Komşum Totoro: İyiliğe İnanma Inanma Rehberi (My Neighbor Totoro) (original) (raw)
Related papers
Görsel Bir Masal: Komşum Totoro
Lacivert (Öykü ve Şiir Dergisi), 2016
Masalla filmin biçimsel özellikleri farklılık gösterse de içerik olarak “Komşum Totoro”, dişil bir erginleme masalı olarak tanımlanabilir.
“İki Gün, Bir Gece (Dardenne Kardeşler)”de “İyi” Olmak
Agnes Heller (2006), hayati önemde “ahlaki” tercihlerle sık sık karşı karşıya kalmasak da; farkına bile varmadan, gündelik yaşamın telaşesi içinde, -yapmanın, eylemenin, davranmanın, tepki göstermenin, konuşmanın, dinlemenin, müdahale etme veya etmemenin süreğen akışında-, sürekli “ahlaki seçimler” yaptığımızı belirtir (s.226). Dardenne kardeşler’in İki Gün, Bir Gece (2014)’sinde de karakterler, işveren/patron tarafından seçim yapmaya zorlandıkları durumlarla karşı karşıya kalırlar.
İyiyle Dönüşmek, İyiye Dönüşmek: Platon’da İyinin Yüksekliği Üzerine Bir İrdeleme
Dört Öge, 2022
Felsefede bilme faaliyeti genelde 'İyi'nin ya da mutlak olanın bilgisine yöneliktir. Felsefe tarihinde birbirinden farklı çok sayıda "(en yüksek) İyi" formülasyonu geliştirilmiş ve çeşitli şekillerde içeriklendirilen bir form olarak "İyi", başlıca ahlakî değer sayılmıştır. Geliştirdiği İyi formuyla seçkinleşen isimlerin başında Platon gelir. O bir yandan kosmosun ve kosmostaki şeylerin varoluş ilkesi olan İyi'yi mevcudiyetin ilkesi olarak belirlemiş ve diğer yandan bu ilkeyi-hüküm vermeyi olanaklı kılacak şekilde-ahlakın ölçütü kılmaya çalışmıştır. Her şeyin ölçüsünün insan olduğunu ileri süren Sofist argümana (homo mensura) karşı-her ne kadar bireysel ve toplumsal yanımızla ilgili görünse de-İyi'yi her bir insana göreli olmaktan kurtarmak amacıyla ide(al) alana taşıyarak, bütünsel bir gerçekliğe dönüştürmüş, ona mutlaklık kazandırmıştır. Bu manevrayla İyi artık salt bir sonuç değildir, fakat insanların kendisinden pay alarak, eylemleri esnasında kendisine yöneldikleri bir ilke ya da değer pozisyonuna konumlanıştır. Bir başka deyişle, Platon'un sisteminde İyi sırf kendisi için araştırılan, ulaşılmaya çalışılan, diğer her şeyin varlığını kendisine borçlu olduğu ya da her şeyin kendisiyle ilişkilendirilebildiği bir ide(al) olarak kavranılan en yüksek gerçekliğe sahip ilkedir; kendindeliğe sahip olması bakımından değerini kendinden alandır. Bu nedenle, ahlakî bir iyi etik değerini ancak bu ilkeden elde etmek durumundadır. Buna göre ilkenin seçim ve tercihlerimize bağlı olarak kişiselleştirileceği özel durumlar ya da ahlakî iyiler söz konusu olduğunda bir kimsenin erdemi bu ilkeyi gözeterek eylemde bulunmasına bağlıdır. Bu makale idealar ile şeyler arasında konumlandırılan bir kimsenin tüm insanların bir arada mutlu bir şe
Ilkogretim Surecinde Iyilik Kavramının Degerlendirilmesi
Đnsanlık tarihi boyunca "iyi" ile "kötü" sürekli mücadele içinde olmuştur. Ancak toplumlar, bireylerinin hep "iyi" olmasını istemiş; bu hususta gerekli çabayı esirgememiştir. Toplumlarda gelecek nesillerin "iyi" olması için, eğitim kurumlarına ihtiyaç duyulmuştur. Eğitim kurumları içinde bireyin temel eğitimini oluşturan ilköğretim aşaması; özellikle de birinci kademesi, "iyi" olma durumunu gerçekleştirmede önemli bir konuma sahip bulunmaktadır. Bu kurumlarda okutulan ders kitapları, bireyin gelişiminde önemli bir faktördür. Araştırmada, ilköğretimin amaçları ve 1-5 ders kitapları "iyilik" kavramı açısından analiz edilmiş; bireylerin sahip olması gereken özellikler belirlenmiş, ders kitapları; temalar ve üniteler arasında farklılıkların olduğu ortaya konmuştur.
TİYATRODA GERÇEKLİK İLLÜZYONUNUN YARATILMASINDA OYUNCUNUN SAHİCİLİĞİNİN ÖNEMİ
Gerçekçi tiyatroda, seyircinin, izlediği rol kişisinin hissettiği duyguları hissederek onunla empati kurmasını amaçlanır. Bu amacı gerçekleştirebilmek içinse, bir gerçeklik illüzyonu yaratılarak, seyircinin, bir oyun değil, gerçek bir yaşam kesiti izlemekte olduğuna inandırılması sağlanmaya çalışılır. Gerçeklik illüzyonunun, oyun metninde, sahnedeki duyusal unsurlarda ve oyunculukta gerçeğe benzerlik yoluyla yaratılabileceği düşünülmüş; fakat ilerleyen dönemlerde, gerçeklik illüzyonu yaratılması için bu etkenlerin birer gereklilik olup olmadığı konusunda farklı görüşler ortaya konmuştur. Bu makalede, empati sürecinin analiz edilmesi, gerçeklik illüzyonunun yaratılmasında kullanılan etkenlerin gereklilik düzeyinin incelenmesi ve bu illüzyonun yaratılmasında oyuncunun sahiciliğinin öneminin değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.