Türkiye’de İşçi Sınıfının Değişen Gündemi ve Sendikaların Tavrı: 1 Mayıs Bildirileri Örneği (original) (raw)
Related papers
İşçi Hareketleri ve Sendikacılığın Medya’da Sunumu: Bir Örnek Tekel Eylemleri
Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 2018
Kapitalizm 1970'li yılların ikinci yarısından itibaren girdiği buhrandan çıkabilmek için yeniden yapılanma sürecine girmiş, bu doğrultuda da yeni sağ politikalar uygulamaya konulmuş ve sosyal refah devleti anlayışından adım adım uzaklaşılmıştır. Küresel ölçekte görülen yeniden yapılanma politikaları Türkiye'yi de etkilemiş ve 24 Ocak 1980 tarihinde alınan "24 Ocak Kararları" ile gelir dağılımındaki eşitsizlikler daha da artmıştır. Yeniden yapılanma sürecine uyumlu olarak medya alanında önemli dönüşümler yaşanmış, pazar koşullarına göre hareket eden medya içerikleri zamanla değişmiş, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kamusal yararı önceleyen yayıncılık anlayışından uzaklaşılmıştır. Bu anlamda çalışmada; üretim yapısındaki dönüşümler, işçi sınıfının örgütsüzleştirilmesinde 1970'li yılların ikinci yarısından itibaren kapitalizmin girmiş olduğu yeniden yapılanma süreci ile yaygınlaşmaya başlayan yeni sağ politikalar ve bu politikaların meşrulaştırılma alanı olarak kullanılan medyanın üstlendiği misyon temelinde işçi eylemlerinin, sendikal hareketlerin basındaki sunumu ele alınmıştır. Bu doğrultuda da 15 Aralık 2009-3 Mart 2010 tarihleri arasında gerçekleşen Tekel işçi eylemlerinin Cumhuriyet, Hürriyet, Zaman gazetelerindeki sunumu örnek olay olarak ele alınıp eleştirel söylem çözümlemesi yöntemiyle incelenmiştir.
İşçilerin Sendikalara İlişkin Algı ve Tutumları: Eskişehir Örneği
Çalışma ve Toplum, 2008
The unions have been loosing their current and potential members due to some internal and external factors in all over the world. External factors which affect the union density rates negatively can be characterised by globalisation, unemployment, flexibilasiton, sectoral shifts in production and employment, increasing labour force participation of young and female workers. These external factors also provoke the internal factors which are based on union-member relationship and attitudes and behaviours of members towards the unions. In these sense, the paper will basically depends on the research that comprises both unionized and nonunionized workers' perceptions and attitudes towards the unions at metal, food, textile and petrochemical-rubber private sectors in Eskişehir. Aims of this paper can be summarised as follows: -To find out social, economic and demographic features of worker in metal, food, textile and petrochemical-rubber private sectors, -To find out how the workers defines their identities (religion, social class, nationality, etc.) and experiences of union membership (which trade union do they member, what are their source of information about unions, etc.), -To discuss the perception of workers on necessity of being a member to the unions, -To analyse the understanding of workers on union policies and the member-trade union relationships, -To examine the opinion of workers about whether the unions can protect the workers' rights or not.
İş Ahlakı Dergisi(9/1) Proleterleşmenin Yeni Bir Aşaması: Yeni Bir İşçi Sınıfı?
Aslıhan Aykaç’ın 2006 yılında tamamladığı doktora çalışmasının kitaplaştırılan “Yeni işler, Yeni İşçiler: Turizm Sektöründe Emek” adlı eser turizm sektöründe meydana gelen değişimleri Mübeccel Belik Kıray’ın 1964 yılında Ereğli üzerine yaptığı çalışmaya benzer şekilde incelemektedir. Aykaç elde edilen ampirik bulgular çerçevesinde çeşitli bölgelerde meydana gelen değişimleri karşılaştırmaktadır. Kitabın ana temasını; turizmin Fethiye, Belek ve Kemer beldelerinde yerel halk ve bölgeye ekonomik nedenlerle göç eden gruplar üzerinde meydana getirdiği değişimler oluşturmaktadır.
Türkiye’de İşveren Sendikacılığının Tarihi Seyri
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2019
The adoption of the first Trade Union Act in Turkey in 1947 opened the way for the establishment of trade unions as well as employers' organizations. Until 1961, however, there is not so much employer unionization to speak of other than a few individual organizations. In Turkey in the year of 1961, with the adoption of a new Constitution, which emphasized social and economic rights, employers began to need to organize. The establishment of the Turkish Confederation of Employer Associations in 1962 and the adoption of the Trade Unions Act and the Collective Agreement, and the Strike and Lockout Law in 1963; accelerated the organization of employers. Until the adoption of a new Constitution in 1982 and the change of the related laws in 1983, the number of employers' organizations reached the highest level in the Republican History. But after 1983, this number has fallen by half; following the amendment of the Constitution in 2010, and after the revision of the legislation in 2012, it has maintained these levels. After 1983, it seems that, employers' less need for defense resulted in both the unions to be in small numbers, and instead of numerical multiplicity, their fictional activity to be on functionality.
Otoriterlik Koşullarında İşçi Sınıfı Eylemleri: 2015 Sonrası Türkiye Vakası
Praksis - “Otoriterleşme ve Direniş”: Praksis Tarihsel Materyalizm Konferansı Özel Sayısı, 2023
2008 küresel krizinin yol açtığı ekonomik durağanlığın derinleşip yaygınlaştığı 2010’larda küresel bir otoriterleşme dalgası yaşanmış, AKP de bu bağlamda otoriterliğinin dozunun ciddi şekilde arttırmıştır. Bu makale böylesi bir bağlamda, 2015-2022 yılları arasında Türkiye’de işçi sınıfı eylemlerinin seyrini masaya yatırmaktadır. 2015’te gerçekleşen ve ‘Metal Fırtına’ adıyla anılan grev dalgasının ardından eylemlerin sayısı ülkede yaşanan otoriterleşmeye paralel olarak azalmış ve sonraki beş yıl boyunca düşük bir düzeyde seyretmiştir. Bu görece düşük seyre rağmen Türkiye işçi sınıfı, yasal grev verilerinin gösterdiğinden çok daha yoğun bir şekilde hakkını aramaya devam etmiş, yasal grev yapmanın neredeyse imkansızlaştığı bu dönemde fiili grev bir eylem biçimi olarak ön plana çıkmıştır. Öte yandan 2021’de kısmi bir artış gerçekleşmiş ve 2022’nin ilk iki ayında önemli bir fiili grev dalgası yaşanmıştır. Makale protesto olayı analizi yöntemiyle basın taramasına dayalı olarak oluşturulmuş orijinal bir veri setine dayanarak bu seyri analiz etmekte ve gerek Türkiye emek hareketi literatürüne gerekse otoriterlik ve işçi hareketi ilişkisini inceleyen uluslararası literatüre katkı sunmaktadır.
Türkiye İşçi Sınıfı ve Tarihte 1 Mayıslar (1906-1925) - Yurt ve Dünya 1977
1919 yılından itibaren Türkiye işçi sınıfı tarihi yeni bir döneme giriyordu. Emekçi kitlelerin toplumsal savaşımları ulusal bağımsızlıkla bütünleniyordu. Anadolu’da Türkiye işçi sınıfı Milli Mücadele saflarında yerini alıyor, cephe gerisinde geceli gündüzlü her türlü silah ve gereci üretiyor, cephede en ön safta emperyalizme karşı çarpışıyor, emperyalist orduların işgali altındaki İstanbul’da ise Anadolu’ya silah sevkiyatını örgütlüyor, grev ve benzeri işçi hareketleriyle halkın direniş gücünü pekiştiriyordu. 1920’lerin ilk yıllarında 1 Mayıslar giderek işgal kuvvetlerine karşı bir başkaldırı niteliği kazanıyor, işçi sınıfının uluslararası birlik ve dayanışma günü ülkenin somut koşullarıyla bütünleşiyordu.
Türkiye'nin 1970'li Yılları, 2020
1960’ların sonrası, 12 Eylül’ün öncesi, kimilerine göre yitik ve karanlık bir “ara dönem”… Türkiye’nin 1970’li yıllarını merak edenler için detaylı ve aydınlatıcı bir başucu kitabı. •12 Mart Muhtırası, Anayasa değişikliği, hürriyet gömleğinin daralması, radikalleşme… •Ecevit, Kıbrıs Bunalımı, TÜSİAD, 24 Ocak kararlarına giden yol… •Süleyman Demirel, Milliyetçi Cephe Hükümetleri, anti-komünist şahlanış, Aydınlar Ocağı… •Alparslan Türkeş, Ülkücü Hareket, komünizme karşı paramiliter mücadele… •Necmettin Erbakan, Millî Nizam, Millî Selamet, Akıncılar, mücahitler… •15-16 Haziran, Kanlı 1 Mayıs, Maraş Katliamı, “darağacında üç fidan”… •DİSK, İlerici Kadınlar Derneği, emek ve kitle örgütleri… •Müzik, sinema, edebiyat; sanat ve siyaset ilişkisi, plaklı propaganda… Mete Kaan Kaynar’ın hazırladığı derlemeye Sevgi Adak, Emel Akal, Pınar Akarçay, İsmet Akça, Mehmet Ö. Alkan, Murat Arslan, Sernaz Arslan, Şükrü Aslan, Gökhan Atılgan, İlker Aytürk, Tanıl Bora, Funda Şenol-Cantek, Yalçın Çakmak, Aziz Çelik, Kadir Dede, Veysel Dinler, Selçuk Duran, Evren Eken, Arda Ercan, Çağdaş Görücü, Veysel Ergüç, Çimen Günay-Erkol, Bora Gürdaş, Kerem Hocaoğlu, Süleyman İlaslan, Mete Kaan Kaynar, Nurettin Kalkan, Nuray Keskin, Bayram Koca, Selçuk Koca, Bilsay Kuruç, Murat Meriç, Levent Odabaşı, Asım Öz, Gencer Özcan, Celal Oral Özdemir, Hüseyin Özel, Güven Gürkan Öztan, Selman Saç, Ayşem Sezer-Şanlı, Burcu Sümer, Tuncay Şur, Anıl Varel, Kerem Yavaşça, Yavuz Yıldırım, Mete Yıldız, Mehmet Yüce ve Yelda Yürekli yazılarıyla katkıda bulundu.