ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANABİLİM DALI TÜRKİYE'DE GENÇ KADINLARIN MEDYA TÜKETİMİ: NİTELİKSEL BİR ARAŞTIRMA (original) (raw)
Related papers
The advent of social media has led to the creation of virtual environments in which individuals engage with one another on a daily basis. The number of users continues to grow, and the ability to share information about one's daily activities, including what one eats, uses, and experiences, has become a common practice. The content of other users influences individuals in their interactions within virtual spaces, where they exhibit personal experiences and thoughts. It is particularly the case with regard to those who are regarded as experts and who are perceived to be exerting a credible influence, that they have the power to influence the audience they have. Upgrading to a more affluent status entails adopting a lifestyle that is both aspirational and inspiring, and this is exemplified by today's influencers, who are perceived as representing the Leisure Class. These individuals engage in activities that are expensive, popular and overly consuming, which in turn influences consumption and demonstrative consumption.
All brands included in the "Turkey 100-2022" report, where "Turkey's 100 Most Valuable Brands" were announced by Brand Finance, constitute the universe of the research. 5 brands that operate in different sectors and have a high ability to represent the universe were determined by the judgmental sampling method. Video was used as the modality data type in this research because it involves the use of written and spoken language, images, sound and all other elements. The videos published by the brands in question in 2022 on their YouTube social media accounts were examined one by one and a classification list consisting of 35 titles was created. Using the judgmental sampling method, only advertisements among these videos were included in the research. Since the assumption that the use of multimodality has a positive effect on the level of ad liking was investigated in the research, analysis was made using multimodal discourse analysis on the first three advertising videos of these brands that received the least and most likes. According to the advertising analysis conducted in the research, this study revealed that there is a positive effect between the advertising videos published by the brands and the ad liking levels. As a result, multimodality offers a new perspective in the field of advertising, enriching brands' communication strategies and increasing their interaction windows. As a result of the research, it has been revealed that if the communication components such as text, image, sound and music used in the advertising videos of brands interact with each other, if there is a multi-modal incompatibility, the level of appreciation and interaction decreases, which is directly reflected in the level of ad appreciation. Advertising videos with low multimodality, where one mode is more dominant than the other, or where there is incompatibility between modes are less liked by consumers; It has been concluded that advertising videos with high multimodality and no incompatibility between modes are liked more by consumers.
Sosyal Medyada Hafıza Rejimi ve Anma Pratikleri, 2017
Medyalaştırılma, iş ile yaşam arasındaki ayrımı giderek belirsizleştirirken, enformasyon akışında yaratılan derin restorasyon sosyal medyaya dair yeni dinamikler sundu. İletişim mecralarının geleneksel medyadan bağımsızlaşarak dijitalleşmesi yeni çehreler oluşturdu. Bu noktada gündelik pratiklere eklemlenen sosyal medyadaki atomize olmuş öznelerin bireyde yarattığı hafıza izlerini, yeni yapısal problemlerini ve anma pratiklerini inceleme alanı olarak ele alma gerekliliği ortaya çıkmıştır. Toplumsal travmalarda ortaya çıkan yeni sarsıntıların sürekli güncellenen kolektif bir yığında depolandığı ve tüketildiği bir mecranın metotlarını inceleme amacıyla Twitter'ın nicel habitatlarını gözlemlemeye çalışacağım. Kimliklerin yeniden kurulduğu, aynı zamanda fenomenleştirilmenin ve egoların alanı olan Twitter'da toplumsal travmalardan biri olan Soma Faciası sonrası yapılan veri girdisinin sosyolojik bir sorunsalı oluşturduğu, bu doğrultuda ağlarda aktif olarak yapılan paylaşımların pratiklerini belirli verilerin ışığında tartışacağız.
16th International Symposium Communication in the Millennium , 2018
Bu araştırma, kadın gazetecilerin yerel basında yer aldıkları pozisyonları ve gazetecilik mesleğine bakışlarını göstermek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmada kullanılan veri toplama yöntemi, nitel bir veri toplama tekniği olan derinlemesine görüşme yöntemidir. Bu yöntemle gazetecilik mesleğinde üst ve alt düzeydeki kadın gazetecilerin saha deneyimleri ve profesyonel bakış açıları hakkında bilgi edinilmesi amaçlanmaktadır. Araştırma kapsamında 2016 yılı Ocak ve Nisan ayları arasında yalnızca Ankara’da bulunan belirlenmiş yerel basın kuruluşlarında, yaygın günlük gazetelerin Ankara eklerinde, Ankara’da bulunan belediyelere bağlı basın organlarında ve ulusal kuruluşların Ankara Şubelerinin basın ofislerinde çalışan kadın gazeteciler ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Söz konusu yerel basın kuruluşları olarak, Polatlı İlçesinde bulunan İstiklal Gazetesi, Büyükşehir Ankara Bülteni, Habertürk Ankara eki, Hürriyet Ankara eki, Gazete Çankaya, Sivil Memurlar Sendikası Ankara Şubesi Basın Ofisi, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Basın Ofisi kapsam içerisinde tutulmuştur. Bu kapsamda gazetecilik mesleğine yeni başlamış, meslekte uzun yıllar çalışmış ve halen çalışmakta olan üç farklı seviyede, basın kuruluşlarında alt ve üst kademelerde bulunan ve farklı kurumlarda çalışan ortalama 10 kadın gazeteci ile görüşülmüştür. Yerel basın alanında çalışan kadın gazetecilere toplam 34 soru yöneltilmiştir. Görüşme yapılan kadın gazetecilere sorulan soruların hemen hepsi açık uçlu sorulardır. Araştırmanın varsayımları ile amaç soruları doğrultusunda kadın gazeteciler, derinlemesine yüz yüze gerçekleşen görüşmelerde “Gazeteciliği Meslek Olarak Seçme Nedenleri” , “Gazetecilikten Beklentileri” , “Çalışma Saatleri” , “İzinler ve Maaş Tatmini” , “Aile İçi Rollerin Kadınların Çalışması Üzerine Etkileri” , “İş Yerinde Kadın ve Erkek Çalışanlar Arasındaki Farklılıklar” , “Yerel Basında Çalışan Kadın Gazetecilerin Ekonomik Hakları” ve “Yerel Basında Çalışan Kadın Gazetecilerin Sorunlarına Genel Bakış” başlıkları altındaki sorulara yanıt vermiştir. Bu bağlamda gazetecilik mesleğine başlamaları farklı sebeplerle gerçekleşmiş olan kadın gazetecilerin genel beklentileri, izinler (doğum izni vb.) konusunda hassasiyet gösterilmesi ve çalışma ortamında beklenen inceliğin gösterilmesi şeklinde sonuçlara ulaşılmıştır. Sayfa Numaraları: 408-421 Yayın Tarihi: Nisan 2018 Yayın Adı: 16th International Symposium Communication in the Millennium Saçal, B. (2018). Ankara Yerel Basın Alanında Çalışan Kadın Gazetecilerin Gazetecilik Mesleğine Bakışı Üzerine Bir Saha Araştırması, Proceedings of the 16th International Symposium Communication in the Millennium, pp.408-421, ISBN: 978-605-83703-5-7
İçinde yaşadığımız toplum kadına ve erkeğe farklı farklı görevler yüklemektedir. Bu farklılıklar, farklı sorumluluk ve görevleri de beraberinde getirmektedir. Bu durum, biyolojik anlamdaki “cinsiyet” kavramının sınırlarını aşarak, yeni bir durum olan “toplumsal cinsiyet” kavramının ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu kavramdan daha da yeni olan bir başka kavram da “sosyal medya”dır. Günümüzde pek çoğumuzun bir iletişim aracı olarak kullandığı sosyal medya, aynı zamanda bir kimlik inşası aracı görevi de görmektedir. Söz konusu mecralarda, özellikle de Facebook’ta, dilediğimiz gibi hesaplar açabilmekte ve kendimize göre bunları kurgulayabilmekteyiz. Zira sosyal medya, bireylere yeni yeni benlik alanlarının inşasını kurgulama fırsatı sunmaktadır. Söz konusu durum, toplumsal cinsiyet bağlamında da farklı temsilleri ortaya çıkartmaktadır. Bu çalışmada Gümüşhane Üniversitesi öğrencileri arasından seçilen 5 kız, 5 erkek öğrencinin sosyal medya aracı olarak kullandıkları Facebook hesaplarında nasıl bir profil yapılandırdıkları, profillerinin görünürlükleri, doğruluk durumları, görsel ve sözel olarak kendilerini nasıl sundukları; yani nasıl bir benlik inşası gerçekleştirdikleri yarı yapılandırılmış görüşme yoluyla öğrenilmiştir. Görüşmelerde kadının toplumda ezilen, ikinci sınıf vatandaş olduğu, hor görüldüğü; ama aslında böyle olmaması gerektiği yönünde bilgiler elde edilmiştir. Türkiye gibi ataerkil bir toplumda kadın erkek arasında başta cinsiyetten kaynaklı sonrasında da toplumsal cinsiyet bağlamında ciddi farklar olduğu anlaşılmıştır. Öğrencilerin yüzde 50’sinin dikkat çektiği bir nokta da kadının özellikle Facebook üzerinden yaptığı paylaşımlarda eğer onanan bir paylaşım yapmıyorsa, kolaylıkla olumsuz sıfatlarla adlandırılabildiği gerçeğidir. Özellikle kız öğrencilerin ifadelerinden yola çıkılarak toplumun değer yargılarından bağımsız hareket edemedikleri, kendilerini kısıtlanmış olarak hissettikleri ve kendilerine özgürlükçü bir alanın sunulmadığı, dolayısıyla da Facebook’ta bir kimlik inşası kurgularken rahat davranamadıkları bilgisine ulaşılmıştır. Böylelikle çalışmada elde edilen sonuçlar ışığında sosyal medyada toplumsal cinsiyetin nasıl temsil edildiğine ilişkin bilgilere ulaşılmıştır.
KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN YAZILI BASINDAKİ YERİ: MİLLİYET GAZETESİ ÜZERİNE NİTEL BİR ARAŞTIRMA
Yeditepe Üniversitesi, 2013
Kadınların emeklerine, bedenlerine kimliklerine el konularak erkek egemenliğinin iktidarı tüm dünya üzerinde devam etmektedir. Özellikle sınıflı toplumların karakteristik özelliği olan kadınlar değersizleştirilip, itibarsızlaştırılması şiddete başvurularak gerçekleşmektedir. Kadına yönelik şiddetin toplumsal bir sorun olması bu sorunun politikayla doğrudan ilişki kurmakta oluşudur. Ayrıca bilim, sanat ve ekonomiye yaratılan ortamlar da kadınları şiddetin pek çok türüyle karşı karşıya bırakmaktadır. Cinsel istismar şiddetin en bilinen, en yaygın haliyken aslında kadınlar bundan daha fazlasını günlük hayatlarının her anında yaşamaktadır. Kadınların düşünceleri önemsizleştirilip, giyim kuşamları belirli yönetim ve yönlendirmeye tabi tutularak kalıp rollerle sınırlandırılmaktadır. Toplumsal cinsiyet rolleri aynı zamanda şiddetin meşrulaşmasının ve yinelenmesinin de önünü açmaktadır. Bugün dünyanın pek çok yerinde milyonlarca kadın normal olarak konumlandırılan şiddet ekseninde yaşamaktadır. Amerika’da tecavüze, İran’da idama, Afganistan’da kurşuna, Tayland’da fuhuşa zorlanmısıyla, Mısır’da Tahrir meydanına alınmamasıyla şiddetin farklı yönleri göz önüne çıkmaktadır. Türkiye’de ise kadın bedeni üzerinden politika uygulanarak kadınlara beden özgürlük hakkı tanınmamaya adım atılmaktadır. Fas’ta kadın bedeninin kürtaj yasağı ile kontrol edilmesi, Çin’deyse zorunlu doğum kontrolü uygulaması Türkiye’nin yolunu izlediği ülkeler olarak gösterilebilmektedir. Bahsedilen mağduriyetler sadece duyarlı bir kısım insanın dışında kimsenin ilgisini çekmemektedir. Makalede bu ilginin çekilmesinde yazılı basın organı olan Milliyet Gazetesi’nin izlediği rolü sunmak amaç edinilmiştir. Yapılan literatür taraması sonucu konu ile ilgili yeterli düzeyde akademik çalışmalara ulaşılmamıştır. Bu sebeple çalışmanın amacı, ana kaynak (gazete) taraması yaparak günümüze kadar kadına yönelik şiddet vakalarını inceleyip konu hakkında genişletilmiş çalışmalara kaynak oluşturmaktır.
TÜRKİYE’DE GELENEKSEL MEDYA VE YENİ MEDYADA KADIN KİMLİĞİ ÜZERİNDEN ÜRETİLEN HABERLERE ELEŞTİREL BAKIŞ, 2020
Today, thanks to the developments in communication technologies, we learn everything that happens around us incredibly quickly. These instant messages overcome the curiosity of learning what's going on around the people's soul. However, this situation contains a number of different elements with the speed of access to the information provided by new communication technologies. Is every information content that individuals reach so easily correct? or how much do the visuals reflect the truth? how should this transformation of privacy concepts undergo change in an ethical sense? questions such as these are just a few of the issues that require meticulous work in the transformation. In this study, ethical evaluation of women's identity, presentation of instant messages within the changing and developing communication technologies, and those conveyed in the information stack will be carried out ethically on traditional media and news produced in the new media. In this context, the work will be carried out through the presentation of the