Çağdaş Türk Tiyatrosunda Şamani İzdüşümler (original) (raw)

Türk kültürünün kökleri çok eski çağlara dayanır. Bu kültür, göçebelik, ticaret, savaş gibi etkileşimler aracılığıyla Asya ve Avrupa kültürlerinden beslenerek de zenginleşmiştir. Türkler, tarih boyunca kültür ve geleneklerini, karşılaştıkları yeni etkilerle kaynaştırarak yaşatmıştır. Yaklaşık 1000 yıldır Anadolu topraklarında büyük ölçüde yerleşik halde yaşayan Türkler, coğrafyanın ve çağımızın iletişim araçlarının da etkisiyle bu etkileşimlere hala açıktır. Tanzimat Dönemi ile başlayan, ardından Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemleriyle devam eden batılılaşma hareketi ise birtakım geleneklerin zarar görmesine sebep olmuştur. Bu durumdan en çok etkilenen tiyatro geleneği de, yerini neredeyse tamamen Batılı anlamda tiyatro anlayışına bırakmıştır. Zaman içinde yeniliklerle zenginleştirilmeyen ve/veya kültürel unsurlarla beslenmeyen her oluşum benliğini ya da işlevini yitirme durumuyla karşılaşır. Türkiye’deki tiyatro sanatı da köklerinden koparılmış bir halde devam ettiği takdirde benzer sonuçlar yaşayacaktır. Geleneği yaşatmak ya da canlandırmak maksadıyla yapılan bir takım uygulamaların, akademik anlamda desteklenmesi ve konuya bilimsel olarak yaklaşılması gerekmektedir. Bu çalışma, Türk tiyatrosuna kültüriçi yaklaşım aracılığıyla, çağdaş bir biçim önerisinde bulunmak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Orta Asya kültürü, İslam kültürü ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Anadolu kültürünün Türk tiyatro geleneğinin oluşumundaki katkıları araştırılmıştır. Ayrıca toplumun kültür kodlarının oluşmasına etki etmiş unsurlar, Türkçe yazılmış veya Türkçe diline kazandırılmış antropolojik, tarihsel, sosyolojik, psikolojik ve sanatsal çalışmalar araştırılarak incelenmiş ve Türk tarihinin büyük bir bölümüne hakim olan Orta Asya kültürünün temel taşı niteliğindeki Şamanizm’in çıkış noktası olarak alınması aracılığıyla çağdaş bir Türk tiyatrosu biçimi önerisinde bulunulmuştur. Önerilen biçim, benzer amaçlar güdülerek yazılmış ya da sahnelenmekte olan oyunlarla kıyaslanmış ve bu oyunların değerlendirmesi yapılmıştır. Sonuç olarak, kültür kodlarının yer aldığı metinler ve sahnelemeler yaratılabileceği, bu yaratımlar devam ettiği sürece de Türk tiyatrosunun çağdaş bir biçiminden bahsedilebileceği görülmüştür.