Türki̇ye’Deki̇ Beledi̇yeleri̇n İç Kontrol Si̇stemleri̇ni̇n Etki̇nli̇ği̇ni̇n Diş Deneti̇m Bulgularina Göre Anali̇zi̇ (original) (raw)
Related papers
Türki̇ye’De Diş Deneti̇m Mevzuati Ve Kamu Mali̇ Yöneti̇mi̇ne Yansimalari
M U Iktisadi ve Idari Bilimler Dergisi, 2017
Kamuda bütçeleme ve bütçelemenin bir aşaması olan denetim alanında dünyada yaşanan gelişmeler, Türkiye' de kamu mali yönetimi ve denetim sisteminde esaslı değişimlerin yaşanmasına zemin hazırlamıştır. Bir denetim türü olan dış denetim alanında 1982 Anayasası'ndan sonra ilk esaslı mevzuat değişikliği, 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile yaşanmıştır. 5018 Sayılı Kanun sayesinde şekillenen yeni kamu mali yönetim sistemi ile uyum içinde hareket edecek dış denetim sürecinin temelleri de aynı kanun ile atılmıştır. 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile dış denetim alanındaki mevzuat revizyonu, 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu ile detaylandırılmış ve tamamlanmıştır. Bu çalışma, dış denetim alanında Türkiye' de yaşanan mevzuat değişikliklerine eski ve yeni kanunların karşılaştırmalarını yapmak suretiyle detaylı olarak yer vermekte; mevzuat değişikliklerinin kamu mali yönetimine yansımaları ile literatüre katkı sağlamayı amaçlamaktadır.
Türki̇ye’De İç Göçün Beli̇rleyi̇ci̇leri̇ne İli̇şki̇n Panel Veri̇ Anali̇zi̇
Toplum, ekonomi ve yönetim dergisi, 2023
Göç, insanlık tarihi boyunca var olmuş bir kavramdır. Medeniyetin ilk yıllarından itibaren bireyler ve toplumlar çeşitli sebeplerden dolayı göç etmişlerdir. Göçün ekonomik, sosyal ve kültürel birçok sebebi bulunmaktadır. Göç, temelde insanların yaşadıkları yerlerden daha iyi şartlara sahip başka bir yerlere yapmış oldukları harekettir. Türkiye açısından baktığımızda da göç hareketlerinin az gelişmiş bölgelerden daha gelişmiş olan bölgelere doğru olduğu görülmektedir İç göç hareketliliğini belirleyen birçok faktör bulunmaktadır. Bu çalışma iç göç hareketliliği ve buna neden olan faktörleri belirleyip panel veri analizi ile tespit etmeyi amaçlar. 2011-2020 yılları arası Türkiye'nin 12 alt bölgesinin net göç hızı oranları bağımlı değişken olarak belirlenirken; işsizlik oranı, eğitim durumu, tarım alanındaki istihdam oranı, sanayi alanındaki istihdam oranı, nüfus artış oranı ve kentleşme oranı ise bağımsız değişkenler olarak belirlenmiştir. Stata17 istatiksel ve ekonometrik program ile panel veri modeli kurularak çalışılmıştır. Yapılan çalışma sonucu sanayi alanındaki istihdam oranı, eğitim değişkeni ve nüfus artış oranının net göç hızını açıklamada anlamlı birer değişken olduğu ve pozitif yönde etkilediği görülmüştür.
Ekonomi̇k Entegrasyonlara Katilimin Türki̇ye'Ni̇n Diş Ti̇careti̇ne Etki̇leri̇:Panel Veri̇ Anali̇zi̇
2021
Kuresellesen dunyada ekonomik buyume ile uluslararasi ticaret arasindaki pozitif yonlu iliski, uluslararasi ticarete verilen onemi artirmistir. Artan bu onemi en iyi sekilde degerlendirmek isteyen ulkelerin 1952’den itibaren ekonomik entegrasyonlara daha fazla onem verdikleri gorulmektedir. Dunya konjonkturunde yasanan bu degisimin zamanlamasina paralel olarak dis ticaretini artirmak icin Turkiye de 1996’da Avrupa Birligi Ulkeleriyle Gumruk Birligi anlasmasini hayata gecirmis, Farkli ulkelerle bircok serbest ticaret anlasmasi imzalamistir. Bu calismada Turkiye’nin katilim gosterdigi tum ekonomik entegrasyonlar, literaturde ilk defa en genis zaman araligi kullanilarak 1974-2017 donemi icin ve karsilastirmali olarak analiz edilmistir. Bu cercevede Turkiye’nin dis ticaretinde en az ‰0.1 paya sahip olan 76 ulkenin verileri kullanilarak, Yapisal Cekim Modeli yardimiyla panel veri analizleri gerceklestirilmistir. Yapilan analizlerden elde edilen temel bulgular literaturle uyumlu olup, ent...
Kafkas Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2021
With the increasing globalization trends in the 1990s, developing countries started to encounter high inflation rates. As of this period, the relationship between trade openness and inflation started to take an important place in the economic literature. The discussions are based on Romer's hypothesis, which argues for the negative impact of trade openness in developing countries on inflation. The aim of this studyafter 2002 survived the phenomenon of high inflation in the economy of Turkey is to test the hypothesis of Romer econometric methods. The ARDL bound test approach and Toda Yamamoto causality tests were applied in the study in which quarterly data from 2003Q1-2020Q3 were used. As a result of the study, together with the cointegration relationship, one-way causality relationshipfrom trade openness to inflation was determined.
2016
Küresel ekonominin gelişmesi ve genişlemesi ile birlikte, devletler birbirleri ile daha bütünleşmiş ve birbirlerine daha bağımlı hale gelmişlerdir. Bu bağımlılık realitesine bağlı olarak, Devletler ve hükümetler arası anlaşmazlıkların çözülmesinde izlenecek politikalar da kendi içerisinde farklı parametrelerin olduğu bir olgu ortaya çıkarmaktadır. Bu parametrelerin en önemlilerinden birisi politika yapımı ve ekonomik göstergeler arasında gelişmektedir. Bu çalışma Türkiye ile Suriye arasında 2011'den itibaren yaşanan dış politika krizi üzerinden, izlenen dış politikaların karşılıklı ekonomik göstergelere yansımış olup olmadığını analiz etmekte ve gelecekte meydana gelebilecek krizlere yönelik bir öngörü oluşturma amacı taşımaktadır.
Türki̇ye’De İç Göçün Beli̇rleyi̇ci̇leri̇ni̇n Anali̇zi̇
Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2018
Türkiye'de 1950'lili yıllardan itibaren artış gösteren iç göçün kontrol altına alınıp azaltılmasına yönelik politikaların oluşturulabilmesi için, iç göçün belirleyicilerinin dikkatli bir şekilde ele alınması önem taşımaktadır. Bu çerçevede, çalışmada, Türkiye'de iç göçün belirleyicilerinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, Türkiye İstatistik Kurumu İstatiksel Bölge Birimleri Sınıflaması 2. Düzey (26 bölge) için 2008-2013 yılları verileri kullanılarak panel veri analizi yapılmıştır. Çalışmada elde edilen sonuçlara göre, kişi başı gelir ve eğitim hizmetleri göçü pozitif yönde etkilerken, tarım sektörü istihdam oranı ve enflasyon oranı göçü negatif yönde etkilemektedir. Diğer taraftan, işsizlik oranı ve sağlık hizmetlerinin göç üzerindeki etkisi ise istatistiksel olarak anlamsız bulunmuştur. Çalışmadan elde edilen sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'de iç göçün kontrol altına alınabilmesi için bölgeler arasındaki gelir farklılıklarının azaltılması, özellikle tarım sektörüne yönelik yatırım ve teşvik politikalarının uygulanması ve bölgeler arası dengesizliği azaltacak yönde eğitim politikalarının oluşturulması önem taşımaktadır.
Prebisch- Singer Tezi̇ni̇n Diş Ti̇caret Hadleri̇ Araciliğiyla Türki̇ye İçi̇n Test Edi̇lmesi̇
Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2016
Hans Singer ve Raul Prebisch'in birbirinden bağımsız olarak ortaya attıkları ve özellikle II.Dünya Savaşı'ndan sonra yaygınlık kazanan görüşe göre, uzun dönemde "ticaret hadleri" tarım ürünü ihraç eden az gelişmiş ülkeler aleyhine ve sanayi ürünü ihraç eden gelişmiş ülkeler lehine değişmektedir. Literatürde Prebisch Singer tezi olarak bilinen bu teze göre, böyle bir sonuç az gelişmiş ülkelerde milli gelirin azımsanmayacak bir bölümünün sanayileşmiş ülkelere aktarılması anlamına gelmektedir. Bu çalışmada Prebisch Singer tezinin Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülke için geçerli olup olmadığı test edilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla Türkiye'nin dış ticaret hadlerine ilişkin Ocak 1982-Kasım 2015 dönemini kapsayan veriler kullanılarak yapılan analizler çalışmanın kapsadığı dönemde Türkiye için Prebisch-Singer hipotezinin doğrulanamadığını göstermektedir.
Sağlik Kuruluşlarinda Uygulanan İç Deneti̇m Ve Diş Deneti̇mi̇n Çalişanlar Üzeri̇ndeki̇ Etki̇leri̇
2019
Bu arastirma Sivas Numune Hastanesinde ic denetim ve dis denetimin calisanlar uzerindeki etkilerini saptamak amaciyla yapilmistir. Kamu kurumu ve ozel isletmelerin kuruluslarindaki temel amaci gerceklestirmek icin etkili bir ic denetim ve dis denetim sistemine ihtiyaclari vardir. Kurum yahut isletmenin sahip oldugu potansiyeli en iyi sekilde kullanmak ve cozum odakli bir risk yonetimini saglamak adina bu mekanizmalarin standartlara uygun bir sekilde gerceklestirilmesi gerekir. Performans takibi ve mali kaynaklarin degerlendirilmesi, usule ve yasaya uygunlugun denetimi, ic denetim, dis denetim ve ic kontrol ile saglanmaktadir. Denetim, bu aygitlar arasinda isbirligi ve koordinasyon icinde bir surec olarak yurutulur. Turk mevzuati ic kontrol, ic denetim ve dis denetim faaliyetlerini ayrintili bir sekilde ele almistir. Denetimin, saglik calisanlari uzerinde olumlu ve olumsuz etkileri olabilecegi gozlemlenmistir. Yuz yuze anket yontemi ile yapilan arastirmanin orneklemi 240 kisiden olus...
Türki̇ye’De Kayit Dişi İsti̇hdamla Mücadele Poli̇ti̇kalarinin Anali̇zi̇
Uluslararası Ekonomi, İşletme ve Politika Dergisi, 2017
Kayıt dışı istihdam, kayıt dışı ekonominin çalışma hayatına yansımasıyla ortaya çıkan önemli bir sorun olup, çalışma hayatını düzenleyen hukuk kurallarına uyulmaksızın kayıt ve beyan dışı işçi çalıştırılması şeklinde ortaya çıkmaktadır. Kayıt dışı istihdam sadece gelişmekte olan ülkelerin değil gelişmiş ülkelerin de temel ekonomik sorunlarından birisidir. Kısa dönemde işsizliği ve yoksulluğu azaltması, belirli kesimlere gelir imkânı sağlaması gibi olumlu sonuçları olmakla birlikte, kayıt dışı istihdamın uzun dönemde kamu gelirlerini azaltması, haksız rekabete yol açması, kaynak dağılımını bozması gibi nedenlerle ülkelerin sosyo-ekonomik istikrarını tehdit edici olumsuz etkileri de bulunmaktadır. Kayıt dışı ekonomideki faaliyetlerden kaynaklanan mali kayıplar ve kayıt dışılığın olumsuz ekonomik ve sosyal etkileri nedeniyle birçok ülke kayıt dışı istihdamı azaltmaya çalışmaktadır. Bu kapsamda sadece denetime dayalı mücadele yerine kayıt dışı çalışmaya neden olan sorunları ortadan kaldırmaya yönelik politikalarda uygulanmalıdır. Böylece sadece bir politikaya ağırlık vermek yerine karma politika yaklaşımı ile birçok politika eş zamanlı olarak planlı, sistematik ve kararlı şekilde uygulanarak, bir yandan sosyal güvenlik primleri, vergiler, istihdamla ilgili bürokratik süreçler azaltılırken, bir yandan da kayıt dışı istihdama yönelik denetim ve yaptırımlar artırılmalıdır.
Finans Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Dergisi
Ekonomik dinamiklerin değişimi dikkate alındığında döviz kurlarının gelişmekte olan ekonomilerde var olan etkisinin azımsanamaz olduğu görülmektedir. Özellikle 1980 sonrası pek çok gelişmekte olan ekonominin uyguladığı dışa yönelik büyüme modelinde dış ticaret dengesi önemli bir değişkendir. Bu bağlamda, çalışmada Türkiye ekonomisinde 1980 sonrası uygulanan dış ticarete dayalı büyüme modeline göre 2001'de yaşanan ekonomik krizin döviz kurları ve dış ticaret dengesi incelenmiştir.