Li̇derli̇k Etme Moti̇vasyonu Ve Duygusal Zekâ Arasindaki̇ İli̇şki̇de Öz Yeterli̇li̇ği̇n Rolü Üzeri̇ne Bi̇r Araştirma (original) (raw)

Duygusal Zekanin Sosyal Destek Algisi Üzeri̇ndeki̇ Etki̇si̇: Öz Yeterli̇k İnancinin Araci Rolü

2016

Bu calismanin amaci beden egitimi ve spor yuksekokulunda ogrenim goren ogrencilerin sosyal destek algilari, genel oz yeterlik inanclari ve duygusal zekâ duzeylerinin degerlendirilmesidir. Arastirmanin orneklemini Mugla Sitki Kocman Universitesi Beden Egitimi ve Spor Yuksekokulunda Beden Egitimi ve Spor Ogretmenligi, Antrenorluk Egitimi, Spor Yoneticiligi ve Rekreasyon bolumunde ogrenim goren 1. 2. 3. ve 4. Sinif ogrencilerinden 291 kisi olusturmaktadir. Elde edilen veriler SPSS 22.0 paket programinda Pearson Correlation testi, Independet t-testi kullanilarak analiz edilmistir. Ayrica bir model hipotez edilmistir. Hipotez edilen modelin uygunlugunun belirlenmesi icin AMOS programinda dogrulayici faktor analizi kullanilmistir. Arastirmada, kadin ogrencilerin duygusal sosyal destek algilari erkeklerinkinden daha yuksektir ve bu sonuc istatistiksel olarak anlamlidir Diger boyutlarda gruplar arasinda istatistiksel olarak anlamli farklilik bulunamamistir. Duygusal degerlendirme alt boyutu...

Y Kuşağı Bilgi Çalışanları: Duygusal Zeka ile Örgütsel Bağlılık İlişkisi Üzerinde Öz-Yeterliliğin Rolü

İş ve İnsan Dergisi, 2019

Bu araştırma, Y Kuşağı bilgi çalışanlarının duygusal zekâları ile örgütsel bağlılıkları ilişkisi üzerinde öz-yeterlilik düzeylerinin etkisini inceleyen bir model sunmaktadır. Araştırmanın örneklemini, Ankara ilindeki üç üniversitede yer alan tekno-parklarda bulunan 37 teknoloji şirketinde görev yapan 591 Y Kuşağı bilgi çalışanı oluşturmaktadır. Araştırma verileri anket tekniği kullanılarak toplanmıştır. Araştırma değişkenlerinin ölçülmesinde Duygusal Zekâ, Özyeterlilik ve Örgütsel Bağlılık ölçekleri kullanılmıştır. Ölçeklerin geçerlilikleri doğrulayıcı faktör analizi ile test edilmiştir. Değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemek için korelasyon analizi, aracılık rolünü tespit etmek için ise yapısal eşitlik modellemesinden yararlanılmıştır. Elde edilen bulgular Y Kuşağı bilgi çalışanlarının duygusal zekâlarının öz-yeterlilik ve örgütsel bağlılıklarını olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Y Kuşağı bilgi çalışanlarının özyeterlilikleri ile örgütsel bağlılıkları arasında olumlu ve anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Sonuç olarak, Y Kuşağı bilgi çalışanlarının duygusal zekâlarının örgütsel bağlılıkları üzerindeki etkisinde öz-yeterlilik düzeylerinin tam aracılık etkisine sahip olduğu belirlenmiştir.

Otanti̇k Li̇derli̇k Ve Gi̇ri̇şi̇mci̇li̇k Eği̇li̇mleri̇ İli̇şki̇si̇nde Öz Yeterli̇li̇k Algisinin Aracilik Etki̇si̇

Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi

Bu araştırmanın temel amacı, otantik liderlik ve girişimcilik eğilimleri ilişkisinde özyeterlilik algısının aracılık rolünü tespit etmektir. Çalışmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Veriler anket yolu ile elde edilmiştir. Araştırmanın evrenini Antalya ilinin Kemer ilçesinde faaliyet gösteren 2 dört yıldızlı ve 1 beş yıldızlı otelin 240 mavi yakalı çalışanı oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise bu otellerde çalışan 130 mavi yakalı çalışan oluşturmaktadır. Bu çalışma iki kısımdan oluşmaktadır. İlk kısımda araştırma kapsamındaki değişkenleri içeren geçmiş araştırmalar incelenmiştir. İkinci kısımda ise araştırma verilerinin analizi ve bulgulara yer verilmiştir. Yapılan literatür taraması sonucunda bu değişkenlere yönelik sınırlı sayıda çalışmaların olması, bu çalışmayı önemli kılan bir faktör olmuştur. Bu çalışmanın ilerde bu alanda yapılacak diğer çalışmalara ışık tutması beklenmektedir. Elde edilen veriler bir paket program yardımıyla analiz edilmiştir. Araştırma hipotezlerini test etmek amacı ile korelasyon, hiyerarşik regresyon analizleri uygulanmıştır. Hipotez testleri sonucu otantik liderlik, girişimcilik eğilimleri ve özyeterlilik algısı arasında olumlu ilişkilerin olduğu belirlenmiştir. Araştırma sonucunda özyeterlilik algısının otantik liderlik ve girişimcilik eğilimleri arasında ilişkide kısmi aracılık etkisinin olduğu saptanmıştır. Çalışmanın ana sonucu ışığında yöneticilerin çalışanlarının özyeterlilik algılarını nasıl artırabilecekleri sorusunu yanıtlamaya dönük önerilere yer verilmiştir.

Bi̇reyleri̇n Fi̇zi̇ksel Akti̇vi̇teye Katilim Durumlarina Göre Mutluluk Ve Duygusal Düzenlemede Öz-Yeterli̇k Düzeyleri̇ni̇n İncelenmesi̇

Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu SPORMETRE Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 2021

Bu çalışmanın amacı, bireylerin fiziksel aktiviteye katılım durumlarına göre mutluluk ve duygusal düzenlemede öz-yeterlik düzeylerinin incelenmesidir. Araştırmada nicel araştırmalardan ilişkisel yöntem tercih edilmiştir. Araştırmanın evrenini Ankara ilindeki yetişkin bireyler oluştururken, örneklemini ise seçkisiz örnekleme yöntemlerinden kolayda örnekleme yöntemi ile seçilen 177 erkek, 213 kadın katılımcı olmak üzere toplam 390 kişi oluşturmaktadır. Veri toplama araçlarımız üç bölümden oluşmaktadır. Araştırmanın ilk bölümü olan kişisel bilgi formunda 6 soru bulunmaktadır. İkinci bölümünde ise, Akın ve ark., (2014) tarafından bireylerin duygusal öz-yeterlik düzeylerinin ölçülmesi amacıyla geliştirilen 5'li likert tipi bir ölçektir. Üçüncü bölümse ise, Hills ve Argyle (2002) geliştirdiği, Doğan ve Akıncı-Çötok'un Türkçeye uyarladığı Oxford Mutluluk Ölçeği Kısa Formu kullanılmıştır. Bu ölçek bireylerin mutluluk düzeylerinin incelenmesi amacıyla 7 sorudan oluşan ve 5'li likert tipi bir ölçektir. Verilerin güvenirlik katsayıları hesaplanmış ve normallik değerlerine bakılarak, parametrik testlerden, ikili gruplar için t-testi, çoklu gruplar için anova testi ve ölçekler arası ilişkinin incelenmesi için pearson korelasyon testi uygulanmıştır. Sonuç olarak, mutluluk ve duygusal düzenlemede öz-yeterlik alt boyutlarında pozitif bir ilişki olduğu, bireyin özyeterliliği arttıkça mutluluk düzeyinin de arttığı tespit edilmiştir. Ayrıca sonuçlar göstermektedir ki, sıklıkla fiziksel aktivite yapan bireyler daha mutlu ve öz-yeterlik düzeyi yüksek kişilerdir. Guicciardi ve ark. (2019) düzenli fiziksel aktiviteye katılımın bireyin yaşam kalitesini artırarak mutlu ve öz-yeterliliği yüksek olmasına katkı sağladığı sonucuna ulaşarak çalışmamızla paralel bir sonuç elde etmiştir.

Öz Yeterli̇li̇k Algisinda Di̇ndarlik Eği̇li̇mi̇ni̇n Rölü

The journal of academic social science studies, 2016

Bireyler beraber çalışırken ya da amaçlarına ulaşırken başka kültürlerden bireylerle ilişkiye girmekte ve o kültürlerden etkilenmektedirler. Bu etki, sosyal biliş kuramının merkezinde yer alan öz yeterlilik algısını da etkilemektedir. Çünkü içinde bulunulan grubun ve çevredeki modellerin varlığı da öz yeterliliği etkileyen değişkenler olarak ele alınmaktadır. Bu süreçte farklı değerler, gelenekler, alışkanlıklar, aile yapısı, örgüt yapısı vb. kültürel unsurlar bireylerin öz yeterliliklerini etkilemektedir. İşte bu bağlamda öz yeterlilik kavramının ilişkili olduğu önemli değişkenlerden birisi de 'dindarlık' olgusudur. Bu nedenle çalışmamız, öz yeterlilik algısının dini değerlere göre oluşan farklılaşmalarını Gümüşhane Üniversitesi örneğinde araştırmayı amaçlamaktadır. Çalışmada, Gümüşhane Üniversitesinde Sağlık Yüksek Okulu, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, İlahiyat Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi öğrencilerinden tesadüfî yöntemle belirlenen örneklem grubunun öz yeterlilik düzeyleri ortaya konularak dindarlık eğilimine göre oluşan farklılaşmalar araştırılmıştır. Araştırmada, Frekans, T Test ve Tek Yönlü Anova testleri kullanılmış olup, verilerin değerlendirilmesinde ve hesaplanmış değerlerin bulunmasında SPSS 16.0 istatistik paket programından yararlanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre kendisini 'dindar' olarak görenlerin öz yeterlilik düzeyinin kendisini 'dindar' görmeyenlere göre daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca toplumsal değerleri önemseyenlerin öz yeterlilik düzeyi, söz konusu değerleri önemsemeyenlere göre daha yüksek ve flörtü onaylamayanların öz yeterlilik düzeyi onaylayanlara göre daha yüksektir. Yine vatanseverlik kavramının önemli olduğunu düşünenlerin öz yeterlilik düzeyi bu fikre katılmayanlara göre daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Otanti̇k Li̇derli̇k Psi̇koloji̇k Güçlendi̇rme Örgütsel Si̇ni̇zm Ve Yaraticiliğa Duyulan İçsel Moti̇vasyon Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n Yapisal Eşi̇tli̇k Modellenmesi̇ İle İncelenmesi̇

2021

İşgörenlerin çalışmış oldukları örgütlerdeki davranışlarını inceleyen bilim dalı olan örgütsel davranış yöneticilerin üzerinde durdukları önemli konular olarak geçerliliğini hala korumaktadır. Bu çalışmanın amacı çalışanların otantik liderlik algıları ile psikolojik güçlendirmeleri, örgütsel sinizmleri ve yaratıcılığa duyulan içsel ilgileri arasındaki ilişkileri belirlemektir. Bu değişkenlere ait ilişkilere yapısal eşitlik modellemesi yöntemi ile LİSREL programı kullanılarak erişilmiştir. Araştırmanın örneklemini sigorta acentelerinde çalışan 412 işgören oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda örgütsel sinizim, yaratıcılık için içsel motivasyonu pozitif düzeyde etkilemektedir. Örgütsel sinizim, psikolojik güçlendirmeyi pozitif düzeyde etkilemektedir. Otantik liderlik, yaratıcılık için içsel motivasyonu pozitif düzeyde etkilemektedir. Otantik liderlik, psikolojik güçlendirmeyi pozitif düzeyde etkilemektedir. Son olarak yaratıcılık için içsel motivasyon değişkeni, psikolojik güçlendirmeyi pozitif düzeyde etkilemektedir. Bu çalışmanın gerek literatüre gerekse de bu konuda çalışma yapacaklara olumlu katkılar sağlaması amaçlanmaktadır.

Öz Yeterli̇li̇k Ve Kontrol Odağinin Bi̇reyleri̇n Gi̇ri̇şi̇mci̇li̇k Ni̇yeti̇ Üzeri̇ndeki̇ Etki̇si̇ni̇ Beli̇rlemeye Yöneli̇k Bi̇r Araştirma

International Journal of Management Economics and Business

Araştırmanın temel amacı, öz yeterlilik ve kontrol odağının bireylerin girişimcilik niyeti üzerindeki etkisini tespit etmektir. Bu doğrultuda, ülke ekonomileri için büyük öneme sahip olan girişimcilik faaliyetlerine yönlendirilmesi gereken, potansiyel girişimci adayı olan işletme bölümü öğrencileri örneklem olarak tercih edilmiştir. Araştırma kapsamında 3. ve 4. sınıf öğrencilerinden anket yöntemi ile elde edilen 282 veri SPPS 18 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öz yeterlilik ve iç kontrol odağının girişimcilik niyeti üzerinde pozitif etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Farklı demografik değişkenlerin girişimcilik niyeti üzerindeki etkisine bakıldığında ise sadece cinsiyet açısından girişimcilik niyetinin farklılaştığı sonucuna ulaşılmıştır.

Algilanan Sosyal Destek Ve Stresle Başa Çikma Tarzlari Arasindaki̇ İli̇şki̇de Algilanan Öz Yeterli̇li̇ği̇n Rolü

Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu SPORMETRE Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 2019

Bu araştırmada, genç yetişkinlerin algılanan sosyal destek ve stresle başa çıkma tarzları arasındaki ilişkide, algılanan öz yeterliliğin rolünün incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu, 2017-2018 Eğitim öğretim dönemi bahar yarıyılında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi'nde öğrenimlerine devam etmekte olan öğrenciler arasından kolayda örnekleme yöntemi ile ulaşılan toplam 429 öğrenci (158'i kadın, 271'i erkek ve ortalama yaş 21,8) oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak, demografik bilgi formunun yanı sıra Zimet ve arkadaşları (1990) tarafından geliştirilen Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Lazarus ve Folkman (1984) tarafından geliştirilen Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği ile Schwarzer ve Jerusalem (1995) tarafından geliştirilen Öz Yeterlilik Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre, algılanan sosyal desteğin her üç alt boyutu ile stresle başa çıkmada etkili yöntemler arasında orta düzeylerde anlamlı pozitif ilişkiler olduğu görülmektedir (raile=,390, rözel=,286, rarkadaş=,331; p<,01). Hiyerarşik regresyon analizi sonuçlarına göre ise, algılanan sosyal destek ile genel öz yeterlilik etkileşiminin, etkili yöntemler üzerinde anlamlı katkısı tespit edilmiştir (β=-,091, p<,05). Bu anlamda, sosyal destek algılarının stresle başa çıkmada kullanılan etkili yöntemler üzerindeki etkisinde, algılanan öz yeterliliğin düzenleyici rolü olduğu söylenebilir. Nitekim öz yeterlilik algılarının en yüksek olduğu nokta, algılanan sosyal destek ile etkili yöntemler ilişkisinin de en yüksek olduğu noktadır. Sonuç olarak, ailesinden, sevdiklerinden ve arkadaşlarından sosyal destek gören gençler, stresle başa çıkmada etkili yöntemleri daha fazla kullanmaktadır. Öz yeterlilik algılarının yüksek olması ise bu ilişkinin gücünü arttırıcı rol oynamaktadır.

Duygusal Zekanın Sosyal Destek Algısı Üzerindeki Etkisi: Öz Yeterlik İnancının Aracı Rolü

The aim of this study is to evaluate social support perception, general self-efficacy beliefs and emotional intelligence levels of students studying in school of physical education and sport. Sample of the study was the first, second, third and fourth grade students in the departments of physical education and sport teacher education, coaching education, sport management, and recreation in school of physical education and sport at Mugla Sitki Kocman University. Data was analyzed in SPSS 22.0 by using Pearson Correlation test, Independent t-test. Furthermore, a model was hypothesized. Confirmatory Factor Analysis was used to determine the fit indices of the hypothesized model in AMOS (Analysis of Moment Structure). Positive correlations were found between general self-efficacy and emotional appraisal, positive regulation, emphatic sensitivity, and positive utilization, also between emotional support and emotional appraisal. Similarly, positive correlations were found between instrumental support and emotional appraisal and also between general self-efficacy and emotional support, instrumental support. Hypothesized model was found to be have good fit indices and accepted. It can be concluded that including practical courses in which students studying physical education and sport can find opportunity to socialize more into curriculum and regulating emotional intelligence based learning environment will increase the general self-efficacy beliefs and social support perception.

Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni Adaylarinin Duygusal Zeka Düzeyleri ve Akademik Öz Yeterlikleri Arasindaki İlişkinin İncelenmesi

2019

Bu çalışmanın amacı beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarının duygusal zeka düzeyleri ile akademik öz yeterlikleri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın evrenini Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi ve Bartın Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinde öğrenim gören beden eğitimi ve spor öğretmeni adayları oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise bu öğretmen adayları içerisinden kolayda örnekleme yöntemiyle seçilen 78 kadın ve 226 erkek olmak üzere toplamda 304 beden eğitimi ve spor öğretmeni adayı oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri, Schutte ve diğ., (1998) tarafından geliştirilen, Austin ve diğ., (2004) tarafından revize edilen Türkçe uyarlaması Tatar, Tok ve Saltukoğlu (2011) tarafından yapılan “Duygusal Zeka Ölçeği” Jerusalem ve Schwarzer (1981) tarafından geliştirilen Türkçe uyarlaması Yılmaz, Gürçay ve Ekici (2007) tarafından yapılan “Akademik Öz Yeterlik” ölçeği ve araştırmacılar tarafından oluşturulan “Kişisel Bilgi Formu” ile toplanmıştır. Verilerin istatistiksel olarak çözümlenmesinde betimsel istatistikler, bağımsız gruplar t-testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) ve pearson korelasyon analizleri uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS paket programından yararlanılmıştır. Araştırma bulgularına göre beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarının duygusal zeka puanlarının cinsiyete göre karşılaştırılmasında iyimserlik/ruh halinin düzenlenmesi, duyguların kullanımı, duyguların değerlendirilmesi ve duygusal zeka toplam puanlarında sınıf düzeyine göre karşılaştırılmasında duyguların kullanımı alt boyutunda istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Ayrıca iyimserlik/ruh halinin düzenlenmesi, duyguların değerlendirilmesi ve duygusal zeka toplam puanı ile akademik başarı puanları arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler tespit edilmiştir. Beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarının akademik öz yeterlik puanlarının ise cinsiyete ve sınıf düzeylerine göre karşılaştırılmasında, istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar göstermediği tespit edilmiştir. Öte yandan akademik öz yeterlik ile akademik başarı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Son olarak da iyimserlik/ruh halinin düzenlenmesi, duyguların kullanımı, duyguların değerlendirilmesi ve duygusal zeka toplam puanı ile akademik öz yeterlik puanları arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler tespit edilmiştir. Sonuç olarak beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarının duygusal zeka düzeyleri arttıkça akademik öz yeterlik düzeylerininde artacağı tespit edilmiştir. Bu durum beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin duygusal zekalarının akademik öz yeterlik için önemli bir değişken olduğunu göstermektedir. Başka bir deyişle beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarından yüksek akademik öz-yeterlik isteniyorsa, onların duygusal zeka düzeylerinin arttırılması gerekmektedir.