Siyasal İletişim Araçlarının Oy Verme Davranışı Üzerindeki Etkisi: 2017 Referandumu Üzerine Bir Araştırma (original) (raw)
Related papers
Siyasal Kampanyalarda Kullanılan İletişim Araçlarının Seçmen Açısından Önemi: 20
Journal of Turkish Studies
The study is focused on the means of communications used in 16 April 2017 referendum on the constitutional change in Turkey. More specifically it aims to reveal through which communication media the elector received the political messages during the referendum campaign. That is, it tries to reveal which communication media the electors gave priority in the referendum campaign. For this, between 15 March and 15 April 2017 the survey was applied to 462 participants selected on the basis of simple random sampling in Bolu city center. The data obtained was used for statistical analyses. This information was subjected to factor analysis. Six factors were obtained as the result of the analysis. In accordance with the information content they represent, factors are called as; Overall Communication Factor, Political Advertisement Factor, Political Security Factor, Political Communication Factor, Political Loyalty Factor and Social Media Factor. In the study, the relationship between the factors and demographic characteristics was questioned. In terms of this aspect, research is important in guiding the people who will be involved in political campaign activities and the scientists who will work in this area. It is found that the elector prefer watching television more than using the other communication media. In order of priorities, among the television programs the electors mostly watch news programs and then come discussion programs. In the research it is also seen that as important communication media, internet and social media come after television. Also it is determined that the numbers of individuals who don't clarify their political view are considerably high. In the survey, referandums which were held in Turkey until today were also covered and the results of these referendums were expressed.
Türkiye İletişim Araştırmaları Dergisi, 2018
Siyasal kararlara katılım demokratik yapının gerekliliği olarak modern toplumların gündeminde önem arz eden bir olgudur. Siyasal katılımın ilk akla gelen şekli olan oy verme davranışı, toplum içerisinde bireyin sosyoekonomik ve sosyal psikolojik süreçlerinden etkilenmektedir. Bu süreci etkileyen bir başka önemli öğe de kitle iletişim araçlarıdır. Zira temsili demokrasilerin hakim olduğu günümüz modern toplumlarında, bilgisayar ve internet teknolojilerinde kaydedilen ilerlemeler, bilginin zaman ve uzam içerisindeki dolaşımını artırarak şekillendirmekte ve bu durum bireyin kamusal olaylara bakışı üzerinde de etkili olabilmektedir. Siyaset ile iletişimin birleşiminden doğan ve bu iki alanın birbirinden ayrılmasını gittikçe güçleştiren siyasal iletişimin, kitle iletişim araçlarına bağımlı bir görünüm arz ettiği söylenebilir. Bu çalışma, aldıkları eğitimle gelecekte bu alana yön vermeleri beklenen iletişim fakültesi öğrencilerinin siyasal gündem takibi ve oy verme davranışlarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandumu örneğinde iletişim fakültesi öğrencilerinin medya kullanım alışkanlıkları ile oy verme davranışı arasındaki ilişki üzerine gerçekleştirilen bu çalışmada iletişim mecralarının öğrencilerin siyasal kararlara katılımına etkisinin sınırlı kaldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Siyasal Tercihleri Belirlemede Kitle İletişim Araçlarının Rolü
Amme İdaresi Dergisi, 1995
Kitle iletişim araçlarının etkileri ve izleyicileri üzerinde Türkiye'de yapılan alan araştırmalarının yok denecek kadar az olması kitle iletişim araçlarının etkileri ve izleyiciler konularında genellemeler yapmayı güçleştirmektedir. Bu araştırma ile siyasal ve sosyal açıdan önemli olan yerel seçimlerde kitle iletişim araçlarının yaptığı yayınların izleyicileri ne kadar etkiledikleri tespit edilerek daha sonraki araştırmalar neticesinde yapılacak genellemeler için veri oluşturması amaçlandı. Başka bir deyişle, bu araştırma ile 27 Mart 1994 Yerel Seçimleri döneminde kitle iletişim araçlarının izleyiciler üzerindeki etkisi fotoğraflanmaya çalışıldı. Bu amaca ulaşmak için geniş bir izleyici topluluğu üzerinde anket yapıldı. Seçimler öncesinde medya izleyicilerinin etkilenmeye daha açık oldukları düşüncesinden hareketle, ankete katılanlara siyasi kanaatlerini oluşturmada hangi kitle iletişim aracından daha fazla oranda yararlandıkları, siyasi parti tercihini yaparken en çok hangi kitle iletişim aracının yayınlarının etkili olduğu soruldu. Kitle iletişim araçlarının etkilerinin sosyo demografik ve sosyo kültürel değişkenlere (cinsiyet, yaş, meslek, eğitim ve gelir durumu gibi) göre nasıl bir farklılık gösterdiği araştırma ile tespit edilmeye çalışıldı
Stratejik Siyasal İletişim Bağlamında Referandumlar 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandumu Twitter Analizi, 2018
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yedi defa referanduma gidilmiştir. Birincisi, 1961 ikincisi 1982 Türkiye anayasa referandumu olarak yapılmıştır. Ardından gelen; 1987, 1988, 2007, 2010 ve 2017 referandumları anayasa değişikliği referandumları olarak tarihe geçmiştir. Bu referandumlar içinde özellikle 2017 referandumu diğerlerinden farklıdır. Çünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP adına 2017 referandumunda Twitter aracılığıyla ‘EVET’ siyasal iletişim kampanyasını yürütmüştür. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı demokratik katılımın en önemli göstergelerinden biri olan referandum süreçlerinin siyasal aktörler tarafından siyasal kampanya platformu olarak kullanılmasının önemini göstermektir. Çalışmanın önemi Cumhurbaşkanı ile diğer siyasal aktörlerin paylaşımlarının farklılıklarına ve benzerliklerine dikkat çekmektir. Bu nedenle sosyal medyanın önemli platformlarından olan Twitter’ın Türkiye’de siyasi partiler ve liderleri tarafından 16 Nisan 2017 anayasa değişikliği referandumunda siyasal kampanyalar açısından kullanım pratiği araştırılacaktır. Araştırmanın kapsamı 1 Mart - 15 Nisan 2017 anayasa değişikliği referandum süreci ile sınırlandırılmıştır. Çalışma, Cumhurbaşkanı ve siyasi parti liderlerinin resmi Twitter hesaplarını referandum sürecine kadar siyasal iletişim bağlamında kendi siyasal kampanyalarını nasıl yürüttükleri konusunda nitel söylem analizi çözümlemesi üzerine kurulmuştur. Araştırmanın sonucunda, referandumda ‘EVET’ cephesinde bulunan AKP ve MHP’nin Twitter’ ı çok yoğun kullandığı tespit edilmiştir. Ayrıca sosyal medya üzerinden pozitif siyasal iletişim kampanya stratejisi yürütmüşlerdir. ‘HAYIR’ cephesinde yer alan CHP ise referandum süresince sosyal medyayı AKP ve MHP’ye oranla daha az kullanmıştır ve ağırlıklı olarak negatif siyasal iletişim kampanya stratejisini sürdürmüştür. ‘EVET’ve ‘HAYIR’ cephelerinde yeralan siyasal aktörlerin sosyal medya mecralarından Twitter’ı kullanarak farklı stratejik siyasal iletişim kampanyaları yürüttükleri gösterilmiştir.
Siyasal Tercihlerin Oluşum Sürecinde Kitle İletişim Araçlarının Rolü
Media organizations should give true information ethically. The press, however, can maniple information sometimes while using its power of disseminating information. In the producing process of information, it can determine some political aims. The media organizations, which establish its broadcasting policy by the effect of political groups and usually by economical reasons, have the information that it will broadcast pass through various phases according to its broadcasting policies, and they give information in the direction of these criterions. The media, in many events, does not knowingly prefer to be objective, making a neutral explanation on any issue and struggling for being definite to what it conveys. Because, it can want to draw attention to a specified problem, person, political program, ideology, dilemma, human’s story, badness...etc. Moreover, the messages that media organizations sometimes give and the news that they report are subjective despite they are not aware. They are not aware of taking a stand by means of using or not using some terminologies (Cohen-Almagor, 2002:103). Most of the biased preferences in the area of media does origin from picking the permanent staff off the people suited to the policy of media organizations and from conforming in the limitations to which ownership structure, style of organization, market factors and political power lead (Herman and Chomsky, 1999:12). Media wants to direct a community into a specified point directly and mostly by secret messages. As most of media experts accept, effective political messages are those given without attracting attention (Schiller,2005:71). Therefore, media organizations do not give information in raw. It reshapes the raw information in its hand and presents it as processed. As for the information reestablished serves for different objectives. What knowledge is an important power is clear. When looked from this perspective, it is unquestionable that media in the position of the power producing information is in what an important point. The role in the transfer process and the activity in the broadcasting of the message of the mass media have brought the mass media in the position of the most important instrument to transfer the discourses and the policies of the political powers and the organizations aimed to a political power or of the people. While politics is showing the way followed in the administration of communities, the communication, which is the thing that politics mostly needs in the present community, is as if an inseparable part for the execution of policies of political administrations. The massive dimension of the communication, which a political will needs, is the indispensable element of the struggle of coming to the power of the political attempts that political powers continue their political powers and that try to get the political power in democratic communities. When it’s looked the matter in the dimension of a community, people can follow the discourses and the acts of the political will by the power of massive communication, and in this way, they can find the opportunity of producing a reflex via mass media. Thusly, the mass media in the political structure and the political culture are a place where the conveyor of public discussions presents and where political discourses are established and mediated (İnal, 2010: 252). In this context, while the role of mass media is an affecting instrument in terms of a political will, it is also an instrument being affected in terms of a community. This state that mass media runs as a bridge between a political will and a community includes the process of affecting, being affected, reaction, and so interaction, besides.In democratic communities and in the periods when usually electoral campaigns are made, the efficiency degrees of the mass media in the position of an instrument and the role that it plays in the preferences of people are important in a density-affecting process. This Study, which puts forwards how the importance, degree and effect of this role actualize, is inclined towards determining to what extent the people who are exposed to political messages via mass media use mass media in their political preferences and to what extent they attach importance to them and to what extent they are affected from mass media, under the light of the datum of field studies. In this study, evaluating how the media uses the power in its hand and which reactions it causes to people, it has been searched the position of the media in the formation process of political preferences. The results of the field study, which was done on the students of Selcuk University and inclined towards determining the relation between political preferences and mass media, support the studies done before. When looked at the results of the research, that newspaper as one of mass media in the formation process of political preferences is assessed as the most reliable instrument can be explained by newspaper is an instrument that is bought by an individual’s preference and by it gives satisfying and detailed information. Internet and television are the most applied instruments among the mass media as of its frequency of occurrence. While television is also in the position of an important instrument for the formation process of political preferences, newspaper and internet are accepted as crucial as well. It is drawn attention that the most read page, in terms of following the parts of newspaper is the part of current news. When it’s examined the datum about the relation between political preferences and mass media, it has been determined a powerful link between newspaper read and voting behavior. However, this link means that the political party that the readers whose political preferences are clear plan to vote and the newspapers that they prefer are on a parallel line, not newspapers settle only the voting behavior. According to these results, we can say that mass media leads to an effect that strengthens and stiffens the political preferences. Briefly, mass media has a supporter role in the formation of political opinions. Thusly, mass media is one of the first instruments on which people apply in terms of political enlightenment. In this way, it is accepted as an important element in the formation of political preferences. The most important instrument, which puts the relation of mass media with political preferences politically forwards, is newspaper. While newspaper is burdening an individual with a political identity, it is at the same time is the symbol of political attitude. In this research, it is showed that internet that is frequently followed sits on an important point in the mass media.
Kitle İletişim Araçlarının Genç Seçmenlerin Davranışsal Niyetleri Üzerindeki Etkisi
Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Teknoloji gelişimi bireylerin haber alma kaynaklarını etkilemiş ve değişikliğe uğratmıştır. Başlıca haber alma kaynaklarından olan kitle iletişim araçları siyaset pazarlaması alanında da kullanılmaktadır. Kitle iletişim araçlarını yoğun bir şekilde kullanan genç seçmenler siyasi partiler için önemli bir hedef kitlesidir. Çalışmanın amacı kitle iletişim araçlarının genç seçmenlerin davranışsal niyetleri üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Bu amaçla Balıkesir Üniversitesi'nde öğrenim gören 470 öğrenciden anket yoluyla veri toplanmıştır. 470 anket içerisinden yanlış veya eksik doldurulan 66 anket çıkarılmıştır. Çalışmaya 404 anket dahil edilmiştir. Öncelikle faktörler geçerlilik ve güvenirlik testine tabi tutulmuş ve yeterli sonuçlar alınmıştır. Ardından regresyon analizi yapılmıştır. Çalışma sonucunda kitle iletişim araçlarının genç seçmenlerin davranışsal niyetleri üzerinde etkisi olduğu saptanmıştır. Buna göre kitle iletişim araçlarının politik arenada kullanımı, genç seçmenlerin politik eğilimleri hakkında bilgiler verilmiştir. Ayrıca siyasi kişi/kurumlar ve ardıl çalışmalar yapacak olan akademisyenlere bazı önerilerde bulunulmuştur. Çalışma siyaset, pazarlama ve iletişim bilimlerini içeren çok alanlı (multidisipliner) bir çalışmadır.
Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2024
Birey, siyasal ve toplumsal anlamda sosyalleşmeye ilk olarak ailede adım atmaktadır. İleriki yaşamında ise formel ve informel çevresiyle bulunduğu ilişki sonucunda siyasal ve toplumsal sosyalleşmesi şekillenmektedir. Bireyin bu alanlarda kimliğinin şekillenmesinin bir diğer önemli unsuru ise jenerasyon, kuşak ya da bir diğer ismiyle nesil kavramıdır. Kuşaklar genel olarak belirli zaman diliminde dünyaya gelen, süreç içerisinde benzer deneyimleri yaşayan ve bunun sonucunda benzer özellikler, tutumlar ya da inançlar taşıyabilen bireyleri ifade etmektedir. Bu çalışma, Y ve Z kuşağı bireylerinin siyasal tutum ve davranışını etkileyen faktörlere, ilgili bireylerin siyasal ilgilenim ve siyasal katılım düzeylerine yoğunlaşmaktadır. Bu doğrultuda çalışma kapsamında öncelikle ilgili bireylerin siyasal tutum ve davranışlarını etkileyen unsurlar literatürde oy verme modelleri olarak bilinen “Psikolojik, Sosyolojik ve Rasyonel” oy verme yaklaşımları çerçevesinde ne gibi farklılıkların veya benzerliklerin olduğunun ortaya koyulması amaçlanmakta, ayrıca ilgili bireyler, siyasal olaylara veya konulara ilişkin ilgi düzeyleri ve siyasal alana katılım düzeyleri açısından karşılaştırmalı bir olarak incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda 1980-2004 yaş doğumlu toplam 617 katılımcı ile saha araştırması yürütülmüştür. 04 Mart – 31 Mart 2022 tarihleri arasında anket tekniği kullanılarak gerçekleştirilen araştırmada Y ve Z kuşağı bireyleri arasında siyasal konulara ilgi ve katılım düzeyleri açısından farklılıklar ortaya çıkarken; oy verme yaklaşımları açısından ise çeşitli noktalarda benzeşmelerin ve farklılaşmanın meydana geldiği görülmüştür.