıktığı bu şiirlerde divan şairinin istediği zaman aşkı bambaşka boyutlarda görebileceği ve sıra dışı pencerelerde seyredebileceği müşahede edilmektedir. Bu da Nef‘î’nin şahsiyet ve üslubundaki özgün tavrın bir yansımasıdır. Nef‘î’nin bu iki gazeldeki “aşk”ı; cesaret, azadelik, mestanelik ve tatlı bir gamla hemdem oluş etrafında yükselir. Bu hâl, şairin kendine has eda ve hissedişinin yansımasıdır. Anahtar Kelimeler: Nef‘î, Aşk, Gazel, Aşk Anlayışı, Şiir. - - - Abstract Although Nefi is best known for his unique style in classical Turkish poetry, including praise, satire, and self-praise poems, a deep concept of love and life is observed in his poems. Although the ghazals of Nefi, a great elogist, are few in number in his diwan, they are exceptionally unique in terms of harmony, utterance, and meaning. Nefi’s ability to praise and self-praise in his odes (qasidas), as well as his lampoonry in his Siham-ı Kaza, reveals his amorous manner most prominently in his ghazals. This study analyzes Nefi’s concept of and perspective on love within the scope of his two ghazals with the redif (word/voice after the rhyme) of “aşkız”. In these poems, Nefî presents an attitude beyond the typical minstrel image of divan poetry, exhibiting a sense of pride and freedom unconcerned with the beloved's “gamze” (leer; killer look), so far from being a lover who shows weakness before his beloved. In these poems, the minstrel, who is expected to be in the “niyaz” (suppliance) maqam/position, stands out in the “naz” (coquetry) maqam/position and, beyond that, with his free attitude, it is observed that the divan poet can perceive love in different dimensions and witness it through unusual windows whenever he wishes. This is a reflection of Nefî’s unique character and manner. In these two ghazals, Nefî’s “love” centers around courage, freedom, ecstasy, and having in a pleasant sorrow. This state is a reflection of the poet’s distinct tone and passion. Keywords: Nefi, Love, Ghazal, Concept of Love, Poetry.
Divan Şiirinde Gazel Redifli Gazeller Gazels With Gazel Redif In Classical Turkish Literature
Özet Divan şiirinde redif ahengi sağlama ve anlatımı güçlendirme özellikleri ile önem taşır. Aynı redifin kullanıldığı çok sayıda gazel mevcuttur. Bu makalede araştırmalarımız sonunda divan ve şiir mecmualarında tespit ettiğimiz "gazel" redifli on bir gazelin metni ve muhtevaları hakkında bilgi verilmektedir. • Anahtar Kelimeler Divan şiiri, gazel, redif • Abstract In Classical Turkish literature, redif has a great importance due to its features of providing harmony and strenghthening expression. There are many gazels which have the same redif. In this paper, the text and information is given about the contents of eleven gazels that contain "gazel" redif, which are determined from divans and collections of poems. •
Misk geyiğinin nâfesinde/misk kesesinde biriken kanın kurumasından elde edilen misk, güzel kokusu sebebiyle geçmişten günümüze insan hayatında önemli bir yere sahip olmuştur. Bu yazıda misk ceylanı ve ondan elde edilen miskin klasik Türk şiirine nasıl yansıdığı örnek beyitlerden hareketle ortaya konulacaktır.
Divan Şiirinde Gazel Redifli Gazeller
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları …, 2005
Divan şiirinde redif ahengi sağlama ve anlatımı güçlendirme özellikleri ile önem taşır. Aynı redifin kullanıldığı çok sayıda gazel mevcuttur. Bu makalede araştırmalarımız sonunda divan ve şiir mecmualarında tespit ettiğimiz "gazel" redifli on bir gazelin metni ve muhtevaları hakkında bilgi verilmektedir.
Özet: "Senli benli gazeller" olarak adlandırdığımız bu şiirlerde, âşık (ben) ile sevgili (sen), fizîkî ve rûhî bir takım özellikleri ile karşılaştırmalı olarak anlatılmıştır. Cem Sultan, Necâtî, Muhibbî, Bâkî, Emrî, Yahyâ Efendi, Cevrî, Şehrî, Hikmetî, Birrî, Hevâyî ve Tırsî'nin, dîvânlarında yer alan gazellerin bazılarının mısra/beyit başlarında veya ortalarında "bir sencileyin-bir bencileyin, bir sen tek-bir ben tek, senün var isebenim de, benüm-senün" şeklinde söz paralellikleri/senli benli tekrarlar; bazılarının da mısra/beyit sonlarında "işte sen/işte ben" şeklinde gazelin âhengini artıracak redifler yer almıştır. Senli benli gazellerde dîvân şiiri geleneğinin biraz dışında âşık da sevgili kadar önemsenmiş ve övülmüştür. Dîvân şiirinin simetrik yapısını da sergileyen senli benli gazeller, makalemizde "karşılaştırma unsuru" ön planda tutularak, mısra başı, ortası ve sonundaki paralelliklere göre değerlendirilecektir.
Kur'an'da içki yasağını getiren ayetlerde (Mâide/90-91) geçen "hamr" kelimesi, geleneksel anlamıyla şaraba karşılık gelir. Bununla beraber, İslam hukukçularının büyük çoğunluğu şarap dışında kalan diğer sarhoşluk verici içecekleri de "hamr" kapsamına dâhil etmiş ve bunların da haram olduğu yönünde hüküm vermiştir. Hanefi mezhebi ise söz konusu içeceklerden bazıları için daha esnek ve ılımlı bir yaklaşım biçimi sergilemiştir. Klasik Türk şiirinde zâhidin içeceği olarak karşımıza çıkan "müselles" de Hanefi mezhebi tarafındanüretimi ve tüketimi sırasında bazı şartların sağlanması koşuluyla-haram kapsamına dâhil edilmemiş içeceklerden biridir. Hanefi mezhebini benimsemiş olan Osmanlı Devleti'nin uygulamaları da bu mezhebin görüşleri doğrultusunda olmuş ve söz konusu uygulamalar klasik Türk şiirinde de yansımasını bulmuştur. Müselles aynı zamanda oldukça sert bir içki çeşidinin de adıdır ve klasik Türk şiirinin son dönemlerinde bu anlamıyla kullanıldığı da görülmektedir. Bu çalışmada, klasik Türk şiirinde geçen her iki müselles çeşidi örnek metinlerden hareketle irdelenmeye çalışılmıştır.
Diyarbakırlı Sait Paşa'nın Gazellerinde Aşkın Muhtelif Görünümleri
Diyarbakırlı Sait Paşa, aynı ismi taşıyan diğer devlet adamlarından doğduğu şehre nispet edilerek ayrılan ve ismi şehirle özdeşleşmiş bir Osmanlı aydınıdır. Onun ilmî çalışmalarının yanında edebî eserler de vermiş olması kültür birikiminin genişliğine delalet eder. Yazımıza konu olan gazellerin yer aldığı "Dîvânçe-i Eş'âr", onun geride bıraktığı kültürel mirasın en mühim parçalarından biridir. Burada diğer divan şairlerinin yaptığı üzere aşkı değişik cepheleri ile ele almış, onun yalnızca bir yönü veya tezahürü üzerinde durmamıştır. Başka bir deyişle klasik edebiyatımızın en temel konularından biri olan aşkı diğer pek çok şair gibi bir kalıba ve tek boyuta indirgemek yerine, onun insan benliğinin derinliklerinde uyandırdığı çoklu yankıları seslendirmiş ve okuyucuya zengin bir duygu materyali sunmayı başarmıştır. Bu bildirideki maksadımız şairin geniş bir perspektifle baktığı ve birbiri ile çelişse de insan tabiatının tutarsızlıklarını yansıtan duygu ve hayalleri genel başlıklar altında incelemek ve bu yolla Diyarbakırlı Sait Paşa'nın renkli şiir dünyasına nüfuz edebilmektir.