2015 İLKOKUL1-4 MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMININ 2009 1-5 MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMI İLE KARŞILAŞTIRILMASI (original) (raw)

2009 ve 2015 İlkokul Matematik Dersi Öğretim Programları ile 2017 İlkokul Matematik Dersi Öğretim Programı Karşılaştırması

Yuzunci Yil Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi

Primary school mathematics curricula needed some changes time to time. In this study, comparative examination of 2009, 2015 and 2017 primary school mathematics curricula was aimed. Within the context of its aim, qualitative research approach has been applied, and the study is a case study from qualitative research models. In this study, the data source stated as primary school mathematics curricula' books hence, the document examination was required. In the study, criterion sampling method was chosen from object based sampling methods. As a result of this study, it is observed that 2009 primary school mathematics curriculum has a vision, on the other hand, 2015 and 2017 primary school mathematics curricula, the vision is not included. While in 2009 and 2015 mathematics curricula the values caption was not included, the caption of values was included in 2017 mathematics curriculum. In the 2009 mathematics curriculum there were 256 learning outcome; in 2015, there were 252 learning outcome and in 2017, there were 229 learning outcome observed at total. It was determined that the skills score which was 4 in 2009, was 6 in 2015 and 9 in 2017. Explanations about the teaching and learning processes in the 2009 mathematics curriculum were listed as in 15 items, in the 2015 mathematics curriculum as 12 items and the 2017 mathematics curriculum, they are listed as in 13 items.

2009 VE 2015 YILI HAYAT BİLGİSİ DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Bu araştırmada, 2009 ve 2015 yılı Hayat Bilgisi dersi öğretim programlarının kar-şılaştırılması amaçlanmıştır. Bu amaca yönelik olarak Milli Eğitim Bakanlığının ya-yımlamış olduğu 2009 ve 2015 yılı Hayat Bilgisi dersi öğretim programı kitapları veri kaynağını oluşturmuştur. Araştırmada doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır. Hayat Bilgisi dersi 2009 ve 2015 öğretim programları; vizyon, program yaklaşımı, hedefler, içerik, eğitim durumları ve değerlendirme boyutları açısından karşılaştırıl-mıştır. 2009 ve 2015 Hayat Bilgisi dersi öğretim programlarının birer vizyonunun var olduğu, 2015 programının ünite temelli yaklaşıma, 2009 programının ise çocuğu merkeze alan, toplu öğretim anlayışıyla, tematik, spiral ve katılımcılık ilkesine dayalı dinamik bir yaklaşıma sahip olduğu, 2009 programında hedefler/amaçlar başlığı ile sadece “Türk Millî Eğitimi’nin Genel Amaçları”na yer verildiği, 2015 yılında ise bununla birlikte 14 madde şeklinde amaçların belirlendiği, tüm sınıf düzeylerinde kazanımların, becerilerin ve ders saatlerinin 2015 yılı programında azaltıldığı, 2009 yılı programında yer alan öğrenme alanları, aradisiplinler, etkinlik örnekleri ve Ata-türkçülük konularının 2015 yılında terk edildiği, 2009 yılında 3 olan ünite sayısının 2015’te 6’ya yükseldiği, 2009 yılı programında her ünite için kavramların belirlen-diği fakat 2015 yılında ise toplam 4 kazanımda kavramlardan bahsedildiği, her iki programda değerlere, belirli gün ve haftalara, öğrenme öğretme süreçlerine ilişkin açıklamalara, değerlendirmeye yer verildiği tespit edilmiştir.

AİLE KATILIMLI PERFORMANS GÖREVLERİNİN İLKÖĞRETİM 5. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN MATEMATİK DERSİ ERİŞİ VE TUTUMLARINA ETKİSİ

ÖZET Bu araştırmada bir öğretme-öğrenme yöntemi olarak kullanılan proje tabanlı öğrenme yaklaşımıyla desteklenmiş aile katılımlı performans görevlerinin ilköğretim 5. sınıf öğrencilerinin matematik dersi başarı ve tutumlarına etkisi incelenmiştir. Araştırmada ön test – son test kontrol gruplu yarı deneysel desen ile nitel araştırma yöntemlerinden görüşme birlikte kullanılmıştır. Araştırmanın nicel verileri öğrencilere ön-son test olarak uygulanan matematik başarı testi ve matematik tutum ölçeği, hem öğrencilere hem de velilere ön-son test olarak uygulanan performans görevlerine yönelik görüş alma ölçekleri ile toplanmıştır. Nitel veriler ise öğrenci ve velilerden yarı yapılandırılmış görüşme formları, günlükler ve odak grup görüşmesi yoluyla elde edilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu, İzmir ili Buca ilçesi TOKİ Turgut Özal İlköğretim Okulundaki öğrenciler oluşturmaktadır. Araştırmanın başında karne notları ve deneme sınav puanlarına göre iki denk grup belirlenmiştir. Belirlenen gruplar arasından deney ve kontrol grubu kura yoluyla belirlenmiş ve gruplarda 25'er öğrenci yer almıştır. 2011–2012 öğretim yılı ikinci döneminde 6 hafta süren çalışmanın öğretme-öğrenme sürecinde deney grubunda aile katılımlı performans görevi etkinlikleri, kontrol grubunda ise öğretmen kılavuz kitabı ile öğrenci ders ve çalışma kitaplarına dayalı öğretim etkinlikleri uygulanmıştır. Öğrenci ve velilere uygulanan araçlardan elde edilen nicel verilerin analizinde gruplar birbirleriyle karşılaştırılırken bağımsız örneklemler için t testi kullanılmıştır. Nitel verilerin analizinde ise içerik analizi kullanılmıştır. Araştırma sonunda öğrencilerin matematik dersi başarı, tutum ve performans görevlerine yönelik görüşlerinde deney grubu lehine istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Çalışma sonunda velilerin performans görevlerine yönelik görüşlerinde deney grubu lehine anlamlı farklılıklar meydana gelmiştir. Deney grubu öğrenci ve velilerinden elde edilen nitel verilerin analiziyle aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Öğrenci ve velilerin görüşlerine göre, öğrencilerin aile katılımlı performans görevlerini yaparak-yaşayarak öğrendiği, bu görevlerin öğrencilerin duyuşsal özelliklerinde olumlu gelişmeler meydana getirdiği, öğrencilerin yaratıcılık, işbirliği gibi becerilerini  DEÜ, Eğitim Bilimleri Enstitüsü Sınıf Öğretmenliği Programında yapılan yüksek lisans tezinin özetidir. Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.

FARKLI EĞİTİM DÜZEYİNE SAHİP MATEMATİK ÖĞRETMENLERİNİN YENİ İLKÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMIYLA İLGİLİ GÖRÜŞLERİ

Bu araştırma, 2005-2006 öğretim yılında uygulamaya konan Yeni İlköğretim Matematik Öğretim Programı (YİMÖP)’na ilişkin farklı eğitim düzeyine sahip (lisans, yüksek lisans, doktora) ilköğretim matematik öğretmenlerinin görüşlerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yenilenen matematik öğretim programının başarılı bir şekilde uygulanabilmesi, öğretmenlerin benimsedikleri tutum ve inançlara bağlıdır. Bu nedenle öğretmenlerin YİMÖP hakkındaki düşüncelerini ve öğretim programını uygulamada karşılaştıkları güçlükleri belirlemek önem taşımaktadır. Bu araştırma yapısı gereği nitel bir çalışma olup, araştırmada yöntem olarak özel durum çalışması kullanılmıştır. Araştırma verileri, Trabzon ilinde farklı ilköğretim okullarında görev yapan beş matematik öğretmeni ile yürütülen yarı yapılandırılmış mülakatlarla toplanmıştır. Mülakatlardan elde edilen ham veriler NVIVO 8 programı kullanılarak analiz edilip; araştırmacılar tarafından kategoriler oluşturulmuştur. Araştırmanın sonunda, öğretmenlerin YİMÖP’un neden hazırlandığı hakkında bilgi sahibi oldukları, eski ile yeni öğretim programları arasındaki farkları ortaya koyabildikleri; fakat materyal geliştirme, proje ve performans etkinlikleri düzenleme ve özellikle objektif değerlendirmenin nasıl yapılacağı konularında bilgilendirilmeye ihtiyaçlarının olduğu belirlenmiştir.

2015 Hayat Bi̇lgi̇si̇ Dersi̇ Öğreti̇m Programi Üzeri̇ne Karşilaştirmali Bi̇r İnceleme

Journal of International Social Research, 2017

programları ile karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesini amaçlamaktadır. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden olan doküman analizi tekniği kullanılmıştır. Yeni HBDÖP; bağlam, hedef/kazanım, içerik, öğrenme-öğretme süreci ve ölçme-değerlendirme kategorileri dikkate alınarak değerlendirilmiş daha sonra ise önceki programlarla karşılaştırılmıştır.2015 programı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın web sitesinden edinilmiş, diğer programlar ise basılı olarak edinilerek incelenmiştir. Yapılan incelemelerden elde edilen sonuçlara göre 2015 programında yer alan amaçların diğer programlarda da kısmen tekrarlandığı, içerik bakımından 1968 ve 1998 programları ile çok yakın benzerlik gösterdiği; öğrenme-öğretme süreci ile ilgili açıklamaların yer aldığı ve bu açıklamaların diğer programlarla çeşitli açılardan benzerlik gösterdiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Elde edilen bulgulara dayalı olarak hayat bilgisi dersinin program geliştirme çalışmalarında yardımcı olması umulmaktadır.

2015 ve 2017 İlkokul Birinci Sınıf Öğretim Programlarının Karşılaştırılması

21. Yüzyılda Eğitim Ve Toplum Eğitim Bilimleri Ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2020

Bu araştırmanın amacı 2015 ve 2017 yıllarında uygulamaya konan ilkokul birinci sınıf öğretim programlarının programın öğelerine göre karşılaştırılmasıdır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından yayınlanan 2015 yılı ve 2017 yılı Türkçe, Matematik ve Hayat Bilgisi dersi öğretim programları kullanılmıştır. Konu alanları, kazanım sayıları, içerik ve değerlendirme boyutları açısından karşılaştırma yapılmıştır. Birinci sınıf Türkçe Dersi Öğretim Programında, bitişik eğik yazıdan dik temel yazıya geçiş yapılmıştır. Ses temelli cümle yönteminden ses esaslı ilk okuma yazma öğretimine geçiş sağlanmıştır. Harf grupları 6'dan 5'e düşürülmüş olup kazanım sayısı artırılmıştır. 3 dil becerisi 4 dil becerisine çıkarılmıştır. Birinci sınıf Matematik Dersi Öğretim Programında, kazanım sayısı azaltılmış olup programda 4 öğrenme alanına yer verilmiştir. Programının içerik kısmında, öğrenme alanlarında ve alt öğrenme alanlarında değişiklikler yapılmıştır. Birinci sınıf Hayat Bilgisi Dersi Öğretim Programında ise bir önceki programa göre genel amaçlar sadeleştirilmiş ve daha anlaşılır

4+4+4 KESİNTİLİ ZORUNLU EĞİTİM SİSTEMİNDE 5.SINIF ÖĞRENCİLERİNİN SOSYAL BİLGİLER DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARI

Compulsory education has been part of Turkish education system since 19th century and protected its presence with some changes. The last arrangement about compulsory education in Turkey had been occurred in 2012-2013 education years and it has been known as "4+4+4 education system". After this arrangement 5th graders has been acknowledged as middle graders. The purpose of the study is to examine 5th grade students' attitudes toward social studies after the 4+4+4 education system arrangement. Quantitative survey method was used in this study. The data were collected through a survey which was developed by the researchers. The participants were selected through cluster random sampling in the city of Kütahya. The data were analyzed through descriptive analysis and independent sample t test in SPSS 20 statistical package program. The results showed that students have positive attitudes toward social studies. Also there is a significant difference on social studies attitudes by type of settlement.

2015 TÜRKÇE ÖĞRETİM PROGRAMININ METİN TÜR VE TEMA SEÇİMİ BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Education systems are renewed over time due to changes in cultural and social life, economical factors, technological developments and so on. Since the proclamation of the Republic, many curricula have been put into practice and taking into account current conditions and new scientific developments the ones which were thought to be problematic or inefficient have been replaced by the new ones. Like curricula of other courses, Turkish curriculum has been affected by these changes. Turkish language course (1-8 grades) was adopted with the decision of Ministry of Education Board of Education and Instruction dated 05.08.2015 and numbered 71 and it was decided to be implemented gradually starting from 1st and 5th grades in 2016-2017 school year. The purpose of this study is to evaluate the texts and themes placed 1-8 grades Turkish language course by grade levels and to compare the new curriculum with the previous ones. In the study, conceptual information starting with text and theme concepts is given first and considerations taken into account in selecting text and theme in Turkish Curricula which have prepared and implemented at different levels since1924 are summarized. Tables and explanations on text types and themes have been examined by the grade levels and information on the subject which is in the curriculum has been evaluated. This study is a descriptive research in survey model. Research data has been obtained through document scanning and descriptive analysis technique has been used to analyze the data.

iLKÖĞRETiM 5. SINIF MATEMATiK DERS KiTABI ETKiNLiKLERiNi DEĞERLENDiRMEYE YÖNELiK BiR ÖLÇEK ÇALIŞMASI

Bu yah~mamn amac1, ilkogrctim 5. s1111fmatematik ders kitab1nda yer alan etkinliklerin yap1land1rrnac1 matematik cgitimine uygunlugunu degerlendirmek amac1yla bir olcek geli~tirmektir. Bu amacla ha z1rlanan 30 maddelik taslak olcek, Sivas II Merkczi MEB'e bagh okullarda gorev yapan I 00 sm1f ogretmenine uygulan1111~t1r. Ara~tlrma verilerinin analizinde SPSS 15 .0 kulla111l1111~ ve bu ara ~!irm a lar sonucunda madde say1s1 28'e indirilrni~tir. Bu maddelerden I 5'i olumlu, 13 'il olumsuzdur. Olyegin gilvenirligi icin yap1lan ca h~malar sonucunda cronbach alpha gilvcnirlik katsay1S1 a=.953 olarak bulunmu~tur. Ana/itar Kelime/er: Ders kitab1, etkinlik degerlendirme, matematik

İLKÖĞRETİM MATEMATİK EĞİTİMİ PROGRAMI ÖĞRETİM ELEMANLARININ YAPILANDIRMACI ÖĞRETİME BAKIŞ AÇILARI

Bu araştırmanın amacı; eğitim fakülteleri ilköğretim bölümü matematik eğitimi ana bilim dalı öğretim elemanlarının yapılandırmacı yaklaşımla öğretime bakış açılarını ve sınıf içi öğretimlerinde bu yaklaşıma dayalı etkinliklere ne derece yer verdiklerini nedenleri ile birlikte araştırmaktır. Bu çalışma sürecinde, nitel araştırma desenlerinden durum çalışması yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini 2010–2011 öğretim yılında Doğu Anadolu Bölgesinin iki ilinde bulunan eğitim fakültelerinin ilköğretim bölümü matematik eğitimi ana bilim dalında görev yapan 15 öğretim elemanı oluşturmaktadır. Veriler, yarı-yapılandırılmış mülakat yardımıyla toplanmış ve içerik analizine tabi tutulmuştur. Araştırma bulgularının analiziyle; katılımcıların yapılandırmacı yaklaşımı olumlu buldukları fakat uygulanmasında, zaman yetersizliği, matematik konularının yapısı, müfredatın yoğun olması, öğrencilerin ve öğretim elemanlarının yapılandırmacı yaklaşıma dayalı etkinliklere alışık olmaması gibi nedenlerden dolayı sınırlı kaldıkları sonucuna ulaşılmıştır.