Suri̇yeli̇ Mülteci̇leri̇n Türki̇ye'De Emek Pi̇yasalarina Etki̇si̇ (original) (raw)
Related papers
Suriyeli Mültecilerin Emek Piyasalarına Eşitsiz Entegrasyonu
Social Sciences Studies Journal, 2019
ÖZ Küreselleşme süreci emek göçünü hızlandırmıştır ancak bölgesel savaşlar küresel göç hareketinde en önemli ivmeyi yaratan faktörlerden birisi olarak öne çıkmıştır. 2011 yılında Suriye'de başlayan iç savaş sonrasında bölgeden öncelikle çevre ülkelere sonrasında bütün dünya coğrafyasına kitlesel bir göç hareketi başlamış, bu durum milyonlarca insanın mülteci/sığınmacı pozisyonuna düşmesine neden olmuştur. Ancak Suriye'den kaynaklanan göç mültecilerin bazı ülkelerde yoğunlaşmasına yol açarken diğer bazıları aldıkları tedbirler ile mülteci akışının önüne bariyerler oluşturmuşlardır. Bu durum özellikle ortak sınıra sahip ülkelerde Suriyelilerin yığılmasına sebep olmuştur. 2011 yılından günümüze kadar Suriye'den göç eden Suriyeliler hayatta kalma sürecinde bu ülkelerde emek piyasalarına bir şekilde entegre olmuşlardır. Türkiye, uyguladığı açık kapı politikası ile kitlesel Suriyeli göçü alan ülkelerin başında gelmektedir. Türkiye ile birlikte bölgedeki ülkelerden Ürdün ve Lübnan da çok sayıda Suriyeli mülteciye kapılarını açmıştır. Bu çalışmada göç ve mültecilik Suriyeli mülteciler özelinde kapitalist işleyiş ile ilişkilendirilerek ele alınmıştır. Bu çerçevede Suriyeli mültecilerin emek piyasalarına entegrasyonunun küresel kapitalist işleyişte hangi yeni eşitsizlikleri inşa ettiği Türkiye emek piyasaları örneği üzerinden değerlendirilmiştir.
Türki̇ye’Ni̇n Mülteci̇ Poli̇ti̇kalari: Suri̇yeli̇ Mülteci̇leri̇n Durumuna İli̇şki̇n Bi̇r İnceleme
2018
Toplumsal ve siyasal catismalarin yol actigi olaganustu durumlar vardir. Bunlar - savaslar, salginlar-dogal afetler-krizler vs, insanlari sosyal ve psikolojik yonden etkiledigi gibi onlari yasadiklari mekanlardan hemen her yonuyle farkli mekanlara ve ulkelere goc etmeye zorlamaktadir. Boylesine bir duruma maruz kalan insanlar, cogu zaman yerlesim yerlerini terk ederek, daha guvenli ve yasam kosullari daha iyi olabilecegini dusundukleri yerlere iltica etmektedirler. Jeoplitik konumu itibariyle bircok multeci akinina ugramis ve halen de boyle bir sorunla karsi karsiya kaldigi gercegine ragmen Turkiye’nin saglikli bir multeci politikasi ve buna iliskin sosyal ve hukuksal alt yapi olusturuldugu soylenemez. Ozellikle bes yildir devam eden Suriye savasi ve buna iliskin meydana gelen multeci krizi, uretilen ve uretilmesi gereken politikalari daha da anlamli hale getirmektedir. Bu acidan calisma, Turkiye’nin multeci politikalarini, Suriyeli multeciler ozelinde incelemeyi amaclamaktadir. Kav...
Türki̇ye’De Mülteci̇ Sorununun Yoksulluk Ve Refah Sevi̇yesi̇ne Etki̇si̇
2019
Son yillarda multeci sorunu dunyanin en onemli problemlerinden biri haline gelmistir. Ozellikle Arap Bahari sonrasinda, cografi ve kulturel yakinlik nedeniyle Turkiye multecilerin siginagi konumunu almistir. Suriye’deki ic savasin yogunlasmasi ve diger ulkelerdeki istikrarsizliklar neticesinde buralarda yasayan insanlarin kendilerini guvende hissedecekleri komsu ulkelere ve diger devletlere siginmalari kacinilmaz olmustur. Ozellikle Turkiye’ye gelen yogun gocmen nufusun Turkiye’deki sosyo-kulturel hayati etkiledigi bir gercektir. Etkili oldugu en onemli parametrelerden bir tanesi ekonomik verilerdir. Gelen yogun multeci gocune harcanan milyarlarca dolar para ulke ekonomisine ciddi bir yuk olusturmustur. Bu yukun ulkedeki refah ve yoksulluk seviyesi uzerinde olumsuz etkisi oldugu dusunulmektedir. Bu calismanin amaci, Turkiye’deki multecilerin ulke ekonomisine etkisini incelemek ve 2011-2017 yillari arasinda multeci gocu etkisiyle Turkiye’de degisen yoksulluk ve refah seviyesini deger...
2019
Bu makalede, kuresel hareketliligin art alanindaki yapisal nedenlere odaklanan bir bakis acisindan hareketle, Turkiye’de ozellikle son on yildir bulunan multecilerin/gocmenlerin topluma nasil dahil edildikleri sorunsalina odaklanilmaktadir. Bu konuya iliskin tartismanin hukuki, siyasi ve daha pek cok boyutu bulunmakla birlikte; sosyal bilimler acisindan, insani yardim tartismalarinin otesinde goc ve emek kavramlarini birlikte dusunen ve multecilerin/gocmenlerin emek piyasasina entegrasyonu uzerinden toplumsal entegrasyona odaklanan bir degerlendirme bu makalenin temel cikis noktasini olusturmaktadir. Bu calisma kapsaminda multecilerin/gocmenlerin Turkiye’deki formel ve enformel emek piyasalarina entegrasyonunun incelenmesi amaciyla Ocak 2010-Mart 2018 donemi arasinda, BirGun, Hurriyet ve Yeni Şafak olmak uzere uc basili gazete icerisinden cesitli anahtar sozcuklerle belirlenen haberlere iliskin bir “nitel medya analizi” gerceklestirilmistir. Bu baglamda; emek piyasasi ve multecilik/...
Suriyeli Sığınmacıların Türk Emek Piyasasına Etkileri Fırsatlar ve Tehditler
2017
Ic savasin baslamasindan hemen sonra milyonlarca Suriyeli once evini sonra da ulkesini terk etmek zorunda kalmistir. 2011 yilinda baslayan bu surec bugune kadar yasanan en buyuk zorunlu goc dalgalarindan birisini teskil etmistir. Suriyeli siginmacilarin basta komsu ulkelere olan bu akini goc edilen ulkelerde bircok sosyo- ekonomik problemi de beraberinde getirmistir. Surecten en cok etkilenen Turkiye’de resmi makamlarin ifade ettigi yaklasik 3 milyon Suriyeli Siginmacidan soz edilmektedir. Baslangicta gecici olarak bakilan Suriye Siginmacilar meselesi tam alti yil gecmesine ragmen cozulememis, aksine kalici olma egilimi iyice kuvvetlenmistir. Bu durumda Suriyeli Siginmacilarin toplumsal entegrasyonu daha da onem kazanmistir. En onemli entegrasyon argumani da emek piyasasi olarak gorulmektedir. Cunku Suriyeli Siginmacilarin is piyasasina erisimi ve bu yolla gelir elde ederek devletin, sivil toplum kuruluslarinin ve vatandaslarin bireysel yardimlarina muhtac olmaksizin hayatlarini sur...
Ürdün’Ün Suri̇yeli̇ Mülteci̇ Poli̇ti̇kasi
Sakarya İktisat Dergisi, 2021
Soğuk Savaşın sona ermesinin ardından devlet içi çatışmalarda görülen artışa paralel olarak "zorunlu" göçmen(mülteci) sayısında da artış yaşanmıştır. 2020 yılı sonu itibariyle zorunlu göçe maruz kalan kişi sayısının 82,4 milyona ulaşması nedeniyle "göç" olgusu günümüzde en önemli uluslararası sorunlardan biri haline gelmiştir. Dünyadaki tüm mültecilerin %68'ini uzun süreli çatışma yaşanmakta olan ülke vatandaşları oluşturmaktadır. Dünyadaki tüm mülteciler içerisinde en büyük oranı ise Suriyeli mülteciler oluşturmaktadır. Suriye'de 10 yıldan beri yaşanmakta olan savaş nedeniyle 6,7 milyondan fazla insan mülteci konumundadır. Suriyeli mültecilerin yüzde 80'inden fazlası komşu ülkelerde bulunmaktadır ve bunların yarısından fazlasına (3,6 milyondan fazla) Türkiye ev sahipliği yapmaktadır. Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapan diğer iki sınır ülkesi ise Ürdün ve Lübnan'dır. Suriyeli mülteciler, Suriye'de yaşanan çatışmanın uzun sürmesi ve Suriye'ye geri dönme olasılığının düşük olması nedeniyle Avrupa'daki ülkelere düzensiz göç girişiminde bulunmaktadırlar. Suriyeli mültecilerin Avrupa ülkelerine ve diğer gelişmiş ülkelere kitlesel ve illegal göç girişimi, bu ülkelerde tepkilere, yabancı düşmanlığının artmasına ve bu ülkeler tarafından sınır kontrollerinin artırılması gibi önlemler alınmasına yol açmıştır. Suriyeli mültecilere yönelik uluslararası toplum tarafından geliştirilen muhalefet ve politikalar nedeniyle bu çalışmada Suriyeli mülteciler ile aynı etnik kökene, aynı dine mensup, aynı dili konuşan ve Türkiye ve Lübnan'dan sonra en fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Ürdün'ün Suriyeli mültecilere yönelik politikası incelenmektedir. Ürdün, Suriyeli mülteciler ile aynı etnik ve dinsel kökene mensup, aynı dili konuşan bir ülke olması nedeniyle Ürdün toplumunda Suriyeli mültecilere yönelik herhangi bir olumsuz görüşün ve tutumun olup olmadığının araştırılması amacıyla bu çalışma yapılmıştır.
Kitlesel Göçlerin Emek Piyasalarına Etkisi: Türkiye’deki Suriyeliler
Kitlesel göçler, ekonomik göçmen olmak için göç kararı verme modellerinden farklı olarak kişilerin iç çatışma, savaş, çevre felaketleri vb. nedenlere ani, plansız ve kalabalık gruplar halinde yer değiştirmesini ifade etmektedir. Bu yönüyle kitlesel göçler literatürde bir çeşit afet durumu olarak görülmektedir. Ani ve plansız olan kitlesel göç dalgaları gittikleri hedef ülkelerde onarılması güç ve zorunlu olan ciddi travmalar yaratmaktadır. Hayatta kalabilmek için gerekli temel barınma, beslenme ve güvenlik ihtiyaçlarının yanı sıra kalış süreleri ile orantılı olarak sağlık, dil öğrenme, eğitim, emek piyasalarına erişim gibi ihtiyaçların karşılanması zorunluluğu da doğmaktadır. Bu çalışmada kitlesel göçlerin emek piyasalarına olan etkileri geçici koruma altındaki Suriyeliler örneğinde ve literatüre dayalı olarak ele alınmaktadır. Kitlesel göçler yüksek işsizlik ve yoksulluk gibi yapısal sorunları olan ülkelerin emek piyasalarında emekçiler bakımından olumsuz sonuçlar yaratmaktadır.
Fırat Üniversitesi Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 2020
Migration has a long history that can go back to the beginning of human history. As the needs of people differ, migration emerges as a process of pursuing these needs. Although migration has a history as old as human history, it is a social phenomenon that takes place in different forms depending on different social, economic and cultural reasons. Migration can also be defined as the changes made by individuals or groups to achieve better living conditions. Natural disasters, famines and wars can load new meanings and contents, unlike migration. In addition to searching for better living conditions, access to safe areas, access to food enough to survive, find housing to accommodate may become evident in migration. Migration is first and foremost a displacement movement, but it is also nourishing a social process that enables the emergence of new cultural, social, economic and political processes. However, the economic, social, cultural and technological development of societies added different dimensions to the migration and migration process. In this respect, migration requires a multi-faceted assessment. However, it is not possible to fit all of these aspects in one study. Turkey to Syria's civil war and migration is mostly a transit country. However, immigration Syria with war, to head for Turkey has become a social phenomenon seems difficult. Therefore, Turkey's aim of our study with an overview of the migration story is get Syria to discuss the specifics of the policy on migration. The aim of our study, along with an overview of Turkey's migration story is to handle the details of the policy on immigration Syria. This study is structured by examining the literature review, document analysis, observation and statistical data.