12 Mart'tan 12 Eylül'e Türkiye'de Sendikalar (original) (raw)

2013, Toplum ve Bilim 127

ABSTRACT The union movement in Turkey experienced its fastest growth and expansion in the 1970s. These were the years when the socialist left had strong working class ties and influence on the union movement. This period of rise, lasting from the early 1960s until the 1971 military coup, was based on experiences that shaped the very future of the union movement. Right after the 1960 coup, in line with the changing social policy outlook at the time the ban on strikes were lifted and collective bargaining rights stipulated. In quick succession, the Turkish Labor Party (TİIP) was founded and the Confederatıon of Progressiıve Trade Uniıons of Turkey (DİSK) had splintered from the Confederation of Turkish Trade Unions (Türk-İş), while the '68 Spring' fanned the winds of change giving rise to important political and social transformations. 1970s is the story of this burgeoning social opposition, which the March 12 coup tried to suppress, transforming itself into a stronger and much broader social upheaval affecting all walks of life in a short span of time. The Left began to regroup after the 1973 Elections. Out of long historical roots, there emerged an extraordinarily splintered and pluralistic political landscape. Turkish Communist Party (TKP), with the participation of Partizan and Socialist Youth Union (GSB), forged strong ties within Turkey and in a short time turned itself into an important center of gravity influencing the fate of DISK and the broader union movement. As the Left’s imprint was being felt in all spheres of life, the union movement was organizing large scale strikes and acts of social protest. Turkey entered 1980 under conditions of deepening political suppression, uncertainty and economic contraction, approaching the sharp turn it was to take in its economic policies in the aftermath of what is popularly known as the “January 24 Resolutions”. With the collective bargaining process deadlocked and tens of thousands of workers on strike, the 1970s were brought to a close with the September 12 military coup. The objective of this study is to examine the period between March 12, 1971 and September 12, 1980 from the perspective of labor history and analyze its dynamics that shaped the Left and the labor/union movement . ÖZET Türkiye’de sendika hareketi, tarihinin en hızlı ve büyük yükselişini 70’lerde yaşamıştır. Bu yıllar, sosyalist solun işçi sınıfıyla güçlü bağlar kurduğu, işçi ve sendika hareketi üzerinde en etkili olduğu yıllardır. Bu yükseliş, 60’ların başlarından 12 Mart 1971 askeri darbesine kadar olan kısacık dönemde yaratılan ve sendika hareketinin geleceğini şekillendiren birikime dayanır. 27 Mayıs 1960 darbesini izleyen birkaç yıl içinde değişen sosyal politika tercihlerine bağlı olarak uzun yıllar süren grev yasağı kaldırılmış ve toplu pazarlık hakkı kurallara bağlanmıştır. Türkiye İşçi Partisi (TİP) kurulmuş, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) bölünerek, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) doğmuştur. Ve 68 baharı, büyük bir siyasi, sosyal değişim yaratmıştır. 70’ler, 12 Mart darbesiyle susturulmaya, bastırılmaya çalışılan bu toplumsal çıkışın, kısa sürede çok daha güçlü bir ivmeyle hayatın bütün alanlarını ve toplumun bütün kesimlerini de içine alarak bir toplumsal depreme dönüşmesinin öyküsüdür. 1973 seçimlerinin ardından sol toparlanmaya, yeniden şekillenmeye başlar. Uzun bir tarihsel birikimden olağanüstü bir siyasi çeşitlilik/bölünmüşlük ortaya çıkar. Türkiye Komünist Partisi (TKP), Partizan ve Genç Sosyalistler Birliği’nin (GSB) katılımıyla Türkiye topraklarında güçlü bağlar oluşturur ve kısa zamanda DİSK’in ve sendika hareketinin kaderini şekillendirecek bir büyük çekim merkezi haline gelir. Sendika hareketi büyük ölçekli grevler, eylemler örgütlemekte, sol hayatın bütün alanlarını derinden sarsmaktadır. Türkiye 1980 yılına son derece ağır siyasi baskı, belirsizlik ve ekonomik çöküş koşullarında, 24 Ocak kararları ve ekonomi politikasında bir büyük dönüşümün hazırlıkları içinde girer. Toplu pazarlık süreci tıkanmış, on binlerce işçi grevdedir. 70’ler, 12 Eylül askeri darbesiyle noktalanır. Bu çalışmanın amacı, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri darbeleri arasındaki dönemi, emek tarihi açısından ele almak, dönemin sola ve işçi/sendika hareketine damgasını vuran dinamiklerini tartışmaktır.