Tarihi Bir Yapının Müze Olarak İşlevlendirilmesi İbrahim Paşa Sarayı-Türk ve İslam Eserleri Müzesi Örneği (original) (raw)

Toplumsal Hafıza ve Tarihi Yapıların Müze Olarak Yeniden İşlevlendirilmesi: Ayvalık Rahmi M. Koç Müzesi Örneği

2023

Bu çalışma, tarihi yapıların işlevinin değişmesi durumunda, toplumsal hafızanın sürekliliğinin de bundan etkileneceği iddiası üzerine kuruludur. Özgün işlevi değiştirilen tarihi yapıların çoğunlukla müzeye dönüştürülerek korunmasından hareketle hem hafızanın mekân ile ilişkisi hem de müzelerin ideolojik işlevi irdelenecektir. Çalışmanın ikinci bölümünde, Türkiye'nin Batı Anadolu Bölgesi'nde yer alan Balıkesir'in Ayvalık ilçesindeki Alibey/Cunda Adası'nda bulunan ve Türkiye ile Yunanistan arasındaki zorunlu nüfus mübadelesi sonrasında hem cemaatini hem de özgün işlevini yitirmiş olan Taksiyarhis Kilisesi'nin nasıl korunduğu değerlendirilecektir. Bu çalışma açısından, Alibey/Cunda Adası'nın önemi, adanın 1923 yılında imzalanan Lozan Barış Anlaşması sonucunda gerçekleşen mübadeleyle yepyeni bir sosyokültürel kimlik kazanmış olmasına rağmen hafıza katmanlarının büyük oranda izlenebildiği tarihi mimari dokusuyla öne çıkan turizm merkezlerinden biri olmasıdır. 2014 yılından itibaren Ayvalık'ın ilk özel müzesine dönüştürülen Taksiyarhis Kilisesi, Alibey/Cunda Adası'nda eskiden yaşamış olan Rum Ortodoks cemaatinden kalma önemli kiliselerden biridir. Tarihi yapıları turizme kaynak oluşturma önceliğiyle müzeye dönüştürmenin hem bu yapıların birer tüketim nesnesi haline gelmesine hem de çağdaş müzecilik kriterlerinin göz ardı edilmesine sebep olabileceği, bu çalışmada değerlendirilecek konular arasındadır. Çalışmanın amacı ise Alibey/Cunda Adası'ndaki Taksiyarhis Kilisesi'nin Rahmi M. Koç Müzesi'ne dönüştürülmesinin kolektif/toplumsal hafızaya etkisini sorgulayarak; tarihi yapılar, müzecilik ve toplumsal hafıza kavramlarının birbirleriyle ilişkisine dikkat çekmektir.

Prof. Dr. Abdulkadir Dündar, “Son Dönem Osmanlı Mimarisinde Uygulanmayan Bir İnşa Projesi: Edirne Kadri Paşa Türbesi”, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi, Cilt:XLV, Sayı:1, Ankara 2004, ss. 133-165.

2004

abstraet A Constnıction Project which was not Applied in the Late Ottoman An:hitecture: Kadri Pasha Tornb in Edirne. In this anide, two drawings and cost estirnate notebook belonging to Kadri Pas ha Tomb whose constnıetion was planned in Edirne have been evaIuated. Drawings are the construction project which were not carned out. Because the number of constructions which have east estirnate notebook, planning and façacle drawings are quite limited, this tomb, which remained at the stage of project, is qı.ıite irnportant in 19th century Ottoman arclıiteeture. So, as re1ated docwnents with this tomb which dates back to 1884 are of significance, we tried in our paper to disp1ay their importance as for Iate Ottoman tomb architeeture.

Tarihi Yapıların Sergileme Mekânı Olarak Yeniden İşlevlendirilmesi: Tate Modern Ve Orsay Müzesi Örneği / Re-Functionalizing The Exhibition Space Of Historical Buildings: The Case Of Tate Modern And Orsay Museum (Art&Design Congress kampsamında sunulmuştur.)

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Star Sanat ve Tasarım Araştırmaları Dergisi, 2021

Tarihi dokular kültürel mirasın bir parçası olarak korunmalı ve özgün dokuları korunarak yapının önemini yitirmeden gelecek nesillere aktarılması sağlanmalıdır. Yeniden işlevlendirme, korumanın ayrılmaz bir parçası olarak kabul edildiğinden binanın sosyal ve kültürel özelliklerinin muhafazası sağlanabilir. Tarihi yapıların canlılığını koruması ve sürdürmesi için yapılara verilen yeni işlev genellikle bu şekilde bireyler arası karşılıklı iletişim ortamı sunan mekânlar olmaktadır. Önemli olan, çevre ile olan bağlantıyı bozmadan geleneksel konumunu, kompozisyonunu ve dengesini koruyacak şekilde binayı yeniden şekillendirmektir. Bu çalışmada da günümüzde giderek modernleşen ve dinamikleşen sergileme anlayışının tarihi yapılarla nasıl entegre edildiği iki örnek yapı üzerinden incelenmiştir. Bu amaçla benzer ölçekte olması ve yakın dönemlerde yenilenen yapılar olduğu için Tate Modern ve Orsay Müzesi örnekleri seçilmiştir. Bu bağlamda çalışmanın sonucunda karşılaştırılmalı olarak yapılan mimari ve mekânsal analiz şemaları, adaptasyondaki eksikliklerin ortaya konmasını sağlamıştır.

Uluslararası Halkla İlişkiler Aracı Olarak Müze Diplomasisi: turkishmuseum.com Örneğinde Bir İnceleme

E-cİder, 2022

International public relations is an activity providing benefits to countries in many ways. Some of these benefits are national publicization, interaction with other countries' citizens, creation of communication possibilities, and gaining supporters. In order to carry out these purposes, international public relations may utilize various methods at times. One of the aforementioned methods is museum diplomacy as an implementation of public diplomacy. The related diplomacy may publicize real institutions and cultures virtually, narrate experiences, and provide a platform in order to communicate with the foreign public. In such environments, visitors may be impressed highly and their interest in the source country increases. In this context, the purpose of the study is to analyze the turkishmuseum.com website in terms of museum diplomacy as a means of public relations. In order to fulfill this purpose, the descriptive analysis method has been used and various research categories have been formed. It has been realized in the findings that the website has substantially attracted attention and drawn relatively numerous visitors. However, the visitors do not spend much time on the website. It has been observed that there have been schematic and contextual deficiencies on the website, virtual museum parts are not balanced in terms of proportion, and contents in English are not at the required level. Within the concept of museum diplomacy, it may be expressed that turkishmuseum.com has a potential. However, deficiencies cause negativity in many ways.

Dönüşen Müzeci̇li̇k Ve Müzede Öğrenme: Ankara Somut Olmayan Kültürel Mi̇ras Müzesi̇ Örneği̇

2017

Somut olmayan kulturel mirasi korumaya yonelik atilan bir adim olan Somut Olmayan Kulturel Mirasin (SOKUM) Korunmasi Sozlesmesi (2003), kultur koruma yaklasimlarina ve muzecilik calismalarina etki etmis bir sozlesmedir. Bu calismanin amaci Ankara Somut Olmayan Kulturel Miras Muzesi ornegi uzerinden somut olmayan kulturel miras muzelerinin kulturel miras egitimindeki yeri ve onemini vurgulamak ve bu muzenin ogrenci gruplarina sundugu muzede ogrenme uygulamalarini degerlendirmektir. Arastirmada durum calismasi yontemi kullanilmistir ve gozlem, gorusme ve dokuman incelemesi tekniklerinden yararlanilmistir. Ankara SOKUM Muzesinin temel hedef kitlelerinden birisi ilkogretim ogrenci gruplaridir ve arastirmada ozellikle bu hedef kitleye yonelik uygulamalara agirlik verilmistir. Muzenin SOKUM’un Korunmasi Sozlesmesinde de belirtildigi uzere kulturel miras egitiminde okul disi ogrenme ortamlarindan biri haline geldigi saptanmistir. Ayrica muzenin kulturel miras egitiminin yani sira, cocuklar...

Müze Olarak İşlevlendirilen Anıtsal Yapıların Trabzon Kızlar Manastırı Örneği Üzerinden Değerlendirilmesi

Karadeniz Arastirmalari Merkezi, 2022

Anıtsal yapılar, var olduğu yıldan itibaren bölgenin kültürü, mimarisi, yaşayış biçimi gibi birçok bilgiyi barındıran önemli kültür varlıklarıdır. Zaman içerisinde kullanıcı profilinde meydana gelen değişiklikler sonucu, bu yapılar aynı işlevle korunarak restore edilebildiği gibi tamamen bakımsız kalarak yıkılabilmekte veya dönemine ayak uydurabilmeleri adına yeniden işlevlendirlebilmektedir. Çalışmanın amacı, tarihi yapıların yeniden işlevlendirilmesinde sıklıkla tercih edilen bir kullanım türü olan müze işlevi üzerine değerlendirme yaparak 2021 yılı içerisinde açılışı gerçekleşen Trabzon Kızlar Manastırı'nın dönüşümündeki olumlu ve olumsuz yaklaşımları belirlemektir. Bu bağlamda, çalışmanın yöntemi iki aşamadan oluşmaktadır. İlk aşamada, veri toplama yöntemi sonucu mevcut literatür taranarak ve arşiv kayıtları incelenerek çalışmada kullanılacak bilgiler elde edilmiş ve sonrasında çalışma alanında yerinde incelemeler yapılarak güncel durum kayıt altına alınmıştır. İkinci aşamada ise yapının müze olarak yeniden işlevlendirilmesi mekânsal/işlevsel, çevresel, sosyokültürel ve ekonomik açıdan değerlendirilmiştir. Çalışmanın bulgularında ise manastır yapısının, dönüşüm sürecine ait olumlu ve olumsuz yaklaşımlara yer verilmiştir. Çalışmada, anıtsal yapılarda, çevre ile ilişkili ve uyumlu bir yeni işlevin seçilmesi, devamlılığı olan bir koruma yaklaşımın gerçekleşmesine ve bölgenin kültür turizmine katkıda bulunacağı sonucuna varılmıştır.

Bursa'da Müze Olarak Kullanılan Geleneksel Konutlara Bir Örnek: Hüsnü Züber Evi ve Restorasyonu

DergiPark (Istanbul University), 2022

Hüsnü Züber House, located in Muradiye, one of the important historical regions of Bursa, is an example of 19th century civil architecture. The building was purchased by the artist Hüsnü Züber, the pioneer of the Pyrogravure Art in Turkey, in 1988, and was opened under the name of "Hüsnü Züber House Living Museum" after the restoration that took place between 1988-1992. The artist donated the museumhouse, which he built with his own efforts and exhibited his Pyrogravure collection, to the Bursa Metropolitan Municipality in 1998, on condition that the continuation of the museum heritage and the exhibition of the collection. Following the death of Züber, the municipality decided to restore and refunction the building in 2015. The building was reopened as "Hüsnü Züber Evi Muradiye Youth Center" as a result of the restoration completed in 2021. Within the scope of the study, the function change of the house, which was examined in the context of Traditional Bursa Houses, and its 2015-2021 restoration are discussed.

Vekam Ankara Bağ Evi Örneğinde Tarihi Müze Evler

2020

Dunyada gelisen ve degisen muze olgusu, koleksiyonerleri ve ziyaretcileri farkli arayislara yonlendirmistir. Toplum tarafindan onemli olan kisiler ki aralarinda siyasiler, soylu aileler, askeri zaferler kazanmis bireylerin bulundugu evler zamanla insanlarin merak ettigi ve gormek istedigi mekanlar haline donusmustur. Dunyada bu akimin bir cati altinda toplanip faaliyet gostermeye baslamasi 20.yuzyilin ortalarina denk gelmektedir. Ulkemizde muze ev olgusu genellikle bulunduklari yorede soz sahibi, varlikli ailelerin sahip oldugu konaklar seklindedir. Bu anlamda neredeyse her ilde boyle bir konaga rastlamak mumkundur. Ankara’da ise muze ev olgusunda degerlendirilen ‘Gedikoglu Bagi’ olarak da bilinen VEKAM Ankara Bag Evi’dir. Arastirmada muze ev kapsaminda ele alinan VEKAM Ankara Bag Evi tarihi, yasanmisligi ve icinde barindirdigi koleksiyonlari ile yoneticilerinden elde edilen bilgiler ve alanda yapilan gozlemler ile degerlendirilmistir. Bag evi koleksiyonlarindan olan Semahat Arsel T...

İnanç Turizmi Merkezi Olarak Mevlana Türbesi ve Müzesi İle Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesinin Değerlendirilmesi

Uluslararası Türk Dünyası Turizm Araştırmaları Dergisi, 2020

Anadolu'nun dört manevi direğinden iki tanesi olan Mevlana Celaleddin Rumi ve Şeyh Şaban-ı Veli'nin inanç turizmindeki potansiyelinin değerlendirilmesi, insanlar arasında bu önemli şahsiyetlerin unutulmasını engellemek ve önemli yapılarının inanç turizmi potansiyeli ve kültürel zenginliğinin ön plana çıkarılıp tanıtılarak turizm açısından avantajlarının, fırsatlarının irdelenmesini sağlamak amacıyla bu tür bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Mevlana ve Şeyh Şaban-ı Veli, Anadolu'nun sosyal yaşantısında kültüründe ve inancında önemli bir yere sahiptir. Bu zatların ulusal ve uluslararası platformlarda yeteri kadar tanıtılmadığı göze çarpmaktadır. Bu araştırmada sosyal bilimlerde araştırma metotlarından olan nitel araştırma metodu kullanılması uygun görülmüştür. Bu araştırmanın veri toplama aracı görüşme formu tekniği olup, toplanan veriler betimsel analizle analiz edilmektedir. Bulgular: Araştırmaya katılanların çoğu Şeyh Şaban-ı Veli ve Mevlana'nın sözlerinin anlam ve öneminin bilincindedirler. Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi'nde düzenlenen etkinlikler denilince insanların akılları ilk gelenler; Kur'an-ı Kerim tilavetleri, ilahi okumalar, toplu dua yapmalar, cumartesi günleri İlim Hikmet Sofrası sohbetleri ve sempozyumlar olmaktadır. Hz. Mevlana'yı anma etkinlikleri ve törenleri kapsamında katılımcıların çoğunun semanın (Ayin-i Şerif) öne çıktığını dile getirmektedirler. Sema yaparken yapılan her hareketin öneminden, kullanılan her bir nesnenin bir anlamı olduğundan bahsedilmektedir. Araştırmaya katılan kişilerin büyük çoğunluğu Hz. Mevlana ve Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli'nin yaşamış olduğu illeri, inanç turizmi bakımdan huzur ve mutluluk verici manevi ortamlar, Evtad-ı Erbaa'nın ikisinin yaşamını sürdürdüğü özel topraklar olarak değerlendirmektedir. Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi'ne gerçekleştirilen ziyaretlerin az, Mevlana Müzesi'ne gerçekleştirilen ziyaretlerin fazla olduğu görülmektedir. Sonuç: Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi, Kastamonu için önemli bir potansiyel kaynak teşkil etmektedir. Mevlana Müzesi Konya ve Türkiye açısından çok önemli olmaktadır. Hz. Mevlana hayat görüşü ve yaşamıyla diğer insanlara örnek olmaktadır. Onları aydınlatmakta, hayata bakış açılarını değiştirmektedir.