Arı sütü 10- Hidroksi-2-Dekanoik asit (10-HDA) miktarı ne olmalıdır? (original) (raw)

Bursa İlinde Üretimi Yapılan Arı Sütünde Bakır, Çinko, Magnezyum ve Kalsiyum Düzeyleri

2018

Amac: Ari sutu, genc isci arilarin salgi bezlerinden salgilanan, larvalarin ve kralice bal arisinin besin kaynagi olan bir ari urunudur. Kralice arinin ve larvalarin fizyolojik gelisimi icin cok onemli olan ari sutu insanlar tarafindan da besleyici ozelligi ve saglik uzerine pozitif etkileri olmasi sebebi ile tuketilmektedir. Ari sutu yapisinda su, lipid, protein, karbonhidrat, amino asit, kisa peptidler, vitamin, fenolik bilesikler, eser element ve mineralleri barindirmaktadir. Ari sutu kompozisyonunun uretildigi bolgenin cografik yapisina, iklimine, bitki ortusune, depolama kosullarina ve ari irkina bagli olarak degistigi one surulmektedir. Ayrica ari sutu mineral iceriginin cografik yapi ve iklimden bagimsiz olarak sadece hasat donemine bagli olarak degistigini ileri suren calismalar da mevcuttur. Turkiye’de uretilen ari sutunun kimyasal icerigi ve biyolojik ozellikleri ile ilgili cok fazla calisma bulunmamaktadir. Bu calismada Turkiye’nin Bursa ili Mustafakemalpasa ilcesinden te...

Ankara Keçi̇leri̇nde, Farkli Oranlarda Hi̇droklori̇k Asi̇t, Hi̇droklori̇k Asi̇t + Üre Ve Üre İle İşlenen Buğday Samaninin Ham Besi̇n Maddeleri̇ni̇n Si̇ndi̇ri̇lme Dereceleri̇ne Etki̇leri̇

Lalahan Hayvancılık Araştırma Enstitüsü Dergisi, 1996

İn this trial, the effects of chemical treatment on the composition, dry matter intake and digestibility of wheat straw were investigated using four Angora goat bucks. Wheat straw was either untreated (S) or treated with 20 % hydrochloric acid (S+20-HCI), 30 % Hydrochloric acid (S + 30-HCI, 20 % Hydrochloric acid + 4 % Urea (S+20-HCI+U), 30 % Hydrochloric acid + 4 % Urea, (S + 30 + HCI + U), and 4 % Uresa (S + U).

MUALLIM ISMAIL HAKKI BEY IN RAST KARARLI SAZ SEMAILERININ MAKAMSAL ACIDAN INCELENMESI

This research is a study in which Muallim İsmail Hakkı Bey, who has excelled in both the fields of vocal and instrumental music, will examine and interpret the saz semais which rested on rast tune in terms of maqam. With this study, it is aimed to contribute to the increase of research on İsmail Hakkı Bey. The research is a descriptive research that applies the scanning model in terms of its general content, purpose and method. Preliminary information was obtained by scanning various sources related to the subject and related subjects were conveyed as they were. As a data collection tool, the instrumental works of Muallim İsmail Hakkı Bey, who are mentioned in the sampling section, in the repertoire were used. Muallim İsmail Hakkı Bey, who has an important place in Turkish Music, has many instrumental works in various maqams. In this study, saz semais whİch rested on Rast tune of Muallim İsmail Hakkı Bey were analysed in terms of mode and technique.

Diyabetli Bireyler için Makro Besin Ögeleri Dağılım Oranları Ne Olmalı?

Journal of Nutrition and Dietetics, 2019

Tıbbi beslenme tedavisi, diyabet yönetiminin temel bileşenlerindendir. Kan glukozunu, kan yağlarını, kan basıncını hedef aralıkta tutmaya yardımcı olur, sağlıklı vücut ağırlığının sürdürülmesini sağlar, diyabete bağlı gelişebilecek akut ve kronik komplikasyon riskini azaltır. Uzun yıllardır diyabet tedavisi için ideal olan makro besin ögeleri oranları sorgulanmakta olup yapılan çalışmalar pek çok farklı beslenme müdahalesinin tedavide etkili olabileceğini göstermektedir. Ancak, bireyler eski beslenme alışkanlıklarına dönme eğiliminde olduklarından, uzun süreli, uygulanabilir bir beslenme modeli oluşturabilmek için, makro besin ögeleri oranına odaklanmaktan vazgeçilmelidir. Tedavi hedefleri bireye özgü değerlendirilmelidir. Diyabetlinin tercihlerine uygun, sürdürebileceği bir tıbbi beslenme tedavi planı oluşturulmalı, kanıta dayalı sınırlandırmalar yapılmalı, fakat yeme zevkinden mahrum edilmemelidir.

Bingöl Yöresinden Toplanan Arı Polenlerinin Yağ Asidi Miktarlarının İncelenmesi

Selcuk Tarım Ve Gıda Bilimleri Dergisi a, 2012

Özet Bu çalışmada, Bingöl yöresinin beş farklı yerinden toplanan arı poleni örneklerindeki yağ asidi bileşenleri araştırıldı. Çalışmada beş farklı yerin her birinden 4 örnek olmak üzere toplam 20 örnek kullanıldı. Polen örnekleri estraksiyon işlemi yapıldı ve ekstraksiyonlar gaz kromatografisiyle analiz edildi. Analiz sonuçlarına göre, palmitik asit (C16:0), stearik asit (C18:0), oleik asit (C18:1n-9) ve γ-linolenik asit (C18:3n-6) miktarlarında istatistiksel olarak anlamlı bir fark (p<0.05) saptanırken, palmitoleik asit (C16:1n-7), linoleik asit (C18:2n-6), α-linolenik asit (C18:3n-3), toplam doymuş yağ asidi (SFA), toplam tekli doymamış yağ asidi (MUFA) ve toplam çoklu doymamış (PUFA) yağ asidi miktarlarındaki farklılıklar istatistiksel olarak önemsiz bulundu (p>0.05). Sonuç olarak, polen örneklerindeki yağ asitlerinin doymamışlık oranının doymuşluğa oranına olan değerinin (TUFA/SFA) 1.57-1.92 arasında olduğu ve esansiyel yağ asitlerinden α-linolenik asit ve γ-linolenik asit karışımının toplam yağ asitlerinin yaklaşık % 33'ü ve linoleik asitin toplam yağ asitlerinin yaklaşık % 10'u olduğu saptandı. Bu araştırmayla bölgedeki polenlerin biyolojik değeri ve besin kalitesi hakkında bilgi edinilebileceği ve bu araştırma sonuçlarının literatür bilgisine katkıda bulunabileceği düşünülmektedir.

Edirne İli Uzunköprü İlçesinde Yetiştirilen Ayçiçeği (Helianthus Annuus L.) Bitkisinin Bazı Makro Besin Elementi İçeriklerinin Belirlenmesi

Tekirdağ Ziraat Fakültesi Dergisi, 2019

Bu çalışma Edirne ili Uzunköprü ilçesinde yetiştirilen ayçiçeği (Helianthus annuus L.) bitkisinin bazı makro besin elementi içeriklerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Bunun için Uzunköprü ilçesinin 25 farklı ayçiçeği bitkisi tarlasından yaprak örneği alınarak analiz edilmiştir. Yaprak örneklerine ait analiz sonuçları referans değerler ile karşılaştırılarak incelenen ayçiçeği tarlalarının bazı makro besin elementi durumları ve beslenme sorunları tespit edilmeye çalışılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, ayçiçeği tarlalarından alınan örneklerin N,

Taze ve Örgü Peynirlerinde Doğal Yolla Meydana Gelen Benzoik Asit Miktarının Belirlenmesi

Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 2021

Öz: Aromatik karboksilik asit ailesinin en basit üyesi olan benzoik asit, birçok önemli organik bileşiğin sentezinde öncü maddedir. Her ne kadar gıdalarda mikroorganizma kaynaklı bozulmaları önlemek amacıyla kullanıldığı düşünülse de yapılan araştırmalar benzoik asidin çeşitli peynir tiplerinde farklı konsantrasyonlarda bulunabildiğini göstermektedir. Bu çalışmada yöresel peynir çeşitlerimizden taze ve örgü peynirlerinin depolama süresince hippurik ve benzoik asit miktarları tespit edilerek tespit edilen miktarların peynirin bazı fizikokimyasal ve mikrobiyolojik özellikleri ile ilişkilendirilmesine çalışılmıştır. Peynirlerin üretiminde kullanılan çiğ sütlerde hippurik asit ve benzoik asit tespit edilmiştir. Depolama süresince peynirlerin benzoik asit miktarları 4,73-11,42 mg/kg aralığında değişiklik göstermiştir. Depolama süresi sonunda depolamanın başlangıcına göre örgü peynirde benzoik asit miktarı önemli düzeyde azalırken, Taze peynirde artmıştır (p˂0,05). Benzoik asit miktarı yüksek olan taze peynirlerde Lactococcus spp. ve Enterococcus spp. sayılarının daha yüksek, Lactobacillus spp. ve maya-küf sayılarının daha düşük olduğu görülmüştür. Sonuç olarak çiğ sütte, taze ve örgü peynirlerinde doğal yolla benzoik asitin oluştuğu ve düzeylerinin yaklaşık 12 mg/kg'a ulaştığı belirlenmiştir. Anahtar kelimeler: Benzoik asit, hippurik asit, taze peynir, örgü peyniri, yöresel peynirler Determination of Naturally Occuring Benzoic Acid in Fresh and Braided (Orgu) Cheese

Farkli Azot Dozlarinin Palaz Findik Çeşi̇di̇nde Veri̇m, Meyve Kali̇tesi̇ Ve Beslenme Üzeri̇ne Etki̇si̇

verim, meyve ağırlığı, iç ağırlığı, iç oranı, sağlam iç oranı, boş iç oranı ve buruşuk iç oranı üzerine etkisi, istatistikî olarak kontrolden farklı olmamıştır. Azot uygulaması, çotanaktaki meyve adedini kontrole göre önemli düzeyde arttırmıştır. Azot uygulamasının, yapraktaki besin element düzeyine etkisi yaprak örnek alım dönemlerine göre farklı bulunmuştur. Meyveli yılda, meyvesiz yıla göre yaprak besin element düzeyinin düştüğü saptanmıştır. Ayrıca, besin elementleri arasında istatistikî düzeyde negatif ve pozitif ilişkiler ortaya çıkarılmıştır.