Volkan Dökmeci, "Kıbrıs ve İnebahtı Seferleri Sırasında Venedik Dragomanlarının Diplomatik Rolleri", S. 76 (2022/1), s. 127-143. (original) (raw)
Related papers
Tarih Dergisi - Turkish Journal of History, 76 (2022/1): 127-143, 2022
ÖZ Bu makalenin temel konusu, İstanbul’daki Venedik dragomanları ve dil oğlanlarının Kıbrıs’ın fethi ve İnebahtı Deniz Savaşı’nın meşakkatli siyasi ortamında gerçekleştirdikleri diplomatik görevlerdir. Esirlerin azadı ve değiş tokuşu ve hudut ihtilaflarının çözümü onların odak noktasını oluşturmuştur. Bu makale, dragomanların bahsi geçen meselelerin çözümüne katkı sağlarken benimsedikleri müzakere yöntemlerini değerlendirmekte ve analiz etmektedir. Birtakım İtalyanca tarih kitapları ve bazı araştırmacıların makaleleri gibi ikincil kaynakların yanı sıra, Venedik Devlet Arşivi’nde bulunan Senato kararları ve Baylos mektupları gibi birincil kaynaklardan da istifade edilmiştir. Anahtar sözcükler: Kıbrıs’ın Fethi, İnebahtı Deniz Savaşı, Osmanlı-Venedik İlişkileri, Dragomanlar ve Dil Oğlanları ve İstanbul ABSTRACT The diplomatic missions of Venice’s dragomans and language boys in Constantinople during the difficult political climate of the Conquest of Cyprus and the Naval Battle of Lepanto are the focus of this essay. The release and the exchange of the captives and the resolution of the border contraversions constituted their focus. This article evaluates and analyzes the negotiation methods that the dragomans adopted when they made a contribution to the settlement of the aforementioned problems. The deliberations of the Senate and the letters of the Bailo of the Venetian State Archive were utilized as the primary resources other than secondary resources such as some Italian history books and researchers’ articles. Keywords: Conquest of Cyprus, Naval Battle of Lepanto, Ottoman–Venetian Relations, Dragomans and Language Boys, and Constantinople
ÖZET Antik Çağ’da Pontos olarak adlandırılan Doğu ve Orta Karadeniz Bölgesi’nde kurulup, zaman zaman Anadolu’nun önemli bir bölümüne hakim olan Hellenistik Pontos Krallığı, Roma İmparatorluğu ile yaptığı mücadeleler nedeniyle antik kaynaklarda sıklıkla karşımıza çıkar.Pontos Kralı VI. Mithradates (MÖ 132-63), hayatının önemli bir bölümünü Roma ile mücadeleyle geçirmiştir. Bu mücadelenin gerçekleştiği bölgelerden birisi de Kappadokia idi. Hellenistik krallıklar arasındaki mücadeleler, Roma’nın uyguladığı emperyalist politika ve Pontos Krallığı tehlikesi, Kappadokia’da istikrarsız bir yönetimin oluşmasına yol açtı. Roma’nın ilgisini Anadolu dışına çevirdiği ve diğer sorunlar ile uğraştığı dönemlerde VI. Mithradates, fırsattan yararlanarak Kappadokia üzerinde egemenlik oluşturmak için girişimlerde bulundu. MÖ 96 yılında Roma, Kappadokia’yı özgür ilan ederek kendi kanunlarıyla yaşama hakkını tanıdı. Kappadokia’lı elçiler, kendilerine verilen özgürlüğü reddederek I. Ariobarzanes’i kral seçtiler. I. Ariobarzanes, VI. Mithradates tarafından defalarca tahtından uzaklaştırılıp Roma’ya sığınmış ve Roma’nın diplomatik girişimleri ve askeri önlemleri ile tahtı elde edebilmiştir. Anadolu’daki kralların, aralarındaki sorunların çözümü için Senato’ya başvurmaları ve Roma’nın Senato’da aldığı kararları uygulayabilmesi, kurulan ilişkilerdeki Roma üstünlüğünü göstermektedir.Hellenistik krallıklar, MÖ 89 yılına kadar teorik olarak Roma’nın müttefiki statüsünde olmalarına karşın uygulamada Roma’ya bağımlı krallar olarak kalmışlardır. Bu durum, krallar arasındaki sorunlara sık sık Roma müdahalesini gerektirmiştir. Roma’nın, Hellenistik dünya ile ilişkileri sonucunda Anadolu’daki dengeleri değiştirmesi, Hellenistik dünyaya egemen olmasıyla sonuçlanmıştır. ABSTRACT The Hellenistic Pontus Kingdom, which was founded in Eastern and Central Black Sea Region called Pontus in antiquity and dominated an important part of Anatolia from time to time, is frequently encountered in ancient sources because of its struggles with the Roman Empire. King of Pontus Mithradates VI (132-63 B.C.) spent a significant part of his life fighting Rome. One of the regions where this struggle took place was Cappadocia. The struggles between the Hellenistic kingdoms, the imperialist policy of Rome and the danger of the Pontus Kingdom, led to the formation of an unstable regime in Cappadocia. In the period when Rome turned its interest out of Anatolia and engaged in other problems, Mithradates VI took advantage of the opportunity to attempt to dominate Cappadocia. In 96 B.C. Rome recognized Cappadocia as free and gave its right to live by its own laws. When the ambassadors of Cappadocia rejected the freedom given to them, they chose Ariobarzanes as king. Ariobarzanes I, was taken away from the throne many times by Mithradates VI and taken refuge in Rome and he was able to obtain the throne by Rome's diplomatic initiatives and military measures. The fact that the kings in Anatolia applied to the Senate for the solution of their problems and to implement the decisions taken by Rome in the Senate shows the Roman superiority in the relations established. This situation, problems between kings required the request of the Roman intervention. Rome's alteration of the balances in Anatolia as a result of its relations with the Hellenistic world resulted in Rome becoming to dominate in the Hellenistic world.
Venetians and Ottomans in the Early Modern Age: Essays on Economic and Social Connected History, ed. Anna Valerio, Venezia: Edizioni Ca' Foscari, 2018, 111-122. In the 18th century, Larnaca, the main international port of Cyprus, enjoyed a very vivid commercial life. The island's rich sources and its geographical position made Cyprus a center of attraction in the Levant and during this period, an important number of ships visited the island. This article offers a portrait of the commercial and transportational activities in Larnaca based on the Venetian registers of 1774-75 located in the ASVe, prepared by Bernardo Caprara, the island's Venetian Consul. The analysis of the registers will bring to light the Western participation in the commercial life of the Levant; the port's potential; the distribution of the flags of the ships that docked in the port; and the types of ships that were used by foreign states. Special interest will be given to the products which were imported and exported from the port of Larnaca.