Deri̇nce İlçesi̇ Ai̇le Sağliği Merkezleri̇ne Kayitli Gebeleri̇n Doğum Şekli̇ Ve Etki̇leyen Faktörler (original) (raw)
Related papers
Romantik Dönemde İngiliz Edebiyatında Doğa, Resim ve Şiir İlişkisi
2018
On sekizinci yüzyılda insanın doğayla olan ilişkisi üzerine yeni betimleme yöntemleri geliştirilmiştir. Bu bağlamda, bu dönemin şiir estetiğinde önemli bir yere sahip olan resimsel(picturesque), güzel ve yüce (sublime) deneyimleri ön plana çıkar. Resimsel, doğanın detayları değiştirilerek ya da estetik amaçlar için “formüle edilerek” yeniden şekillendirilmesi olarak tanımlanabilir. Doğal öğelerle sert, uyumsuz, zıt ışık oyunlarının yer aldığı vahşi doğaymış gibi görünen ancak aslında yapayolan bir izlenim yaratılır. Resimsel, tablo görüntüsü veren doğal manzaralara deniliyordu genelde, ancak bu manzaranın özellikle güzel olması gerekmiyordu. Burada bir manzaraya resimsellik özelliği veren şey aslında, daha çok bakan kişinin yaşadığı çağrışımlardı. Çünkü resimsel, doğanın resimdeki tarza ve duruma göre şekillendirildiği durumdu vesanat eserlerinde bu tip görüntüleri görmeye alışık olan göz, sanatın kafasında oluşturduğu çağrışımları imgelemsi güzellikler haline gelen, doğal nesnelere...
Doğa koruma alanlarında İmar Hakkı aktarımı uygulamaları üzerine bir değerlendirme
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2017
Doğal değerlerin korunması amacıyla özel mülkiyetten kaynaklanan haklar, Türkiye de dahil birçok ülkede kanunlarla kısıtlanmaktadır. Bu kapsamda, yapılaşmanın tamamen yasaklandığı ya da sınırlandırıldığı alanlarda mülkiyet sahibinin mağduriyetini telafi etmek ve imar haklarının satışından elde edilen gelirle doğal alanların korunmasını sağlamak üzere dünyada "imar hakkı aktarımı" (İHA) aracının sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bu çalışma da öncelikle mülkiyet hakkı bağlamında Türkiye doğa koruma alanları politikaları, İHA yönteminin, tanımlanması, işleyişi ve uygulanışı, Türkiye mevzuatı ve yurtdışı uygulama örnekleri ile birlikte incelenmiştir. Çalışmanın son bölümünde ise İHA yönteminin Türkiye doğa koruma alanlarında uygulanabilirliği değerlendirilmiştir. Sonuç olarak İHA yöntemine ilişkin tüm değerlendirmeler doğrultusunda; Türkiye'nin mevcut yasal ve sosyo-ekonomik koşullarında yöntemin uygulanmasının, ancak uzun vadede gerçekleşebileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Karayollarında Yeni Teknolojik Gelişmeler Üzerine Bir Değerlendirme
European Journal of Science and Technology, 2019
Özet Yollar, sosyal faydalarla birlikte, bir toplumda ekonomik kalkınmaya ve büyümeye katkıda bulunmada önemli bir rol oynar. Bu nedenle, bir ülkenin gelişmesinde hayati rolü bulunmaktadır. Dünyada karayolu uzunluğu 16,3 milyon Km olsa da her ülkeye bağlı olarak, yeni inşaat ve bakım ihtiyacı her zaman bir zorunluluktur. Öte yandan, küresel değişimler, asfalt endüstrisinin muaf olmadığı, sürdürülebilirlik çerçevesi içinde faaliyet göstermesi için tüm sektörleri baskı altında tutuyor. Bu nedenle karar vericiler atmosferi, insan sağlığını ve rahatlığını korumak için günlük düzenlemeler yapıyorlar. Bu koşullar altında, hükümetler ve akademisyenleri de içeren karayolu endüstrisinin tüm paydaşları, teknik iyileştirmeler ile düşük maliyetli, çevre ve insan sağlığı çözümleri arasındaki dengeyi sağlayarak, korumayı teşvik eden yeni teknikler ve materyaller aramaktadır. Herhangi bir "doğru" ürün, üretim, teknik, tesis, fon kullanımının değeri, bu bağlamda her paydaş için giderek daha önemli hale gelmektedir. Bu çalışmada yol kaplamalarındaki yeni teknolojik gelişmeler dikkate alınarak, sürdürülebilirlik bakımından değerlendirilmiştir.
Çamlıbel Mezar Anıtının Arkeolojik Önemi ve Kullanılan Doğal Taşlarının Özellikleri
Çamlıbel Mezar Anıtının Arkeolojik Önemi ve Kullanılan Doğal Taşlarının Özellikleri, 2017
Türkiye’nin en önemli ören yerlerinden biri olan ve tarihi geçmişi Geç Neolitik Çağ’a kadar uzanan Aphrodisias antik kentinin yakınlarında ortaya çıkarılan Çamlıbel Mezar Anıtı hem arkeolojik açıdan hem de mimarisinde kullanılan doğal taşları açısından bölge arkeolojisine son derece önemli katkılar sağlamıştır. MS. 3.yy’a tarihlenen anıt Anadolu’da az sayıdaki birkaç yerde bilinen “Tapınak Planlı Mezar Anıtı” tipinin yeni bir örneğidir. Kuzey Karia bölgesinin iki önemli kenti olan Aphrodisias ile Menderes Antiokheiası arasındaki bir coğrafyada yer alan mezar anıtı, bir antik kentin nekropol (mezarlık) sahası içinde bulunmayıp tek başına, bağımsız bir yapı olarak inşa edilmiştir. Üç basamaklı ve iki sütunlu bir cepheye sahip olduğu anlaşılan mezar anıtı dar bir pronaos (sundurma) ve dikdörtgen planlı bir naostan (ana oda) oluşur. Tapınak planlı mezar Anıtının mimarisinde kullanılan doğal taşlar, alınan örnekler üzerinde yapılan makroskobik ve petrografik incelemeler sonucunda, 2 farklı köken grup, 5 farklı doğal taş cinsi ve 6 doğal taş türü olarak saptanmıştır. Gruplar, metamorfik ve sedimenter kökendir. Mermerler, Bantlı Gnays, Şist ve Leptit (meta volkanit) metamorfik, Traverten ise sedimenter köken ve doğal taş cinsi olarak belirlenmiştir. Makro ve mikro özellikleri, birlikte değerlendirildiğinde doğal taş türleri; Orta kristalli beyaz mermer (Ortalama tane boyutları OTB-352,37 µm), Orta kristalli beyaz-gri mermer (Ortalama tane boyutları 786,37 µm), ince-orta kristalli şistozite gösteren siyah-beyaz renkli gnays, ince-orta kristalli beyaz sarımsı şist, ince kristalli beyaz-pembe renkli leptit, beyazımsı- krem renkli az gözenekli traverten olarak sınıflandırılmıştır.
2019
TEZ12494Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 83-92) var.xiv, 97 s. :_tablo ;_29 cm.Gu?nu?mu?zde ög?retmenler, dil ög?retim araştırmalarının ve teorilerinin önerdiklerini uygulayan bireylerden ziyade, kendine özgu? ög?retim yöntemleri olan aktif karar mekanizmaları olarak göru?lmektedir. Birçok araştırma, ög?retmenlerin uygulamalarını yu?ru?tu?rken inançlarından etkilendiklerini iddia etmiştir (Pajares, 1992; Johnson, 1992). Fakat bu du?şu?nce son yirmi yılda deg?işmiş ve ög?retmen inanç ve uygulamaları arasında bazı uyumsuzluklar olabileceg?i öne su?ru?lmu?ştu?r (Baştu?rkmen, Loewen & Ellis, 2004). Bu araştırma, İngilizce’ yi yabancı dil olarak ög?reten u?ç ög?retim elemanının sözlu? geri bildirim kullanımı hakkında inanç ve uygulamaları arasındaki uyumsuzlug?un sebeplerini araştıran nitel bir örnek olay çalışmasıdır. Bir devlet u?niversitesinin Yabancı Diller Yu?ksekokulu’nda çalışan u?ç ög?retim elemanı, sözlu? geri bildirim hakkındaki inançları a...
Öğretmen Adaylarının BİT Yeterliklerinde Bireysel Yenilikçilik Belirleyici midir?
Öğretim Teknolojisi ve Hayat Boyu Öğrenme Dergisi - Instructional Technology and Lifelong Learning
Bu çalışma, öğretmen adaylarının kişisel yenilikçilik özelliklerinin yenilikçi öğretim yeterliklerinden BİT yeterliklerinde belirleyici olup olmadığını incelemek amacıyla yapılan ilişkisel bir araştırmadır. Örneklem seçiminde elverişli örneklem yöntemi kullanılmıştır. Araştırmaya Türkiye'deki altı devlet üniversitesinin eğitim fakültelerinde öğrenim gören 422 öğretmen adayı gönüllü olarak katılmıştır. Tondeur ve diğerleri tarafından geliştirilen Öğretmen Adaylarının BİT Yeterlikleri Ölçeği. (2017) ve Hurt ve diğerleri tarafından geliştirilen Yenilikçilik Ölçeği. (1977) verileri toplamak için kullanılmıştır. Veriler tanımlayıcı istatistikler, ANOVA ve korelasyon analizi ile analiz edilmiştir. Öğretmen adaylarının çoğunluğunun kişisel yenilikçilik düzeyleri düşüktür. Öğretmen adaylarının yarısından fazlası erken çoğunluk düzeyindedir. Yenilikçilik düzeyi düşük olan öğretmen adaylarının ICTC-ID ve ICTC-PU yeterlilikleri düşük, yenilikçilik düzeyi yüksek olan öğretmen adaylarının IC...
Kadınların Doğum Tercihleri ve Etkileyen Faktörler
Halk Sağlığı Hemşireliği Dergisi
Amaç: Araştırmanın amacı, kadınların doğum şekli tercihlerini ve etkileyen faktörleri belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Kesitsel tipteki bu araştırma 363 gebe ile altı aile sağlığı merkezinde yürütüldü. Veriler Gebe Tanıtım Formu, Prenatal Kendini Değerlendirme Ölçeği’ nin Doğuma Hazır Oluşluk ve Doğum Korkusu alt boyutları ve Bilinçli Farkındalık Ölçeği kullanılarak toplandı. Verilerin değerlendirilmesinde tek değişkenli analizler ve lojistik regresyon analizleri kullanıldı. Bulgular: Araştırmaya katılan gebelerin %62.3'ü vajinal doğumu tercih ettiğini ifade etti. İkili lojistik regresyon modeline göre gebelerin önceki doğum şekli (OR:25.51, p:0.000) yaşadığı yerleşim yeri (OR:3.59, p:0.022) ve doğum korkusu (OR:2.82, p:0.031) doğum şekli tercihlerinde belirleyici bulundu. Primipar kadınlarda ise doğum korkusu (OR:6.42, p:0.000), yaş (OR:3.44, p:0.033) ve çalışma durumu (OR:2.95, p:0.034) doğum şekli tercihi üzerinde belirleyici bulundu. Sonuç ve Öneriler: Araştırma sonunda hem t...
Doğal Bir Meranın Farklı Zaman Periyotlarındaki Verimi ve Bitki Boyu Seyri Üzerine Bir Araştırma
2019
Bu arastirma; 2014 - 2015 yillari arasinda, Kirklareli ili Luleburgaz ilcesinde askeri bolge sinirlari icerisinde yer alan ve uzun yillar boyunca korunan mera alaninda, farkli zaman periyotlarinda bitki ortusunun bazi ozelliklerini belirlemek amaciyla yurutulmustur. Arastirma yapilan mera alaninda, her biri 200 m2 olan dort adet tesaduf deneme uniteleri olusturulmustur. Mera vejetasyonunun ot verimleri ve bitki boyu seyrinin belirlenmesinde “kuadrat yontemi” kullanilmistir. Yapilan olcumler ile meradan elde edilen ortalama yesil ot verimleri yillara gore; 2014 yilinda 1245 kg/da, 2015 yilinda 1172 kg/da olarak tespit edilmistir. Kuru ot verimleri ise; 2014 yilinda 391 kg/da, 2015 yilinda 318 kg/da olarak belirlenmistir. Yesil ot verimlerinin en yuksek oldugu degerler 8 Mayis 2014 ile 2 Mayis 2015 tarihlerinde, kuru ot verimlerinin en yuksek oldugu degerler 19 Haziran 2014 ile 22 Mayis 2015 tarihinde yapilan olcumlerde tespit edilmistir. Mera alaninda bitki boyu ortalamasi 2014 yilin...
IKONOS uydu görüntüleri ile yeni bir görüntü kaynaştırma yöntemi
Journal of Geodesy and Geoinformation, 2012
Uzaktan algılamada, çok bantlı renkli uydu görüntülerinin konumsal çözünürlüklerinin aynı bölgeye ait daha iyi konumsal çözünürlüğe sahip pankromatik görüntülerle iyileştirilmesi işlemine görüntü kaynaştırma denilmektedir. Pankromatik görüntüdeki konumsal detay çok bantlı görüntüye aktarılırsa ve çok bantlı görüntüdeki spektral içerik orijinal görüntüdekine uygun olarak saklanırsa, görüntü kaynaştırma yöntemi başarılı olarak kabul edilir. Bu çalışmada, konumsal çözünürlük anlamında iyileştirilen ve spektral açıdan da geliştirilen çok bantlı görüntüler üretmeyi amaçlayan yeni bir görüntü kaynaştırma yöntemi önerilmektedir. Önerilen yöntem öncelikle bir ara görüntü oluşturmaktadır. Bu ara görüntü her bandı pankromatik görüntünün yüksek frekanslı kısmını tam olarak içeren görüntüler arasında orijinal çok bantlı görüntüye, tanımlanmış bir yarı içsel çarpıma göre, en yakın olan görüntüdür. Bu ara görüntü ve orijinal çok bantlı görüntünün dışbükey lineer toplamına belirli fonksiyonlar uygulanarak, kaynaşmış görüntü oluşturulmaktadır. Bu fonksiyonlar, orijinal görüntülerin yerel standart sapmalarına bağlıdır. Metodun performansını test etmek için, IKONOS uydu görüntüleri Brovey, IHS, PCA, dalgacık dönüşümü ve önerilen yöntem kullanılarak kaynaştırılmıştır. Görsel ve nicel değerlendirme sonuçları göstermektedir ki, önerilen yöntem hem konumsal hem de spektral olarak, dalgacık dönüşümü tabanlı yöntemler kadar iyi sonuçlar vermekte, kaynaştırılmış ürünlerde konumsal detayın iyileştirilmesi ve spektral içeriğin korunması birlikte ele alındığında ise daha iyi performans gösterdiği görülmektedir. Yöntem, daha uygun fonksiyonlar bulunarak daha da geliştirilme potansiyeline sahiptir.