Yoğun Bakımdaki Çocuklarda Oral Mukozit Gelişme Durumu (original) (raw)
Related papers
Yatarak Kemoterapi Alan Pediatrik Onkoloji Hastalarında Oral Mukozit Gelişiminin Beslenmeye Etkisi
Journal of Nutrition and Dietetics, 2018
Amaç: Yatarak kemoterapi alan kanserli çocuklarda mukozit gelişiminin beslenme durumlarına etkisini incelemektir. Bireyler ve Yöntem: Bu araştırma Hacettepe Üniversitesi Onkoloji Hastanesi Pediatrik Onkoloji servisine kemoterapi almak için yatan ve mukozit gelişen, 3-15 yaş aralığındaki (ortalama 7.5±4.1 yıl) 5 kız ve 8 erkek hasta üzerinde yürütülmüştür. Hastaların beşinde lenfoma, sekizinde solid tümör tanısı bulunmaktadır. Her hastanın kemoterapi öncesi (başlangıç noktası) ve mukozit oluştuğu gün (son nokta) antropometrik ölçümleri ve 24 saatlik besin tüketim kayıtları alınmış, biyokimyasal ve hematolojik bulguları değerlendirilmiş ve iştahları sorgulanmıştır. Bulgular: Kemoterapinin öncesinde ve mukozit başlangıcında hastaların kan bulguları (total protein, albümin, kreatinin, hemoglobin, hematokrit) değerlendirildiğinde, kan değerlerinin anlamlı ölçüde azaldığı görülmüştür (p<0.05). Ağırlık kaybı ortalaması %4.7’dir (p<0.05). Kemoterapi öncesi ve mukozit görülen gün için ...
Oral Mukozanin Malign Hastaliklari
2012
Dünyada önemli bir sağlık sorunu olan oral kanser, baş ve boyun kanserlerinin bir alt tipidir. Bu kanserler dünya çapında 6. en sık rastlanan malign tümörlerdir. Ağızdaki tüm malign tümörlerin % 90'ı skuamöz hücreli karsinomdur. Oral skuamöz hücreli karsinomun etyolojisi karmaşıktır. Özellikle gelişmiş ülkelerde en önemli risk faktörleri, sigara ve alkol alımıdır. (Türk derm 2012; 46 Özel Sayı 2: 90-5) Anah tar Ke li me ler: Oral mukoza, oral kanser, skuamöz hücreli karsinom Sum mary Oral cancer which is a significant world health problem is a subtype of head and neck cancer. They are the sixth most common malignant tumors worldwide. More than 90% of malignant tumors in the mouth are squamous cell carcinomas. Etiology of the oral squamous cell carcinoma is complex. The most important risk factors, especially in well-developed countries are tobacco smoking and alcohol exposure..
Erzurum İlinde 4-6 Yaş Grubu Çocuklarda Oral Sağlık Durumunun Gözden Geçirilmesi
2013
Amac: Erken cocukluk curukleri (ECC); etkilenen cocuklarda ciddi saglik problemlerinin de gozlemlendigi, toplumu, saglik bakim sistemlerini ve bu cocuklarin ailelerini de olumsuz yonde etkileyen, en yaygin olarak gorulen cocukluk hastaligidir. Bu calismanin amaci; Erzurum ilinde 4-6 yas grubu cocuklarda oral saglik durumunu arastirmak, ECC’nin frekansini ortaya koymaktir. Gerec ve yontem: Calismamizda, Erzurum ilinde farkli sosyo-ekonomik duzeye sahip ailelerin cocuklarinin gittigi okul oncesi egitim kurumlarindan 4-6 yas grubu 202 cocugun agiz ici muayeneleri yapilmistir. Bulgular: dmf-t indeksi, curuk frekansi ve restoratif indeks degerleri sirasiyla; kizlarda 3,2±3,78, 62, 2,8 ve erkeklerde 4±3,65, 78,2, 6,7 olarak belirlenmistir. Calismamizda 100 cocuk basina dusen kayip sut disi sayisi, ortalama defs ve defs indeksi sirasiyla 0,76, 6,31±8,66 ve 7,3 olarak kaydedilmistir. Yapilan degerlendirmelerde cinsiyetler arasinda istatistiksel olarak anlamli bir farklilik bulunmamistir. Ya...
Oral Mukozanın Malign Hastalıkları
Turkderm, 2012
Dünyada önemli bir sağlık sorunu olan oral kanser, baş ve boyun kanserlerinin bir alt tipidir. Bu kanserler dünya çapında 6. en sık rastlanan malign tümörlerdir. Ağızdaki tüm malign tümörlerin % 90'ı skuamöz hücreli karsinomdur. Oral skuamöz hücreli karsinomun etyolojisi karmaşıktır. Özellikle gelişmiş ülkelerde en önemli risk faktörleri, sigara ve alkol alımıdır. (Türk derm 2012; 46 Özel Sayı 2: 90-5) Anah tar Ke li me ler: Oral mukoza, oral kanser, skuamöz hücreli karsinom Sum mary Oral cancer which is a significant world health problem is a subtype of head and neck cancer. They are the sixth most common malignant tumors worldwide. More than 90% of malignant tumors in the mouth are squamous cell carcinomas. Etiology of the oral squamous cell carcinoma is complex. The most important risk factors, especially in well-developed countries are tobacco smoking and alcohol exposure..
Ri̇sk Altindaki̇ Çocuklar Üzeri̇ne Bi̇r İnceleme (Muş İli̇ Örneği̇)
Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2020
Bu araştırmanın amacı Doğu Anadolu Bölgesi genelinde ve Muş ili özelinde risk altındaki çocuklara yönelik risk faktörlerinin belirlenmesidir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Muş il ve ilçe merkezinde ortaöğretim kademesine devam etmekte olan 584 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmaya 463 (%79,3) kız, 121 (%20,7) erkek öğrenci katılmıştır. Ölçme araçlarını risk faktörleri formu ve sanal risk faktörleri ölçeği oluşturmaktadır. Elde edilen verilerinin çözümlenmesinde frekans, yüzde tabloları, bağımsız örneklem t testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre, araştırma kapsamına alınan ihmal/istismar mağduru çocuklar, özel gereksinimi olan çocuklar, sağlık sorunları olan çocuklar ve çalışan/çalıştırılan çocukların riskli bir konumda oldukları saptanmıştır. Ayrıca çalışma kapsamındaki kız öğrencilerin sanal olanaklardan uzak olduğu ve sanal ortamda karşılaşabilecekleri risklerin erkeklere göre daha düşük olduğu saptanmıştır. Bu risk faktörlerinin bölgenin sosyo-ekonomik düzeyinin düşük olması ile ilişki olduğu görülmektedir. Bu nedenle belirlenen sorunlar çerçevesinde sorunların çözümüne yönelik sosyoekonomik desteğin oluşturulması önerilmektedir.
Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi'nde Kandida Sepsisi ve Risk Faktörleri
Osmangazi tıp dergisi, 2019
Özet: Fungal infeksiyon sıklığı son yıllarda artış göstermektedir. Hastane kaynaklı fungal infeksiyonların büyük bir kısmı Candida türleri ile oluşmaktadır. Günümüzde; kronik hastalık, invaziv işlem sıklığındaki artış ve geniş spektrumlu antibiyotik tedavi uygulamaları sonucunda kandidemi görülme sıklığı artmaktadır. Çocuk yoğun bakım ünitelerinde en sık görülen invaziv fungal infeksiyon etkenleri Candida ve Aspergillus türleridir. İnvaziv fungal enfeksiyonlar morbidite ve mortaliteyi artırmaktadır. Bu çalışmada çocuk yoğun bakım ünitesinde izlenen Candida albicans ve non-albicans Candida türlerine bağlı kandidemi gelişen olguların demografik ve laboratuvar özellikleri ile risk faktörleri açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmaya Ocak 2014-Şubat 2018 tarihleri arasında çocuk yoğun bakım ünitesinde takip edilen, 1 ay-18 yaş arası kandidemi gelişen 20 hasta dahil edildi. Kandidemi tanısı Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi tarafından belirlenen sürveyans tanı kriterlerine göre konuldu. Her hasta için demografik veriler, klinik ve laboratuvar bulguları ve uygulanan girişimler kaydedildi. Hastaların ortanca yaşı 12.5 aydı ve %50 'si (n=10) kız, %50'si (n=10) erkekti. Kandidemi risk faktörlerinden santral venöz 17 hastada (%85), nötropeni iki hastada, intraabdominal cerrahi öyküsü bir hastada mevcutken, immünsüpresif tedavi alan hasta yoktu. Kandidemi tanısı aldığında hastaların hepsi invaziv mekanik ventilasyonda izlenirken, mekanik ventilatörde medyan kalış süresi 33 gün olarak bulundu. En sık üreyen kandida türü C. albicans 9 (%45) idi. Non-albicans kandida 11 (%55) hastada saptandı ve en sık görülen(%40; n=8) C. parapsilosis idi. Tüm tedavi yaklaşımlarına rağmen yedi (%35) hasta kaybedildi. C. albicans üreyen hastaların %44.4 'ü, nonalbicans kandidemisi olanların %36.4'ü kaybedildi. Candida türü ile mortalite oranları arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p>0.05). Kandidemiye yol açan risk faktörlerinin ortadan kaldırılması, üreme olduktan sonra kateterin hızlıca çekilmesi kandidemi mortalitesini azaltabilir. Anahtar kelime: kandidemi; çocuk yoğun bakım; mortalite
Türkçe Konuşan Oti̇zm Spektrum Bozukluğu Olan Çocuklarda Bi̇çi̇mbi̇ri̇mbi̇lgi̇si̇
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2021
This study aims to examine the morphological properties of Turkish-speaking children with Autism Spectrum Disorders (ASD). Researches on morphology in children with Autism, who speak mostly in English or other Indo-European languages, reveal different views on the morphological performances of the language. Hence, it has been thought that examining the morphology performance of children with ASD who speaks Turkish, which is a language outside the Indo-European language family, will contribute to the literature. Eighteen children with ASD and eighteen nonverbal IQ and chronological age-matched typically developing (TD) peers are the participants. The measurements, errors, and linguistic mazes obtained by analyzing the spontaneous language samples constitute the results. Looking at the findings, children with ASD make more mistakes in using morphemes than their TD peers. Also, children with ASD have lower mean length utterances (MLU) and less maze use. As a result, Turkish-speaking children with typical development performed almost flawlessly in verb and noun suffixes. On the other hand, it determined that children with ASD made more mistakes in both verb and noun suffixes. It has been found that unlike children with ASD who speak Indo-European languages, Turkish-speaking children make much more mistakes in their noun suffixes, especially in name case suffixes.
Remisyon Dönemindeki Mani Hastalarında Yetiyitimi Düzeyi
onlinemakale.dusunenadamdergisi. …
The aim of this study was to investigate the functioning level of the patiens with mania in remission. There were 76 patient with mania (41 women and 35 men) who had admitted the Bak ırköy Mental and Norologic Disease Hospital between February-July 2000 recruited in this study. Cases functioning level were assesed with General Assessment of Functioning chapter in Disability Assessment Schedule. 25 % of patients' level in 70-79, 11.8 % of patients' level in 50-59, 6.6 % of patients' level in 30-49. According to the result from General Assessment chapter of the same schedule, only 41.2 % of patients had shown perfect functioning. In conclusion, we found that quiet amount of patients with mania in remission had faced which sometimes reached severe levels.
Risk Altındaki Çocuklar Üzerine Bir İnceleme (Muş İli Örneği)
Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2020
Öz Bu araştırmanın amacı Doğu Anadolu Bölgesi genelinde ve Muş ili özelinde risk altındaki çocuklara yönelik risk faktörlerinin belirlenmesidir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Muş il ve ilçe merkezinde ortaöğretim kademesine devam etmekte olan 584 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmaya 463 (%79,3) kız, 121 (%20,7) erkek öğrenci katılmıştır. Ölçme araçlarını risk faktörleri formu ve sanal risk faktörleri ölçeği oluşturmaktadır. Elde edilen verilerinin çözümlenmesinde frekans, yüzde tabloları, bağımsız örneklem t testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre, araştırma kapsamına alınan ihmal/istismar mağduru çocuklar, özel gereksinimi olan çocuklar, sağlık sorunları olan çocuklar ve çalışan/çalıştırılan çocukların riskli bir konumda oldukları saptanmıştır. Ayrıca çalışma kapsamındaki kız öğrencilerin sanal olanaklardan uzak olduğu ve sanal ortamda karşılaşabilecekleri risklerin erkeklere göre daha düşük olduğu saptanmıştır. Bu risk faktörlerinin bölgenin sosyo-ekonomik düzeyinin düşük olması ile ilişki olduğu görülmektedir. Bu nedenle belirlenen sorunlar çerçevesinde sorunların çözümüne yönelik sosyo-ekonomik desteğin oluşturulması önerilmektedir.