17. YÜZYIL TASVİR ALBÜMÜNDE EVLİYÂ ÇELEBİ'NİN SAZLARI (original) (raw)
Related papers
17. YÜZYIL ŞAİRİ HAYLİ ÇELEBİ ve DİVANI
AL-FARABI 1st International Congress on Social Sciences, 2017
Haylî Çelebi, who is one of the 17. century divan poets, was born in Kırklareli. Haylî, who received a good education and became familiar with the sciences of his time, drew attention with his ability in poetry and construction and first, he became the secretary of supreme council and then the chief secretary of supreme council of Egypt governor Ġbrahim PaĢa. After that, he was appointed as a collector of biographies for the vizier Köprülüzâde Fâzıl Ahmed PaĢa during the reign of IV. Mehmed and as a result of this duty, Haylî became widely known. Haylî passed away in Belgrade in 1098/1686-87. Basing on the available evidence, it can be said that his only work is Dîvân. Haylî Dîvânı, which is registered with the number Bağdat 164 in Topkapı Palace Museum Library, is a manuscript and written by the poet himself. There are poems written in “gazel”, “kaside”, “tahmis”, “müseddes”, “kıt„a”, “müfred”, “matla„” “tarih”, “rubâî”, “nazm”, “nevrûziyye”, “iydiyye”, “terci„-bend” and “sûriyye” verse forms in his work which consists of 73 leafs. There are other poets‟ poems in the work as well. Furthermore, some typefonts such as “nesih”, “ta„lik” and “kırık dîvânî” are used in the work. In this presentation, information about Haylî Çelebi will be given, his Dîvân will be introduced and some of his poems will be mentioned
EVLİYÂ ÇELEBİ'NİN İSTANBUL'UNDA ESNAF MİZAHI
Kırk yıllık gezi hayatında dünyanın pek çok yerini gezmiş olan Evliya Çelebi'nin bu türdeki ilk eseri olan Seyahatnamesi'nin İstanbul bölümünde onun mizah, eğlence, gülünçlükler ve anlatısındaki hoşluklar incelenmiştir. Evliya Çelebi'nin "Güzel belde, eski şehir, yüce saltanat yurdu, Makedon tahtı yani Kostantiniyye, kralların hasreti…" diyerek övgü dolu sözlerle bahsettiği, kendisinin de yıllar boyu yaşadığı ve birçok sokağını ezbere bildiği İstanbul şehri, yüzyıllar boyu ve bugün metropol niteliği taşıyan oturmuş düzenin hakim olduğu cadde ve sokakların yanı sıra oldukça farklı kültürden, milletten insanların durağı, uğrak noktası olmuştur. Bu noktada Evliya Çelebi İstanbul sokaklarında her an farklı bir kimliğe bürünmüş ve farklı kültürden olan belki hayat boyu görüp konuşma şansını kimsenin yakalayamayacağı insanların gündelik, esnaf, atışma sohbetlerine dâhil olma fırsatını meraklılarına İstanbul ciltlerinde sunmuştur. Kültürel zenginliğin, karmaşanın ve bunun getirdiği farklı kimliklerin çatışmasının yer aldığı bir toplum ve şehir onun kaleminin mürekkebindeki renk cümbüşünde buluşmuştur.
17. YÜZYILDA MEVLEVİ BİR ŞAİR SELÎMÎ DEDE VE DÎVÂNÇESİ
HİKMET AKADEMİK EDEBİYAT DERGİSİ VEFATININ 100. YILINDA ALİ EMÎRÎ ÖZEL SAYISI, 2024
Classical Turkish literature is a period that has been represented very strongly with thousands of artists and works in a very wide geography for more than six centuries and has an exceptional place in Turkish literature. Academic studies on the works of literature of this period continue unabated and we encounter a new artist or work every day. The subject of this study is the 17th century poet Selîmî Dede and his Dîvânçe, about whose life and works there is not much information. There are verse and prose works of Selîmî Dede in the cönk named Mecmûʻa-i Âsâr, registered in Istanbul University Rare Works Library Turkish Manuscripts 09288. One of the verse works is the poet's Divânçe. The work, which contains 42 poems in total, is between 36a-43a of the manuscript in question. In the introductory part of the study, the physical characteristics of the cönk are mentioned. In the first part, information about the poet's biography is shared, while in the second part, information about the poet's works is given. The main subject of the study Dîvânçe, is analyzed in more detail in the third chapter under the headings of Form, Language and Style Features and Content Features. The translated text of Dîvânçe is given in the fourth chapter. In the conclusion section, it is stated that the poems in the Dîvânçe of Selîmî Dede, a Mevlevi poet who lived in the 17th century, can be evaluated as a product of religious- sufistic Turkish literature. However, it is also underlined that the poet benefited from classical Turkish literature in terms of both verse technique and the world of meaning and imagination.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN VİYANA’DAN AKTARDIĞI CERRAHİYE İLİŞKİN ÜÇ GÖZLEM
Evliya Çelebi gezip gördüğü çok geniş coğrafyada, görüp işittiklerini inceden inceye irdelemesi ve ayrıntıları gözden kaçırmayan keskin gözlem gücüne sahip oluşuyla da dikkati çeker. Bu özelliğiyle, gezip gördüğü yerler üzerine yaşamın her alanına ilişkin bilgilere yer vermesinden ötürü birçok alanda yapılan bilimsel araştırmalara zengin malzemeler sunmasıyla da vazgeçilmez bir kaynak niteliğindedir. Seyahatname'nin 7. cildinde (62a) Viyana'daki hastanelerden söz ederken buradaki ilginç üç gözlemini aktarmaktadır: 1 Bunlardan birinde, savaşta bir askerin kafatasının içine giren kurşunu çıkarmak için, kafatasının açılması yoluyla yapılan bir ameliyat anlatılmaktadır. İkincisi, siroz sonucu tüm gövdesi şişmiş bir hastanın sağaltımına ilişkin gözlemdir. Üçüncüsü ise diş sağaltımı ile ilgilidir.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN SEYAHATNAMESİ’NDE YER VERDİĞİ HÜNKÂR MAHFİLLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME
Bu çalışma 17. yüzyılın ünlü seyyahı ve bir Osmanlı aydını olan Evliya Çelebi’nin gezip gördüğü, seyahatnamesinde yer verdiği hünkâr mahfilleri hakkındaki izlenimlerini aktarmaktır. Ayrıca bu çalışma ile Evliya Çelebi’nin tanıttığı hünkâr mahfillerinin günümüzdeki mevcut halleri ile 17. yüzyıl içerisindeki durumları arasında bir karşılaştırma yapma imkânı da elde edilmiş olacaktır. Osmanlı mimarisinin erken ve klasik dönemlerine ait hünkâr mahfillerinin birçoğu Evliya Çelebi tarafından bizzat görülmüştür. Evliya Çelebi seyahatnamesinde günümüze ulaşamamış dört hünkâr mahfili ile birlikte toplam 16 hünkâr mahfili hakkında bilgi verilmektedir. İstanbul Fatih, Ayasofya, Eyüp Sultan, Kırım Giray Han ve Bursa Ulu camilerinin hünkâr mahfilleri, Evliya Çelebi’nin ziyaretinden sonra tamamen yenilendikleri için daha önceki durumlarını ve mimari özelliklerini anlayabilmek için seyahatname önemli bir başvuru kaynağı haline gelmektedir. Evliya Çelebi hünkâr mahfilleri hakkında kimi zaman ilk elden bilgiler verirken, kimi zaman da cami ile alakası olan kişilerden veya kitaplardan elde ettiği bilgileri aktarmaktadır. Bu nedenle söz konusu bilgiler, hünkâr mahfillerini tanımlamada önemli bir kaynak haline gelmektedir. Ancak verilen bilgilerin içeriği Evliya Çelebi’nin kişisel ilgi alanına göre değişiklik gösterebilmektedir. Hünkâr mahfillerinin bazen sadece yeri belirtilmekle yetinilirken, bazen de ayrıntılı bilgiler verilebilmektedir. Çalışmada Evliya Çelebi’nin tanıttığı hünkâr mahfilleri, özgün hallerini koruyarak günümüze ulaşanlar, tamamen yenilenenler ve günümüze ulaşamayan örnekler olarak üç ayrı başlık altında ele alınmış ve genel bir değerlendirme yapılmıştır.
İstanbul Sempozyumu Bildirileri, 2018
The title of the paper is: Evliya Çelebi as musician. This paper focuses on on the musicianship of Evliya Çelebi. He was a performer in both secular and religious music. Also, he was a reciter of Koran and even a composer. The relevant passages of Seyahatname is quoted.
MUHASEBE DEFTERLERİNE GÖRE 17. YÜZYIL BAŞLARINDA ÜÇ ŞEREFELİ CAMİİ VAKFI
2011
Bu çalışma vakıf muhasebe defterlerini kullanarak Edirne’de Sultan II. Murad tarafından kurulan Üç Şerefeli Külliyesi’nin 17. yüzyıl başlarındaki mali ve kurumsal tarihine göz atmaktadır. 15. yüzyıl sonlarında mali açıdan güçlü görünen vakfın ana gelir kaynağı olan Kratova gümüş madeni gelirleri merkezî hazineye tahsis edilmiştir. Vakfa buna mukabil bir gelir kaynağı verilmemiş ve vakfın ana gider kalemi olan maaş ödemelerini Edirne’de II. Bayezid vakfı üstlenmiştir. Bunun sonucu iki vakıf arasında mali ve idari bir bağ kurulmuştur.
EVLİYA ÇELEBİ'NİN HAC ZiYARETi VE SEYAHATNAME'NİN HAC BÖLÜMÜNÜN KAYNAKLARI
The ultimate purpose of Ewliya Chelebi in Wanting of travel is tlıis: "As every sirteere Muslim's common desire to fullfill Hajj pilgrimage as a religious duty. He mentiones his intention at tlıe begiuning of his work. W e see that this wish w as fulfilled in tlıe first day s of then month of i'l-icce in tlıe year 108211672. In his work mainly in histarical and geographical issues, E.Ç. took some quotations from different resources directly or did some partly changes. W e know that Ewliya Chelebi, in contrast, wrote many pages full of information about several places which he visited only briefly or made possible by the travel guide he calls Del_l. In his work he talks about this Del_l only passed by. So it is possible that this Del_ls was the source of the prayers, the Qu'ran verses and the stories from Islamic history. His basis for the religious information was the siyer book by Mehemmed Altiparmak, and the work by the scholar Sukker-zâde, who probably worked as a guide for the pilgrims. A prayer, mentioned by Evliya Çelebi in his work was taken from Gazalis İhya'-i 'Ulumi'd-din.