Dostdüşmanlar: Rusya ve Türkiye (Tercüme) (original) (raw)
Related papers
TÜRKİYE RUSYA İLİŞKİLERİNE FARKLI BİR BAKIŞ: TÜRKİYE’NİN RUSYA ÜZERİNDEKİ YUMUŞAK GÜCÜ
PESA INTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL STUDIES PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ
Sovyetler Birliği'nin halefi Rusya Federasyonu ile Osmanlı İmparatorluğunun mirasçısı Türkiye cumhuriyetinin Türklük Slavlık bağlamında Avrasya coğrafyasında tarih boyu sürmüş olan simbiyotik ilişkisi ve çatışmaları soğuk savaş sonrasının özel koşullarında ve milenyumla gelen bölgesel oluşumlar bağlamında yepyeni bir çerçeveye oturduğunu inkar edemeyiz. İşte bu özel koşulların med-cezirli ilişkiler bağlamında yine bir soğuk savaş sonrası kavramı olan yumuşak güç kavramı ve buna bağlı olarak kamu diplomasisi faaliyetlerini de kapsayacak şekilde Türk-Rus ilişkilerine değinmek bu çalışmanın asli konusunu teşkil etmektedir. Siyasi iktisadi ve ticari ilişkilerin her birinin ayrı ve derin bir çalışma alanı olabilecek Türk Rus ilişkilerinde biz, etkileri diğer saydıklarımızı yönlendirebilecek olan yumuşak güç alanına odaklandık. Bu çerçevede çalışmamızda Türkiye'nin eski Türk yurtlarını ve Türk halklarından epey bir kısmını bünyesinde barındıran Rusya Federasyonu üzerindeki yumuşak güç etkisini inceledik. Bu bağlamda Türkiye cumhuriyetinin yürüttüğü kamu diplomasisi faaliyetlerinin Rusya halklarındaki etkisini de bir nebze ortaya koymaya çalıştık. Türk Rus ilişkilerinin bu yönde incelenmesi literatüre bir katkı sağlayacaktır. Girişte kamu diplomasisi ve yumuşak güç kavramları kısaca izah edilip, konumuzun asli kavramlarına açıklık getirilmiştir. İlk bölümde Rusya coğrafyası tarihsel perspektiften incelenerek, Türk Rus ilişkilerindeki önemli hususlara değinilmiştir. Bunda amaç Türkiye'nin Rusya üzerindeki kullanabileceği yumuşak güç unsurlarının tarihsel boyutunu ortaya koymaktır. İkinci bölümde Türkiye'nin kamu diplomasi kurumları ve faaliyetlerine yer verilmiştir. Sonuçta Türkiye'nin potansiyelini ne kadar değerlendirdiği ve neler yapabileceğine dair öneriler yer almıştır. We cannot repudiate the fact that the symbiotic relationship and conflicts between Russian Federation, the successor of the Soviet Union, and the Turkish Republic, the heir of the Ottoman Empire, against the backdrop of Turkishness-Slavicness which lasted all over the Eurasian geography throughout history, entered into a rather new course under the special circumstances of the post-Cold War era and within the context of regional formations brought about by the new millennium.
Türkiye Rusya İlişkilerine Bakış 2016-2017
Türkiye Rusya İlişkilerine Bakış 2016-2017, 2018
Rusya-Türkiye ilişkileri 2000 yılında Putin’in iktidara gelmesi, 2002 yılında da Erdoğan’ın seçimi kazanmasıyla bir anda farklı bir boyuta evrildi. Bu süreçte iki ülke ilişkileri daha çok ekonomik temelli olarak ilerledi. 2011 yılında Suriye’de iç savaşın başlaması sonrasında Türkiye-Rusya arasında bölgesel anlamda bir rekabet alanı oluştu. Bu rekabetin oluşmasında Türkiye-ABD koalisyonunun Suriye’de birlikte hareket ederek muhalifleri desteklemeleri bir etkendi. 2014 yılındaki Rusya-Ukrayna krizi, Kırım Tatarları dolayısıyla Türkiye-Rusya’nın rekabet alanlarını yeniden çeşitlendirdi. Ardından 2015 yılında Rusya’nın Suriye’ye müdahale kararı alması ve Türkiye sınırında harekâtı yoğunlaştırmasıyla 24 Kasım 2015 uçak krizi ortaya çıktı. Bu kriz Rusya-Türkiye arasında 15 yıldır oluşan ekonomik ve siyasi birikimi de geriye götüren bir durumdu. Rusya-Türkiye arasındaki kriz sürecinde ABD ve AB ülkelerinin Türkiye’yi yalnız bırakarak Suriye’de kendi politikalarını Türkiye’siz uygulama girişimleri dengeyi farklı bir boyuta getirdi. Çünkü Rusya-Türkiye arasında kriz olmasına rağmen hem Rusya hem de Türkiye, Batı açısından hedef ülke olmuştu. Rusya ve Türkiye arasındaki krizin iki ülkeye de yıkıcı zararlar vereceği anlaşılmasından sonra Putin ve Erdoğan arasında normalleşmeye dair önemli girişimler gerçekleşti. Putin-Erdoğan inisiyatifiyle ilerleyen bu girişimler sonucunda iki ülke arasında yeniden barış sağladı. Fakat bu barış 15 yıldır ilmek ilmek işlenen ilişkilerin eski seviyesine dönmesine henüz imkân sağlamadı. Batı’nın Rusya-Türkiye ablukasına karşı kazan-kazan politikası çerçevesinde Suriye başta olmak üzere Avrasya coğrafyasında işbirliğine yoğunlaşan iki ülke, ABD’nin politikalarının Orta Doğu’da başarısızlığında etkili oldular. ABD’nin Irak’tan Akdeniz’e ulaştırmayı çalıştığı terör koridoru Rusya-Türkiye işbirliğiyle akamete uğratıldı. İki ülke ayrıca ABD’den bağımsız Suriye’de siyasi barışı sağlamak amacıyla Astana Görüşmeleri ve Soçi Görüşmeleri adıyla bir dizi toplantılar organize ettiler. Böylece Suriye muhalefetini kendi etrafında toplayan Türkiye ile Esed üzerinde tam etkinlik kuran Rusya, bölgedeki inisiyatifi ele geçirdi. Suriye’de PYD-PKK üzerinde etkinlik kuran ABD ise Akdeniz’e açılan koridoru kuramasa da Ürdün sınırına kadar olan bölgede yeni bir koridor oluşturdu. ABD’nin PYD-PKK üzerinde kurduğu etkinlik ise Rusya açısından bir tehdit olarak görüldü. Bu tehdit algısını da Türkiye’nin Afrin’de düzenlediği Zeytin Dalı operasyonuna destek vererek bertaraf etmeye çalıştı. Suriye’de Türkiye- Rusya işbirliği ABD’nin sadece Suriye politikasını değil aynı zamanda İran, Karadeniz ve Kafkasya politikasını da olumsuz etkileyebilecek bir sürecin başlangıcıdır. Yeni dönemde ABD’nin Türkiye’yi Rusya’dan ayırmak için uygulamaya koyacağı uzlaşı veya sert politikaların tezahürünü göreceğiz. Bu kitabımızda 2016-2017 döneminde Rusya-Türkiye merkezli oluşan uluslararası gündeme dair yazdığımız analizler bir araya toplanmıştır. Bu analizler ile sıcağı sıcağına değerlendirilen olayların zamanla gerçekleşme veya sonuçlarını görme bakımından önem taşıdığı, bu nedenle toplu biçimde yayınlanmasının bu alanlarda çalışanlar başta olmak üzere tarihe not düşülmesi açısından değer taşıdığı düşüncesindeyiz. Umarım okuyucularımıza faydalı olacaktır. Türkiye Tedbirini Aldı, Bu Kez Şakası Yok: Türkiye Kürtlerin Hamisi Olmalı Rusya’nın Kudüs Politikası Bağımsız mı? Rusya’nın Kudüs Politikası Sömürülen Ülkelerin Umudu Türkiye Kafkasya-2016: Üçüncü Dünya Savaşı'na Hazırlık mı? Karadeniz'de Stratejik Dengeler Değişiyor Tataristan Modeli Sona mı Eriyor? Türklerin Barbar Olmadığını Tüm Dünyaya Halil İnalcık Anlattı Milli Demokratlar Oyunu Bozacak mı? Historic high in Turkish-Russian relations Russia's Iran Policy and its Impact on Relations with Turkey Russia-Turkey-Iran Brokered Agreement on Syria Brings US' Ploys to Naught Putin: Russland bereit, S-400-Raketenabwehrsysteme an Türkei zu liefern Professor Salih Yilmaz: "Moskau setzte zwischen den Regionalmächten eine Einigung durch" Западу трудно найти альтернативу военно-воздушной базе «Инджирлик» США шантажируют Турцию, вооружая сирийских курдов, считает политолог Турция поссорилась со второй половиной Встреча Путина и Эрдогана в Москве позволит продвинуться в решении ряда важных вопросов Стратегические балансы в Черном море меняются Это изменение не режима, а системы Реакция на убийство посла: Турция и Россия находятся под прицелом Запада Возможен ли тюрко-славянский союз в Евразии? Турция готова закрыть политическую дверь в Европу Россия в Сирии: взгляд из Турции Что можно ожидать от соглашения "Турецкий поток" Силы в Иране могут быть причастны к убийству российского посла Стравить сторонников светского образа жизни с исламистами не получилось Гюлен атакует Эрдогана? Почему в Турции была попытка переворота? Турецкий политолог считает, что отношения с Узбекистаном станут лучше Знали ли в России о готовящемся перевороте в Турции?
Türkiye ve Rusya İlişkilerinde Paradoksal Sürtünmeler
I. Uluslararası Sovyet Sonrası Türkiye-Rusya İlişkileri Sempozyumu BİLDİRİLER KİTABI, 2020
Coğrafyayı tarihten kopararak yapılacak analizler dar, soyutlayıcı ve anlamlandırmadan yoksun kalacaktır. Tarihi süreç her katmanda farklı ilişki biçimlerini şekillendirmekle hibrit ilişkiler üretmektedir. Analiz katmanlarında (Uluslararası- küresel, ulusal ya da devlet ve ulus içi- toplumsal, kentsel vd.) köklü yapısal dönüşümlerin gözlemlendiği günümüz siyasi coğrafyasında gelişen önemli olaylar dejavu duygusu üretmektedir. Yeni çağın değişimine uyum sağlayamayan kadroların kalıtsal stratejik hamlelerinde önceki yüzyılın geri dönüşüm ürünlerine rastlanılmaktadır ki Rusya, karar vericilerini bu kapsamda sorgulamalıdır. “Güvenlik kültürlerinde” gelişen sezgilere ve normlara rağmen ters yönde adımlar ile siyasi bir sonuç yanılgısına kapılmak, dış politik süreçte paradoksal sürtünmelere yol açmaktadır. Rus jeopolitiği yerel ve bölgesel katmanda Türkiye’yi arka bahçesinden uzak tutarken, küresel katmanda Türkiye’nin Anglo-Amerikan hegemonik alanında sorunlu bir paydaş olarak kalmasını mı öngörmektedir?
24 Kasım 2015 tarihinde Türk hava sahasını ihlal eden ve uyarılara rağmen ihlale son vermeyen Rus askerî uçağının düşürülmesi ile girilen süreç, Türkiye-Rusya arasında yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Rus politikacıların olayın ilk anından itibaren verdikleri öfkeli beyanlar, Türkiye Cumhuriyeti’ne yöneltilen ithamlar, sert eleştiriler, ekonomik yaptırım kararları, Rusya’daki Türk vatandaşlarının etik değerlerle bağdaşmayacak şekilde baskı altına alınması ve dışlama trendi giderek uluslararası düzeyde Kafkasya, Orta Asya ve Ortadoğu bölgelerini de kapsayarak olumsuz etkilerini sürdürmeye devam ediyor. Bu olaydan sonra Rusya’nın takındığı tavırla gerilen ortama bakıldığında, sanki son 10 yıl içerisinde geliştirilen dostluk, karşılıklı artan ekonomik ilişkiler, vize serbestisi ve stratejik ortaklık hiç olmamış gibi duruyor. Peki bu noktaya nasıl gelindi? Meselenin anlaşılmasını kolaylaştırmak için durumu Rusya politikaları açısından analiz etmek yerinde olacaktır
Rusça -Türkçe Deyimler Bağlamında 'Arkadaşlık'
Isersc, 2024
Yeni bir bilim dalı sayılabilecek olan deyim biliminde çalışmalar yeni yeni hız kazanmaya başlamıştır. Özellikle deyim bilimi ve anlam bilimiyle yapılan dil bilimi, halk bilimi çalışmaları sayesinde toplumun içinde bulunduğu olgularla hangi kalıpları oluşturduğu ve bu olguları sözü edilen bu kalıplarla nasıl yorumladığı açığa kavuşmaktadır. İnsanlığın oluşumun başlangıcından itibaren önem kazanan arkadaşlık kavramı bu nedenle anlam çeşitliliği ve yorum zenginliği kazanmıştır. Bu çalışmada öncelikle arkadaş kavramı Rusça ve Türkçe sözlüklerce ele alınacak ardından arkadaşlığın her iki dilin deyimlerindeki yüzü incelenip aktarılacaktır.