ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ YAŞAM MERKEZİNİN KARŞILAŞTIRMALI MEKANSAL İNCELEMESİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA (original) (raw)
Related papers
TOKAT GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİN SİYASAL KATILIM DAVRANIŞLARI ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
TOKAT GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİN SİYASAL KATILIM DAVRANIŞLARI ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA, 2019
Birleşmiş Milletlere göre 15-24 yaş aralığı, Eurostat'a göre ise 15-29 yaş aralığı genç nüfus olarak kabul edilmektedir. Bu yaş aralığındaki nüfusun büyük bir oranı üniversite öğrencisi durumundadır. Üniversite öğrenimi ile genç hem kendi hayatıyla hem de toplumsal hayata ve siyasal hayata dair kararlar almaya başlar. Üniversite öğrenciliği sırasında aldıkları eğitim ve elde ettikleri bilinçlenme ile gençlerin bu konularda daha hassas davranması, görüş ve düşüncelerini daha kolaylıkla açıklayabilmesi beklenmektedir. Çünkü gencin ilgi, bilgi ve farkındalık seviyesinin eğitim süreciyle artması mümkün olacaktır. Gençlerin siyasal aktör olarak önem kazandığı günümüzde karar alma ve uygulama süreçlerine katılımlarının aynı zamanda da gençlerin bu süreçte kalmalarını sağlamak Türkiye'nin demokratik geleceği için oldukça önemlidir. Bu çalışmada Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin siyasal katılım davranışlarını ve katılım düzeylerini belirlemek amaçlanmıştır. Çalışmada öncelikle siyasal katılım kavramının tanımlanması ve siyasal katılım türlerinin üzerinde durulacaktır. Daha sonra siyasi katılımda etkili olan faktörleri açıklayarak Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi İktisadi ve İdari Bililer Fakültesi öğrencilerinin siyasal katılım anlamında genel bir görüntüsü ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Bu araştırmanın amacı, müzik eğitimi anabilim dallarındaki bireysel çalgı derslerinde eğitimi verilen çalgılarla ilgili (keman, piyano, gitar, flüt, viyolonsel, viyola, şan, bağlama, kanun ve ud v.s.) 2015-2019 yılları arasında yapılmış olan lisansüstü çalışmaları tespit etmek ve bu çalışmalardan elde edilen verileri içerik analizi yöntemiyle derinlemesine çözümleyerek sonuçlarını okuyucuya sunmaktır. Bu amaçla çalgıların isimleri anahtar kelime olarak YÖK ulusal tez merkezinde taranmıştır. Betimsel nitelikte olan araştırmada, 2015-2019 yılları arasında yapılmış olan ve erişim kısıtlaması bulunmayan 563 adet lisansüstü çalışma doküman analizi yöntemiyle incelenmiş, toplanan veriler içerik analizi yapılarak çözümlenmiştir. Oluşturulan temaların kapsam geçerliğini sağlamak için uzman görüşleri alınmış ve uzman görüşleri doğrultusunda içerik analizi için 9 tema (çalgı türü, çalışmanın yapıldığı yıl, çalışmanın yapıldığı üniversite, çalışmanın yapıldığı enstitü, araştırmacının cinsiyeti, tez türü, tezin konusu, araştırma türü ve araştırma modeli) ve bu temalara ait 93 alt tema oluşturularak kodlanmıştır. Araştırmada elde edilen veriler betimsel istatistik yöntemleriyle analiz edilerek (yüzde, frekans,) tablolar ile grafikler halinde sunulmuştur. Araştırmada incelenen lisansüstü çalışmaların en fazla "piyano" çalgısına yönelik olduğu, YÖK ulusal tez merkezinden erişilebilir en eski çalışmaların 1986 yılında "gitar" ile "keman" çalgılarına yönelik olduğu, en fazla çalışmanın 2019 yılında yapıldığı, çalışmaların büyük çoğunluğunun Gazi Üniversitesi'nde ve eğitim bilimleri enstitülerinde yapıldığı sonucuna ulaşılmıştır. Bireysel çalgılara yönelik lisansüstü çalışma yazan kadın ve erkek araştırmacıların sayısında büyük bir farkın olmadığı, yine büyük çoğunluğunun yüksek lisans tezi olduğu ve nitel araştırma yöntemleri ile betimsel araştırma modelleri kullanılarak yapıldığı sonuçlarına ulaşılmıştır.
ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNİN MEKÂNSAL DÜŞÜNME BECERİLERİ * ARAŞTIRMA MAKALESİ
Milli Eğitim Dergisi, 2020
In primary and secondary schools, social studies course and geography education, which is a sub-discipline of social studies, has an important place in providing students with fundamental skills, values and social belonging. In this study, firstly, through a Delphi study with the participation of five experts. Thus, spatial thinking skills and their indicators that are expected of the students who start and finish middle school were established. Then, according to the spatial thinking skills and indicators, Social Studies Course Curriculum was evaluated. Furthermore, two tests to measure the development of Grade 5 and 8 students’ spatial thinking skills were developed. The test was applied to 80 students in two classes of 5th and 8th grades in a middle school in Kayseri. According to the findings, it was found that the Social Studies Curriculum did not meet the spatial thinking skills expected to be developed by the students in the 5th and 8th grades fully, and that these skills were not reflected to the curriculum standards in a systematic way that enable students’ progress. When the students’ progress is evaluated from grade 5 to grade 8, it was found that many spatial thinking skills were in decline, especially location, conditions, connections and region. These results show that the spatial thinking skills of the students participating in the study are not developed sufficiently.
ENSTİTÜ İSTANBUL: BİLİMSEL ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME ODAKLI BİR KAMUSAL MEKAN ÖNERİSİ
Bu yayınlanmamış rapor, İstanbul Büyükşehir Belediyesi için geliştirilmiş Enstitü İstanbul'un henüz bir fikir olduğu dönemin belgesidir. Bu fikri hayata geçirmek için çokça özgür, bağımsız, hantal olmayan bürokrasiden arı bir kurgu gerekiyordu; denedik, beceremedik. Biz de aklımız, gönlümüz orada kalsa da, fikri teslim edip ayrılmak durumunda kaldık. Neden şimdi yayınlıyorum bunu? Bir tür kendimce helalleşme ihtiyacı sanırım. Uzun vaktimi aldı; aklımı, fikrimi, gönlümü başka yerlere taşıyayım artık... Umarım fikir gerçekleşsin. Birlikte çalışmaya niyet ettiğimiz dostlara fikre katkılarından dolayı çok teşekkür ederim. Halen Enstitüde çalışanların da yolları açık olsun...
İNTERNET İÇİN ELEŞTİREL OKURYAZARLIK ÖLÇEĞİ ÇALIŞMASI
Bu çalışmanın amacı, öğretmen adaylarının internet için eleştirel okuryazarlık durumlarının belirlenmesine yönelik olarak geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirmektir. Araştırma 2013-2014 öğretim yılında yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma gurubunu Giresun Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören 449 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Ölçeğin geçerlik ve güvenirliğini belirlemek için açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri yapılmıştır. Açımlayıcı faktör analizi sonucunda, ölçeğin 27 madde ve tek faktörden oluşan bir yapıya sahip olduğu belirlenmiştir. Ölçeğin Cronbach Alfa iç tutarlılık katsayısı0,95 olarak hesaplanmıştır. Doğrulayıcı faktör analizi sonucu uyum iyiliği indekslerinin kabul edilebilir ve iyi uyum sınırları içerisinde oldukları görülmüştür. Yapılan geçerlik ve güvenirlik analizleri sonucunda “İnternet İçin Eleştirel Okuryazarlık Ölçeği”nin geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğu bulunmuştur.
TİYATRO EĞİTİMİ VEREN OKULLARDA MEKANSAL İHTİYAÇLARIN DÖNÜŞÜMÜ
INTERNATIONAL AEGEAN SYMPOSIUMS ON SOCIAL SCIENCES & HUMANITIES February 15-16, 2020, 2020
Tiyatro sahnesi hem sahne tasarımı hem de oyunculuk eğitim programları için başat öneme sahiptir. Tiyatro eğitimi veren okullarda eğitim süreci oyunculuk programları açısından öncelikle psikolojik gerçekçi oyunculuk teknikleri üzerinden ilerleyen bir seyir çizmekte, uygulamalar ise çoğunlukla çerçeve sahnede gerçekleştirilmektedir. Sahne tasarımı eğitiminde ise tiyatro, opera ve bale eserlerini önceleyen bir anlayışla, tasarım projeleri çerçeve sahneden başlayarak lisans eğitiminin son yılında buluntu mekan, arena, konser sahnesi vb. gibi farklı sahne biçimlerinin öğretilmesini ve bu sahnelere uygun tasarım yapma becerisinin geliştirilmesini içerir. Bu doğrultuda çerçeve sahnenin varlığı tiyatro eğitimi müfredatını tamamlamaktadır. Tiyatro eğitiminde benimsenen bu konvansiyonel tutum günümüzde de -özellikle Türkiye’de- eğitimin planlanma stratejilerini belirlemektedir. 20. yüzyıl ortalarında hızlı bir ivme kazanan tiyatro çalışmaları, tiyatro sanatçılarını mekan kullanımında farklı arayışlara itmiştir. Bugün, çağdaş tiyatro uygulamaları kadar dünyadaki eğitim modelleri de çerçeve sahnenin yanı sıra alternatif oyun alanlarını kullanarak tiyatro eğitiminde laboratuvar çalışmalarına, dolayısıyla yaratıcı üretime olanak vermektedir. Bu çalışmada, Türkiye’de tiyatro eğitimi veren bölümlerin mekânsal olanakları, müfredat yapılanmalarına da bakılarak analiz edilmiş dolayısıyla çağdaş sahneleme biçimlerindeki teknolojik ve mekânsal dönüşümün eğitime yansıması irdelenmiştir. Araştırma evrenini oluşturacak Türkiye’deki okullar hem oyunculuk hem sahne tasarımı programlarını bir arada içeren ve en az 10 yıldır aktif eğitim veren güzel sanatlar fakülteleriyle sınırlı tutulmuştur. Çalışmada veri toplama aracı olarak nitel araştırma yöntemlerinden yarı yapılandırılmış sorular ile doküman inceleme kullanılmıştır. Çalışma, oyuncu ve tasarımcıya alanlarında farklı ve alternatif üretim olanağı sağlayabilen mekânsal dönüşümün, eğitimde de sağlanmasının çağa uyum açısından önemini vurgulamayı amaçlamaktadır.
Araştırmada N.E.Ü. A.K.E.F. Güzel sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğrencilerinin iletişim beceri düzeylerinin belirlenmesi ve iletişim becerileri düzeyleri arasında cinsiyet, sınıf, yaş ve bireysel çalgı değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farkın olup olmadığının ortaya konulması amaçlanmıştır. Veri toplama aracı olarak 1998 yılında Ersanlı ve Balcı tarafından geliştirilen "İletişim Becerileri Envanteri" kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2014-2015 eğitim-öğretim yılında Necmettin Erbakan Üniversitesi A.K.E.F. Müzik Eğimi Anabilim Dalı'nda öğrenimine devam eden 127 müzik öğretmeni adayı oluşturmaktadır. Araştırmanın sonucunda kız öğrencilerin erkek öğrencilere, 20 yaş ve altındaki öğrencilerin 21 yaş ve üzerindeki öğrencilere, ikinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinin dördüncü sınıf öğrencilerine göre iletişim becerilerinin daha yüksek olduğu bireysel çalgı değişkenine göre ise öğrencilerin iletişim becerileri düzeyleri arasında herhangi bir farkın olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmanın sonuçları önceki çalışmalar ile karşılaştırmalı olarak tartışılmış ve bu doğrultuda öneriler geliştirilmiştir. Anahtar Kelimeler: İletişim becerileri, Müzik Eğitimi, İletişim becerileri Envanteri
OKUL TASARIMLARINDA MEKANSAL OLASILIKLAR
2018
Öz:Türkiye’de doğup büyüyen herkes 13 yıllık zorunlu eğitim programına tabi tutulur. Bu da; insan ömrünün ortalama 14000 saatinin okulda geçtiği anlamına gelir. Eğitim reformları, değişen sınav sistemleri, artan- azalan eğitim süreleri bitimsizce konuşulurken, 17 milyon 449 bin 876 öğrencinin her gününü geçirdiği okul yapılarının niteliği, mekan kalitesi, çevre ile ilişkisi, kendine has içerik oluşturabilme potansiyelleri gibi konular en az tartışılan meselelerdir. Ülkemizdeki eğitim sistemi tartışmalarında eğitimciler, pedagoglar ve politikacılar en fazla söz hakkına sahipken; bu mekanları tasarlayan mimarlar ve ortak çalışma üreten diğer disiplinlerden uzmanların sesi oldukça zayıf kalmaktadır. Okullar için yapılması gereken temel tartışmaların birçoğu konu dışı bırakıldığı için, tasarımında coğrafi ve iklim koşulları gözetilmeyen, uygun yapı malzemesi kullanılmayan, yakın çevresi ile ilişki kurmayan tip projeler üretildiğini görmekteyiz. Türkiye’de kamu yapıları için ayrılan bütçede eğitim yapıları önemli bir yere sahiptir. Eğitim yapıları gibi her kullanıcının (öğrencinin) farklı ihtiyaçlarının olabileceği binalarda sadece gerekli teknik donanımları sağlayabilmek yeterli değildir. Hareketli ve birbirine dönüşen mekanlar, öğrencinin gün içinde tek bir sınıfta eğitim görmesinin önüne geçer ve katılımcılı, hep birlikte keşfedilen bir öğrenim sürecinin oluşmasına imkan sağlar. Bu metnin amacı; okulları mekansal açıdan ele alarak özgün yapı programlarına ulaşmak ve tasarım olasılıklarını tartışmaya açmaktır. Bununla birlikte sadece fiziksel mekanın oluşumunu değil aynı zamanda öğrencinin gelişiminin bu mekanlarla birlikte nasıl şekillenebileceğini uygulanmış projeler üzerinden ortaya koymaktır. Anahtar Kelimeler: Okul Tasarımı, Fiziksel Mekan, Tipoloji, Öğrenci, Mimari Nitelik, Dönüşen Birimler