Özofagogastroduodenoskopi Uygulanan Adolesanlarda İşlem Öncesi Eğitim Uyum ve Kaygı Düzeylerini Nasıl Etkiler (original) (raw)
Related papers
2010
Amac: Non variseal ust gastrointestinal sistem kanamas› dunyada acil hasta- neye yat›fl nedenleri aras›nda yayg›nd›r ve hala yuksek mortalite oranlar›na neden olur. Bu cal›flmada, ust gastrointestinal sistem kanamas›na neden olan lezyonlar Forrest s›n›flamas›na gore deerlendirildi ve bu lezyonlarla tekrar kanama aras› iliflki ac›kland›. Yontem ve Gerec: Bu cal›flma, tersiyer eitim ve araflt›rma hastanesinde retrospektif olarak yap›lm›flt›r. Kas›m 2005 ile Ma- y›s 2009 aras›nda, son 24 saatte ust gastrointestinal sistem kanamas› geliflen ve hastaneye baflvuran hastalar cal›flmaya al›nd›. Binalt›yuzk›rkyedi hastan›n verileri analiz edildi ve 1342 hastan›n verileri deerlendirildi. Bulgular: Lez- yonlar›n da¤›l›m›: 96's› (%7.15) ozofagusta, 552'si (%41.13) midede, 523'u (%38.97) duodenumda ve 171'i (%12.74) birden cok bolgede yerleflmifltir. Ayr›ca 34 (%2.53) lezyon Forrest Ia, 192'si (%14.31) Forrest Ib, 85'i (%6.33) Forrest IIa, 121'i (%9.02) Forrest IIb, 2...
Alanya Akademik Bakış, 2021
ÖZET Dijital Türkiye olma yolunda kamuda bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı hızla artmaktadır. Söz konusu bu durum, birçok tehdit unsurunu da beraberinde getirmektedir. 2020 yılında yapılan yasal düzenlemeler ile Bilgi Teknolojileri (BT) denetimi iç denetçiler için önemli bir denetim türü olmuştur. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi hazırlamış olduğu "Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi"nin uygulama sürecinde iç denetçilere rehber kapsamına giren hususların denetimi sorumluluğunu vermiştir. Çalışmanın amacı kamu iç denetçilerinin bilgi ve iletişim güvenliği denetimi konusunda yetkinliklerinin ve Türk Kamu Mali Yönetim sisteminin önemli aktörlerinden iç denetimin BT denetimi konusunda mevcut durumunun ortaya konmasıdır. Bu kapsamda Kamu İç Denetim Genel Raporları içerik analizi ile incelenmiştir. Özellikle son 5 yıldır kamu iç denetiminde BT denetimi farkındalığının arttığı ancak, kamu iç denetçilerinin BT denetimleri için istenilen düzeyde olmadığı tespit edilen ana başlıklardır.
Mevsimsel Değişikliklerin Acil Serviste Üst Gastrointestinal Sistem Kanaması Üzerine Etkisi
SDÜ Sağlık Bilimleri Dergisi, 2019
Amac : Bircok klinik degisken ust gastrointestinal sistem (GIS) kanamasinda yuksek morbidite ve mortalite ile iliskilendirilmistir. Bu risk faktorlerine ek olarak, mevsimsel degisikliklerin ust GIS kanamasini etkileyebilecegi one surulmektedir. Bu calisma ile mevsimsel degisiklikler ile ust GIS kanamasinin insidansi, Glasgow-Blactford risk skoru ve bazi klinik ve laboratuar degiskenler arasindaki iliski arastirilmistir. Gerec ve Yontem : Ust GIS kanama tanisiyla hastaneye yatirilan hastalarin dosyalari tarandi. Yas, cinsiyet, basvuru tarihi, basvurudaki laboratuar sonuclari, vital bulgulari, Glasgow-Blacford skoru, yogun bakim ihtiyaci, yatis suresi, eritrosit suspansiyonu ihtiyaci ve hasta sonlanimi kayit edildi. Baska merkeze sevk edilen hastalar, yatisi suresinde ust GIS kanama tanisi dislanan hastalar ve 18 yas alti hastalar calisma disi birakildi. Bir yillik sure kis, ilkbahar, yaz ve sonbahar olmak uzere 4 mevsime ayrildi. Bulgular : Calismamiza 163 erkek, 108 kadin olmak uzer...
2011
Dunyamizda her seye yon veren ve en onemli uretim faktorlerinden biri haline gelen bilginin onemi genel kabul gormektedir. Bilgi ve Iletisim Teknolojileri (BIT) teknolojik vasitalar marifetiyle kuresel anlamda bilginin toplanmasi, depolanmasi, erisilmesi ve paylasilmasi gibi cagdas yasamda cok ihtiyac duyulan fonksiyonlari yerine getirmektedir. BIT’in onemini kavrayan ulkeler hem kamusal alanda hem de ozel sektorde bu teknolojilere yatirimi ve halkin adaptasyonunu tesvik eden politikalar gutmektedirler. Ote yandan kuresel sermayeyi ulke sinirlarina cekme cabasi gunumuzde ulusal kalkinma ve ekonomik buyumeyi olumlu yonde etkileyen bir faktor olarak onem kazanmistir. Ulkelerin sahip oldugu BIT’in kuresel sermaye icin cekiciligin bir olcusu olarak kabul goren ekonomik ozgurlugun uzerinde olumlu bir etkisi olup olmadigini ortaya koymak bu calismanin maksadini olusturmaktadir. BIT Gelismislik Endeksi (BITGE) ve Ekonomik Ozgurluk Endeksi (EOE) yapilan analizlerde veri kaynagi olarak kulla...
Nöro psikiyatri arşivi, 2011
Bu çal›flmada, yayg›n geliflimsel bozukluk (YGB) ve geliflim gerili¤i (GG) olan yeni tan› konulmufl küçük çocuklar›n sosyodemografik, klinik ve anababa özellikleri bak›m›ndan karfl›laflt›r›lmas› amaçlanm›flt›r. Yöntemler: 17-45 ayl›k 35 YGB ve 29 GG olgusu çal›flmaya dahil edildi. Çocuklar›n geliflim düzeylerinin de¤erlendirmesinde Ankara Geliflim Tarama Envanteri kul-lan›ld›. Çok eksenli tan› s›n›flamas› Tan› S›n›flamas›: 0-3 Yenilenmifl Bas›m (TS:0-3 YB) kullan›larak yap›ld›. Çocuklar›n Anababa-Bebek ‹liflkisini De¤erlendirme Ölçe¤i (AB‹D) ve Duygusal ve Sosyal ‹fllevsellik (DS‹) skorlar› TS:0-3 YB temelinde hesapland›. Anababalara Aile De¤erlendirme Ölçe¤i (ADÖ) ve Genel Sa¤l›k Anketi-12 (GSA-12) uyguland›. Bulgular: GG grubunda parçalanm›fl aile oran› YGB grubuna göre daha yüksekti. GG olgular›nda TS:0-3 YB'ye göre belirlenen efltan› oran› YGB olgular›na göre anlaml› düzeyde daha yüksekti. Ortalama AB‹D puanlar› aç›s›ndan iki grup aras›nda anlaml› bir fark bulunmad›. GG'li çocuklarda YGB'li çocuklara göre ortalama DS‹ skorlar› anlaml› düzeyde daha düflüktü. GG grubunda, kötü anababa-çocuk iliflkisi ve anne GSA-12 puanlar› olumsuz emosyonel sosyal ifllevsellik puanlar› ile iliflkili bulundu. ADÖ'nün "duygusal tepki verebilme" alt alan›nda hem anne hem babalarda, "iletiflim" alt alan›nda ise annelerde GG grubunun puanlar›n›n YGB grubuna göre daha olumsuz oldu¤u saptand›. Geliflim düzeyinin anne GSA-12 puanlar›yla her iki hasta grubunda, baba GSA-12 ve anne ADÖ "davran›fl kontrolü" alt alan› puanlar›yla ile YGB grubunda negatif korelasyon gösterdi¤i saptand›. Sonuç: YGB ve GG olan çocuklar›n klinik özelliklerinin çok eksenli tan› s›n›fla-malar› kullan›larak belirlenmesi önemli klinik getirilere sahip olabilir.
INTERNATIONAL JOURNAL OF PSYCHIATRY AND PSYCHOLOGICAL RESEARCHES, 2017
Öz: Bu çalışmanın amacı, spor bilimlerinin farklı bölümlerinde okuyan öğrencilerin cinsiyet, yaş, bölüm, sınıf ve branşlarının özelliklerine göre sporda ahlakı karar alma tutumlarını incelemektir. Yöntem: Çalışma grubunu Türkiye genelindeki Spor Bilimleri Fakülteleri ve Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokullarında farklı sınıflarda (1.Sınıf=259; 2.Sınıf=240, 3.Sı-nıf=192; 4.Sınıf=214) okuyan 905 öğrenci (499 erkek ve 406 kadın; 18-20 yaş aralığında 320 kişi, 21-23 yaş aralığında 380 kişi, 24-26 yaş aralığında 120 kişi, 27-29 yaş aralığında 37 kişi ve 30 yaş ve üstü 48 kişi) oluşturmaktadır. Bulgular: Çalışmada yer alan öğrencilerden 393'ü bireysel spor branşında, 512'si ise takım sporu branşında lisanslı olarak spor yapmaktadır. Öğrencilerden 391 kişi Antrenörlük Eğitimi Bölümü'nde, 313 kişi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü'nde, 52 kişi Rekreasyon Bölümü'nde ve 149 kişi ise Spor Yöneticiliği Bölümü'nde okumaktadır. Veri toplama aracı olarak "Altyapı Sporlarında Ahlaki Karar Alma Tutumları Ölçeği" kullanılmıştır. AMDYSQ'nun Cronbach Alpha katsayısı 0,76, test-tekrar test güvenirlik katsayısı 0,855 olarak bulunmuştur. Sonuç: Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, ahlaki karar alma tutum puanlarının kadınlarda erkeklerden, takım sporu ile uğraşan sporcuların bireysel sporlarla uğraşan sporculardan daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Yine istatistiksel açıdan farklı yaş grupları arasındaki anlamlı farka bağlı olarak "Yarışma severliğin" yaş ilerledikçe daha çok benimsendiği, "Hileyi benimsemek" ve "Adilce kazanmayı korumak" alt boyutlarında farklı bölümlerde okuyan öğrenciler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir.
Kırsal ve Kentsel Alanda Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Kullanım Durumu: Ankara Örneği
2020
Bu calisma Ankara ili ozelinde kirsal kesimde Bilgi ve Iletisim Teknolojilerinin (BIT) kullaniminin kentsel nufusa gore farkliliklarini arastirmak amaci ile 2018 ve 2019 yillarinda yurutulmustur. Calisma, kentsel ve kirsal alanda yasayan nufusun BIT kullanimi acisindan farklilik teskil edip etmedigini belirlemesi, boylece gelecekte ozellikle kirsal bolgelerin gelisiminde izlenebilecek BIT stratejilerinin temelini olusturan ozgun bir arastirma olmasi acisindan onemlidir. Calismada gayeli ornekleme kullanilarak kirsal alanda yasayan 50 kadin ve 50 erkege, ayrica kentsel alanda yasayan 50 kadin ve 50 erkege coktan secmeli ve bazi sorularda birden fazla secenek isaretlenebilen anket uygulanmistir. Kirsal alan tespitinde Ankara’nin tarimsal etkinligi yuksek olan Polatli ilcesinin uydu goruntulerinden yararlanilmis, ayrica Polatli Ilce Tarim ve Orman Mudurlugu ve Polatli Ziraat Odasi uzmanlarindan alinan goruslere istinaden Beylikkopru ve Sarioba mahalleleri secilmislerdir. Kentsel alan s...
INTERNATIONAL REFEREED JOURNAL OF GYNAECOLOGICAL DISEASES AND MATERNAL AND CHILD HEALTH, 2017
Öz: Amaç: Bu çalışmanın amacı, Türkiye'deki çocuk hemşirelerinin hastane tabanlı mesleki rol ve işlevlerini uygulama durumlarını ile mesleki doyumları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Yöntem: Çalışma, tanımlayıcı ulusal anket olarak Türkiye'nin yedi farklı bölgesinde Sağlık Bakanlığı'na bağlı dokuz çocuk hastanesinde uygulanmıştır. Araştırmanın evrenini Türkiye genelinde çocuk hemşiresi olarak çalışan tüm hemşireler (N~4653), örneklemini ise bölgeye göre tabakalı rastgele örnekleme yöntemiyle seçilen 523 hemşire oluşturmuştur. Çalışma verileri "Kişisel Bilgi Formu", "Pediatrik Hemşireler Rolleri ve İşlevleri Envanteri Uygulaması" (PHRİEU) ve "Mesleki Doyum Ölçeği" (MDÖ) ile toplanmıştır. Bulgular: Çocuk hemşirelerin rol ve işlevleri ölçek puan ortalamaları orta düzeyin üstünde (250.16±31.81), Mesleki Doyum Ölçek puanları ise orta düzeyde (64.53±12.49) bulunmuştur. Çocuk hemşirelerinin rol ve işlevler toplam puanları arttıkça mesleki doyum puanları da artmaktadır. Sonuç: Hemşirelerin mesleki doyum düzeyleri ile mesleki rolleri ve işlevleri uygulanması arasında olumlu bir ilişki vardır.
2015
TEZ9709Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2015.Kaynakça (s. 244-280) var.xvii, 289 s. : tablo ; 29 cm.Mevcut çalışma, zorunlu dinleme ve konuşma dersiyle birlikte harmanlanmış bir şekilde uygulanan, sınıf dışı bilgi ve iletişim teknolojileri etkinliklerinin öğrencilerin dinleme becerileri, içsel güdü ve dinleme konusundaki öz-yeterlik algıları üzerine olan etkilerini araştırmak amacıyla tasarlanmıştır. Daha güvenilir sonuçlar elde etmek için hem nitel hem de nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmadaki katılılmcılar Çukurova Üniversitesi, İngilizce Öğretmenliği bölümünden 26 hazırlık öğrencisidir. Yedi ay süren araştırma boyunca, öğrenciler her hafta sınıf internet günlüğünde öğretmen tarafından düzenlenmiş sınıf dışı dinleme aktivitelerini yerine getirmişlerdir. Çalışmanın başlangıcında öğrencilerin sınıf dışı etkinlikleri konusunda genel bir bilgiye sahip olmak amacıyla, sınıf dışı etkinlik anketi verilmiş ve çalışma süresince öğrenciler etkinlikleri ve kendi...