Otizm Spektrum Bozuklukları: Erişkinlikte Değişim ve Psikiyatrik Eştanılar Gözden Geçirme (original) (raw)

Otizm Spektrum Bozukluğu

Maksima Dergisi, 2020

Bu yazıda otizm spektrum bozukluğunun tarihçesi, farklı dönemlerde yapılmış çalışmaların kapsamlı analizi ve bu nörogelişimsel bozukluğun insanlığa ve dünyaya olan faydaları üzerine incelemeleri ele alınmaktadır.

Oti̇zm Spektrum Bozukluğu Tanisi İle Yaşamak: Ai̇leleri̇n Deneyi̇mleri̇

Turkish Journal of Pediatric Disease, 2020

Sosyal ve iletişimsel kısıtlılık ile tekrarlayıcı ve kısıtlı davranışlarla karakterize bir nörogelişimsel bozukluk olan Otizm Spektrum Bozukluğu'nun (OSB) sıklığı dünyada giderek artmaktadır. OSB tanısı konan çocukların tipik gelişim gösteren yaşıtlarına göre gereksinimlerinin daha fazla olması, bu gereksinimleri karşılama sorumluluğunu da arttırmakta ve bu durum ailelerin hayatını zorlaştırabilmektedir. Bu araştırmada, okul öncesi dönemde OSB tanısı konmuş çocuğu olan ailelerin yaşadıkları deneyimlerin ve tanının yaşamlarına etkisinin derinlemesine incelenmesi hedeflenmiştir. Gereç ve Yöntemler: Bu amaçla OSB tanısı konmuş çocuğu olan 19 anne ile yarı yapılandırılmış bireysel görüşmeler yapılıp, sonrasında veriler tematik analiz yöntemiyle kodlanmıştır. Bulgular: Çalışmanın sonucunda, OSB tanısının aile ilişkileri, sosyal yaşam ve iş hayatı üzerinde yarattığı olumsuz etkiler ortaya konmuştur. Ayrıca, OSB tanısı konmuş çocuğun ve ebeveynlerinin günlük hayatta, okul hayatında ve sağlık hizmeti alırken yaşadıkları zorluklar belirlenmiştir. Sonuç: Bu çalışmanın bulguları, OSB tanısı konmuş çocuğu olan ailelerin deneyimlerini ve yaşadıkları zorlukları derinlemesine anlama olanağı verdiğinden, alanda hizmet verenler ve politika yapıcılar tarafından dikkate alınmasının yararlı olacağı düşünülmektedir.

Otizm Spektrum Bozukluğunda Kullanılan Ölçeklerde Ebeveyn ve Öğretmenler Arasındaki Uyumun Farklı Tekniklere Göre Karşılaştırılması

Pamukkale University Journal of Education, 2021

In this study, it was aimed to compare the consistency between the scores of both the parents and teachers of the same children according to different techniques for the four scales commonly used in the literature in measuring the degree of the disorder in children with autism spectrum disorder (ASD), and in the evaluation of repetitive behaviors and social communication-interaction behaviors, which are the leading indicators of the disorder. Participants of this study, which is a relational survey model, are the individuals diagnosed with ASD, between the ages of 3-23 (and N between 300 and 380), and attending schools and rehabilitation centers affiliated with the Ministry of National Education in the 2018-2019 academic year, as well as their parents (N between 292 and 379) and teachers (N between 298 and 378). Four different scales were used to evaluate the behavioral and developmental characteristics of children with ASD in the study. As a result of the research, it was seen that the scores obtained from parents and teachers, who completed different scales, were high in internal consistency within groups. Moreover, in some subscales, the difference between the reliability coefficients regarding the scores obtained from parents and teachers was statistically significant in favor of teachers. It was determined that the correlations regarding the scores obtained from the parents and teachers differed according to the subscales (low, medium, high level, and non-significant relationship). In this context, it was also found that it is not appropriate to interpret the consistency between parents and teachers based only on correlations.

Oti̇zm Spektrum Bozukluğu Olan Öğrenci̇lerle Çalişan Öğretmenleri̇n Yaşadiklari Sorunlarin İncelenmesi̇

DergiPark (Istanbul University), 2021

Araştırmanın amacı; otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerle çalışan öğretmenlerin çocuklarla yaşadıkları sorunlara ve bu sorunların çözümüne yönelik sonuçlarını öğretmen görüşleri ışığında inceleyerek değerlendirmektir. Bu nitel araştırmada durum analizi kullanılmıştır. Veriler, otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerle çalışan 10 öğretmene yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanarak toplanmış ve içerik analizi ile analiz edilmiştir. Otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerde görülen ekolali, hiperaktivite, aşırı inatlaşma, stereotipik hareketler, göz kontağı, yalnız kalmada sorunlar, sınıfa zor uyum sağlama, iletişim problemleri, zarar verici olumsuz davranışlar, şiddete meyil, özbakım becerilerinde yetersizlikler öğretmenlerin en sık yaşadığı sorunlardan olduğu belirlenmiştir. Öğretmenler otizm spektrum bozukluğu yaşayan öğrencilerin eğitiminde; sık tekrarlar yaparak, farklı araç gereçler kullanarak, öğretim yöntem ve tekniklerini çeşitlendirerek ve sınıfı yeniden düzenleyerek davranış, beceri ve kavramları gündelik hayatlarında kullanabilecek işlevselliğe dönüştürme görüşünde oldukları tespit edilen bulgulardandır. Otizm spektrum bozukluğu yaşayan öğrenciler diğer yetersizlikleri olan öğrencilere göre sosyal iletişim, öğrenme güçlüğü ve duygu, davranış bozukluğu konusunda oldukça farklı davranışlar sergilemekte ve öğrenmeye ve iletişime çok açık olmadıkları için özellikle deneyimli, tecrübeli ve kendini bu alanda geliştirmiş öğretmenlere ihtiyaç duyulmaktadır. Özel Eğitim Bölümü mezunlarının dışındaki öğretmen yetiştirme programından mezun olan öğretmenlerin otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerin eğitimlerini oldukça fazla önemsedikleri ancak bu alan ile ilgili aldıkları hizmet içi eğitimlerin yetersiz olduğu ve bu nedenle öğretmenlerin farklı seminer ve kurslara katılmak istedikleri sonucuna ulaşılmıştır.

Otizm Spektrum Bozukluğu ve Beslenme

2019

Problem Durumu ve Amaç: Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olan çocuklarda beslenme üzerine yaygın endişeler olmasına rağmen ulusal ve uluslararası alanyazın incelendiğinde bu konuda yapılmış̧ çalışma sayısının sınırlı olması, ulusal alanyazında OSB ve beslenme konusunda var olan durumun ortaya konması, durumun ayrıntılarıyla açıklanması, aile ve uzmanların bilgilendirilmesi ve gelecekteki tartışmalar için zemin oluşturulması amacıyla bu çalışmaya gerek duyulmuştur. Bu çalışmada OSB ve beslenme yaklaşımları konusunda güncel yaklaşımlar hakkında eğitimci, aile ve ilgili uzmanlara bilgi vermek, bu kişiler arasında iş birliğinin önemini ortaya koymak ve çeşitli önerilerde bulunmak amaçlanmıştır. Yöntem: Bu çalışma, sistematik bir alanyazın taramasıdır. Çalışma kapsamında 13 çalışma incelenmiştir. İncelemeler içerik analizi yoluyla yapılmıştır. Bulgular: Bulgular beş temada açıklanmıştır. Çalışma konuları temasında beslenme özellikleri ve OSB belirti ve şiddeti; katılımcı özelliklerinde katılımcı yaşlarının 2-18 arasında değişmesi; araştırma desenleri temasında sıklıkla ilişkisel çalışmalar; araştırma sonuçları temasında OSB’ye özgü beslenmeye ilişkin sonuçlar, ölçüm sonuçları ve aileye ilişkin sonuçlar; öneriler temasında ise işbirliği, eğitim, danışmanlık, beslenme izlemi ve ileri araştırmalar yer almaktadır. Tartışma, Sonuç ve Öneriler: OSB’ye özgü kesin bir beslenme tedavisi yaklaşımından şimdilik söz etmek mümkün değildir. Ailelerin çocuklarının sağlık açısından ortaya çıkan beslenme sorunlarını gidermek amacıyla yaygın olarak farklı diyetler ve besin takviyelerine başvurdukları dikkat çekmektedir. Bu nedenle bireysel beslenme planı geliştirmek, başarılı bir uzmanlar arası iş birliği yaklaşımını gerektirmektedir. Oysa, ailelerin çocuklarının davranışsal ve sosyal açıdan ortaya çıkan davranış problemlerinin azaltılması için kanıt temelli uygulamalara başvurmaları önemlidir. Bu doğrultuda besin tedavisinde kullanılan diyetlerin geçerliliğini sınamak amacıyla deneysel ve boylamsal çalışmaların yapılması ve UDA temelli müdahale yaklaşımlarını kullanan daha ileri ve kapsamlı araştırmaların yapılması önerilebilir. Anahtar Sözcükler:

Oti̇zm Spektrum Bozukluğu Olan Çocuklarin Kaynaştirilmasi Ve Bütünleşti̇ri̇lmesi̇nde Öğretmenlerle İlgi̇li̇ Deği̇şkenleri̇n İncelenmesi̇

Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi

Bu araştırmada otizm spektrum bozukluğu olan çocukların kaynaştırılması ve bütünleştirilmesinde öğretmenlerle ilgili değişkenlerin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden olan ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklem grubunu Edirne il ve ilçelerinde yer alan özel ve resmi ilkokullarda görev yapan 674 sınıf öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak Segall ve Campbell (2007) tarafından Otizm Kaynaştırma Ölçeği olarak geliştirilen Segall (2011) tarafından yeniden yapılandırılan, altı senaryo ve 10 bölümden oluşan, Yerleştirme ve Hizmet Anketi kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre sınıf öğretmenlerinin sınıf içi rahatsız edici davranışlardan rahatsız olma düzeyleri ile yaş, mevcut pozisyonda çalışma süresi, çalıştığı otizmli öğrenci sayısı ve başarılı bir kaynaştırmayı etkileyen faktörlere ilişkin görüşleri arasında pozitif yönde bir ilişki varken, otizmli kaynaştırma öğrencisine yönelik öngörüleri, otizm konusundaki yöntemlere yönelik farkındalıkları arasında negatif yönde bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ancak sınıf öğretmenlerinin sınıf içi rahatsız edici davranışlardan rahatsız olma düzeyleri ile otizm bilgi düzeyleri, otizmli kaynaştırma öğrencisine yönelik his, tutum, görüşleri (duygusal tutum, öznel yargı ve öz yeterlik) arasında anlamlı düzeyde bir ilişki olmadığı bulunmuştur.

Çocuğu Otizm Spektrum Bozukluğu Tanısı Almış Annelerin Sürekli Umut Düzeylerinin İncelenmesi

Disiplinlerarası Eğitim Araştırmaları Dergisi

Araştırmada, çocuğu otizm spektrum bozukluğu tanısı almış annelerin sürekli umut düzeylerinin onların yaşı, eğitim durumu, mesleği, sosyal destek alma durumu, sosyal yardım alma durumu, toplam çocuk sayısı, gelir düzeyi, otizmli çocuğun yaşı, çocuğun otizmli olduğunu ilk öğrendiğinde en çok hangi duyguyu yoğun olarak yaşadığı ve çocuğun otizmden etkilenmişlik düzeyi demografik değişkenlerine göre farklılık gösterip göstermediğinin belirlenmesi amaçlanarak onlara verilecek psikoeğitim ve psiko-sosyal desteğin planlanması ve içeriğinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Sürekli umut ölçeğinin ve demografik bilgi formunun kullanıldığı araştırma, Samsun il genelinde özel eğitim uygulama okulları ve özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam eden çocuğu otizm spektrum bozukluğu tanısı almış anneler ile engelli sivil toplum kuruluşlarına üye olan ve otizmli çocuğa sahip 100 anne ile random yoluyla seçilen amaçsal örneklem grubu üzerinde pandemi döneminde gerçekleştirilmiştir. Veriler IBM ...