Li̇se Öğrenci̇leri̇ni̇n Gelecek Beklenti̇leri̇ Üzeri̇ne Bi̇r Araştirma (original) (raw)

Li̇se Öğrenci̇leri̇nde Boş Zaman Yöneti̇mi̇ Ve Gelecek Beklenti̇si̇ İli̇şki̇si̇

Journal of International Social Research, 2019

Çalışmanın amacı lisede öğrenim gören öğrencilerin boş zaman yönetimleri ile gelecek beklentileri arasındaki ilişkinin belirmesidir. Bu amaç doğrultusunda çalışmanın örneklem grubunu uygun örnekleme yöntemi kullanılarak seçilmiş olan 590 kız ve 467 erkek olmak üzere toplam 1057 lise öğrencisi oluşturmaktadır. Çalışmada veri toplama aracı olarak; öğrencilerin gelecek beklentilerini belirlemek amacıyla Şimşek (2012) tarafından geliştirilen "Gelecek Beklentisi Ölçeği" ile öğrencilerin boş zaman yönetimlerinin belirlemek amacıyla Wang ve ark., (2011) tarafından geliştirile, Akgül ve Karaküçük (2015) tarafından Türkçe 'ye uyarlanarak, geçerlilik ve güvenirliliği yapılan "Boş Zaman Yönetimi Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin analizde, katılımcıların kişisel bilgilerinin dağılımlarını belirlemek için yüzde ve frekans tanımlayıcı istatistik yöntemleri, verilerin normal dağılım gösterip göstermediğini belirlemek için Kolmogorov Smirnov testi yapılmış ve verilerin normal dağılım gösterdiğinin anlaşılması üzerine MANAVO ve korelasyon analizi kullanılmıştır. Çalışmanın bulgularında ise, gelecek beklentisi ölçeğinin "Cinsiyet, Aile Gelir Düzeyi ve İletişim Düzeyi" göre anlamlı farklılık gösterdiği, boş zaman yönetimi ölçeğinde sadece "İletişim Düzeyi" değişkenine göre anlamlı farklılık bulunmuştur. İki ölçek arasında ise, pozitif yönde ve anlamlı bir ilişki bulunmuştur.Sonuç olarak; katılımcıların gelecek beklentileri ile boş zaman yönetimlerinin bazı değişkenlere göre farklılık gösterdiği ve gelecek beklentilerinin boş zaman yönetimlerini etkilediği sonucuna varılmıştır.

MÜZİK BÖLÜMÜ LİSANS ÖĞRENCİLERİNİN MESLEKİ VE GELECEK BEKLENTİLERİ

International Journal of Eurasia Social Sciences , 2023

İnsan, yaşamında çocuklukla erişkinlik arasında gençlik olarak adlandırılan bir dönemden geçer. Lisans eğitimi döneminde birçok sorumluluk alan ve çabalayan gençlerin en büyük motivasyonu ise ideallerini yani kendini gerçekleştirebilme güdüsüdür. Gençlerin geleceğe dair beklentilerini araştırmak, eğitim-öğretim programlarının niteliğini ortaya koymak için önemlidir. Bu araştırmada müzik bölümü öğrencilerinin eğitimini aldıkları alana ilişkin düşüncelerini ve gelecek ile ilgili beklentilerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma desenlerinden biri olan fenomenoloji deseninde gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubu 2022-2023 eğitimöğretim yılı bahar döneminde Çankırı Karatekin Üniversitesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Müzik Bölümünde öğrenim görmekte olan 25 öğrencidir. Araştırmadaki öğrencilerin görüşleri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış ve elde edilen verilerin çözümlenmesi içerik analizi yöntemi ile yapılmıştır. Lisans öğrencilerinin ifade ettiği görüşlerden hareketle kodlar, kategoriler ve temalara ulaşılarak tümevarımsal içerik analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin okudukları bölümü nasıl tercih ettikleri, bölüm ile ilgili ihtiyaç ve beklentileri, yaşadıkları sorunlara karşı çözüm önerileri, meslek seçimlerini nasıl yaptıkları ve gelecekte nasıl bir yaşam hayal ettikleri konularına dair bulgulara yer verilmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen bazı sonuçlara göre çalışma grubunu oluşturan öğrencilerin bir kısmı müzik teknolojisi programını bilinçli ve istekli bir şekilde tercih ederken, öğrencilerin bir kısmı ise tercihlerini ekonomik ya da sosyal şartlara göre belirlemiştir. Öğrenciler mesleki hedeflerini belirlerken ekonomik şartlarını, kişisel tercihlerini veya ailelerinin yönlendirmesini/rol model olmasını önemsemektedir. Öğrencilerin gelecekten beklentileri mesleki, sosyal ve kişisel boyutlardadır. Mesleki beklentilerle ilişkili olarak, öğrencilerin bir kısmı müzik öğretmeni olmayı istemekte, mezun olduğu alana dair bir seçim yapmayı istememektedir. Farklı alanlarda çalışmak zorunda olan öğrencilere ilgili Kurumlar ya da sosyal çevre tarafından gerektiğinde destek verilmesi hem ülke kaynaklarını verimli kullanmak hem de kişinin yaşam memnuniyetini yükseltmek açısından önemlidir. Gençlerin eğitimini aldığı mesleği içselleştirmesi ve o mesleği icra edebilmesi için meslek seçimi sürecinde kişisel istek ve becerileri doğrultusunda, yaşadığı ülkenin sosyal ve ekonomik şartlarını önemseyerek seçimlerini yapmaları önerilmektedir.

Yazi Devri̇mi̇ne İli̇şki̇n Görüşler: Farkli Li̇se Türü Öğrenci̇leri̇ Üzeri̇nden Bi̇r Araştirma

International Journal of Languages' Education, 2015

Seeing the reality that proves the national oneness in language forces all countries around the world to start new language plans one way or another. Working on alphabet and writing is seen as typical internal practises (Sadoğlu, 2003). November 1st 1928 is the date in Turkish history when Latin alphabet has been introduced in writing from then on. The main reason why the alphabet changed from Arabic to Latin alphabet was the difficulty in writing and reading in Arabic alphabet in terms of the structure of Turkish language (Aksan, 2007). Taking the subject as reading and writing theories, tone-letter collocation plays an important role in language learning. (Ehri, 2000, 2005; Jorm, Share, Maclean ve Matthews, 1984). Aydın 's research in 2012 proves the fact that in using Arabic alphabet; collocation from one tone to another letter is only %21,14 whereas %95,33 in Latin alphabet. Teaching Arabic letters, replacing them into Latin alphabet has been widely spoken lately and we are concerned about this and done this research.

Lise Öğrencilerinde Gelecek Beklentisi ve Öz Güven İlişkisi

Lise Öğrencilerinde Gelecek Beklentisi ve Öz Güven İlişkisi, 2022

Bu araştırma lise öğrencilerinin çeşitli boyutlardaki gelecek beklentileri ile öz güvenleri arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın örneklemi, Kırşehir merkez ilçedeki en yaygın lise türlerinin 11. sınıfında öğrenim gören seçkisiz yolla belirlenen 303 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri Gelecek Beklentisi Ölçeği ve Öz güven Ölçeği ile toplanmıştır. Araştırma sonuçlarından elde edilen bulgular doğrultusunda cinsiyet değişkeninin öz güven açısından kayda değer bir değişken olmadığı ancak gelecek beklentisi açısından anlamlı bir fark oluşturduğu görülmüştür. Diğer taraftan üniversite mezunu olmayan annelerin çocukların gelecek beklentisinde daha etkili oldukları; öğrencilerin okul bırakma eğilimlerine göre gelecek beklentisi ve öz güven düzeylerinde farklılık oluşturmamaktadır. Öğrencilerin akademik başarı ortalamaları ile öz güven düzeyleri arasında istatistiksel bir farklılık görülmezken akademik başarı düzeyi pekiyi olan öğrenciler ile başarı düzeyleri orta ve iyi olan öğrencilerinin gelecek beklentisi puanları karşılaştırıldığında, akademik başarı düzeyleri pekiyi olan öğrenciler aleyhine anlamlı farklılıklar olduğu ortaya çıkmıştır. Öğrencilerin ailelerinin sosyo-ekonomik düzeylerinin öz güven düzeyleri üzerinde anlamlı farklılık oluşturmadığı, gelecek beklentisi düzeylerinde ise istatistiksel olarak anlamlı farklılığa yol açtığı gözlenmiştir. Ayrıca öğrencilerin öz güven düzeyleri ile gelecek beklentisi arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Li̇sans Ve Önli̇sans Öğrenci̇leri̇ni̇n Üni̇versi̇teden Beklenti̇leri̇ni̇n Karşilaştirmali Anali̇zi̇: Çanakkale Onseki̇z Mart Üni̇versi̇tesi̇ Bi̇ga Ve Gökçeada Örneği̇

Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2019

Yüksekokulu ve Gökçeada Meslek Yüksekokulu'nda eğitim gören öğrencilerin Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nden beklentilerini ölçmek amacıyla yapılmıştır. Gökçeada ve Biga'da ilgili yılda eğitim gören öğrencilere anket çalışması yapılmış olup verilerin analizinde SPSS istatistiki paket programı kullanılmıştır. Araştırma sonucuna göre, Biga Uygulamalı Bilimler Fakültesi'nde eğitim gören öğrenciler 3,9 ortalama ile diğer iki okula göre kütüphane hizmetlerinden memnundur. Gökçeada Meslek Yüksekokulu'nda eğitim gören öğrenciler 3,5 ortalama ile diğer iki okula göre kantindeki yiyecek içeceklerin sağlıklı ve lezzetli olduğunu düşünmekle birlikte, okulun sunmuş olduğu sosyal ve kültürel faaliyetlerden 2,7 ortalama ile diğer iki okula göre daha iyi olduğu kanısındadır. Sonuç olarak, Gökçeada Meslek Yüksekokulu öğrencilerinden alınan yanıtların ortalamaları her iki okulun öğrencileri tarafından verilen cevapların ortalamalarından yüksek bulunmuştur.

Turi̇zm Eği̇ti̇mi̇ Alan Üni̇versi̇te Öğrenci̇leri̇ni̇n Gelecek Beklenti̇leri̇ Üzeri̇ne Bi̇r Araştirma

2019

Bireylerin yasam beklentileri, onlarin ileride nasil kisiler olacaklarini da ortaya koymaktadir. Bu nedenle genclerin gelecek yonelimlerini inceleyerek, onlarin bireysel ve toplumsal beklentilerini saptamak bu calismanin temel amacini olusturmaktadir. Turizm sektoru gibi esnek bir yapiya sahip olan sektorde potansiyel isgucu olarak gorulen ogrencilerin gelecek beklentilerini belirlemek amaciyla Turizm ve Otel Isletmeciligi ve Gastronomi Bolumu ogrencileri uzerinde arastirma yapilmistir. Calismanin orneklemini Akdeniz Universitesi ve Alaaddin Keykubat Universitelerinin Turizm ve Otel Isletmeciligi ve Gastronomi Bolumunde ogretim goren universite ogrencileri olusturmaktadir. Arastirmada ogrencilerin gelecek beklentilerine yonelik algilarini belirlemek amaciyla Kaya (2013) tarafindan gelistirilen gelecek beklentileri olcegi kullanilmistir. Elde edilen sonuclara gore ogrenciler ekonomik beklentilerle ilgili daha karamsar ifadeler kullanirlarken, yasamlari ve istihdam beklentileri ile il...

Li̇se Öğrenci̇leri̇ni̇n Yaşam Boyu Öğrenme Eği̇li̇mleri̇ni̇n Bazi Deği̇şkenler Açisindan

The Journal of Academic Social Science Studies

Societies need individuals who are improving themselves and be able to use lifelong learning skills. It is extremely important to educate individuals who have critical thinking, problem solving, independent decision making and lifelong learning skills. For this reason, it was tought to be important to examine the lifelong learning tendencies of high school students for this research. It was aimed in this research to determine whether there were any significant differences among lifelong learning tendencies of high school students and their branches, gender, duration of internet use. The population group of the study consisted of 280 students who were studying in different branches in the last grades of a high school in Konya province in the spring semester of 2015-2016 education period. Research data was collected through ‚Lifelong Learning Tendency Scale‛ which had four subdimensions. The data was analyzed by SPSS 20 program. Mann-Whitney U and Kruskal-Wallis tests were used for tha data that was not normally distributed. It has been determined that the lifelong learning tendencies of the students are in moderate level and their motivational level is low and they weren't concerned with learning new things. There were only a significant difference in the dimension of ‚lack of curiosity‛ in favour of the male students. There were significant differences among branches and the lifelong learning tendencies of the students studying equal weight subjects had higher values than the other students in different branches. It has been also determined that lifelong learning tendencies of the students varied depending on duration of internet use and lifelong learning tendencies of the students spending time for 2-3 hours on the internet have more higher values than the others.

Eleşti̇rel Düşünme Algisi: Li̇se Öğretmenleri̇ Üzeri̇ne Bi̇r Araştirma

Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, 2017

Bu araştırmanın amacı lise öğretmenlerinin eleştirel düşünmeye ilişkin algılarını ortaya koymaktır. Araştırmanın çalışma grubunda, MEB Ortaöğretim Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen "öğrenme-öğretme kuram ve yaklaşımları" konulu hizmet içi eğitime katılan ve Anadolu Liselerinde görev yapan öğretmenler yer almaktadır. Buna göre araştırmaya katılmayı kabul eden farklı kıdem, yaş, branş ve bölgeden gelen 44 öğretmen ile yürütülen çalışma, olgubilim desenine dayalı olarak tasarlanmıştır. Veriler yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Öğretmenlerle bireysel görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın sonunda öğretmenlerin düşünmeyi dar kapsamlı, her insanda bulunan bir yeti, bilgiyi kullanabilme; eleştirel düşünmeyi bilgiyi yorumlama, analiz etme, değerlendirme süreci ve her insanda olmayan, derin ve sistematik bir beceri olarak değerlendirdikleri bulunmuştur. Öğretmenler, özellikle öğrenci görüşlerine saygılı bir öğretmenin ve öğrenci görüşlerinin açığa çıkarıldığı bir öğrenme ortamının eleştirel düşünmeyi desteklediğini vurgulamıştır.