Türk Medyasında Trafik ve Yol Güvenliği Haberleri: Karşılaştırmalı Bir İçerik Analizi (original) (raw)

Tık Odaklı Habercilik: Türk İnternet Haber Medyası Üzerine Bir İçerik Analizi

Tık Odaklı Habercilik, 2021

The aim of this study is to examine click-based journalism, which has become ethical issue of digital journalism, in the example of Turkish news media and to determine the usage forms and intensities of clickbased journalism. In the study, official Twitter accounts of the most visited five news portals in Turkey were examined. Data obtained from the Twitter pages of the relevant news portals through the NodeXL social network analysis tool. 9.525 tweets between 1-10 June 2020 were classified according to whether they were click-bait or not. 3.386 news determined to be click-based were subjected to content analysis. In order to classify the data, click-based news categories discussed in eight titles by Biyani et al were used. Accordingly, one out of every three news published was produced to be click-based. When the categories of click-bait news are examined, the category of Teasing takes the first place. This category is followed by Ambiguous, Exaggeration, Inflammatory, Formatting, Graphic, Bait-and-switch, and Wrong. News portals do not hesitate to use deceptive and lowquality content that is deliberately produced to get more clicks.

TÜRKİYE'DEKİ GAZETE HABER SUNUMLARININ KARŞILAŞTIRMALI ANALİZİ

GİRİŞ Haber medyası 'medya' demokrasilerimizin temel kurumlarından birini oluşturmaktadır. Medyanın kamuoyunu şekillendirebileceği etkili yollardan biri de, olayların ve konuların belirli şekillerde çerçevelenmesidir. Çerçeveleme, bir konuyu sunan ve tanımlayan iletişim kaynağını kapsamaktadır. Gazeteler çerçevelemenin önemli kaynaklarından birisidir. Çerçeveleme kavramının potansiyeli, iletişimsel süreçler üzerine odaklanılmasında yatmaktadır. İletişim durağan olmaktan ziyade, çerçeve kurma (çerçevelerin nasıl ortaya çıktığı) ve çerçeve belirleme (medya çerçeveleri ve izleyici eğilimleri arasındaki karşılıklı etkileşim) unsurlarını da kapsayan dinamik bir süreçtir. Çerçevelerin; iletici, metin, alıcı ve kültürü de kapsayan çeşitli konumlara sahip olduğunu belirtmektedir. 1 Medya gerek dış politika gerek iç politikaya yön veren egemen odaklardan biri halindedir. Haberlerdeki çerçeveler, konuların ve olayların öğrenilmesini, yorumunu ve değerlendirilmesini etkileyebilmektedir. Olayla ilgili konuları nasıl çerçevelediğini gazeteciliğe ait faktörler belirlemektedir. Çerçevelemenin sonuçları bireysel ve toplumsal düzeyde anlaşılabilmektedir. Bireysel düzeydeki sonuç, belirli çerçevelere maruz kalmaya bağlı olarak bir konu ile ilgili tutumların değişmesi olabilmektedir. Toplumsal düzeyde ise çerçeveler, siyasal toplumsallaşma, karar verme ve toplu eylemler gibi sosyal düzeydeki süreçlerin şekillenmesine katkıda bulunabilmektedir. Çerçeve bir konunun farklı yönlerinin dikkati çekmesi için yapılan bir vurgudur. Mevcut çalışmada, 1 Temmuz-31 Aralık 2016 döneminde yaşanan gelişmelerin, Türk gazeteleri tarafından nasıl haberleştirildiği konusu, karşılaştırılmalı olarak ele alınacaktır. İlgili dönemde, 15 Temmuz 2016'da meydana gelen başlıca değişiklikler, dış politikada yaşanan gelişmeler, Rusya ile gelişen ilişkiler, yeni Anayasa çalışmalarının başlamasıyla gelişen süreç ve ekonomik gelişmelerin yaşandığı tespit edilmiştir. İnceleme kapsamında, şu gazetelerin haberleri analiz edilmiştir: Hürriyet, Sabah, Habertürk, Sözcü, Yenişafak, Milliyet.

Güncel Politikalar Çerçevesinde Kent İçi Karayolu Trafik Güvenliği

Öz Günümüzde kentler, iktisadi faaliyetlerin yoğun olarak gerçekleştiği ve dolayısı ile ikamet olarak fazlaca tercih edilen yerlerdir. Kentlerin nüfus yoğunluğu, hızlı nüfus artışı ile birlikte değerlendirildiğinde, karayolu ulaşım faaliyetleri ve beraberinde getirdiği kaza riskleri önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Trafik kazalarının maddi ve manevi olası zararlarını en aza in-dirmek noktasında, trafikte sürücü, yaya, yolcu ve denetim personeli olarak karşımıza çıkan insan faktörü öncelikli olarak değerlendirilmelidir. Bu kapsamda trafik güvenliği çerçevesinde farkındalık oluşturmak için eğitim, kampanya ve denetim faaliyetleri öne çıkmaktadır. Bu çalışmada kent içi karayolu trafik güvenliği özelinde risk faktörleri incelenmiştir. Risk faktörlerine yönelik politikalara değinilerek trafik kazalarının birey ve kent güvenliği için sebep olduğu tehdidin boyutu ve bu tehdide karşı geliştirilen ulaşım politikaları incelenmiştir. BM'nin trafik güvenliği noktasında geliştirdiği eylem planı çerçevesinde Türkiye'de uygulamaya geçirilen güncel trafik güvenliği politikaları analiz edilmiştir. Bu kapsamda Türkiye trafik kazalarının neden olduğu maddi ve manevi kayıpları minimum seviyeye çekme noktasında Birleşmiş Milletlerin (BM) tavsiye kararlarına yönelik geliştirilen politikaları hassasiyetle yürütmektedir. Bu çalışma, kent içi karayolu trafik güvenliğine yönelik geliştirilen politikaların, trafik kazalarına ilişkin risk faktörlerini minimize etme noktasındaki etkinliğinin değerlendirilmesine katkı sağlayacaktır.

Köşe Yazarları Gözüyle Türkiyede Trafik

2013

Abstract Traffic appears to be a phenomenon that affects our lives from various aspects. The main difference between traffic and other areas is that traffic affects all sections of society. In particular, considering that traffic is a common area used by all segments of society, it is obvious that columnists have their thoughts on traffic issue and reflect their thoughts by their writings. This study examined the articles in which columnists wrote about traffic area. For this purpose, national-level 13 newspapers, 1 magazine and two on-line newspaper web sites have been scanned. 89 articles (2004-2012) have been examined in this scanning process. Of 89 articles, 51 articles were selected for the content analysis. By analyzing the content of the articles in a systematic way, this study aims to provide invaluable knowledge to the practitioners and bureaucrats working on the traffic area. Keywords: Media; traffic; columnists; traffic accidents, traffic culture. Özet Trafik hayatımızı çok yönlü etkileyen bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Trafiği diğer alanlardan ayıran temel özellik ise toplumun her kesimini etkilemesidir. Özellikle, trafiğin toplumun her kesiminin kullandığı ortak bir alan olduğu düşünüldüğünde, medya mensuplarının bu konularda kişisel tecrübelerinin ve düşüncelerinin olacağı ve bunları haberlere ve köşe yazılarına yansıtacağı açıktır. Bu çalışmada köşe yazarlarının trafik alanına yönelik yazdıkları yazılar incelenmiştir. Bu amaçla ulusal düzeyde ve günlük yayın yapan 13 gazete, 1 dergi ve 2 internet haber sitesi nin 2004-2012 yılları arasında yaptıkları yayınlar taranmış, direkt trafik ile ilgili olan 89 köşe yazısı incelenmiş, bunlardan toplam 51 tanesi içerik analizine tabi tutulmuştur. Bu çalışma köşe yazarlarının trafikle ilgili tespit ettikleri sorunları ve ortaya koydukları çözüm önerilerini sistematik bir şekilde analiz ederek ilgili uygulayıcıların ve bürokratların istifadesine sunmayı hedeflemiştir. Anahtar Kelimeler: Medya; trafik; köşe yazarları, trafik kazaları; trafik kültürü.

Türk Basınında Suriyeli Sığınmacı Temsili Üzerine Bir İçerik Analizi

Bu çalışmada Türk basınında Suriyeli sığınmacı temsilleri incelenmektedir. Örneklem için, en yüksek tiraja sahip ilk beş gazetede (“Hürriyet”, “Sabah”, “Posta”, “Sözcü”, “Zaman”) 2014 yılında yayımlanan ilgili tüm haberler, köşe yazıları ve görseller seçilmiştir. Mevcut çalışma, Suriyeli sığınmacıların Türk basınında 2011-2015 yılları arasındaki temsillerini inceleyen (TÜBİTAK destekli) daha geniş çaplı bir araştırma projesinin bir kısmını oluşturmaktadır. Mevcut literatürde sıkça ihmal edilen ya da ayrı bir inceleme alanı olarak ele alınan haber görselleri, bu çalışmada haber metinleri ve köşe yazılarıyla beraber incelenmektedir. Araştırma sonuçlarında görülmüştür ki, Türk gazetelerinde Suriyeli sığınmacılarla ilgili haber ve görsellerin içerikleri çoğunlukla olumlu ya da yansız özelliklere sahiptir. Temsil özelliklerine odaklandığımızda ise temsillerde bir ikilem olduğu görülmektedir. Temsiller Suriyeli sığınmacıyı zorlu koşullar içinde “yoksul” ve “yardıma muhtaç” olarak gösterirken, aynı sıklıkta toplum güvenliği için bir “tehdit” olarak da göstermektedir. Sıkça tekrarlanan bu temsiller ve ikilem göstermektedir ki Türk basınının Suriyeli sığınmacı temsili, uluslararası çalışmalarda tanımlanan stereotipik sığınmacı temsillerini yeniden üretmektedir.

İş Kazası Haberlerinin Medyada Temsili; Sorumluluk Atıflarına İlişkin Bir Analiz

Bu çalımada, toplum algısını çeitli konulardaki yönetme gücü ile dördüncü kuvvet olarak nitelenen, aynı zamanda demokratik toplumun önemli bir unsuru olarak betimlenen medyada, i kazalarının ne derecede görünür olduu tarama yapılarak sayılmı ve kazalara ilikin haber içeriklerinde yer alan sorumluluk atıfları, 7 Ocak 2013 de Kozlu’da gerçekleen kaza haberleri örnei üzerinden niteliksel analiz yöntemi ile incelenmitir.

Türki̇ye’Den Ki̇st Hi̇dati̇k Konusunda Yapilmiş Yayinlarin Anali̇zi̇

Black Sea Journal of Health Science, 2021

Kist hidatik (KH), etiyolojik ajanı olan Echinococcus granulosus olan zoonotik paraziter bir hastalıktır. Türkiye bu hastalığın endemik olduğu ülkeler arasında yer almaktadır. Bu çalışmamızda Türkiye'de önemli bir halk sağlığı sorunu olan KH konusunda yayınlanan araştırma makalelerinin değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışmada Scopus bibliyometrik veritabanı bibliyometrik veri analiz tekniği ile incelendi. Makalere ulaşmak için "hidatik" "kist" ve "Türkiye" "İnsan" "Makale" "Echinococcosis" anahtar kelimeleri kullanıldı. Analizde; KH konulu tüm literatürün %95,7'inin Türkiye kaynaklı olduğu saptandı. En fazla yayına sahip kurumlar ise Atatürk Üniversitesi (%9,2) ve İstanbul Üniversitesi (%9,1) oldu. İlk yayın 1966 yılında, en fazla yayın 2007 yılında (n=107) yapılmıştı. Bu makalelerden 56 tanesi en az 56 kez atıf almıştı. Ülkemiz için endemik olan hastalıkla ilgili yayın sayısının son yıllarda azaldığı tespit edilmiştir. Halen vaka sayımız artan bu hastalık hakkında; özellikle önleme ve epidemiyoloji gibi alanlarda bilimsel verimliliğin artırılması gerekmektedir.

TÜRKİYE’DE YÜRÜTÜLEN KARAYOLU TRAFİK GÜVENLİĞİ FARKINDALIK KAMPANYALARININ SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI ÜZERİNDEN İNCELENMESİ

Türk İdare Dergisi, 2022

ÖZ Gündem belirleme kuramı, gündem kavramını, gündemin belirlenme sürecini ortaya koyan ve esas olarak medya, kamu ve politika gündemleri arasındaki ilişkileri açıklamaya çalışan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım çerçevesinde yapılan çalışmalar, ağırlıklı olarak medya gündeminin kamu ve politika gündemlerini belirlediği düşüncesini temel almaktadırlar. Bu çalışmada ise gündem belirleme kuramı, karayolu trafik güvenliğinin bir politika gündemi olarak trafik kampanyalarına ilişkin sosyal medya paylaşımları üzerinden medya ve kamu gündemlerini belirlemesi çerçevesinde ele alınmaktadır. Bu kapsamda öncelikle gündem kavramına ve gündem düzeylerine ilişkin bir açıklık getirildikten sonra gündem belirleme sürecinin unsurları olarak medya, kamu ve politika gündemleri ve bu gündemler arasındaki ilişkiler açıklanmaktadır. Ardından gündem belirlemede temel amaç olan farkındalığın oluşturulması, temel yöntem olan farkındalık kampanyalarının niteliği ve en önemli araçlarından biri olan sosyal medyanın etkileri üzerinde durulmaktadır. Bu kavramsal ve kuramsal çerçeveden hareketle trafik kampanyaları hakkındaki İçişleri Bakanlığı’nın ve Bakanının sosyal medya paylaşımları üzerinden Türkiye’de karayolu trafik güvenliği politika gündeminin sosyal medya ve kamu gündemini belirleme süreci açıklanmaya çalışılmaktadır. Agenda setting theory is an approach that reveals the concept of agenda, the process of agenda setting and mainly tries to explain the relations between media, public and policy agendas. Studies conducted within the framework of this approach are mainly based on the idea that the media agenda determines the public and policy agendas. In this study, agenda setting theory is discussed within the framework of road traffic safety's determination of media and public agendas through social media posts related to traffic campaigns as a policy agenda. In this context, firstly, after clarifying the concept of the agenda and the levels of the agenda, media, public and policy agendas and the relations between these agendas are explained as the elements of the agenda setting process. Then, the main purpose of agenda setting, creating awareness, the quality of awareness campaigns, which is the main method, and the effects of social media, which is one of the most important tools, are emphasized. Based on this conceptual and theoretical framework, it is tried to explain the process of determining the social media and public agenda of the road traffic safety policy agenda in Turkey through the social media posts of the Ministry of Interior and the Minister about traffic campaigns.