BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI'NDA TÜRK CEPHELERİNDEKİ AVUSTURYA-MACARİSTAN ASKERÎ BİRLİKLERİ: TOPÇU BATARYALARI (original) (raw)
Related papers
ii iii i Kır saçlı Göçebeler İş arkadaşlarıyla tokalaşıp sevgiyle öptüler torunları, Aylar süren planların ardından, tıktılar dolaplara eşyaları, Kalplerinin sesini dinleyip vedalaştılar tanıdıklarıyla Arabalarda ve karavanlarda artık Yeni Çağ'ın yolcuları. Bir denizkızının şarkısı çağırdı onları, antik ruhu bu toprakların, Yağmur ormanının, nehrin, dağların, çalıların, kayalar ve kıpkırmızı kumların, Görmeye ve anlamaya davet ediyor, tatlı sesi uzaklardaki Alchera'nın. Kış yok, mevsim her daim yazdır burada, Başıboş gezinip duran bir karavanda Bu uzun yolculuk başladığından beri daha çok şey öğrendiler birbirlerinden, Rahat rahat sürüp giden tartışmalar, gündelik küçük şeyler üzerinden, Hayat sadece yaşamak demek, tadını çıkaracaklar hâlâ vakit varken. Zaman değil, bi' karavandan ibaret evleridir artık onlara hükmeden. Bir kartpostal Alice Springs'ten, Fotoğraflarda gülümseyen yüzler, yanık tenler… Noel'e evde değillermiş, planları değişmiş. Yol uzanıyor önlerinde, büyüleyici bir kıyı, Tozlu karavanlarda kır saçlı göçebeler Takip ediyorlarmış gökkuşağını. Grey Nomads They have kissed grandchildren fondly and shaken workmates hands, Put their furniture in the storage after months of making plans, Farewelled the familiar to obey their hearts commands. New Age overlanders in cars and caravans A siren song has called them, ancient spirit of this land, rainforest, river, mountain, silver saltbush, rocks, red sand.
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - BELLETEN, 2019
I. Dünya Savaşı sırasında Avusturya Macaristan İmparatorluğu topraklarında bulunan Kenyérmező ve Éger (Cheb) kamplarına Rus ordusunda görev yapan ve esir düşen Tatar askerler yerleştirildi. Esir kamplarının kurulması, bilim adamlarının antropoloji, dil bilimi, folklor araştırmaları yapmaları için bir fırsattı. Doğulu milletlerin Macarlarla akrabalığının araştırılmasını ve ilişkileri sıklaştırmayı amaç edinen Macar Turan Derneği, Macar Bilimler Akademisi ile iş birliği yaptı. Bu kamplara bazı bilim adamlarını gönderildi. Bu bilim adamlarından Macar Türkolog Ignác Kúnos, 1915-1918 yılları arasında kamplara girerek folklorik malzeme topladı. İzlenimlerini Macar Bilimler Akademisine rapor etti. I. Dünya Savaşı’nda esir kamplarının tanığı durumunda olan Kúnos’un şahsında, savaşın en kanlı döneminde cephe gerisinde Türkoloji çalışmalarının sürdürülmesi, kampların araştırmacılar için bir okul görevini gördüğünü göstermektedir. Ayrıca, Macar Türkolojisinin önemini ortaya koymakta, sadece Türkoloji açısından değil diğer disiplinler açısından da önemli veriler içermektedir. Bu çalışmada ülkemizde hemen hemen hiç araştırma konusu olmamış, Macar Bilimler Akademisi Arşivi ile Macar Etnografya Müzesi Etnoloji Arşivinde bulunan resmî yazışmalar, Kúnos’un şahsi mektupları, Macar Bilimler Akademisine sunduğu raporlar ile Turan Derneğinin yayın organı olan Turan dergisi ve diğer kaynaklar kullanılarak Kunos’un esir kamplarına giriş süreci, kamplardaki yaşam ve Kúnos’un faaliyetleri ortaya konulmuş; Macar Türkolojisi ve I. Dünya Savaşı’nda esir kamplarının önemi bağlamında değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: I. Dünya Savaşı, esir kampları, Ignácz Kúnos, Macar, Tatar, Türkoloji. Abstract During the World War I, capturd Tatar soldiers serving in Russian Army were placed in Kenyérmező and Eger (Cheb) prisoner camps located within the lands of Australia Hungarian Empire. The establishment of these prisoner camps, was an opportunity to conduct anthropologic, linguistic and folkloric studies for scientists. The Hungarian Turan Association, which aims to investigate the kinship between oriental nations and Hungarians and to tighten relations, cooperated with Hungarian Academy of Sciences. Thus, a number of scientists were sent to these camps. Hungarian Turcologist Ignác Kúnos was one of them. He visited the camps between in 1915-1918 and collected folkloric data. Then he reported his observations to Hungarian Academy of Sciences. In the person of Kúnos who was a witness to the prison camps, Turcology works that are conducted behind the lines shows that the prisoner camps served the function of a school for Hungarian scholars. In addition, it emphasize the importance of Hungarian Turkology, not only in terms of Turcology, but also in terms of other disciplines. In this study, Kúnos’ visits to and activities in the prisoner camps and his life in those are revealed in light of formal correspondences found in Hungarian Academy of Science Archive and in Hungarian Ethnography Museum Ethnology Archive, Kúnos personal correspondences, reports he presented to Hungarian Academy of Sciences, volumes of Turan Journal and some other documents and they are evaluated in terms of Hungarian Turcology and importance of the prisoner camps in the World War I. Keywords: World War I, prisoner camps, Ignácz Kúnos, Hungarian, Tatar, Turcology.
BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SÜRECİNDE TÜRKİYE'DE MEMURLAR MESELESİ
SOCIAL SCIENCES STUDIES JOURNAL, 2019
28 Haziran 1914 tarihinde Avusturya-Macaristan veliahtının bir Sırplı tarafından öldürülmesi ile başlayan Birinci Dünya Savaşı, dünya tarihinin en kapsamlı savaşı olmuştur. İçinde bulunduğu ekonomik buhranla söz konusu savaşa dâhil olan Osmanlı Devleti için savaş, bir yıkım niteliğinde olmuştur. Zira Osmanlı Devleti'nin tüm imkânlarını seferber ederek girdiği bu savaşta; cephelerde binlerce şehit verilirken, cephe gerisinde kalan Osmanlı halkı da bir yaşam savaşı vermiştir. Cephe ile cephe gerisinin belirsizleştiği Birinci Dünya Savaşı’nda Türkiye'de yaşayan sivil halk, açlığın ve yoksulluğun pençesinde hayatta kalmak için mücadele etmiştir. Bununla birlikte Osmanlı toplumu tarafından imrenilerek bakılan memurlar da Birinci Dünya Savaşı'ndan olumsuz etkilenmiştir. Bu çalışmada da Birinci Dünya Savaşı sürecinde Türkiye'de yaşayan memurların yaşadığı sorunlar ele alınmıştır. Elde edilen bulgulardan savaş yıllarında memurların büyük bir kısmının açlığın ve sefaletin pençesine düştüğü ve içlerinden bazılarının hayatta kalabilmek için dilencik yapmak zorunda kaldığı tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra savaş sürecinde memurların bir kısmının ticaretle uğraştığı, bir kısım memurun ise karaborsacılık yaptığı anlaşılmaktadır. Savaş sürecinde memurların başka işlerle meşgul olmaları ise memur kadrolarının boşalmasına neden olmuştur.
I. DÜNYA SAVAŞI SIRASINDA ARTVİN VE ÇEVRESİNDEN GÖÇLER
DOĞU KARADENİZ’DE RUS İŞGALİ VE HARŞİT SAVUNMASI SEMPOZYUMU BİLDİRİLERİ, 2022
ÖZET 93 Harbi olarak adlandırılan 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sonrasında Artvin Sancağı, Batum ile birlikte Rusya'ya bırakılmıştır. Artvin ve Batum'un Rusya'ya bırakılmasıyla bu iki sancaktan Anadolu ve Karadeniz'e doğru göç hareketleri meydana gelmiştir. Bu göçler 19. yüzyılın son çeyreğinden başlayarak I. Dünya Harbine kadar devam etmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında Artvin Osmanlı'nın eline geçtiyse de kısa süre sonra tekrar Ruslar tarafından işgal edilmiştir. Rus işgali sırasında Rusların baskılarından dolayı bölgedeki Müslüman ahali iç bölgelere doğru göç etmiştir. Bu minvalde çalışmanın amacı I. Dünya Savaşı sırasında Artvin ve çevresinden Anadolu'ya doğru yapılan göç hareketlerini arşiv belgeleri ve kaynak eserler ışığında incelemektir.