ERKEN CUMHURİYET DÖNEMİ SANATINDAN BİR ÖRNEK: TEKİRDAĞ ESKİ VALİ KONAĞI VE SÜSLEMELERİ (original) (raw)
Tekirdağ Ertuğrul Mahallesi’nde günümüzde Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi olarak kullanılan eski Vali Konağı, 1927 yılında sahile hâkim bir konumda inşa edilmiştir. Yapının Latin alfabesi ile yazılı yapım ve mimar kitabelerinden, banisinin Tekirdağ’da 1926-1929 yılları arasında valilik yapan Arif Hikmet Bey, mimarının ise Kâzım Tahsin olduğu öğrenilir. Konağın cephelerindeki çiniler Kütahya’da üretilmiş; çinilerin desenleri ise Stepan Vartanyan olabileceğini savladığımız sanatçı tarafından hazırlanmıştır. Yapının inşası Cumhuriyetin kuruluşunun ilk yıllarına denk gelir ve bu dönem Türk Mimarlık tarihinde “I. Ulusal Mimari”, “Birinci Millî Üslup”, “Millî Mimari Rönesansı” “Yeni Osmanlı” ve “Yeni Klasik Üslup” gibi değişik adlarla bilinir. İstanbul ve Ankara’nın yanında Edirne, İzmir, Bursa, Kastamonu, Konya, Niğde, Balıkesir, Erzurum, Sivas, Kayseri gibi şehirlerde de en görkemli örneklerin inşa edildiği Erken Cumhuriyet Döneminde, Tekirdağ Eski Vali Konağı daha çok arazinin biçimine uydurularak, dönemin simetrik plan anlayışının dışında ancak üslubun ana prensiplerini koruyarak bir taşra örneği olarak tasarlanmıştır. Konak, cephelerindeki Kütahya çinileri ve taş süslemeleriyle şehrin en dikkat çekici ve anıtsal yapılarındandır. Boyutları, planı, cephe düzenlemesi, malzemesi, çini ve taş süslemeleriyle döneminin sosyoekonomik ve sanat anlayışını temsil eden bu yapı, I. Ulusal Mimarlık Dönemi anlayışının Tekirdağ’daki uygulaması olarak karşımıza çıkar.