DEĞİŞEN DEVLET KARŞISINDA DEĞİŞ(E)MEYEN KADIN: VATAN YAHUT SİLİSTRE VE KADIN ERKEKLEŞİNCE OYUNLARINDA KADINA BİÇİLEN KAFTAN (original) (raw)

CUMHURİYET DÖNEM MODERNLEŞME SÜRECİNDE DEĞİŞEN KADIN KİMLİĞİ

Özet Bu çalışma, Cumhuriyet'le başlayan modernleşme sürecinde kadın kimliğinin değişimini incelemeyi amaçlamaktadır. Modern düşünce, doğanın nesnel yasalar çerçevesinde işleyen bir mekanizma olduğu kabulünden hareketle, bilimsel yöntemi yüceltmiş ve doğa bilimlerindeki gelişmelere koşut olarak toplumsalın da bilimsel yöntemle açıklanabilir ve düzenlenebilir olduğu fikrini taşımıştır. Sanayi Devrimi'ne kentleşme, sanayileşme ve modernleşme süreci eşlik etmiştir. Modernizm, bir değişim türü olarak ekonomik yapı, kültürel süreçler, siyasal yaşam başta olmak üzere, toplumsal yapının tüm düzlemlerine yansımış ve 20. yüzyıla değin toplumsal yapının biçimlenmesinde en belirleyici etken olmuştur. Türk devletinin hedeflediği modernleşme politikasının özünde de aynı düşünce vardır. Yeni Modern Cumhuriyet kimliği ile kent ve kadın kimliği birbirini bütünlemektedir. Kadın, toplumsal yapının temel taşıyıcısı olan " aile " yi biçimlendiren ve etkileyen temel unsur olmakla kalmayıp, kültürel mirasın geçişinin anahtarı ve gelecek nesillerin hazırlayıcısı rolünü her çağda üstlenen bir konuma sahip olmuştur. Bu nedenle de, kadın kimliğinin geçirdiği değişimler, sadece kadını değil tüm toplumu etkilemektedir. Önce 'kimlik' kavramının ana belirleyicilerini, daha sonra ise 'modernleşme' olgusunu ve ikisi arasındaki etkileşim süreçlerini anlayabilmek açısından önem kazanmaktadır. Bu çalışma, birbiriyle bağlantılı olan ve içinde bulunduğumuz yapıyı biçimlendiren modernleşme ve kimlik gibi iki ana unsurun, genelde 'Cumhuriyet', özelde de 'kadın kimliği'ni nasıl etkilediğini irdeleme girişimidir. Abstract This study aims to examine the change of female identity in the process of modernisation began by the Republic. The modern thought, departing from the assumption that nature is determined by a mechanism of objective laws has sublimated scientific method and carried the idea that the social can be explained and ordered in accordance with the developments in the natural sciences. The urbanization, industrialization and modernization process has been accompanied by the Industrial Revolution. Modernism reflected in all spheres of the social structure the economic structure, cultural processes, mainly political life as the type of a change and has been the most decisive factor on the formation of the social structure as the 20 st century until. Policy of modernisation aimed by the Turkish state are essentially the same idea. Urban and female identities by new modern Republican identity are complementary. Woman is not only the main element shaping and affecting " family " , which is the main carrier of social structure, but also has always hold in every age assumed a position undertaking the role of cultural heritage's key and future generations' preparatory. Therefore, changes that woman identity underwent that they lead to affect not only woman, but also whole society. It is important in terms to understand main determinants of 'identity' concept, then 'modernisation' phenomenon and interaction processes between these. This study is an attempt to analyze how two main elements as modernisation and identity, that are related to each other and shape the current structure affect the 'Republic' in general and 'woman identity' in particular.

DİVAN EDEBİYATINDAN YARALI MAHMUT HİKAYESİNE KADININ VARLIĞI

The woman who has an important place in Turkish society and Turkish literature is a mirror of social life. It is to show a different value and interest to the woman in Turkish culture. It was created with sexual promises for women and men belonging to women belonging to women belonging to pre-Islamic Turkish literature works. The characteristics of society change, suggestions for development. The narrator's literature must go out on the first scene. Female voice hunter, mother, spouse, warrior shameless, mother, wife, tie and draw. In the folk tales, too, the theme of reaching the lover is often handled. In this sense, funny eyes are ahead of the beloved type in their lives. The type of wife-mother, the type of warrior woman, the type of enemy woman is encountered. In this Divan literary poetry, I am not pleased with the hostility in the scenes, the love of the lover and the approach of the mother's compassion can be reconciled to the wifemother woman's tip, the love for the love and the woman who does not come to the warrior woman type.

KÜRESELLEŞME SÜRECİNDE KENTSEL DEĞİŞİM VE KADINA YANSIMASI

Özet Günümüz dünyasında, küreselleşme sürecindeki ekonominin ve toplumsal sistemlerin vizyonunda kentsel sorunlara çözüm arayışları giderek artan bir öneme sahiptir. Kentler küreselleşme olgusunun hayata geçtiği temel zeminler olarak görülmektedirler. Küresel değişim kentlerde açık bir şekilde izlenmekte ve kentler de bu süreç içinde değişmektedirler. Kent toplumunun demokratik ve sosyal değerlerinin şekillenerek gelişmesinde etkin olan kent yeni bir yaklaşımla irdelenmektedir. Yaşam kalitesini, kent kültürünü merkeze alan ve mekân insan ilişkisi bağlamında sorgulayan bu yaklaşımda, kent dokusu, kent kültürünün ürettiği değerlerin paylaşım alanı olarak değerlendirilmektedir. Kentsel doku, uluslararası gelişmelerin öngördüğü refah anlayışına göre yeniden şekillenmekte ve bu süreçte ortaya çıkan ihtiyaçlar toplumsal ilişki sistemini de etkilemektedir. Kentsel değişim süreci içinde bu değişimden etkilenen kesimlerin başında kadınlar gelmektedir. Ancak kadınlar kentin erkek bakış açısıyla oluşturulan işleyiş mekanizmasının içinde yer almamaktadırlar. Bu durum kadının toplum dışında kalmasına neden olmaktadır. Zaten, Ülkemizde tarihsel olarak var olan ataerkil toplum yapısı kadını kamusal alanın dışında tutmaktadır. Kadının kent yaşamına katılımının artmasında, eğitim ve bilinç düzeyinin yükselmesinin ve sivil toplum kuruluşlarının büyük rolü vardır. Bu çalışmada, küresel süreç içinde dönüşerek gelişme uğraşında olan kentlerin şekillenmesinde sosyal, ekonomik ve kültürel değişimler irdelenecektir. Çalışmanın temel vurgusu, toplumsal açıdan yenilik arz eden bu süreçte, yaşamımızın her alanında kadının bağımsız bir birey olarak var olması ve sistem içinde daha aktif rol oynamasıdır. Abstract In today's world, searches for solutions of urban problems in the vision of the economic and social sistems in the globalization process have an increasing importance. Cities are seen as the basic grounds on which globalization phenomenon depends.Global change is observed in urban areas clearly and cities are also changed in this process. City that has a great affect on the development of the democratic and social values of the city society is discussed with a new approach. The urban tissue is assesed as the sharing values that urban culture has produced in the approach that questions the life quality by putting the urban culture in the center and examining the relationship between the place and human. Urban tissue has reshaped according to the welfare concept that the international developments foresee and the needs emerging in this period has effected the relationships system. Women are at the top of the parts tha are affected from this change in this urban development process. But, women don't take place in the city mechanism which is formed by men's perspective. The situation makes the women stay out of the society. Meanwhile, the patriarchal society structure existing in our country doesn't let women to be in the society. The rising of the education and awareness level and the non-governmental organizations have a crucial role in the increasing of the participation of women to the urban life. In this study, social, economic and culturel changes effecting the shaping of the cities in the globalization period willl be discussed. The main emphasis of the study is the existence of the women in every part of our life as an independent individual and the more active role she has in this sistem within the process including innovations from the social perspective.

FEMİNİST TEORİ BAĞLAMINDA KENTTE KADIN EMEĞİ

UMKA I. Ulusal Mimarlık ve Kent Araştırmaları Sempozyumu, 2022

Design'da Fahri Profesördür. Sanoff, elli yıldan fazladır araştırma ve profesyonel uygulamalarda yer almıştır. Pek çok makalesi ve 'Community Participation in Design and Planning', 'Democratic Design', 'Visual Research Methods in Design', ' Integrating Programming Evaluation and Participation in Design', 'Methods of Architectural Programming', 'Seeing the Environment', ve 'Design Games' adlı kitaplarıyla tanınmaktadır. Bu kitapların bazıları Japonca, Korece ve Rusça gibi başka dillere de çevrilmiştir. Araştırmaları, okul tesisleri, çocuk ortamları, topluluk sanatları, topluluk canlandırma ve yaşlanan nüfus alanlarında yoğunlaşmıştır. Profesör Sanoff, ABD'de ve yurtdışında 85'ten fazla kurumda,

KADINA YÖNELİK ŞİDDETTE DEVLETİN HUKUKİ SORUMLULUĞU

KADINA YÖNELİK ŞİDDETTE DEVLETİN HUKUKİ SORUMLULUĞU

Acts of violence against women, the most widespread type of violence in today's world, carries properties differing from other kinds of violence both in regard of the conscientious distress it causes in the society and in regard of its nature. Rendering women, who are physically weaker in comparison to man by nature, also weaker in social structure gives rise to the need for development of various protection and intervention mechanism by state action. Especially global prevalence of this type of violence, as well as the fact that many systems of law falling short in solving this problem despite the lines of responsibility for states being explicitly established, shows that the world fails to prevent this type of violence. Even though new reforms are also made in Turkey in accord with international rules, the system of law still falls short of a solution for this problem. The figures related to such acts of violence continue to display worrisome increases every passing day.